Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2023/696 E. 2023/817 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/696
KARAR NO: 2023/817
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/06/2022
NUMARASI: 2018/1386 Esas, 2022/498 Karar
DAVA: Alacak
DAVA TARİHİ: 30/12/2016
Birleşen İstanbul Anadolu 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1235 E., 2019/88 K. Dosyasında:
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 12/07/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Asıl ve birleşen davalar, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın reddine, birleşen davanın husumet yokluğundan reddine dair verilen karara karşı asıl ve birleşen davalarda davacı yanca istinaf talebinde bulunulmuştur. Asıl davada davacı … Tic.AŞ vekili, davacı şirket ile davalılardan …’nin … Mah. … Cad. No:… Maltepe adresindeki … şantiyesinde diğer davalı … Eğitim San. A.Ş tarafından yapılmakta olan inşaat işlerinden ‘…’ projesinin yüklenicisi olan diğer davalı … ile akdedilen “… Elektrik Tesisat İşleri Yapımı İle İlgili İstisna Sözleşmesi” kapsamında sözleşme konusu işlerin yapımını üstlendiğini, davacı şirket ile davalı … firması arasında sözleşme kapsamında yapılacak işe 17/04/2014 tarihinde başlanılacağını ve sözleşme ekinde belirtilen termin planına göre 15/10/2014 tarihinde tam olarak bitirileceği hususunda anlaşıldığını, başlama tarihi olan 17/04/2014 tarihinde davacı şirket tarafından işe başlanıldığını, davalı … firmasının sözleşmenin başlangıcından itibaren akde aykırı tutum ve davranışlarda bulunduğunu, sözleşme konusu iş için tedarik etmesi gereken malzemeleri tedarik edememesi nedeniyle sözleşmenin işleyişinde gecikmelere neden olduğunu, bu nedenle işin uzamasından dolayı davacı şirketin personeline fazladan ödeme yaptığını, davalı … Mühendisliğin malzemeleri getirip depo ettiği alanda görevli personelinin her zaman hazır olmaması nedeniyle malzeme tedarikinde vakit kaybına sebebiyet verildiğini, bu hususun … firmasına ve şantiye şefi ve yetkililerine defalarca iletildiğini, bu durumun işin süresinin uzamasına yol açtığını, sözleşmeye göre anahtar teslim yapılması gereken işin süresinde teslim edilebilmesi kaygısıyla davalı şirketlerce farklı alanlarda birçok taşeron firmanın aynı zamanda şantiye sahasında bulunmasından dolayı çalışma alanı bulmanın imkansız hale geldiğini, ayrıca taşeronların özensiz ve süratli çalışma kaygısıyla birtakım zararlar meydana getirdiklerini, bu nedenle sözleşme konusu işlerin defalarca tekrar yapılmak zorunda kalındığını, bazı iş ve imalatların davacı şirketçe 7-8 kez tekrarlandığını, çalışma sırasında mekanik taşeron firması personellerine öncelik tanındığını, bu durumun şirketin yaptığı imalatların zarar görmesine ve gecikmesine sebebiyet verdiğini, bu nedenle personel sayısının artırıldığını, yaklaşık 40 kişilik ekiple hafta sonu ve bayram tatilleri de dahil olmak üzere çalışma yapıldığını, buna rağmen gecikmenin sebebinin davacı şirket gösterildiğini, diğer taşeron şirketlerin meydana getirdiği zararlardan dolayı ilave maliyet oluştuğunu, ancak ödemelerinin yapılmadığını, davalı şirketin işlerin yetişmeyeceği gerekçesiyle davacı şirket haricinde şantiye sahasına dışarıdan personel temin ettiğini, bu personellerin davacı şirket üzerinden çalıştırıldığını, ayrıca bu personellerin sigorta pirimi ve yemek masrafı hariç olmak üzere günlük 170.00 TL yevmiye ücreti üzerinden anlaştıklarını, davacı şirkete ise günlük 130.00 TL ödediğini, 40 TL’lik farkın davacı şirket tarafından karşılandığını, akabinde de davalı şirketlere davacı şirkete eksik ödenen ücretlerin tamamlanması konusunda Kadıköy … Noterliğinin 23 Temmuz 2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi gönderilmiş ise de davalılardan … ve … Tur. Eğitim San. A.Ş ‘nin sözleşme tarafı olmadıkları açıklamasıyla, … A.Ş ise proje hususunda anahtar teslim olarak anlaştığını, sözleşmenin tarafı olmadığını beyan ederek cevabi ihtarname ile talebi reddettiklerini, ayrıca proje dışı davacıya yaptırılan bir kısım işlerin ödenecek ücretleri konusunda da ihtilaf oluştuğunu, proje kapsamı dışında ” mekanik odalar” da revizyon ve bu odalara yapılan ilaveler ile katlarda bulunan “HRV cihazı” olarak adlandırılan ısı geri kazanımlı havalandırma cihazlarının elektrik işçiliklerinin davalı … tarafından davacı şirkete yaptırıldığını, yine proje kapsamı dışında yaklaşık 2,5-3 ay boyunca davalı … Tic.A.