Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/2063 E. 2019/753 K. 05.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/2063 Esas
KARAR NO : 2019/753
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/12/2016
NUMARASI : 2014/1546 E. – 2016/1210 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 05/04/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili banka tarafından davalıya kredi kullandırıldığını, borcun ödenmediğini, borçluya ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye rağmen borçlunun borcunu ödemediğini, ilamsız takip başlatıldığını, takibe süresi dışında itiraz edildiğini, takip sonrasında da müvekkili banka ile ödeme protokolü yapıldığını ancak protokole uyulmadığını, davalının alacağı geciktirmek için itiraz ettiğini, teminat alınmaksızın borçlu adına kayıtlı … plakalı araç ile … Mah. Zemin Kat bağımsız bölüm no.. parsel … sayılı taşınmaz üzerine devir ve kıymet düşürücü işlemlerin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini verilmesini, neticede haksız itirazın iptali ile takibin devamını talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; yetki yönünden herhangi bir itirazı olmadığı halde suçlamaların yanlış olduğunu, bankaya hiçbir şekilde icra taahhüdü vermediğini, ödeme planında oluşturulan borcunun 17.416, 64 TL ödendiği takdirde borcunun tasfiye edileceği hususunda anlaşma sağlandığı şeklindeki beyanlarına rağmen tarafına 28.125, 30 TL borç çıkarmalarının çelişkili olduğunu, borcunun ne olduğunu anlamadığını, icra takibine konu miktar ve faizin yanlış olduğunu, banka hesaplarından değişik isimler altında komisyon ve masraf vs. alındığını ayrıca kredi artırım talebi olmadığı halde KMH ve kredi kartının limitinin bankaca artırıldığını, İcra Müdürlüğüne ibraz ettikleri 14.11.2014 tarihli itiraz dilekçesinde borcuna itiraz etmediğini sadece icra işleminin haksızlığına ve borcun tamamının bir seferde talep etmelerine itiraz ettiğini, tarafına 29.08.2014 tarihinde tebliğ edilen ihtarname sonrasında borçlarının ödenmediğinin iddia edildiğini, halbuki banka ilgilileri ile görüştükten sonra 16.09.2014 tarihinde taksitli kredilerini süresinde yatırdığını, 16.09.2014 tarih … dekont nosu ile 534, 44 TL taksitli kredi, 16.09.2014 tarih … dekont nosu ile 320,00 TL kredi kartı ödemelerini gerçekleştirdiğini, ayrıca 30.10.2014 tarihinde devam eden taksitli kredilerini ödemek için bankaya gittiğinde taksitlerini alamayacaklarını ve borçlarının hukuk servisine devredildiğini ancak icra yoluyla tek seferde ödenebileceğini ifade ettiklerini, 23.12.2014 tarihinde adına yatırılan 2.250,00 TL’nin hesabına yatırıldığı halde bankanın parasına haksız yere bloke koyduğunu ve tarafına ödeme yapılmadığını ayrıca tarafına dekont ve bilgi verilmediğini, hakkında yapılan icra takibinin yanlış olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08.12.2016 tarihli 2014/1546 Esas – 2016/1210 Karar sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulü ile; davalının Gölcük İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptaline, takibin; … nolu kredi borcundan, 2.349,05 TL anapara, 19,78 TL işlemiş faiz, 13,28 TL temerrüt faizi, 6,30 TL BSMV, 65,87 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 2.454,28 TL,Ticari artı para kredisi KMH borcundan, 6.016,43 TL anapara, 47,12 TL işlemiş faiz, 34,83 TL temerrüt faizi, 24,23 TL BSMV olmak üzere toplam 6.122,61TL, … nolu ticari kredi borcundan, 5.425,08 TL anapara, 27,67 TL işlemiş faiz, 20,77 TL temerrüt faizi, 15,97 TL BSMV olmak üzere toplam 5.489,49 TL,100002 nolu ticari kredi borcundan, 12.445,24 TL anapara, 59,01 TL işlemiş faiz, 42,47 TL temerrüt faizi, 34,07 TL BSMV olmak üzere toplam 12.580,79 TL, üzerinden devamına, fazlaya dair talebin reddine, alacak likit olmakla asıl alacaklar toplamı olan 26.235,80 TL üzerinden hesap edilecek %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verildiği görülmüştür. Davalının istinaf dilekçesinde; mahkemenin gerekli araştırma yapmadan taleplerini reddettiğini, taksitli kredileri ve kredi kartlarından kaynaklanan borçlarının zamanında ödendiğini, 16/09/2014 tarihine kadar zamanında ödendiğinin delillerle ispatlandığını, bu tarihten sonra ise her hangi bir ihtarname ve yazılı bilgilendirme yapılmadığını, -Davacının ek protokolle borçların tekrar yapılandırıldığına dair iddiaların asılsız olduğunu, böyle bir belge sunulamadığını, ispat külfetinin davacıya ait olduğunu, -Haksız olarak açılan davada asıl amacın bu güne kadar yapılan ödemeleri büyük oranda faizlere sayıp, alacağın büyük bölümünü tahsil ettiği halde