Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2023/879 E. 2023/921 K. 19.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/879
KARAR NO: 2023/921
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/12/2019
NUMARASI: 2018/371 Esas, 2019/1097 Karar
Birleşen İstanbul 32. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/488 Esas sayılı dosyası:
Birleşen İstanbul 32. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/489 Esas Sayılı Dosyası:
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 19/09/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bağlı … Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 10 adet asansörünün modernizasyonu için müvekkili şirketçe verilen teklif sonrasında işin yapılarak faturalarının düzenlendiğini, ödeme yapılmaması üzerine asıl dava dosyasında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden; birleşen İstanbul 32. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/489 esas ve 2012/160 karar sayılı dosyasında İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden ve birleşen İstanbul 32. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/488 esas, 2012/159 karar sayılı dosyasında İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi yaptıklarını, davalıların başlatılan takiplere haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, davalının husumet itirazının yerinde olmadığını, faturaların en son 21/10/2010 tarihinde düzenlendiğini ve hastanenin Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne bağlı iken alacak hakkının doğduğunu, 5981 sayılı kanunla 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’na eklenen ek maddelerle … Vakıf Üniversitesi adıyla bir vakıf üniversitesi kurulduğunu, kanunun Geçici 1. Maddesine göre hastanenin faaliyetlerini bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten en geç 6 ayın sonuna kadar devam ettireceğinin düzenlendiğini, bu durumda hastanenin 01/11/2010 itibariyle devredildiğinin kabulü gerektiğini, BK’nın 179. Maddesi gereği geriye doğru 2 yıllık borçlardan devralan üniversitenin de sorumlu olduğunu, bu nedenle üniversitenin hukuki ilişkinin tarafı olmadığına ilişkin itirazının doğru olmadığını ileri sürerek, asıl ve birleşen davalarda icra takiplerine yapılan itirazların iptaline, takiplerin devamına ve alacağın %40’ı oranında icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Vakıflar Genel Müdürlüğü İstanbul Vakıflar … Bölge Müdürlüğü vekili, … Hastanesi’nin 5981 sayılı kanun ile 15/04/2010 tarihinde kurulan … Vakıf Üniversitesine bağlandığını, bu nedenle husumetin anılan üniversiteye yöneltilmesi gerektiğini, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, hastane asansörlerinin bakım ve onarım işlerinin davacı tarafından yapıldığını, faturalarda mükerrerlik olduğunu, hastanenin kanun uyarınca … Üniversitesine devir tarihinden 1 gün öncesi olan 21/10/2010 tarihinde kesmiş olduğunu iddia ettikleri faturaların hiçbirisinin Hastane Saymanlık Muhasebe kayıtlarında bulunmadığını, faturaların davalı idareye tebliğ edilmediğini, davacı firmanın yaptığı diğer işlerle ilgili olarak muhasebe kayıtlarında bulunan faturaların ise tamamının ödendiğini, davacı firma ile Hastane Baştabipliği arasında düzenlenen sözleşme gereği asansörlerin revizyon çalışmaları için 09/10/2009 tarihinde talep ve ihale onayı düzenlendiğini, ancak satın alma kararının 1 yıl sonrasına alındığını ve tüm hizmet faturaları ve teknik raporların devir tarihi esas alınarak düzenlendiğini, asansörlerin 2007 yılından bu yana yapılan bakım onarım ve yenileme işlerinin yapımını üstlenen davacı şirket ile hastane yönetimi arasında davacı firmanın işi zamanında teslim etmemesi, iş ile ilgili faturaları geç teslim etmesi gibi sorunların bugüne kadar çözülemediğini, davacı firma yetkililerinin 02/10/2007 tarihinden itibaren hastanedeki asansörlere yapılan bakım onarım ve yenileme işlemlerine ait faturaları zamanında davalı idareye teslim etmediğini, davacı firmanın faturalarının bu yasal düzenlemelere aykırı olduğunu belirterek, asıl ve birleşen davaların reddine, icra inkar tazminatı taleplerinin reddine, %40 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı … Vakıf Üniversitesi vekili, davalı Üniversitenin 24/04/2010 tarihli 27561 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 5981 