Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/2057 E. 2019/566 K. 15.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/2057 Esas
KARAR NO : 2019/566 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/11/2016
NUMARASI : 2015/158 E. – 2016/892 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan )
KARAR TARİHİ: 15/03/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; 06/08/2011 tarihinde, saat 07;10 sıralarında E 80 kuzey yol, 42 evler koprüsü geçidinde davalı … sevk ve idaresindeki …plakalı Dorseli Çekiciyle önde aynı yönde seyir eden sürücü …. idaresindeki … plakalı aracın arka sol kısmına çarpması neticesinde …plakalı aracın önce emniyet şeridin de sinyal vererek durmaya çalışan … idaresindeki araca savrularak çarptığını daha sonra emniyet şeridi dışında su kanalı yeşil alanda çöp toplayan belediye temizlik işçisi … çarparak feci şekilde ölümüne sebep olduğunu, meydana gelen trafik kazasına ilişkin, Bakırköy 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/1108 esas sayılı dosyasında yargılamasının yapıldığı ve Davalı Sanık … %100 Tam kusurlu bulunarak cezalandırılmasına karar verildiğini, ceza dosyasında alınan bilirkişi raporunda … hızın gerekli şartlara uygunluğunu sağlama ve takip mesafesi kurallarına karşı asgari dikkat ve özeni göstermeyip, ayrıca aynı yönde seyir eden sürücü … idaresindeki araca arkadan çarpmak suretiyle asli ve tamamen kusurlu olduğunun tespit edildiğini, trafik kazasının davacı aileyi derinden sarstığını ve psikolojilerinin bozulduğunu, özellikle vefat eden … küçük çocukları …, …., …, … ile genç eşinin kaza sonrası vefat eden emekçi babalarını bir daha hiç göremeyip onun merhamet ve sevgisinden yoksun kalmanın acısını bir ömür boyu çekecek olduklarını, tüm ailede travmalara yol açtığını, yaşamlarının hiçbir zaman eskisi gibi olmadığını, çocuklarını tüm imkansızlıklarına rağmen okutan, onları kimseye muhtaç bırakmamak için taşerona bağlı bedeliye temizlik işçisi olarak çalışan, hiç kusuru olmaksızın vefat eden bu fedakar babanın kaybının şuphesiz ki aileyi maddi ve psikolojik olarak çok zor durumda bıraktığını, söz konusu talihsiz ölümlü kazada … plakalı Dorseli Çekiciyi olay tarihinde işleteni… olan sürücüsü … olan ve 200.000,00-TL kişi başı olmak üzere … A.ş. Tarafından sigortalı olan, söz konusu KTK madde 97 gereğince zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunulabileceği gibi dava da açılabileceği, taraflarınca … 25/08/2011 tarihinde başvurulduğunu, … nolu hasar dosyasının açıldığını, 10/10/2011 tarihinde de yazılı olarak poliçe limiti dahilinde ödemenin yapılmasının talep edildiği, davalı sigorta şirketinin eksik hesaplama yaparak müteveffanın eşi ile 18 yaşından küçük çocukları için 04/07/2012 tarihinde 91.000,00-TL ödeme yaptığını, ödenmesi gereken tazminatın ödenen rakamın üstünde olduğunun, poliçe limiti dahilinde kalan bakiye kısmının talep edildiğini 2918 sayılı KTK md. 85’e göre; … firmasının davalı … kadar sorumlu olduğunu… KTK Zorunlu Trafik Sigortası ile aracı sigortaladığından poliçe limiti kadar destekten yoksun tazminatından sorumlu olduğunu, beyanla davalı … A.ş.’den 04/07/2012 tarihinde ödediği 91.546,29-TL mahsubu ile belirsiz alacak olarak, şimdilik arta kalan 1.000,00-TL için Davacı … ile küçük çocukları için tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile HMK 107 maddesine göre yükseltilmiş tüm alacağa kaza tarihi olan 06/08/2011 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasını, tüm davacıların ölüm nedeniyle elem ve ıstırap yaşadıklarından davacı eş …için 100.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesini, küçük çocuklar …, …, … ve … için (her bir kişi için 20.000,00-TL olmak üzere) 80.