Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/2122 E. 2019/818 K. 11.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/2122 Esas
KARAR NO : 2019/818
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/02/2017
NUMARASI : 2014/124 E. – 2017/97 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 11/04/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili şirketin yasal hamili olduğu 433 adet tacir çeki 12/10/2013 tarihinde şirket merkezine gece yarısı gelen hırsızların şirketin ana kasasını patlatmaları ile beraber bir kısım şirket paraları ile birlikte çalındığını, söz konusu hırsızlık olayı ile ilgili jandarmanın olay yeri görgü tutanağı onaylı örneği ile çalınan çeklerin ayrıntılı dökümlerini dilekçe ekinde sunduklarını, anılan çekler ile ilgili kolluk şikayeti ile beraber çeklerin iptali talebi ve iptal sürecinin sonuçlanmasına kadar çeklerin çalındığından bahisle ödenmemesi için tedbir talepli olarak Sakarya 1. Asliye Hukuk Mahkemesine (Ticaret Mahkemesi sıfatı ile ) dava açıldığını ¨19.591.334,31’lik çalınan çekin %10 olan ¨2.000.000’lik teminat mektubu mahkeme veznesine depo edilerek 433 çek ile ilgili tedbir kararı alındığını, tedbir kararından sonra çeklerin iptali için hukuki süreç devam ettirildiğini 07/11/2013 tarihinde ticaret sicil gazetesinde ilan yapılmak üzere ilan süreci başladığını, süreç ile ilgili yasal ilanlar yapılmış kanuni süreler geçmiş ve çekler ile ilgili iptal kararı 25/02/2014 tarihinde çıktığını, dava konusu olan çek ile sayısı belirtilen çeklerden toplam 11 tanesinin ortaya çıktığını bu çekler ile ilgili mahkeme dosyasını tefrik ederek karar verdiğini, 25/02/2014 tarihli karar ilan edilerek kesinleştiğini, ancak dava konusu çekin davalı tarafından … Bankası Sefaköy Şubesi’ne ibraz edildiğini, ilgili bankadan Sakarya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne yazı yazarak davalı tarafından dava konusu çekin ibraz edildiğini bildirdiğini, davalı şirketin müvekkili …dakar firması ile hiç bir ticari alışverişi olmadığını, çek arkasındaki kaşe ve cirolarda sahte ciro ve kaşeler olduğunu, … sonraki cirolayan … ile de müvekkili şirketin hiç bir bağlantısı olmadığını, çekin arkasındaki … Aş. Cirosu ve kaşesinin muhtemelen çeki çalanlar tarafından yaptırılmış sahte cirolar olduğunu, … Aş şirketinin imza sirkülerininde ek delil listesinde sunulduğunu, sadece sirküler dahi incelendiğinde hazırlanan kaşe ve atılan imzaların sahte olduğunun açıkça görüleceğini, müvekkili … AŞ’nin Sakarya ilinin kurumlar vergisi kategorisinde ilk 10’un içinde bulunan … Holding’in en önemli iştiraklerinden biri olduğunu, gerçekleştirilen hırsızlığın organize bir çete tarafından yapıldığını, olayla ilgili Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığında soruşturma devam ettiğini, beyanla müvekkilinin davalıya borcunun bulunmadığının tespiti ile müvekkilin yasal hamil olduğu çekin istirdadını talep ettiklerini, tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, talep ve dava etmiştir.Davalı tarafa duruşma günü ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davaya cevap vermedikleri görülmüştür.Prof. Dr. …’un 23/11/2016 havale tarihli raporunda; Belgelerin analizi sonucunda elde edilen bulgular ışığında, inceleme konusu çekin arka yüzündeki 1. cironto … kaşesi üzerindeki imzalar ile …. ve … ait karşılaştırma belgelerindeki imzaları arasında grafolojik ve grafometrik tanı unsurları açısından benzerlik noktasında bir ilişki bulunmaması nedeni ile söz konusu imzaların bu kişilerin eli ürünü olmadığını, inceleme konusu çekin arka yüzündeki 1. cironto … kaşesi üzerindeki imzalar ile …ve … ait imzalar arasında ilk başta kısmi benzerlikler gözlenmekle birlikte grafolojik ve grafometrik tanı unsurları açısından yüksek derecede uyumsuzluk ve benzemezlikler saptanması nedeni ile keşide yeri Adapazarı, keşide tarihi 15/01/2014 alacaklısı…, borçlusu … AŞ. olan 3124139 no’lu ¨10.000 ‘lik çekteki 1. cironto … kaşesi üzerindeki imzalarının, karşılaştırma belgelerindeki imzalarına kıyasla, …ve … eli ürünü olmadığını, bu kişilerin imzaları model alınarak bir başkası tarafından atılmış olduğunu bildirdiği görülmüştür.Bakırköy 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 14.02.2017 tarihli 2014/124 E. – 2017/97 K. sayılı kararıyla; Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda çek’in arka yüzündeki ciranta-davacıya atfen atılan imzanın davacı şirket yetkililerine ait olmadığının belirlendiği, sahteciliğin mutlak defilerden