Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2017/1408 E. 2018/2477 K. 19.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1408 Esas
KARAR NO : 2018/2477 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/12/2016
NUMARASI : 2014/882 E., 2016/885 K.
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 19/11/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirket ile davalılardan …. Tic. Ltd.Şti arasında, fason elektrik anahtar çerçevesi imalatına ilişkin ticari ilişki bulunduğu, bu ticari ilişki çerçevesinde davacının toplam 109.449 TL bedelli 11 adet müşteri çekini cirolayıp verdiği, davalı şirketin ise toplam 3 fatura karşılığı 4.600,64 TL bedelli mal teslim ettiği, çeklerin 104.848,36 TL kısmının bedelsiz kaldığı, çeklerin tamamının … tarafından ortakları adresleri ve yetkilileri aynı olan … Şirketine, bu şirketin de … AŞ’ye ciro ettiği çeklerin bir kısmının davadan önce bir kısmının ise yargılama sırasında … Şirketi tarafından tahsil edildiğinden bahisle çek bedellerinin istirdatı talep edilmiştir.
Davalı … AŞ vekilinin cevap dilekçesinde; dosyaya ibraz olunan iki faturadan kaynaklı alacak hakkının faktoring sözleşmesi kapsamında davalı şirketlerden .. Ltd. Şti tarafından davalı … AŞ’ye temlik edildiğini, davalı şirketin ödeme yapmak suretiyle yetkili hamil konumuna geçtiğini, dava konusu olayda davacının müvekkili şirketin temlik aldığı faturaların tarafı olmadığını, bu sebeple malların teslim edilmediği yönünde iddiada bulunulmasının ve bu iddianın müvekkili şirkete yöneltilmesinin mümkün olmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalı şirketler davaya cevap vermemiştir.
Dosya kapsamında alınan 21/03/2013 tarihli raporda; davacının 2011 yılı yevmiye defterinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, 2011-2012 yılları kebir-envanter defterlerinin açılış-kapanış tasdikleri ve 2012 yılı yevmiye defteri tasdiklerinin yapılmamış olduğunu, davalı … AŞ’nin 2011 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, davacı defterlerine göre dava konusu çeklerin 26/08/2011 tarihinde… Ltd.Şti’ne verildiği, karşılığında 03/11/2011 – 15/11/2011 tarihleri arasında 4.600,70 TL tutarlı mal alındığı, 104.848,30 TL kısmının karşılıksız kaldığı, çeklerden 20.000 TL’lik çek iade edildiğinden alacağın 84.848,30 TL kaldığı, davacı avukatına ödenen 25.000 TL’nin davalı hesabına borç kaydedildiği beyan edilmiştir.
Raporda davalı … AŞ’nin ticari defterlerinde davalılardan … ile imzalanan 29/06/2010 tarihli faktoring sözleşmesine istinaden … Şirketinden 26/08/2011 tarihinde 2 ayrı bordro ile alındığı, bordrolar ekinde… Şirketinin diğer davalı .. Aksesuar Şirketi adına düzenlenmiş 26/08/2011 tarihli 3898 sayılı 82.848,85 TL tutarlı ve 26/08/2011 tarihli…sayılı 38.375,89 TL tutarlı faturaların olduğu, çeklerin tümünün …AŞ tarafından tahsil edildiği, beyan edilmiştir.
Dosya kapsamında alınan 08/09/2014 tarihli 2.raporda davacı … davalı defterlerinde ilk raporda tespit edilen kayıtların tespit edildiği, 31/12/2011 tarihi itibariyla davalı müflis … Aksesuar’ın defterlerinde davacı şirketin kapanış maddesinde 104.848,30 TL alacaklı olduğu ve 31/12/2011 tarihindeki davacı alacak bakiyesinde tam mutabakat olduğu, davalı Müflis…nun ticari defterlerinde çeklerin 26/08/2011 tarihinde 730 yevmiye maddesinde … Aksesuar’a 109.449,00 TL alacak, 729 yevmiye maddesinde faktoring şirketine borç kaydedildiği beyan edilmiştir.