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesini, diğer büyük çocuklar … ve …için (her bir kişi için 15.000,00-TL olmak üzere) 45.000,00-TL ‘den toplam 225,000,00-TL manevi tazminatın davalılardan … ile …müştereken ve müteselsilen tahsili ile kaza tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesini, davalı … plakalı vasıtaya alacağı teminen Ölümlü Trafik Kazasından kaynaklandığından, araç hala davalı adına ise 3. kişilere devrinin engellenmesi için teminatsız olarak İhtiyati Tedbir kararı verilmesini, vasıta davalı adına değil ise Tespit edilecek başkaca vasıtalarına tedbir konulmasını talep etmiştir.Davalı … Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirkete ait … plakalı araç ile … plakalı aracın kaza yapması sonucu, …. plakalı aracın yol kenarında yeşil alanda çalışan … isimli şahsa çarparak ölümüne sebep olduğunu, kazanın talihsiz ve üzücü bir kaza olduğunu, kaza neticesinde 33. Asliye Ceza Mahkemesi 2011/1108 esas sayılı dosya ile dava açıldığını, bu dosyada alınan bilirkişi raporunda her ne kadar diğer davalı araç sürücüsü tam kusurlu kabul edilmemiş ise de, bu rapora ve kusur durumuna itiraz edildiğini, karar verilmişse kesinleşip kesinleşmediğinin bilinmesi gerektiğini, davalı … tam kusurlu kabul edilmesinin doğru olmadığı, kusur incelemesi yapılmasının gerekeceğini, … A.ş’nin davacıların tazminat ödenmesini yaptığını, davacıların ayrıca tazminat talebinde bulunmalarının kabul edilemez olduğunu,manevi tazminatın, ilgililerin üzüntülerini bir miktar hafifletmek amacı ile düşünülebileceğini, talep edilen manevi tazminat miktarının çok fahiş olduğunu, davalıların karşılayamayacağı bir rakam ve talep edilen manevi tazminatın acıların dinmesini değil zenginleşmeyi sağlayacak bir miktar olduğunu, bu miktarı kabul etmenin mümkün olmadığını, davalı şirketin araç kaydına tedbir konulmasının haklı olmadığını, davacıların tazminatlarının sigorta şirketi tarafından karşılandığı dikkate alınınca tedbir kararının haklı olmadığının, bu şekilde şirketin işlerini ve ticari faaliyetini zora sokacağını ve mağduriyete sebep vereceğinden tedbirin kaldırılmasını, davalı şirketin aracının kasko sigortasının … A.ş. Tarafından yapıldığı dikkate alınarak davaya dahil edilmesini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … A.ş. vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin bahsi geçen … plakalı aracın 18/04/2011- 18/04/2012 tarihleri arasında geçerli olmak üzere, … numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, bu poliçeden dolayı şirkete müracaat edilerek ihbarda bulunulduğunu ve şirket tarafından 6051675 numaralı hasar dosyası açıldığını, akabinde … vefatı sonucu desteğinden yoksun kalan davacılar için Aktüer Hesabı yaptırıldığını, çıkan destek hesabı azami poliçe limiti dahilinde destekten yoksun kalanlara ödendiğini, 04/07/2012 tarihinde 91.546,29-TL’nin davacı tarafa ödendiğini, ödeme yapılırken …. tarafından, davacı tarafa bağlanan 67.169,83 TL rücuya tabi peşin sermaye değerli gelirin rücuya tabi kısmı da Yerleşik Yargıtay İçtihatları gereği tazminattan indirildiğini, … söz konusu rücuya tabi peşin sermaye değerli gelirin müvekkili şirketten tahsili için Bakırköy 17. İş Mahkemesi 2013/853 esas sayılı dosyası ile müvekkili şirket aleyhine rücuen alacak davası ikame etmiş olduğunu, söz konusu davanın halen devam ettiğini, bu nedenle davanın sonucunun beklenmeden bu dosyanın karara bağlanmaması, Bakırköy 17. İş Mahkemesinin 2013/853 esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan ödemelerin de değerlendirilmesini, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, müvekkili şirketin davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/11/2016tarihli 2015/158 E – 2016/892 K sayılı kararıyla; dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda davalı … asli kusurlu olduğu, … ise kusurunun bulunmadığının tespit edildiği, aktüerya bilirkişi raporu ile de davacıların maddi tazminat miktarlarının tespit edilmiş olduğu anlaşılmakla maddi tazminat talebinin ıslah edilmiş şekliyle kabulü ile davacı … için 33.930,64-TL, davacı …. için 2.508,25-TL, davacı … için 3.218,31-TL, davacı … için 4.107,54-TL olmak üzere toplam 43.764,74-TL nin davalı … A.