Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/1758 E. 2019/903 K. 26.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1758 Esas
KARAR NO : 2019/903
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/01/2017
NUMARASI : 2014/2375 E. – 2017/22 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ: 26/04/2019
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının, davalılardan 04.09.2013 tarihinde sürücü kabin kaldırma silindiri satın aldığını. … plakalı Mercedes 1853 tiplî aracın kabinin kaldırılması esnasında silindir kırılmak sureti ile bakımdaki aracın önüne devrilerek 35.282,05 TL maddî hasara neden olduğunu, söz konusu hasarın ürünün ayıplı olmasından kaynaklandığını, davacının her hangi bir kusurunun bulunmadığını, olayın sürücü kabin kaldırma silindirinin garanti kapsamı dolmadan gerçekleştiğini,araçla ilgili hasarın tamamı olan 35.282,05 TL’nin davacı tarafından karşılandığını, davalıların hasarın karşılanması için olumsuz yanıt verdiklerini, davacının zararın tazmini için Kadıköy ….Noterliğînden 18.11.2014 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiğini, davacının ihtarname ile sonuç alamayınca davalılar hakkında … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, haksız yere itiraz edildiğini, beyanla davalıların İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğünün … E saydı dosyasına ilişkin itirazının iptaline, % 20 icra inkâr tazminatına, takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı … Otomotiv Gıda Teks.İth.ihr.San.Tic.Ltd.Şti vekili cevap dilekçesinde kabin kaldırma silindirinin diğer davalı … A.Ş. tarafından temin edildiğini, davalı … Otomotiv’in aracı firma konumunda olduğunu, dava konusu kabin kaldırma silindirinin davalı … Otomotiv şirketine ambalajlı ve kapalı kutusunda geldiğini, kabin kaldırma silindirinin diğer davalıdan 31.08.2013tarihinde satın alındığını, davacıya 04.09.2013 tarihinde satıldığını, kabin kaldırma silindirinin davalı … Otomotivde 3 gün kaldığını, davalı … Otomotiv hakkındaki davanın sıfat yokluğu nedeni ile reddinin gerektiği belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Davalı …. Tic. A.Ş vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından silindir kolunda var olduğu iddia edilen ayıbın davalı ve diğer davalıya 8 ay 8 gün sonra noter kanalı ile ihbar edildiğini, davacının mesleki amaçla hareket ettiği için işbu davaya konuda TKHK hükümleri uygulanması mümkün olmadığı belirtilmiş ve davanın reddine, davacı aleyhine % 20 den az olmamak kaydı ile icra inkâr tazminatına, karar verilmesini talep etmiştir.İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/01/2017 tarihli 2014/2375 Esas 2017/22 Karar sayılı kararıyla; somut olayda; satışa konu silindirin davacı tarafından davalı … Oto’ dan satın aldığı, diğer davalının üretici olarak bu satış öncesinde malı davalı …’ e tedarik ettiği, satış sözleşmesinin taraflarının davacı ve davalı … olduğu, her ne kadar Yargıtay yerleşik içtihatlarında üretimden kaynaklanan gizli ayıbın varlığı halinde üreticinin de sorumlu olduğu kabul edilmişse de; taraflar arasında ihtilaf olmadığı üzere, dava konusu silindirin kurulum anında hasarın oluştuğu, üretim kaynaklı bir hususun olduğuna dair herhangi bir delil olmadığı anlaşılmakla davalı … AŞ’ ne yönelik açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,… Oto’ ya yönelik açılan davada ise; taraf beyanları, mahkemece itibar edilen tanık beyanları itibariyle, silindirin yenisiyle değiştirilip monte edilmesi anı olan 11.03.2014 tarihinde davalı çalışanlarının davacı işyerinde hazır oldukları, silindirin 2. kez ayıplı olduğunun davacı taraça görüldüğü ve bu haliyle kabul edildiği, bu tarihten sonra ihbar külfetini 18.11.2014 tarihli ihtarname ile davalıya bildirdiği, daha öncesinde sözlü olarak davalıya ayıp ihbarı yapıldığı belirtilmişse de, bu durumun ispatlanamadığı kabul edilmekle, kabul edilen maddi olay karşısında, usul ekonomisi gereğince zarara ilişkin ayrıca bilirkişi incelemesine gerek görülmediği gerekçesiyle; … Oto’ ya yönelik açılan davanın ispatlanamamış olması nedeniyle reddine karar verilmiştir.Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde; Yargıtay İçtihatları gereğince gizli ayıbın varlığında üretici firmanında sorumlu olduğunun kabul edildiğini, davaya konu alacağın doğmasına neden olan olayın kaynağının, ayıplı olarak satın alınan, tır kupasının şasesinden kaldırılması için kullanılan kabin kaldırma silindiri olduğunu, bu silindirin kupanın kaldırılması sırasında kırılmış ve kupa yere çarparak maddi zarara neden olduğunu, satın alınan kupa kaldırma silindirinin, dışarıdan muayene edildiğinde yüzeyinde hiçbir çatlak, deformasyon bulunmadığı için müvekkili şirket tarafından montajı yapıldığını, fakat kullanımı sırasında kutusundan yeni çıkarılmış, hiçbir deformasyonu, çatlağı olmayan kupa kaldırma silindiri kırıldığını, ilk derece mahkemesinin silindirin kullanım amacına uygun olarak üretilip üretilmediğinin tespitini yaptırması gerekirken bu hususta hiçbir işlem yapmadığını,
