Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/2112 E. 2019/1919 K. 27.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/2112 Esas
KARAR NO : 2019/1919
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMES: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/12/2016
NUMARASI : 2014/888 E. – 2016/807 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 27/09/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıya satılan mallar karşılığında tanzim edilen faturaların davalıya gönderildiğini ve davalının da, müvekkilinden satın aldığı malların bedelini mahsuben 7.175 TL tutarındaki malları müvekkili olan davacıya iade ettiğini ancak bakiye borcu olan 12.272,95 TL’yi ödemediğini ve bu yüzden yapılan takibe borcunun haksız itirazı üzerine durduğunu, itirazın iptali ve takibin devamı ile % 20 den az olmayan inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin reklam, afiş baskı işi yaptığını ve davacıdan satın aldığı folyo naminasyon malının bozuk çıktığını ve bunu bildirdiklerini ve davacının kabul ettiğini, davacının gelip ayıplı malzemeyi aldığını, aracına yüklediğini ancak müvekkilinin hazırladığı iade faturasını imzalamadan kaçtıklarını ve buna göre davacı şirketin hem mallarını iade alıp ve hemde müvekkilinin şahıs çeki olan 25.000 TL tutarındaki çeki alıp kaçtığını, müvekkilinin zaten davacıdan 20.000 TL alacağının bu iade faturası hazırlanmadan önce mevcut olduğunu belirterek haksız davanın reddini ve davacının % 20 inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.Bakırköy 3.ATM’nin 12.12.2016 tarihli 2014/888 E. – 2016/807 K.sayılı kararıyla; davanın kabulüne, davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki takibe itirazının 12.272,95 TL asıl alacak üzerinden iptaline ve takibin talepnamedeki sair koşullarla devamına, işlemiş faiz talep edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, açıklanan gerekçelere göre takibe itirazı haksız görülen davalının hükmolunan asıl alacağın % 20 si olan 2.454,59 TL icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiştir.Davalı vekilinin 23.02.2017 havale tarihli istinaf dilekçesi sunduğu, dilekçede; davalı tarafça kesilen iade faturasının davacı yanca teslim alınmaması dolayısıyla, iki tarafın kayıtları arasında fark oluştuğunu, faturayı posta ile iadeli taahhütlü gönderdiklerini fakat iade faturasının teslim alınmayıp (24.813,26 TL’lik) iade edildiğini, davacı tarafın malları yükleyip olay yerinden uzaklaştığı halde iade faturasını imzalamadan kaçtıklarını, davacı iddiasına göre 7.175,00 TL’lik malı iade aldılarsa, o zaman neden iade faturasını teslim alırken altına şerh düşmediklerini, taraf delilleri incelendiğinde müvekkilinin tanık ve delillerinin ağır bastığını, davacının tek delilinin defter kayıtları olduğunu, müvekkilinin iade faturasını davacının muhasebecisine e-mail ile gönderdiğini beyanla, mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddini istemiştir.Dosya içerisinde bulunan 24.02.2017 tarihli tutanakta; davalı vekilinin 2014/888 E.sayılı dosyası yerine istinaf dilekçesini 2014/462 E.sayılı dosyaya gönderdiği, özel evrak olarak kaydedildiğinin (bu hususun Uyap not bölümüne şerh verildiği) tutanağa bağlandığı, tutanak ekinde sunulan ekran görüntüsünde, Av…. tarafından internet yoluyla gönderilen evrak olarak not düzenlendiği tarih kısmında 23.02.2017 201/16 açıklaması bulunduğu görülmüştür. Davacı vekili, davalı vekiline gerekçeli kararın 08.02.2017 tarihinde tebliğ edildiğini, iki haftalık süre geçtikten sonra 23.02.2017 tarihinde istinaf başvuru dilekçesi verildiğini, beyanla istinaf başvurusunun reddini istemiştir. İlk derece mahkemesinin 08.03.2017 tarihli ek kararıyla, süresinden sonra yapılmakla istinaf başvurusunun süre yönünden reddine karar vermiştir. Davalı vekili 22.03.2017 tarihli istinaf dilekçesiyle ek kararı istinaf ederek, istinaf başvurularının reddinin usul ve yasaya uygun olmadığını beyanla esasa yönelik istinaf sebeplerini tekrar etmiştir. Davalı vekiline gerekçeli kararın 08.02.2017 tarihinde tebliğ edildiği, istinaf başvuru ve peşin harcının 23.02.2017 tarihinde yatırıldığı, 2 haftalık istinaf başvuru süresinin 22.02.2017 tarihinde dolduğu görülmüştür.Davalı vekilinin 24.02.2017 havale tarihli dilekçesinde; isimlerinin bu dosya ile ilgili olarak UYAP’a eklenmediğini, 22.02.2017 günü saat 16:00’dan sonra fark ettiklerini, eğer süresi içerisinde eklenselerdi hem dilekçe sunup hemde harçlarını süresinde yatıracaklarını, ancak eklenmediklerini dilekçeyi başka bir dosya içine yolladıktan sonra fark ettiklerini beyan etmiştir. Davalı vekili Av…. istinaf aşamasında 16.10.2017 tarihli dilekçesi ile vekillikten çekildiği, çekilme dilekçesinin davalı …’e tebliğ edildiği görülmüştür.
GEREKÇE:Davalı vekiline gerekçeli kararın 08.02.2017 tarihinde tebliğ edildiği, 2 haftalık istinaf başvuru süresinin 22.02.2017 tarihinde dolduğu, davalı vekilinin süresinden sonra 23.02.2017 tarihinde mahkemenin 2014/462 E.sayılı dosyasına UYAP’tan gönderdiği, istinaf başvuru ve karar harcını da aynı tarihte yatırdığı, davalı vekilinin 24.02.2017 havale tarihli dilekçesinde de istinaf dilekçesinin UYAP’ta vekil olarak kayıtlı olmadıklarından dolayı 22.02.2017 tarihinde gönderilemediğini, (saat:16:00’dan sonra fark ettiklerini) 23.02.2017’de başka bir dosyaya gönderdiklerini beyan ettiği, yargılama sırasında davalı vekiline mahkemece tebligat yapıldığı, istinaf sebebi olarak ileri sürülen hususun mücbir sebep kabul edilemeyeceği kanaatiyle süresinde sonra yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M:Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 345 ve 352.maddeleri uyarınca süre yönünden REDDİNE, 2- Alınması gereken 44,40 TL maktu harcın, peşin yatırılan 210,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 165,60 TL harcın talep halinde davalı tarafa iadesine, 3-Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 12,50 TL (teb-mz.posta) giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.27/09/2019