Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/2064 E. 2019/1916 K. 27.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/2064 Esas
KARAR NO : 2019/1916
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/11/2016
NUMARASI : 2014/1310 E. – 2016/1046 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 27/09/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı … ile dava dışı diğer borçlu … davacı … ile o tarihe kadar olan alacak verecek nedeni ile hesaplaştıklarını, 24.12.2013 günü sözleşmeye göre davacı … ın davalılara yönelik hiçbir edimi olmayıp davalı … ile dava dışı … bir takım edimleri yanında o gün itibarı ile 193.500,00 TL borcu olduğunun kararlaştırıldığını, yine bu borcun ilk ödeme 30.05.2014 gününden başlayarak aylık taksitlerle 5 taksite bölündüğünü ve 5 adet 38.700,00 TL bedelli bono düzenlendiğini, borçlular … ve … in sözleşmedeki hiçbir edimlerini yerine getirmediklerini, yine 193.500,00 TL olan borçlarına ilişkin 30.05.2014 tarihli bonoyu ödememeleri üzerine Kocaeli … İcra Dairesinin … sayılı takibi ile icra takibinin başlatıldığını, sözleşmenin yapıldığı 24.12.2014 tarihi itibarı ile 193.500,00 TL olan borcun muaccel olduğunu, bu muaccel borcun yanında davalı ile dava dışı … in bir takım daha davacı lehine edimlerinin söz konusu olduğunu, davalı … ın takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini beyanla, haksız itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde ;davacı tarafın müvekkili ile dava dışı … hakkında vadesi gelmemiş dava konusu senetlerle alakalı olarak Kocaeli … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasıyla ilamsız icra yolu ile icra takibi başlattığını, takibe itiraz ettiklerini, davanın itirazın iptali olması nedeni borcun kaynağının araştırılması gerektiğini, huzurda açılan dava konusu kambiyo senetlerinin teminat senedi niteliğinde olduğunu, müvekkili ile … arasında yapılan bu sözleşme sonrasında … ün hissedarı olduğu … firması adı altında müvekkili ve … davacı taraf ile taşeronluk sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeden sonra tarafların aralarında 24.12.2013 tarihli protokolü imzaladıklarını, yani müvekkili ile … arasında yapılan iş ortaklığı sözleşmesi doğrultusunda yapılacak faaliyetler için … taşeronluk yapmayı üstlendiğini, davacı … ın taşeron olarak yapılacak işlere istinaden kendini garantiye almak adına müvekkili ve dava dışı borçlu … teminat senedi aldığını, bu senetlerin teminat amaçlı olduğundan zaten kambiyo senedi vasıflarını yitirdiğini, iş ortaklığı kapmsamında bulunan ve taşeron … gösterilmiş olduğu tüm faaliyetlerle ilgili yapılan ödemelere dair makbuzlar delilleri arasında yer aldığını, bu makbuzlardan çoğunda müvekkilinin bizzat ödeme yaptığının imzalı bir şekilde sabit olduğunu, müvekkilinin kendi oğlu vasıtası ile çalıştırdığı işçiler vasıtası ile … hesanına bir takım ödemeler yaptığını, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/11/2016 tarihli 2014/1310 Esas- 2016/1046 Karar sayılı kararıyla; ” taraflar arasında akdedilen 24.12.2013 tarihli protokolün borç tasfiyesi sözleşmesi mahiyetinde olduğu ve senetlerin teminat amaçlı verilmiş olduğunun sabit olmadığı, taraflar arasında akdedilen protokol kapsamında taraf edimlerinin ifası gerektiği, bu bağlamda davacının takip konusu senetler sebebi ile alacaklı olduğu, ancak, davacının protokol ile zamana yayılan alacaklardan tamamının takip tarihi itibarı ile muaccel olmadığı, sadece bir adet senedin muaccel olduğu, takip tarihi itibarı ile muaccel olan bu senet bedelli kadar davacının alacaklı olduğu, diğer vadesi gelmeyen senetler sebebi ile, davacının takip tarihinde talep edilebilir bir alacağının bulunmadığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile, Kocaeli … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile, takibin 38.700,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, davacının işlemiş faiz alacağından feragat ettiği görülmekle, bu talebin vaki feragat nedeni ile reddine, davacının fazlaya dair alacak talebinin reddine, kabul edilen kısım yönünden alacak likit olmakla, asıl alacak 38.700,00 TL üzerinden hesap edilecek %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacaklının kötü niyeti sabit olmadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine ” karar verilmiştir. Kocaeli … İcra Müdürlüğünün 2014/4901 sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı … tarafından borçlular davalı … ve dava dışı … aleyhine 193.500,00 TL asıl alacak 49,83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 193.549,83 TL alacağın tahsili talebiyle ilamsız takip yapıldığı, takibe … tarafından 17.06.2014 tarihinde itiraz edildiği, takibin durdurulmasına karar verildiği , takibin dayanağının,keşidecisi davalı … ve dava dışı …, lehtarı … olan, her biri 24/12/2013 tanzim tarihli ve 38.700,00 TL bedelli 30/05/2014 vadeli, 30/06/2014 vadeli, 30/07/2014 vadeli ,30/08/2014 vadeli, 30/09/2014 vadeli beş adet bonolar olduğu görülmüştür.