Sayılı Kanunla kurulduğunu, bu tarihe kadar Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bağlı olarak faaliyetlerini sürdüren … Hastanesinin ise 24/10/2010 tarihli tutanak ile Üniversite tarafından teslim alındığını ve faaliyetlerine ancak bu tarihten sonra Üniversite bünyesinde sürdürmeye devam ettiğini, hastanenin Üniversiteye 818 Sayılı BK 179. Maddesi kapsamında devrinin söz konusu olmadığını, Başhekimliğinin Vakıflar Genel Müdürlüğünce tasfiyesi işlemlerinin halen sürdüğünü, dava konusu sözleşmenin 2009 yılına dayandığını, kaldı ki davacı delilleri arasında bulunan faturalar incelendiğinde tümünde muhatabın T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü olduğunu, buna rağmen davalı Üniversiteye husumetin yöneltilmesinin sebebinin açık olmadığını, hukuki ilişkinin … Hastanesi Başhekimliği yani Vakıflar Genel Müdürlüğü ile alacaklı arasında olduğunu, davalı Üniversitenin kuruluşundan önce olduğunu, bu nedenle dava konusu hukuki ilişkin tarafı ve halefi olmadığını belirterek, asıl ve birleşen davaların reddine, %40 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, asıl ve birleşen davalara konu icra takip dosyalarının incelenmesinden; davalı borçlu T.C Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Baştabipliği adına Vakıflar Genel Müdürlüğü aleyhine 11/03/2011 tarihinde başlatılan ilamsız icra takipleri nedeni ile davalı aleyhine düzenlenen ödeme emirlerinin davalı borçluya 22/03/2011 tarihinde tebliğ edildiği ve davalı borçlu vekilince 7 günlük itiraz süresi geçildikten sonra 30/03/2011 tarihinde itiraz dilekçelerinin sunulmuş olduğu anlaşılmakla, asıl ve birleşen davalar bakımından davalı T.C Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Baştabipliği adına Vakıflar Genel Müdürlüğü yönünden takip kesinleşmiş bulunduğundan dava ön şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiği, asıl ve birleşen davalarda diğer davalı … Üniversitesi açısından ise, her üç dava dosyasına konu icra takip dosyasında ödeme emrinin bu borçluya 29/11/2011 tarihinde tebliğ edildiği ve bu borçlu vekili tarafından her üç dosyaya 7 günlük itiraz süresi içerisinde 01/12/2011 tarihinde itiraz dilekçelerinin sunulduğu ve bu nedenle bu borçlu açısından esas ve birleşen dava dosyalarına konu her üç icra takibinin de durmuş olduğu, 24/10/2010 tarihli tutanağa konu hastane binası ve müştemilatının intifa hakkının … Üniversitesi adına tahsisine karar verildiği, dava konusu sözleşmenin diğer davalı ile imzalandığı ve faturaların da diğer davalı adına düzenlendiği, düzenlenen 24/10/2010 tarihli tutanakta davalı … Vakıf Üniversitesi’nin davaya konu sözleşme ve bu sözleşme kapsamında doğacak borçlardan dolayı sorumlu olduğuna dair herhangi bir kaydın bulunmadığı anlaşılmakla, işbu davada husumetin davalı … Üniversitesine yöneltilemeyeceği gerekçeleriyle, asıl ve birleşen dava dosyalarında ayrı ayrı olmak üzere; davalı T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Baştabipliği adına Vakıflar Genel Müdürlüğü aleyhine açılan davalarda, icra takip dosyalarına sunulan itiraz dilekçelerinin süresi içerisinde sunulmadığı anlaşılmakla bu borçlu hakkında takip kesinleşmiş bulunduğundan dava önşartı yokluğundan davaların reddine, diğer davalı … Vakıf Üniversitesi açısından davanın husumetten reddine karar verilmiştir. Karara karşı, davacı … San. AŞ vekili ve davalı Vakıflar İstanbul … Bölge Müdürlüğü vekili istinaf talebinde bulunmuştur. Dairemizin 27/03/2018 tarih ve 2017/785 esas, 2018/341 karar sayılı kararında, icra takip dosyalarında her ne kadar icra takipleri T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Baştabipliği aleyhine yapılmış ve ödeme emirleri de yine hastane baştabipliği adına tebliğ edilmiş ise de, anılan hastane baştabipliğinin tüzel kişiliği bulunmayıp, hastane baştabipliğini temsil yetkisinin bağlı bulunduğu Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait olduğu, bu nedenle hastane baştabipliği adına çıkarılan ödeme emrinin usulsüz olduğu, usulsüz olarak tebliğ edilen ödeme emri ile itiraz sürelerinin başlamayacağı, buna rağmen, baştabipliği temsile yetkili Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne izafeten İstanbul … Bölge Müdürlüğü tarafından her bir icra takip dosyasına 30/03/2011 tarihinde itiraz dilekçeleri sunulmuş olup, ödeme emri