Davalı … Aksesuar ve Mobilya San. Tic. Ltd. Şti.’nin İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne 18/07/2012 tarihli 2011/477 Esas 2012/245 Karar sayılı kararıyla 18/07/2012 tarihi saat 11.07’den itibaren iflasına karar verildiği görülmüştür.
Davalı …ve Tic. Ltd. Şti’nin İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne 19/07/2012 tarihli 2011/436 Esas 2012/147 Karar sayılı kararıyla 19/07/2012 tarihi saat12.25’ten itibaren iflasına karar verildiği görülmüştür.
İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 22/12/2016 tarihli 2014/882 Esas 2016/885 Karar sayılı kararıyla Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmeliğin 22/2 maddesi uyarınca faktoring şirketlerinin kambiyo senedine dayalı bile olsa bir mal veya hizmet satışından doğmuş veya doğacak fatura veya benzeri belgeyle tevsik edilemeyen alacakları satın alamazlar veya tahsilini üstlenemezler hükmü bulunduğunu, davalı … şirketinin … Şirketinden 11 adet çeke konu alacağı temlik aldığını, davacının bedelsizlik def’ini alacağı temlik eden şirkete karşı ileri sürebileceğini, 26/08/2011 tarihli faturaların sunulduğunu, irsaliyelerin sunulmadığını, faktoring şirketinin özel yükümlülüğü gereği sevk irsaliyelerini araştırması gerekirken araştırmadığını, toplu alacak temliki yapılmış olması, 11 adet çek bedelinin ihtiva ettiği bedelin yüksek olması, ciro tarihleri ve fatura tarihlerinin hepsinin 26/08/2011 olması, faturalarda yer alan her iki şirket adresinin aynı olmasının dikkat çekici ve şüphe yaratıcı ayrıntılar olduğunu, davalı şirketin basiretli tacir gibi özen yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davacının bedelsizlik def’ini davalı … şirketine karşı da ileri sürebileceğini beyanla davanın kabulüne, bedelsiz kalan çeklerden dolayı 104.848,30 TL bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen istirdatına karar vermiştir.
Davalı … AŞ vekilinin istinaf dilekçesinde; müvekkili şirkete faturada yer alan malların davacılara teslim edilip edilmediğine ilişkin araştırma yükümlülüğünün yüklenemeyeceğini, faturanın temlik edilmesinin müvekkili şirketi alt ilişkinin tarafı yapmayacağını, faturanın alt ilişkiyi teslim etmediğini ve onu devretmediğini, malın cinsini, miktarını ve fiyatını içeren bir ispat aracı olduğunu, alacak içermediğini, müvekkilinin temlik aldığı faturaların tarafı olmadığı gibi malların teslim edilip edilmediği yönünde irsaliyeyi kontrol yükümlülüğünün de bulunmadığını, müvekkilinin özel yükümlülüğünü yerine getirmediği yönündeki gerekçenin yerinde olmadığını, davacının şahsi def’ilerini müvekkiline karşı ileri süremeyeceğini, bilirkişi raporundaki doğru ve hakkaniyetli tespitlerin dikkate alınmadığını, mahkemenin 6361 sayılı Yasa ile yapılan değişikliği görmezden geldiğini, Kanun’un 9/3 maddesinin emredici kamu düzeniyle ilgili olması yanında ispat ve kanıtlar konusunu düzenleyen bir usul hükmü olması nedeniyle derhal yürürlüğe gireceğini, raporun ve dosyaya sundukları uzman görüşünün de bu yönde olduğunu, müvekkilinin 6361 sayılı Kanun’un 9/2 maddesine göre faturayla belgelenen bir alacağa dayanarak çekleri aldığını, üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde; davalı …Aksesuar Şirketi tarafından mal teslimi yapılmadığını, bedelsiz kalan çeklerden dolayı müvekkilinin 104.848,30 TL alacaklı olduğunu,..Aksesuar ve … Şirketinin ortakları adresleri, yetkililerinin aynı olduğunu, her iki şirketin de çeklerin bedelsiz olduğunu bilebilecek durumda olduklarını, faktoring şirketinin yönetmelik 22/2 maddesi uyarınca alacağı