İlk derece mahkemesince alınan 05.11.2015 tarihli bilirkişi raporunda; davacının 2012 yılı ve 2013 yılı ticari defterlerinde … yada … ismine yapılmış iş ve alacağın görünmediği, senetlerin teminat senedi niteliğinde olmadığı, davacının davalıdan 193.500,00 TL alacaklı olduğunun, 23.03.2016 tarihli ek bilirkişi raporunda ise; davacının davalıdan 193.500,00 TL anapara ve dava tarihi olan 25.09.2014 tarihine kadar işlemiş 3.637,80 TL faiz olmak üzere toplam 197.137,80 TL alacaklı olduğunun bildirildiği görülmüştür.Dosyaya ….A.Ş.- …. tarafından imzalanan iş ortaklığı sözleşmesi ve … ile davacı tarafından imzalanan 24/12/2013 tarihli “Taraflar Arasında Anlaşma Sözleşmesi” başlıklı belgenin sunulduğu, sözleşmenin 10. Maddesinde; yukarıda belirtilen işler karşılığı … ve … (…’a) aşağıda belirtilen vade ve tutarlarda senet verilmiştir. Belirtilen senetlere … kefil olarak imza atacaktır. 30.05.14 – 38.700 TL, 30.06.14 – 38.700 TL, 30.07.14 – 38.700 TL, 30.08.14 – 38.700 TL, 30.09.14 – 38.700 TL, ” hükmü düzenlenmiştir.Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; dava konusu kambiyo senetlerinin teminat senedi niteliğinde olduğu, bu hususun taraflar arasında yapılmış protokolle sabit olduğu, protokol içeriğinden anlaşıldığı üzere bir takım tamirat ve tadilat işlerinin taşeronluğuna dayalı olarak …’a müvekkili ve … teminat amaçlı verdiğini, protokol kapsamında müvekkilinden hiçbir alacak ve hak talep edemeyeceğini, sözleşme gerekleri yerine getirilmediği takdirde teminat vasfını yitireceğini, bilirkişi raporunun hukukçu bilirkişi tarafından tanzim edilen ancak hukuki dayanağı bulunmayan kısmına göre karar verildiğini, ticari defter incelemesi ile alakalı kısımla davacı tarafın müvekkilinden alacaklı olmadığına dair tespit yapıldığını, sözleşmenin bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini, ortada bir borç tasfiyesi olmadığını, sözleşmenin 2.maddesinde; davacının Van’da yapılan işlerle alakalı vergi borçlarının kendi firması tarafından ödeneceği ile alakalı olduğunu, edimin yerine getirilmediğini, sözleşmenin 5.maddesinde; … İnşaat adına alacak tahsil edilmesini müvekkilinin ve diğer davacının yapacağını, … talepte bulunmayacağını ancak davacının bu işlerle ilgili tahsilat yaptığını, sözleşmenin 10.maddesinde; “…yukarıda belirtilen işler karşılığı… Tutarlarda senetler verilmiştir.” ibaresinin borç tasfiyesi olarak kabul edilemeyeceğini, sözleşmenin ilk 9 maddesinde; taraflara bir takım edimler yüklendiğini, yüklenen edimler doğrultusunda edimlerin temini amacıyla teminat senedi verildiğini, alacağın varlığının 9 maddedeki şartların oluşması halinde mümkün olacağını, müvekkili ve ortağının … İnşaatın yarım bıraktığı işleri birçok zarar ve külfet altına girerek tamamladığını, yapılan cüz’i işlerin tüm masraflarını ve yapılan iş karşılığını Akın İnşaat’a ödediklerini, senetlerin toplam bedelinin 193.500,00 TL olduğunu, bu senetlerin hangi borca ilişkin verildiğini, var olmayan bir borcun tasfiyesinin iddia edildiğini beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
G E R E K Ç E : İtirazın iptali talepli davaya konu Kocaeli ….İcra Müdürlüğünün … E.sayılı ilamsız icra dosyasında, takip konusu yapılan 30.05.2014, 30.06.2014, 30.07.2014, 30.08.2014, 30.09.2014 vadeli her biri 38.700 TL bedelli 5 adet bononun tanzim tarihi ve taraflar arasındaki sözleşme tarihinin 24.12.2013 tarihli olduğu, bonoların sözleşme kapsamında verildiği, takibe konu bonolarda davacının lehtar, davalının keşideci olması nedeniyle aralarındaki temel ilişkiden kaynaklı iddia ve savunmaların dinlenebileceği, sözleşmenin 10.maddesinde, bonoların “yukarıda belirtilen işler karşılığında verildiğinin” düzenlendiği, sözleşmenin ilk 9maddesinde tarafların hakları ve borçlarının düzenlendiği, ilk derece mahkemesinin bononun teminat senedi olmadığına dair kabulünün yerinde olduğu, takibe konu bonolardan vadesi gelen 30.05.2014 tarihli 38.750 TL bono yönünden iptaline karar verilmesinin de sözleşmede davacı ve davalı tarafça üstlenilen yükümlülüklerin ifa tarih ve sırasının düzenlenmediği, sözleşmenin de feshedilmediği ayakta olduğu, vadesi gelen bononun tahsili yönünden hüküm kurulmasında hukuka aykırılık bulunmadığı kanaatiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 2.643,60 TL harçtan, peşin alınan 661,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.982,630 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderleri olarak;a)Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 11,00 TL (posta-teb-müz) masrafının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, b)Davalı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 27/09/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.