Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/1518 E. 2018/2197 K. 19.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1518 Esas
KARAR NO : 2018/2197 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/10/2016
NUMARASI : 2016/987 E., 2016/733 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/10/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin dava dilekçesinde; Müvekkilinin davalı kurumda satış işçisi olarak çalıştığını, ancak davalı şirket, kendi emtia ve araçlarını korumak için müvekkili ve oğlundan teminat bonosu olarak, 20.000- TL.lik senet aldığını, müvekkilinin çıkışını veren şirketin, her şey bittikten sonra, bu teminat senedinin 9000- TL.lik kısmını icraya verdiğini, müvekkilinin yasal işleri bilmediğinden itiraz müddetini kaçırdığını ve takibin kesinleştiğini, oysaki müvekkilinin davalı şirkete hiç bir borcu olmadığını, müvekkilinin itiraz müddetini kaçırdığından borçlu olmadığını isbat yönünden işbu menfi tesbit davasının açıldığını tüm bu nedenlerden dolayı borçlu olmadıklarının tesbitine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/10/2016 tarihli 2016/987 esas 2016/733 karar sayılı ilamıyla; uyuşmazlığın işçi ve işveren ilişkisi sebebiyle verildiği iddia edilen senetten kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vererek, kararın kesinleşmesini takiben iki hafta içerisinde başvurulması halinde dosyanın görevli ve yetkili iş mahkemesine gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; davacı borçlunun müvekkiline olan borçlarına karşı 05/01/2016 tanzim, 04/04/2016 vade tarihli 20.000 TL bedelli nakden kaydını havi 1 adet bono verdiğini, vadesinde ödenmediğinden İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine müstenit icra takibi yaptığını, takibin aylar önce kesinleştiğini, borçluların müvekkilini oyaladığını, uyuşmazlığın kaynağının bonoya dayanması nedeniyle mutlak ticari dava olduğunu, ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini, davacı borçlu … ile müvekkili arasında hiçbir şekilde işçi / işveren ilişkisi kurulmadığını, müvekkili şirkette çalışmadığını, davacı borçlu …’nın 21/06/2014 – 29/02/2016 tarihleri arasında müvekkili şirkette satış elemanı /plasiyer olarak çalıştığını, ancak salt bu çalışma nedeniyle taraflar arasındaki her ilişkinin ve davacı borçluların müvekkiline olan borçları nedeniyle düzenledikleri bononun işçi- işveren ilişkisinden kaynaklandığının düşünülemeyeceğini, kambiyo senetlerinin en önemli özelliğinin illetten mücerret olmaları olduğunu, bononun teminat olarak verildiğine yönelik ve işçi işveren ilişkisinden kaynaklı olarak düzenlendiğine yönelik tek bir delil bulunmadığını, görevsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür.
GEREKÇE:
İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/10/2016 tarihli 2016/987 esas 2016/733
Karar sayılı ilamıyla; uyuşmazlığın işçi ve işveren ilişkisi sebebiyle verildiği iddia edilen senetten kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verdiği, davalı vekilinin takibin bonoya dayandığı, kambiyo senetlerine müstenit icra takibi yapıldığı, kambiyo senetlerinin illetten mücerret olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizlik kararının kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin dava dilekçesinde davalı alacaklının satış işçisi olduğunu, işe girerken
kendisi ve oğlundan teminat bonosu alındığını, çıkışını verdikten sonra da senedi icraya verdiğini beyan ettiği, davalı vekilinin de dava dilekçesinde, davacı borçlulardan … ile iş ilişkisi bulunmadığını ancak davacı ….ı’nın 21/06/2014-29/02/2016 tarihleri arasında işyerinde satış elemanı plasiyer olarak çalıştığını kabul ettiği gözönüne alınarak uyuşmazlığın işçi işveren arasındaki iş ilişkisi sebebiyle verildiği iddia edilen senetten kaynaklandığı kanaatiyle , İş Mahkemelerinin görevli olduğuna karar veren ilk derece mahkemesi kararının yerinde olduğuna istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR:
6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 6,70 TL TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
İstinaf yargılama giderlerinin istinafa gelen üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde talepleri halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile ve kesin olarak karar verildi. 19/10/2018