Ş personelinin istekleri doğrultusunda çalıştıklarını ve teknik servis hizmeti sunduklarını, davalıların tamamının davacı şirketin sunduğu hzimetlerden yarar elde ettiğini, buna karşılık herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı …’nin cari verilerine dayanarak davacı şirketin düzenleyerek gönderdiği faturayı almaktan kaçındığını, sözleşme kapsamında yapılacak iş ve imalatlar için birim fiyat üzerinden anlaşma yapıldığını, ancak davalı …’den kaynaklanan gecikmelerden doğan zararlara katlanma yükümlülüklerinin olmadığını, davacı şirketin 01/01/2014 tarihinden 31/12/2014 tarihine kadar çalıştırdığı işçilerin işe giriş-çıkış tarihlerini içerir bilgilerin SGK’dan getirilmesini, bu işçiler için yapılmış ödemelerin ve çalışma saatlerinin tespiti ile davacı şirketin sözleşmede anlaştığı birim bedellere göre hesap yapılarak davacı şirketin uğradığı zararların hesaplanmasını sözleşme dışında ödenmek zorunda kalınan işçilik ücretlerinin belirlenmesini, işin yapım süresi boyunca davacı şirketin davalı …’den aldığı avanslar mukabilinde teminat senetleri sunduğunu, işin tamamlanmasına rağmen teminat senetlerinin iade edilmediğini, teminat senetlerini iade etmeyerek davacı şirket üzerinde baskı uygulamaya çalıştığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı şirketin “… Elektrik tesisat işleri yapımı ile ilgili istisna sözleşmesi” kapsamında sözleşme dışı yapılan ilave işlerin davalılardan kaynaklanan gecikme nedeniyle davacı şirketin fazladan işçilik ücreti ödemesi nedeniyle uğradığı zararlara ilişkin şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın bu zararların ödenmesi için Kadıköy … Noterliğinin 23/072015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiği, 23/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … ve … Eğitim San. A.Ş vekili, öncelikle yetki itirazında bulunduklarını, davacı şirketlerin yerleşim yeri adresinin Ankara olduğunu, Ankara ticaret mahkemelerinin yetkili olduğunu, ayrıca davacı şirket ile davalı şirketler arasında hiçbir hukuki ilişki bulunmadığını, davalı şirketler ile diğer davalılar arasında ihtiyari ya da mecburi dava arkadaşlığı bulunmadığını, davacı ile davalı …’ arasındaki sözleşmenin tarafı olmayan davlılara bu sözleşmeden kaynaklı herhangi bir yükümlülük ve sorumluluk yükleneyemeyeceğini, davacı tarafından proje kapsamı dışında davalı … A.Ş tarafından HRV cihazı elektrik işlerinin davacıya yaptırıldığı iddia edilmiş ise de davacı ile hiçbir şekilde sözlü ya da yazılı anlaşma aktedilmediğini, hiçbir iş yapılmadığını, davacının 01/09/2014 tarihli davalı …’ ile yaptığı sözleşmenin anahtar teslim götürü usul sözleşme olduğunu, dolayısıyla davacı tarafça yapıldığı iddia edilen bu işlerin … tarafından yapıldığını, davacının gönderdiği ihtarnameye Kadıköy … Noterliğinin 31/07/2015 tarih … yevmiye nolu ihtarnemesi ile cevap verildiğini, davanın öncelikle husumet nedeniyle reddine, olmaz ise esastan reddine kabul anlamına gelmemek üzere de davacının fahiş talepleri ile faiz ve faiz başlangıcına itiraz ettiklerini ayrıca alacağın zamanaşımına uğradığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Davalı … vekili, öncelikle husumet itirazında bulunduklarını, davacı ile aralarında herhangi bir akdi ilişki bulunmadığını, esasa ilişkin olarak da davacının diğer davalı …’ ile yaptığı sözleşmeden kaynaklı işlerin yetişmesi için dışarıdan personel temin etmek zorunda kaldığı, bu nedenle uğradığı zararların tazmini talep ettiği, ayrıca proje kapsamı dışında kalan birçok işin kendilerine yaptırıldığını, yine proje kapsamı dışında kalan personelimizin istekleri doğrultusunda teknik servis hizmeti sunduklarını ileri sürdüklerini, bu iddialarını kabule etmediklerini, açıla davanın reddi ile HMK 329 maddesi gereği kötüniyet tazminatı taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … cevap dilekçesinde; öncelikle taraflar arasındaki 14/04/2014 tarihli Elektrik Tesisat İşleri Yapım Sözleşmesinin 16.5 maddesinde bu sözleşmeden kaynaklı uyuşmazlıklarda İstanbul Merkez Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığı ibaresinin