Ş bakımından 04/07/2012 tarihinden, davalılar … ve…. bakımından olay tarihi olan 06/08/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verildiği görülmüştür.İlk derece mahkemesinin 21/11/2016 tarihli duruşmada kısa kararının, 1 no’lu bendi 2. paragrafında, davacılar… ve … için 7.000,00’er TL manevi tazminata hükmettiği, gerekçeli karara tashih şerhi yazarak “Manevi tazminata ilişkin kısımda 7.000’er TL ibaresinin 6.000-TL olması gerekirken sehven yazılmış olduğu anlaşılmakla HMK m. 304/1 gereğince 6.000’er TL olarak” düzeltildiği görülmüştür.Davacılar vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; Mahkemenin hükmettiği manevi tazminatın hakkaniyet kuralları çerçevesinde çok düşük olduğunu, davalı … kazada %100 tam kusurlu olduğunu, ailesi için hem maddi hem manevi destek olan … ölümü neticesinde, davacı çocukların hem baba şefkati ve korumasından mahrum kaldığını hem de geçim kaynaklarını kaybettiğini, hükmedilen manevi tazminatın ailesinin acılarını bir nebze dahi olsa hafifletmekten uzak olduğunu, Ceza Mahkemesi kararını Yargıtay 12. Ceza Dairesinin ceza azlığını tenkit ederek onandığını, tayin edilen manevi tazminatın davalılara ikinci bir ödül olduğunu,Davalı … şirketine ihbar tarihi olan 10/10/2011 tarihinden itibaren 8 gün içinde harekete geçmemesi nedeniyle temerrüt tarihinin 19/11/2011 yerine 04/07/2012 olarak belirlenmesininde hukuka aykırı olduğunu beyan etmiştir. Davalı … vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; kararın gerekçeli olmadığını, kısa kararın tekrarı mahiyetinde olduğunu, -Davalı …şirketinin ödediği 91.546,29 TL’nin 200.000,00 TL poliçe teminatının altında olduğunu, müvekkilinin kasko sigortacısı … Japan şirketinin kasko sigorta poliçesi kapsamında da olduğunu, maddi tazminat talebinin müvekkili şirket yönünden reddi gerekirken kabulünün hatalı olduğunu, -Müvekkiline ait araca tedbir konulduğunu, hakkaniyete aykırı tedbirin kaldırılmasını istemelerine rağmen kaldırılmadığını, müvekkilinin kazada kusurunun bulunmadığını, -Davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, ıslah dilekçesini süresinde mahkemeye sunmadığını reddi gerektiğini,- Mahkemenin davacıların yaşları ve sair hususları değerlendirmeden yedi davacı için aynı miktarda manevi tazminata hükmetmesinin amaca aykırı olduğunu, mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini beyanla, mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine, araç üzerindeki tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Bakırköy 33. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/1108 esas sayılı dosya suretinin incelenmesinde; sanıklar …ve … hakkında taksirle … ölümüne sebebiyet verdiklerinden bahisle açılan ceza davasında; …beraatine, … ise mahkumiyetine karar verildiği, … hakkındaki hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği, … hakkındaki hükmün ise temyiz edilerek Yargıtay’a gönderildiği, Yargıtay 12.Ceza Dairesinin 06/04/2016 tarihli 2015/10772 E – 2016/5856 K sayılı kararı ile; tam kusurlu sanık …, kusurunun yoğunlu nedeniyle TCK 22/4 ve 61/1 maddeleri uyarınca temel cezanın tayininde asgari hadden uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesinin aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmadığına işaret edilerek onandığı görülmüştür.İlk derece mahkemesi tarafından alınan aktüerya bilirkişi raporunda; davacı … için 33.930,64 TL, davacı …. için 2.508,25 TL, davacı … için 3.218,31 TL, davacı … için 4.107,54 TL zarar hesabı yapıldığı, davacılar vekilinin 06/10/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile, dava dilekçesinde 1.000,00 TL olarak talep ettiği destekten yoksun kalma tazminatını, bilirkişi raporunda tespiti yapılan miktarlara yükselttiği görülmüştür.Davalı … vekili ıslah dilekçesine karşı cevabında davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, faiz başlangıç tarihinde bilirkişi raporunda beyan edilen tarihler değil dava tarihi olması gerektiğini ileri sürmüştür.