– Mahkemenin ürünün satın alındığı … Oto’ya açılan davanın da ayıp ihbarının kanıtlanmamış olması sebebiyle reddettiğini, tanık ifadeleri ve mail yazışmalarını gözardı ettiğini, müvekkilinin davalının ayıplı kaldırma silindirinin kırılması sonrasında ortaya çıkan zararı karşılayacağını beyan etmesi üzerine güvenerek hiçbir işlem yapmadığını, mail yazışmaları incelendiğinde davalı şirketin kaza sonrasında hemen bilgilendirildiğinin, kazanın gerçekleştiği yerde tespit yaptıklarının görüleceğini,
-Davalı … tarafından 02/05/2014 tarihinde … Otomotiv ve müvekkilinin attığı mail ile “kabinin, kabin silindir braketi sabitleme piminden kurtularak aracın önüne devrilerek maddi hasara uğramış olduğu yerde görüldüğü” şeklinde beyanda bulunduğunu, kaza olduğu anda davalı şirketlerin kazadan haberdar edildiğini beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını istemiş, istinaf dilekçesi ekinde 02/05/2014 tarihli ve 05/05/2014 tarihli mail yazışmalarını sunmuştur. Davalı vekilinin istinafa cevap dilekçesinde; davacının müvekkiline gönderdiğini öne sürdüğü e-mail’in diğer davalı tarafından müvekkili ve davacıya gönderilmiş olarak görüldüğünü, böyle bir emailin varlığını hiçbir şekilde kabul etmemekle birlikte böyle bir email varsa müvekkiline gönderildiği tarihin 02/05/2014 tarihli olduğunu, ihbar külfetinin yasal sürede yerine getirilmediğini,
-Davacının silindirin ayıplı olduğunu ispat edemediğini, bilirkişi raporlarında da bu husususun tespit edildiğini, ürünün 04/08/2013 tarihinde satın alındığını, 8 ay kullandıktan sonra ayıplı olduğunun iddia edilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu beyanla istinaf talebinin reddini istemiştir. İstanbul Anadolu .. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasında davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine 35.282,05 TL asıl alacak (18/11/2014 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamedeki alacak açıklamasıyla) ve 193,08 TL işlemiş faiziyle birlikte toplam 35.475,13 TL alacağın reeskont faiziyle tahsilinin talep edildiği, davalı … Otomotiv’in 16/12/2014 tarihinde itiraz ettiği, tebligat parçaları ve diğer davalı şirketin itirazının dosya içerisinde bulunmadığı görülmüştür. İlk derece mahkemesi tarafından dinlenen davacı tanığı … beyanında, davacı şirkette ustabaşı olduğunu, şirketin davalılardan sürücü kabin kaldırma sistemi aldığını, bu sistemi … plakalı araca monte ettiklerini, taktıkları gün kaldırma esnasında kırıldığını, kabinin belli bir yere mesafesi olduğunu, kabin yere düştüğünü, davalılara bildirdiklerini, montaj hatasından sistemin kırıldığının söylendiğini, ertesi gün davalı şirket temsilcilerinin katılımı ile yeni sistem monte edildiğini, onların gözetimi altında yapıldığını, ilk etapta silindir kırılmadığını, ikinci denemede silindir çatalının dibinden koptuğunu, ilk aracın müşterisinin mağdur olmaması için zararın karşılanmasını istediklerini, montaj için davalı … Oto temsilcisi İlker beyle üretici firmadan şahıslar yanlış montaj oldu diye geldiklerini, onların gözetimi altında ve onlarla birlikte montaj işleminin yapıldığını söylemiştir. Davacı tanığı … beyanında; davacı şirkette mekanik ustası olduğunu, dava konusu araç kendilerine geldiğinde kupa silindir arızası nedeni ile kaldırılamadığını, yedek parçadan kabin kaldırma sistemi alıp monte ettiklerini, ancak aracın kupasının kaldırıldığını, kaldırılır kaldırılmaz kupanın düştüğünü, sistemin montesini kendilerinin yaptıklarını, pistonun çatalının açıldığını, bu nedenle kupanın yere düştüğünü, ertesi gün davalıların temsilcileri nasıl monte ettiklerini görmek için geldiklerini, yeni sistemi taktıklarını ancak güvenemedikleri için kupayı zincirle bağladıklarını, ilk kaldırılışta birşey olmadığını sonra tekrar kaldırdıklarını, silindirin kafasının en uç noktasından koptuğunu söylemiştir. İlk derece mahkemesi tarafından dosya kapsamında alınan 24/02/2016 tarihli raporda; hasarın meydana gelme şeklinin tutanağa bağlanmadığını, detayının bilinmediğini, davacının tek taraflı beyanının ve sunulan iki fotoğrafın değerlendirme için yeterli olmadığını, … plakalı çekicinin kaza anındaki rayiç değerinin 70.000 TL olduğunu, toplam 51.392 TL tamir faturasının inandırıcı olmadığı beyan edilmiştir.