temlik aldığını, BK 188 gereğince temlik edene karşı ileri sürülebilecek hükümlerin temlik alana da ileri sürülebileceğini, faktoring şirketlerinin tacir olması nedeniyle yönetmeliğin 22/2 ve sonradan çıkan faktoring yasası 9/2 maddesi gereğince, temlik aldığı alacağın gerçek bir alacak olup olmadığını, araştırmak ve tespit etmek yükümlülüğü altında olduğunu, aksi halde işlemin geçersiz olacağını, …Şirketi ile …. arasındaki muavazaanın apaçık ortada olduğunu, şirket adres, temsilciler, faaliyet ve merkez adreslerinin aynı olduğunu, ortak ve yetkili temcillerinin … ve ..isimli aynı kişiler olduğunu, faktoring sözleşmesinin bu kişiler tarafından imzalandığını, çeklerdeki imzaların ..adına ..adına … tarafından atıldığını, aynı gün faktoring talebinde bulunulduğunu, her iki faturanın da 26/08/2011 tarihli olup, faturalardaki iki şirket adresinin de aynı olduğunu, alıcı imzasının bulunmadığını, faturalarda “mal alıcıya müessesede teslim edildiğinden V.U.K.235/5.maddesi hükmü irsaliye düzenlenmemiştir” kaşesi yer aldığını, kaşede imza bulunmadığını, satış perakende satış olmadığından irsaliye düzenlenmemesinin V.U.K. 235.maddeye aykırı olduğunu beyanla istinaf talebinin reddini istemiştir.
GEREKÇE:
Davacı vekilinin, davacı şirketin, davalılardan … Aksesuar şirketi ile arasındaki ticari ilişki çerçevesinde toplam 109.449,00TL bedelli 11 adet müşteri çekini ciroladığını, çeklerin davalılardan … Faktoring şirketi tarafından tahsil edildiğini ancak çeklere karşılık sadece 4.600,64 TL bedelinde mal teslim edildiğini, çeklerin 104,848,36 TL’lık kısmının bedelsiz kaldığını beyanla davalılardan istirdadına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesi tarafından alınan 08/09/2014 tarihli bilirkişi raporunda; davalı … Aksesuar şirketinin ticari defter ve kayıtlarında, davacı şirketin 104.848,00TL alacaklı olduğunun , 31/12/2011 tarihindeki alacak bakiyesinde tam mutabakat bulunduğunun tespit edildiği, çeklerin ciro edildiği … . şirketinin defter ve kayıtlarının incelenmesinde; çeklerin 26/08/2011 tarihinde… Aksesuar’a alacak, Faktoring şirketine borç kaydedildiğinin beyan edildiği, çeklerin 104,848,36 TL’lık kısmının bedelsiz kaldığı ve bedelsizlik iddiasının ticari ilişkinin tarafı olan davalı …Aksesuar ile, şirket merkezi, ortakları ve yetkilileri aynı olup organik bağ bulunan … . şirketine karşı ileri sürülebileceği konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık bedelsizlik definin istinaf talebinde bulunan davalı … şirketine karşı ileri sürülüp sürülemeyeceğinden kaynaklanmaktadır.
İlk derece mahkemesi tarafından, Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmeliğin 22/2 maddesi uyarınca faktoring şirketlerinin kambiyo senedine dayalı bile olsa bir mal veya hizmet satışından doğmuş veya doğacak fatura veya benzeri belgeyle tevsik edilemeyen alacakları satın alamazlar veya tahsilini üstlenemezler hükmü bulunduğu, 26/08/2011 tarihli faturaların sunulduğu, irsaliyelerin sunulmadığını, faktoring şirketinin özel yükümlülüğü gereği sevk irsaliyelerini araştırması gerekirken araştırmadığı, toplu alacak temliki yapılmış olması, 11 adet çek bedelinin ihtiva ettiği bedelin yüksek olması, ciro tarihleri ve fatura tarihlerinin hepsinin 26/08/2011 olması, faturalarda yer alan her iki şirket adresinin aynı olmasının dikkat çekici ve şüphe yaratıcı ayrıntılar olduğu, davalı şirketin basiretli tacir gibi özen yükümlülüğünü yerine getirmediği, gerekçesiyle davacının bedelsizlik def’ini davalı … şirketine karşı da ileri sürebileceğine karar verdiği görülmüştür.
Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde; faturada yer alan malların teslim edilip edilmediğine ilişkin araştırma yükümlülüğünün müvekkiline yüklenemeyeceğini, faturanın temlikinin müvekkilini alt ilişkinin tarafı yapmayacağını, davacının şahsi defilerini müvekkiline karşı ileri süremeyeceğini, mahkemenin 6361 Sayılı Yasa ile yapılan değişikliği görmezden geldiğini, müvekkilinin fatura ile tevsik edilen alacağa dayanarak çekleri temlik aldığını, üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini beyan ettiği görülmüştür.
13/12/2012 tarihli 28496 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6361 Sayılı Kanun’un 9/3 maddesinde;” Bir kambiyo senedinin ciro yoluyla faktoring şirketine devri hâlinde, kambiyo senedinden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri faktoring şirketine karşı ileri süremez; meğerki, faktoring şirketi kambiyo senedini iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.” hükmü düzenlenmiştir.
Davalı vekili tarafından , uyuşmazlığın çözümünde uygulanması gerektiği savunulan 6361 Sayılı Yasa’nın yürürlük maddesinde, kanunun yayımı tarihinde yürürlüğe gireceğinin düzenlendiği, kanunun 13/12/2012 tarihli 28496 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdiği, dava tarihinin ise 01/03/2012 tarihinde açıldığı, dava konusu uyuşmazlığın çözümünde uygulanma imkanının bulunmadığı, “usul düzenlemesi olduğu ve emredici hükümler içerdiği” gerekçesiyle geçmişe yürütülerek uygulanacağına dair davalı savunmasının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Finansal Kiralama, Faktoring Ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş Ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmeliğinin 22. Maddesi 2. fıkrasında; Birinci fıkrada belirtilen hususlara ilave olarak faktoring şirketleri kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura veya benzeri belgelerle tevsik edilemeyen alacaklar ile Kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları satın alamazlar veya tahsilini üstlenemezler” hükmü düzenlenmiştir.
Yönetmeliğin 22/2 maddesindeki düzenleme ile, faktoring şirketinin ancak mal ve hizmet satışından doğmuş, fatura veya benzeri belgelerle belgelendirilen alacaklar için düzenlenen kambiyo senetlerinin tahsilini üstlenebilecekleri kabul edilmekle, faktoring şirketine özen ve araştırma yükümlülüğü yüklendiği, dava konusu ihtilafta ise davalı … Galvano şirketi tarafından, davalı … şirketine devredilen (26/08/2011 tarihli 3898 sayılı 82.848,85 TL bedelli fatura ve aynı tarihli 3897 sayılı 38.375,69 TL bedelli) faturaların tarihinin 26/08/2011 tarihli olduğu, çeklerin aynı tarihte davalı … şirketine cirolandığı, faturadaki şirketlerin adreslerinin aynı olduğu, faturaların kaplama ve baskı hizmeti karşılığı düzenlendiği, malların müessesede teslim edilmesi nedeniyle irsaliye düzenlenmediği açıklamasının yer aldığı ancak imzasız olduğu, davalı … şirketinin fatura bedellerinin yüksek olmasını da dikkate alarak fatura metninden anlaşılan uyumsuzlukları farketmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
İstinaf talebinde bulunan davalı … şirketinin, yönetmeliğin 22/2 maddesinde kendisine yüklenen özen ve araştırma yükümlülüğünü yerine getirmediğine, davacının bedelsizlik defini davalı şirkete karşıda ileri sürebileceğine, dair ilk derece mahkemesinin gerekçesinin ve davaya konu çeklerin bedelsiz kalan 14.848,30 TL’nın ödeme tarihlerinden itibaren faiziyle davalıdan istirdadına ilişkin kararının yerinde olduğu kanaatiyle, davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR:
6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı …Ş. vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,
Alınması gereken 7.162,20 TL harçtan peşin alınan 1.759,15 TL nisbi ve 31,40 TL maktu olmak üzere toplam 1.790,55 harcın mahsubu ile bakiye 5.371,65 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
İstinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından istinaf aşaması için ayrıca avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde talepleri halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.
19/11/2018