Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/1881 E. 2019/378 K. 25.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1881 Esas
KARAR NO: 2019/378
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/12/2016
NUMARASI: 2014/1641 E. – 2016/887 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 25/02/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü : Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının keşidecisi olduğu … Pendik Şubesine ait 28/01/2012 düzenleme tarihli 30.000,00 TL değerindeki çekin en son davacıya ciro edildiğini, ancak davalının çek bedelini ödememesi üzerine davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının borcu bulunmadığını beyanla icra takibine haksız olarak itiraz ettiğinden bahisle itirazın iptali ile davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; icra takibine konu çek nedeni ile davacıya borcu bulunmadığını, çekin dava dışı …. LTD. ŞTİ’ye verildiğini, davacı ile aralarında ticari ilişki bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesini ve davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.İstanbul Anadolu 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin, 06.12.2016 tarihli 2014/1641 E., 2016/887 K.sayılı kararıyla; takibe konu çek’in tarihi dikkate alındığında icra takip tarihi itibari ile zamanaşımına uğradığı, icra takip tarihinde ve dava tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın 732/1.madde ve fıkrasında “Zamanaşımı sebebiyle veya poliçeden doğan hakların korunması için gerekli olan işlemlerin yapılmasının ihmal edilmiş olması dolayısıyla, düzenleyenin veya kabul edenin poliçeden doğan yükümlülükleri düşmüş bile olsa, bunlar poliçenin hamiline karşı, onun zararına zenginleşmiş olabilecekleri kadar borçlu kalırlar.” düzenlemesine yer verildiği, dava bakımından dava dilekçesinin ve icra takip talebinin incelenmesinde icra takibinde takip dayanağının sebepsiz zenginleşme olduğunun belirtilmediği gibi dava dilekçesinde de söz konusu hususa değinilmediği, temel ilişkiye dayanak keşideciye karşı dava da açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.İlk derece mahkemesinin aldığı 03.06.2016 tarihli raporda; taraflara ait ticari defterlerin incelenmesi neticesinde davacı ve davalı arasında ticari ilişki bulunmadığını, ayrıca davacıya çekin ciro eden dava dışı şirket ile davacı arasında da ticari ilişkinin bulunmadığı, davalının ticari defterlerine göre dava dışı … şirketi ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğu, dava konusu takibe konu çekin davalının ticari defterinde kayıtlı olduğu, her iki tarafın ticari defterlerinin kapanış onaylarının bulunmadığı beyan edilmiştir. Davaya konu İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün…. Esas sayılı icra takip dosyasınınincelenmesinde; davacının alacaklı sıfatı ile davalı borçlu aleyhine …. Pendik Şubesine ait 28/01/2012 tarihli 30.000,00 TL bedelli ve … Bankası Maltepe Şubesi’ne ait 20/01/2012 tarihli 98.500,00 TL bedelli 0155612 sayılı çek bedeline ilişkin olarak 128.500,00 TL asıl alacak ve 37.977,38 TL işlemiş faiz üzerinden 06/12/2013 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının 16/12/2013 tarihinde borca itiraz ettiği , itirazın iptali davasının takibe konu 30.000,00TL bedelli çekten kaynaklanan alacak hakkında açıldığı görülmüştür.Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde, müvekkilinin ticari defterlerini inceletmediğini, bilirkişinin kimin defterlerini incelediğini anlamadıklarını, davalı şirket tarafından tacir sıfatıyla keşide edilen ve ciro silsilesi ile tacir olan müvekkili şirkete geçen çek’in ödenmesi gerektiğini, çek’in delil başlangıcı niteliğinde olduğunu ve davalı tarafça ödenmediğini, davalı borçlunun sebepsiz zenginleştiğini,mahkeme kararının da hatalı olduğunu beyanla kaldırılmasını talep etmiştir. Takibe ve davaya konu edilen çek’in 28.01.2012 keşide tarihli, 30.000 TL bedelli olduğu, davalı …Ltd şirketi tarafından dava dışı … Tic. Ltd.Şti lehine düzenlendiği, bu şirket tarafından da davacı … Ltd şirketine ciro edildiği, bankaya ibraz edilmediği görülmüştür.
GEREKÇE:İtirazın iptaline konu davada, ilk derece mahkemesinin takibe konu çekin zamanaşımına uğradığını, icra takibinde ve davada davacı tarafın sebepsiz zenginleşmeye dayandığını beyan etmediğini , temel ilişkiye de dayanarak keşideciye karşı dava açılamayacağını gerekçe göstererek davanın reddine karar vermiş, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davaya konu İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; takibe konu çekin zamanaşımına uğradığı, ilamsız takibe konu edildiği, TTK 732. Maddeye göre hamilin zamanaşımına uğramış çek nedeniyle kambiyo hukukundan kaynaklanan hakkını yitirmişse de, sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacağını keşideciden talep edebileceği, mahkeme kararının gerekçesinde, davacı alacaklını icra takibinde ve davada davacı tarafın sebepsiz zenginleşmeye dayanmadığı beyan edilmişse de, olayların açıklanmasının taraflara, hukuki nitelendirmenin ise hakime ait bir görev olduğu,bu durumda somut uyuşmazlığın çözümü bakımından uyuşmazlığın TTK 732.md hükmü çerçevesinde çözümlenmesi ve bu maddeye dayalı sebepsiz zenginleşmede keşidecinin sebepsiz zenginleşmediğini ispatla yükümlü olduğu gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği ( Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 14/01/2014 tarihli 2013/18598 Esas-2014/1149 Karar sayılı içtihadında da açıklandığı üzere ) kanaatiyle, ilk derece mahkemesinin sebepsiz zenginleşmeye dayanılmadığı gerekçesiyle davanın reddi kararı yerinde görülmediğinden davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne, mahkeme kararının kaldırılarak, yargılamaya devam olunarak davalı alacaklıya sebepsiz zenginleşmediğini ispat yönünde imkan tanınarak karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle:1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile,İstanbul Anadolu 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin, 06.12.2016 tarihli 2014/1641 E., 2016/887 K.sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 2-Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,
4-İstinaf yargılaması sırasında davacı tarafından yapılan 85,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı 26,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 111,70 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme inceleme sonucu 25/02/2019 tarihinde HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.