vadesi gelmeyen borçları temerrüt faizi adı altına yüksek faizleri ilave ettiklerini ve inkar tazminatı talep ettiklerini, -Geç ödemelerde bulunduğu zamanlarda tarafına gönderilen ihtarnamelere belirtilen zamanlarda ödemelerini yerine getirdiğine dair belge ve ödeme dekontlarının mevcut olduğunu, 23/12/2014 tarihinde 2.250 TL yatırdığını, ödemenin banka kayıtlarında mevcut olduğunu, rapora itirazlarının ve tenkitlerinin dikkate alınmadığını, vadesi gelmeyen borç aslına itirazı bulunmadığı halde itiraz ettiği sonucu çıkarılarak inkar tazminatına hükmedilmesinin yanlış olduğunu,-Kararın masumiyet karinesiyle çeliştiğini beyanla mahkeme kararının bozulmasını istemiştir. -Davacı vekilinin istinafa cevap dilekçesinde; karara karşı davalının istinaf başvurusunun süreci uzatmaya ve mal kaçırmaya yönelik olduğunu, reddi gerektiğini, mahkemenin gerekli incelemeyi yaptığını bankacı bilirkişiden rapor aldığını, istinaf dilekçesinde ileri sürülen konuların dava ile ilgisinin bulunmadığını, bilirkişi raporu ile müvekkilinin alacağının takipte talep edilen alacaktan fazla olduğunun anlaşıldığını, takipten sonra müvekkili ile davalının 28.125,30 TL borcun tasfiyesi konusunda anlaştıklarını ancak davalının anlaşmaya riayet etmediğini, -Davalının cevap dilekçesinde; borcun varlığını kabul ettiğini, ikrar niteliğindeki beyanın davalı için bağlayıcı olduğunu, -Davalının 16/09/2014 tarihinde ödemede bulunduğunu beyan etmişse de, 29/08/2014 tarihinde tebliğ edilen ihtardan sonra herhangi bir ödeme yapılmadığı için takip başlatıldığını beyanla kararın onanmasını istemiştir.Davacı vekilinin sunduğu kat ihtarında noterlik kaşesinin ve imzasının, yevmiye numarasının bulunmadığı, bilirkişi raporunda kat ihtarnamesinin 25/08/2014 tarihli ve … yevmiye numaralı olduğunun beyan edildiği görülmüştür.Dosyada kredi sözleşmelerinin örneklerinin bulunduğu ancak bankadan davalının ödemelerini gösterir kayıtların celp edilmediği, banka kayıtları üzerinde de inceleme yapılmadığı görülmüştür.
G E R E K Ç E :İtirazın iptali talepli davada; davacı banka vekilinin, davalı ile müvekkili tarafından imzalanan, 4 ayrı kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın ve ferilerinin tahsili talebi ile başlatılan icra takibine itirazın iptalini ve %20 oranında inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ettiği, ilk derece mahkemesinin davanın kısmen kabulüne karar verdiği, davalının istinaf başvurusunda bulunduğu görülmüştür. Dava dosyası içinde bulunan, borca itiraz dilekçesi ve cevap dilekçesinden davalı borçlunun; kredi borçlarını zamanında ödediğini, kendisine herhangi bir ihbarname ve yazılı bilgilendirme yapılmadığını, ödemelerini süresinde yaptığını, 23.12.2014 tarihinde adına yatırılan 2.250,00 TL’ye banka tarafından bloke konulduğunu beyan ettiği, talep edilen faize, borç ve ferilerine itiraz ettiği anlaşılmış ve dosyaya ibraz edilen kat ihtar örneğinde noterlik mühür ve imzasının,tarih ve yevmiye numarasının bulunmadığı, fotokopi belge ekinde ibraz edilen tebliğ şerhinin de okunaklı olmadığı görülmüştür.İlk derece mahkemesinin kararında bilirkişi raporundaki tespitlerden bahsedilmiş ise de; davalının itirazlarının değerlendirilmediği, kararın tarafların iddia ve itirazlarını karşılar şekilde gerekçe içermediği, alınan bilirkişi raporunun dosyada bulunan kat ihtarnamesi ve icra dosyası incelenerek hazırlandığı, bankadan kredilere ilişkin cari hesap ekstresi ve ödeme belgelerinin celp edilmediği, eksik inceleme ile karar verildiği kanaatiyle davalının istinaf talebinin kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, Gebze ….Noterliğinden kat ihtarının tasdikli ve tebliğ şerhli örneğinin, davacı bankadan cari hesap ekstresinin, ödeme kayıtlarının getirtilerek denetime elverişli bilirkişi raporu alındıktan sonra karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle:Davalı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08.12.2016 tarihli 2014/1546 E. – 2016/1210 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,-Gebze …Noterliğinden kat ihtarının tasdikli ve tebliğ şerhli örneğinin, davacı bankadan cari hesap ekstresinin, ödeme kayıtlarının getirtilerek denetime elverişli bilirkişi raporu alındıktan sonra karar verilmesi için dosyanın, kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davalı tarafa iadesine,İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin, ilk derece mahkemesince esas hükümle birlikte değerlendirilmesine, İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 05/04/2019 tarihinde HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.