tebliği usulsüz olduğundan bu itiraz dilekçelerinin süresinde sunulmuş olduğunun kabulünün zorunlu olduğu, şu halde, davalı Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne izafeten İstanbul … Bölge Müdürlüğü yönünden icra takiplerinin kesinleştiğinden bahsedilemeyeceğinden, yerel mahkemenin T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Baştabipliği adına Vakıflar Genel Müdürlüğü aleyhine açılan davalarda, icra takip dosyalarına süresi içerisinde itiraz dilekçesi sunulmadığından bu borçlu hakkında takibin kesinleştiği gerekçesiyle dava önşartı yokluğundan davaların reddine dair verilen kararın hatalı olduğu, bu nedenlerle, mahkemece, asıl ve birleşen davalarda işin esasının incelenerek her bir davada her bir davalı hakkında varılacak uygun sonuç dairesinde yeniden karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davaların reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Dairemizin kaldırma kararı sonrasında yerel mahkemece, davalı T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Baştabipliği yönünden yapılan değerlendirmede; BAM kararında da vurgulandığı üzere, asıl ve birleşen davalarda dayanak icra takiplerinin T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Baştabipliği aleyhine başlatıldığı, hastane baştabipliğinin tüzel kişiliğinin bulunmadığı, dava ve takiplerde hastane baştabipliğinin bağlı bulunduğu Vakıflar Genel Müdürlüğüne karşı takip yapılması ve dava açılması gerekirken tüzel kişiliği olmayan hastane baştabipliğine karşı takip başlatıldığı, Vakıflar Bölge Müdürlüğü aleyhinde bir takip bulunmadığı, her ne kadar BAM kararında Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün takipteki itirazının süresinde olduğu vurgulanmış ise de, usulüne uygun hakkında takip yapılmayan ödeme emri tebliğ edilmeyen davalının icra dosyasına yaptığı itirazın hükümsüz olduğu, buna ilişkin bir şikayet olmasa da mahkemenin re’sen bu hususu dikkate alması gerektiği, doğru hasım gösterilerek açılmış bir icra takibi ve dava bulunmadığı gerekçesiyle, adı geçen davalıya yönelik açılan asıl ve birleşen davaların HMK’nın 114/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmiş; diğer davalı … Üniversitesi yönünden yapılan incelemede; 24/10/2010 tarihli “… Hastanesi Binası ve Müştemilatının (ilk bina, yeni bina, Sağlık Meslek Lisesi binaları ile demirbaş eşya, tıbbi cihaz, araç ve gerekçeleri) Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından …Üniversitesine Teslimine İlişkin Tutanak” başlıklı belgenin incelenmesine göre Vakıflar Genel Müdürlüğü makamının 15/09/2010 tarihli onayları ile … Hastanesi binası ve müştemilatı ile birlikte intifa hakkının … Üniversitesine devri ile ilgili işlemleri yürütmek üzere Vakıflar Genel Müdürlüğünü temsilen oluşturulan ve işbu tutanak altında isimleri bulunan komisyon üyeleri tarafından yapılan toplantıda “İstanbul İli Fatih İlçesi, … Mahallesi, …-…-… Pafta, … Ada, … Parselde kayıtlı 88.174 m2 alanı kapsayan hastane niteliğindeki gayrimenkulün 04/06/2010 tarihli tapu senedi fotokopisinden mezkur taşınmazın intifa hakkının 04/06/2010 tarihinde … Üniversitesi adına tesis edilmiş olduğunun” anlaşıldığı, bu tutanağa göre hastane binası müştemilatının intifa hakkının … Üniversitesi adına tahsisine karar verildiği, dava konusu sözleşmenin diğer davalı ile imzalandığı ve faturaların da diğer davalı adına düzenlendiği, 24/10/2010 tarihli tutanakta davalı … Üniversitesi’nin davaya konu sözleşme ve bu sözleşme kapsamında doğacak borçlardan dolayı sorumlu olduğuna dair herhangi bir ibare bulunmadığı, dolayısı ile husumetin davalı … Üniversitesine yöneltilemeyeceği gerekçesiyle, adı geçen davalıya yönelik açılan asıl ve birleşen davaların husumet yokluğu nedeni ile ayrı ayrı usulden reddine, koşulları oluşmayan tazminat taleplerinin de ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, yerel mahkemenin her ne kadar Vakıflar Genel Müdürlüğü ile Baştabipliğin farklı kişilermiş ve husumet sadece baştabipliğe yöneltilmiş gibi karar vermiş ise de, Vakıflar Genel Müdürlüğü ile Baştabipliğin farklı kişiler olmadığını, icra takiplerinde ve itirazın iptali davasında Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak belirtildiğini, ayrıca kabul edilebilir bir yanılgı söz konusu ise bile HMK nın 124. Maddesine göre taraf değişikilğini