olup herkese karşı ileri sürülebileceği, buna göre davacının davalıya anılan çek’ten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, davacının ciro imzasının sahteliğinin diğer cirantaların imzalarının geçerliliğini etkilemeyeceği,davalı şirketinin kambiyo senedini iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiğinin kanıtlanamadığı, salt davacının ciro imzasının sahte olmasının davalının kötü niyetli olduğunun kabulü için yeterli bulunmadığı ve çek üzerinde davacıdan sonra cirantaların bulunduğu anlaşıldığından, imzaların istiklali prensibine göre davalı hamilin kendisinden önceki cirantalara başvurma hakkını engelleyecek şekilde istirdat kararı verilemeyeceğinden davacının çekin istirdadına yönelik talebinin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle; Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; davacının, … Bankası Devrek / Zonguldak Şubesine ait keşidecisi … olan 15/01/2014 keşide tarihli, … seri numaralı ve ¨10.000,00 bedelli çekten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacının çekin istirdadı talebinin reddine, karar verilmiştir. Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde; davacının davasını kötüniyetle ikame ettiğini ve çeklerin çalındığı izlenimi vererek borçtan kurtulma yoluna gittiğini, bu durumu ispatlamak için 14/12/2016 tarihinde Uyap’tan gönderdikleri dilekçe ile davacı tarafın dava konusu çekte yer alan imzaların aynılarını içeren çek listesini sunmak için süre taleplerinin mahkeme tarafından kabul edilmediğini, -Sakarya 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/550 E.sayılı davada iptal edilen çekler arasında bulunması halinde davacı tarafın hukuki yararının olmadığını, bu dosyanın celbi taleplerinin haksız yere kabul edilmediğini, -Davacı şirkete KHK kapsamında el konulduğunu, davacı şirketin taraf sıfatı kalmadığını, husumetten de reddi gerektiğini, beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
G E R E K Ç E :Davacı vekilinin, dava dilekçesinde; imza inkarına dayalı olarak müvekkili şirketin davaya konu … Bankası A.Ş. Devrek / Zonguldak Şubesi 3124139 çek no’lu 10.000 TL meblağlı çek’den dolayı borçlu bulunmadığının tespitini talep ettiği, ilk derece mahkemesince alınan 23/11/2016 tarihli bilirkişi raporunda; raporda çekteki ciro imzasının, davacı şirket yetkililerine ait olmadığının tespiti üzerine, ilk derece mahkemesinin davacı şirketin davaya konu çekten dolayı borçlu bulunmadığının tespitine, ancak davalı hamilin kendisinden önceki cirantalara başvuru hakkı olduğundan ,istirdat talebinin reddine karar verdiği, davalı vekilinin istinaf talebinde bulunduğu görülmüştür.Davalı vekilinin, istinaf dilekçesinde; davanın kötü niyetle açıldığını, aynı imzaları içeren çeklerin ödendiğini iddia etmiş ise de bu yönde delil sunulmadığı, ilk derece yargılaması sırasında da; davalı vekilinin 15/12/2016 havale tarihli dilekçesinde aynı iddianın ileri sürüldüğü ancak delil sunulmadığı, imza inkarının herkese karşı ileri sürülebileceği, Sakarya 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 25.02.2014 tarihli 2013/550 E. – 2014/96 K. sayılı kararıyla; davacı … A.Ş. Tarafından 433 adet çek’in iptali talebiyle hasımsız olarak açılan çek iptali davasında; davaya konu … Bankası A.Ş. Devrek / Zonguldak Şubesi 3124139 çek no’lu 10.000 TL meblağlı çek’inde içinde bulunduğu bir grup çekle ilgili davanın tefrik edilerek mahkemenin 2014/174 E. sayılı dosyasına kayıt edildiği görülmüştür.Davalı vekilinin, davacı şirketi KHK kapsamında el konulduğunu, davacı şirketin taraf sıfatının bulunmadığını ileri sürmüş ise de, davacı şirketin TMSF tarafından kayyum atanan şirketlerden olduğu, tüzel kişiliğinin terkin edilmediği ve davacı vekillerinin dosyaya yeni tarihli vekaletname sunduğu anlaşılmıştır.Dosyada imza incelemesi yönünden alınan bilirkişi raporuna, davalı vekilinin itiraz etmediği ve alınan raporda imzaların davacı şirket yetkililerine ait olmadığı saptandığından mahkeme kararının yerinde olduğu kanaatiyle, davalı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,Alınması gereken 683,10 TL harçtan, peşin alınan 170,80 TL harçtan mahsubu ile bakiye 512,30 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,İstinaf yargılama giderleri olarak; davacı avansından karşılandığı anlaşılan 7,30 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, Artan gider avanslarının talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 11/04/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.