Bilirkişiler 08/11/2016 tarihli ek raporda da aynı görüşü tekrar etmişlerdir.
G E R E K Ç E :
İtirazın iptali talepli davada, borçlular tarafından itirazın süresinde yapılması dava şartlarından olmakla, Dairemizce, icra dosyasında ödeme emri tebliğ parçaları ve davalı …Motorlu Taşıt ve Makine San Tic AŞ şirketinin itiraz dilekçesi bulunmadığından, İcra Müdürlüğü’nden celp edilerek incelenmiş, davalı borçlu şirketlerin itirazlarının süresinde olduğu anlaşılmıştır.Davalı … vekilinin icra dosyasına itirazında; İcra Müdürlüğünün yetkisine de itiraz ettiği, müvekkili şirketin adresinin İzmir’de olduğunu, takibin İzmir’de yapılması gerektiğini ileri sürdüğü anlaşılmışsa da, İİK 50.maddede HMK hükümlerine atıf yapılmakla, davalı borçlu … Otomotiv Ltd Şirketinin adresi Ataşehir / İstanbul olduğundan ve HMK 7.madde gereğince, borçlulardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde takip yapılabileceğinden, davalılardan … Otomotiv’in adresinin bağlı olduğu İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğü’nün yetkili olduğu, davalının yetki itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır. İtirazın iptaline konu davada; davacı tarafın davalı satıcı … Oto Gıda … Ltd şirketinden 04.09.2013 tarihinde “kabin kaldırma silindiri” satın aldığı, dava dilekçesinde, olay tarihi belirtilmemiş ise de; dosya içeriğinden, 10.03.2014 tarihinde, sistemin … plakalı Mercedes markalı araca takılması ve kaldırma esnasında silindirin kırıldığının anlaşıldığı, davacı tarafın davalı şirketlere Kadıköy ….Noterliğinin 18.11.2014 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ederek hasar bedelinin 3 iş günü içerisinde ödenmesini ihtar ettiği, dosyaya fotoğraflar sunulmuşsa da, olayın oluş şekline ilişkin herhangi bir tutanak, hasarlı parçaları gösterir video kaydı, yada mahkeme tarafından yapılmış delil tespiti ile bilirkişi raporu sunulmadığı, ilk derece mahkemesi tarafından alınan bilirkişi raporunda da; “sunulan fotoğraflar ile davacı beyanının değerlendirme için yeterli olmadığını” beyan ettikleri, davacı tarafın kabin kaldırma silindirinin üretimden kaynaklı ayıp nedeniyle hasarlandığını ispatlayamadığı anlaşılmıştır.Davacı tarafça; satın alınan “kabin kaldırma silindirinin” üretim kaynaklı hasarlandığının ispatlanamadığı gibi, silindirin 10.03.2014 tarihinde kırıldığının iddia edilmesine rağmen; olay tarihinden 8 ay geçtikten sonra ihbarname keşide edildiği, TTK 23/1-c maddesi ve TTK 223.madde gereğince, derhal ihbar koşulunun yerine getirilmediği, ilk derece yargılaması sırasında sunulmayan, istinaf dilekçesi ekinde sunulan 02.05.2014 – 05.05.2014 tarihli email yazışmalarının HMK 357/1 maddesi gereğince dikkate alınamayacağı ( dikkate alınsa dahi olay tarihinden yaklaşık 2 ay sonraya ilişkin olup süresinde olmadığı) derhal ihbar koşulunun email yazışmalarına göre dahi yerine getirilemediği kanaatiyle, ispatlanamayan davanın reddine ilişkin ilk derece mahkeme kararının yerinde olduğuna, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile:
1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL harcın, peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 13,00 TL eksik harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4-İstinaf yargılama giderleri olarak;
a)Davalı avansından kullanıldığı anlaşılan; 42,00 TL (posta-teb-müz) masrafının davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
b)Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 26/04/2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.