sağlamaya imkan sağlanması gerektiğini, temsilde hataya düşüldüğünün kabul edilmesi halinde dahi taraf değişikliğinin resen mahkeme tarafından gözetilmesi ve taraf değişikliğine ilişkin beyan ve itirazlar için süre verilmesi gerektiğini, kendilerine bu şekilde bir süre verilmediğini, verilen kararın hatalı olduğunu, ayrıca diğer davalı … Hastanesinin 22/10/2010 tarihli … Vakıf Üniversitesine devredildiğini, hastane devrinin 01/11/2010 tarihi itibarı ile gerçekleştiğini, hastanenin geriye dönük iki yıllık borçlardan müteselsilen sorumlu olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılması talebi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili amacıyla açılan icra takiplerine itirazın iptali, takiplerin devamı ve icra inkâr tazminatı istemlerine ilişkindir. Davacı şirket ile davalılardan T.C.Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Baştabipliği arasında hastane asansörlerinin yenilenmesi, devreye alınması ve tadilatı konulu sözleşmeler düzenlenmiş ve davacı şirket tarafından çok sayıda teklifler sunulmuştur. Taraflar arasındaki sözleşmeler niteliğince BK’nın 355 (TBK’nın 470) ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmeleridir. Davacı şirket yüklenici; sözleşmenin diğer tarafı olan davalı hastane ise iş sahibidir. Asıl dava dosyasında açılan itirazın iptali davasının İstanbul … İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına ilişkin olduğu, icra takip alacaklısının … San A.Ş, borçlusunun ise T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü … Eğitim ve Araştırma hastanesi Baştabipliği olduğu, 436.682,40 TL’nin tahsili talebi ile icra takibi yapıldığı; Birleşen İstanbul 32. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/489 esas 2012/160 karar sayılı dosyasında açılan itirazın iptali davasının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına ilişkin olduğu, alacaklısının … San A.Ş, borçlusunun ise T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü … Eğitim ve Araştırma hastanesi Baştabipliği olduğu, 174.720,00 TL’nin tahsili talebi ile icra takibi yapıldığı; Birleşen İstanbul 32. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/488 esas 2012/159 karar sayılı dosyasında açılan itirazın iptali davasının ise İstanbul … İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına ilişkin olduğu, alacaklısının … San A.Ş, borçlusunun ise T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü … Eğitim ve Araştırma hastanesi Baştabipliği olduğu, 84.192,24 TL talebi ile icra takibi başlatıldığı anlaşılmaktadır. Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne izafeten İstanbul … Bölge Müdürlüğü tarafından 30/03/2011 tarihinde her bir icra takip dosyasına itiraz dilekçeleri sunularak yetki, husumet ve esas yönlerinden itiraz edilmiş, bilahare alacaklı vekilinin talep dilekçeleri üzerine bu kez her bir takip dosyasında … Vakıf Üniversitesi adına 29/11/2011 tarihinde ödeme emirleri tebliğ edilmiş ve 01/12/2011 tarihinde üniversite vekilince itiraz dilekçeleri sunulmuştur. Dosya kapsamına göre, … Eğitim ve Araştırma Hastanesinin Vakıflar Genel müdürlüğüne bağlı olduğu, her ne kadar takip talebinde T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Baştabipliği şeklinde belirtilmiş ise de icra takip dosyasına Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından itiraz dilekçeleri sunulduğu; icra takip talebinde davacı alacaklı tarafından davalı borçluyu gösterirken hata yapıldığı, ancak davalı borçlu Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından sunulan itiraz dilekçesi ile husumet kabul edilerek hatanın düzeltildiği, bu durumun HMK’nın 124. maddesine uygun olduğu anlaşılmakla, mahkemece Dairemizin kaldırma kararı gereğince işin esasına girilerek inceleme yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, asıl ve birleşen davaların HMK 114/2 maddesine göre dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmesi hatalı olmuştur. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2- İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/12/2019 tarih, 2018/371 Esas, 2019/1097 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4- Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE, 5- Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 19/09/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.