GEREKÇE:Davacılar vekilinin, dava dilekçesinde müvekkillerinin murisi … 06/08/2011 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, feci şekilde öldüğünü beyanla destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talep ettiği, ilk derece mahkemesinin yapılan yargılama neticesinde, maddi tazminat talebini ıslah edilmiş şekilde kabul ettiği, manevi tazminat taleplerinin ise kısmen kabulüne karar verdiği, davacılar … ve …. için 7.000,00’er TL olmak üzere toplam 57.000,00 TLmanevi tazminata hükmettiği, gerekçeli karara tashih şerhi yazarak “Manevi tazminata ilişkin kısımda 7.000’er TL ibaresinin 6.000-TL olması gerekirken sehven yazılmış olduğu anlaşılmakla HMK m. 304/1 gereğince 6.000’er TL olarak” düzeltildiği görülmüştür. Karara karşı davacılar vekilinin, manevi tazminat miktarlarının çok düşük olduğu, temerrüt tarihinin ,davalı … şirketine ihbar tarihinden itibaren 8 gün sonra başlatılması gerekirken 04/07/2017 olarak belirlenmesinin hukuka aykırı olduğu, gerekçesiyle istinaf talebinde bulunduğu, istinaf dilekçesinde temmerrüt tarihini 19/11/2011 olarak gösterdiği görülmüştür.Davalı … vekilinin istinaf dilekçesinde; sorumluluğun davalı sigorta şirketinde olduğunu, hükmedilen tazminat miktarının 200.000,00 TL limitli poliçe kapsamında olduğunu, müvekkilinden talep edilemeyeceğini, taleplerin zaman aşımına uğradığını, manevi tazminata davacıların yaşları vs. hususların değerlendirilmeden, tüm davacılar yönünden eşit karar verildiği gerekçeleriyle istinaf talebinde bulunduğu görülmüştür. Davacıların murisi … belediye temizlik işçisi olduğu ve su kanalı kenarında yeşil alanda temizlik yaparken, davalı … sürücüsü davalı… işleteni olduğu aracın, dava dışı … plakalı araca çarpması ve aracın savrularak … çarpması sonucu vefat ettiği, kazanın 06/08/2011 tarihinde meydana geldiği, davanın 17/02/2015 tarihinde açıldığı, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu 109/2 maddesi gereğince, 2 yıl olan zaman aşımı süresinin, cezayı gerektiren bir fiilden kaynaklanması halinde uzamış ceza zaman aşımına tabi olacağı, kazada davacıların murisinin öldüğü, dava ve kaza tarihinde yürürlükte olan 5237 Sayılı TCK’nın 85. Maddesi ve 66/1-d maddesi gözönüne alındığında, ölümlü trafik kazalarından kaynaklanan fiillerin tabi olduğu 15 yıllık zaman aşımı süresi dolmadan dava açıldığı ve davanın ıslah edildiği göz önüne alınarak, davalı vekilinin zaman aşımı itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.Kazanın oluş biçimi, davacı çocukların yaşı, sosyal ve mali durumları değerlendirilerek, davacı vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf talebinin yerinde olduğu, ilk derece mahkemesince hükmedilen manevi tazminat miktarlarının düşük olduğu kanaatiyle, davalı vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf talebinin reddine, davacı vekilinin manevi tazminat miktarına yönelik istinaf talebinin kabulüne, mahkeme kararının kaldırılarak maddi tazminata yönelik hüküm aynen muhafaza edilmek suretiyle, eş için manevi tazminatın 25.000,00 TL, murisin çocukları davacılar … ve … için hükmedilen manevi tazminatın 15.000,00 TL, yaşı büyük çocuklar … ve … için manevi tazminatın 10.000,00 TL olarak takdirine karar verilmiştir. Davacılar vekilinin faizin başlangıcına yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; dosyaya celp edilen sigorta dosyasından, davacılar vekili tarafından davalı … sigorta şirketine daha önce başvurulduğu, sigorta şirketinin 25/08/2011 tarihli dilekçesiyle davacılar vekiline … tarafından yapılan peşin ödemenin belgelendirilmesinin istenildiği yönünde cevap verildiği anlaşılmakla, davalı sigorta şirketinin cevap tarihinde başvurunun yapılmış olduğu anlaşılmışsa da, davacılar vekilinin istinaf dilekçesiyle faizin başlangıç tarihini 19/11/2011 olarak ileri bir tarihe taşıdığı anlaşılmakla taleple bağlı kalınarak faiz başlangıcının 19/11/2011 olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçe ile;6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı … Tic.Ltd. Şti. vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-3 maddesi gereğince davacılar vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/11/2016tarihli 2015/158 E – 2016/892 K sayılı kararının KALDIRILMASINA,1-Davanın kısmen KABULÜNE, kısmen REDDİNE,2-Maddi Tazminat talebinin KABULÜ ile davacı … için 33.930,64-TL, davacı … için 2.508,25-TL, davacı … için 3.218,31-TL, davacı … için 4.107,54-TL olmak üzere toplam 43.764,74-TL nin davalı … A.Ş bakımından 19/11/2011 tarihinden, davalılar … ve …bakımından ise olay tarihi olan 06/08/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, 3-Manevi tazminat isteminin KISMEN KABULÜ ile davalı …. için 25.000,00-TL, davacılar …., …, için 10.000,00-TL … için 15.000,00 er TL olmak üzere toplam 115.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 06/08/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …ve … müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 4-Alınması gereken 10.845,00-TL harçtan peşin alınan 771,91-TL peşin harç ile 145,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 9.928,00-TL eksik harcın davalılardan (9.928,00- TL harçtan, 7.148,00-TL lik kısmından davalılardan …. ve … müteselsilen, bakiye 2.780,00-TL lik kısmından tüm davalıların müteselsilen sorumlu tutulmasına) alınarak hazineye gelir kaydına,5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç giderleri 771,91-TL peşin harç, 27,70 başvurma harcı ile 145,12-TL ıslah harcı toplamı olan 944,73 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,6-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri 243,50-TL ile bilirkişi sarf gideri 500,00-TL olmak üzere toplam 743,50-TL ile kabul ve red oranına göre 439,00-TL sinin davalılardan (439,00-TL nin 316,00-TL sinden davalılardan …. ve …. müteselsilen, bakiye 123,00 TL’sinden tüm davalıların müteselsilen sorumlu tutulmasına) alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,7-Kabul edilen maddi tazminat yönünden; davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına takdir edilen 5.164,12-TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,8-Kabul edilen manevi tazminat yönünden; davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına takdir edilen 11.950,00-TL vekalet ücretinin davalılar …. ve … alınarak davacıya verilmesine,9-Red olunan manevi tazminat yönünden; davalı ….kendini vekil ile temsil ettirdiğinden bu davalı yararına takdir edilen 11.550,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı …. verilmesine, 10-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,11-Davalı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,İstinaf yargılaması yönünden;12-Davacı tarafın istinaf talebi kabul edilmekle davacı tarafça yatırılan istinaf harcının iadesine,13-Davalı … Tic.Ltd. Şti. vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmekle alınması gereken 7.361,40 TL harçtan peşin alınan 1.840,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.521,40 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,14-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,15-Davacı tarafça yapılan 85,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 85,80 TL (posta-teb-müz.) olmak üzere toplam 171,50 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 16-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 17-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 15/03/2019