bulunduğunu, tarafların tacir olduğunu, HMK 17. maddesine göre yetki sözleşmesinin geçerli olduğunu, esasa ilişkin olarak da sözleşmenin 16.2 maddesinde tarafların ticari defterlerinin kesin delil olarak kabul edildiğini, HMK 222. maddeye uygun olarak tutulan ticari defterlerine göre davalı şirketin davacıdan 58.156,00 TL muaccel alacağı bulunduğunu, davacının şantiye sahasına ilişkin beyanlarının doğru olmadığını, iddia ettiği zararlarının dayanağı bulunmadığını, davacının sorumluluğunda olan bir kısım işlerin tekraren yapılması ile ilgili kendilerinden talepte bulunamayacağını dava dilekçesinde 4 adet davalıyı ifade etmesine rağmen bazı bölümlerde husumeti sadece kendilerine yönelttiğini hangi şirkete hangi hususta husumet yönelttiğinin anlaşılamadığını, davacıya gönderilen 31/07/2015 tarihli cevabi ihtarneme ile proje kapsamında yapılacak işler için ilgili sözleşmede belirtilen birim fiyatlar üzerinden anlaşma yapıldığı, bu fiyatlara bağlı kalınarak tüm hakedişlerin eksiksiz ödendiğini, sözleşmenin tarafı davalı olarak yükümlülüklerini yerine getirdiklerini, davacının işçilerin SGK kayıtlarına ilişkin iddiaların gerçeği yansıtmadığını, davacının, kendileri ile ticari ilişkisi bulunan …’ye de dava yönelttiğini, bundan kastının kendilerinin ticari itibarına zarar vermek olduğunu, davacının teminat senetlerine ilişkin beyanlarının sözleşmenin 7. maddesinde düzenlendiği şekilde yüklenicinin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerinin teminatını teşkil etmek için ve sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini hiç ve gereği gibi yerine getirmemesi durumunda …’ tarafından tahsile konulacağının düzenlendiğini, …’nin muhtemel zararlarının tazmini için sözleşmeden kaynaklanan mahsup hakkını borçlu davacıya karşı kullandığını, bu nedenle haksız açılan davanı reddine, yetki itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen İstanbul Anadolu 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1235 Esas 2019/88 Karar sayılı dosyasında davacı … Tic.AŞ vekili, davacı şirket ile davalılardan … nin … Mah. … Yolu Cad. No:… Maltepe adresindeki şantiyesinde diğer davalı … San. A.Ş tarafından yapılmakta olduğu belirtilen inşaat işlerinden ‘…’ projesinin yüklenicisi olan diğer davalı … ile akdedilen istisna sözleşmesi kapsamında sözleşme konusu işlerin yapımını üstlendiğini, davacı şirket ile davalı … firması arasında sözleşme kapsamında yapılacak işe 17/04/2014 tarihinde başlanılacağı ve 15/10/2014 tarihinde bitirileceği kanosunda anlaşıldığını, davalılardan … firmasının sözleşmenin başından itibaren sözleşmeye aykırı tutum ve davranışlarda bulunduğunu ve bu nedenle gecikmeler yaşandığını, iş süresinin uzadığını, fazladan işçilik ödemesi yapıldığını, ilave maliyetler oluştuğunu, yaşanan bu olumsuzlukların diğer davalılara bildirilmesine rağmen gerekli müdahalelerde bulunulmadığı, belirtilerek davalılardan … firmasıyla yapılan istisna sözleşmesi kapsamında olan ve sözleşme dışında yapılan ilave işlerin davalılardan kaynaklanan nedenlerden dolayı geciktirilerek davacı şirketin fazladan işçilik ücreti ödemek suretiyle yaptığı belirtilen zararlar için şimdilik 10.000,00TL maddi tazminatın 23/07/2015 tarihinden itibaren ticari temerrüt faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talep edilmiştir. Davalılar … ile … San. A.Ş; davalı şirketin yerleşim yerinin Çankaya olduğunu dolayısıyla iş bu yargılamanın Ankara ticaret mahkemelerinde görülmesi gerektiğini belirterek öncelikle yetkisizlik kararı verilmesi ve davanın esası yönünden de diğer davalılar ile aralarında ihtiyari yada zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığından dolayı dosyanın tefrik edilmesi gerektiğini belirtmiştir. Davalı … Tic A.Ş vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle: öncelikle husumet yönünden itirazlarının bulunduğunu, davacı ile aralarında akdi ilişki bulunmaması sebebiyle davanın husumetten reddine karar verilmesi gerektiğini, esası yönünden ise davacı ile davalılardan firması arasında sözleşme bulunduğundan dolayı kendilerine yönelik açılan davanın reddine ve HMK 329 md uyarınca kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Davalı … şirketi vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle, davacı ile aralarında imzalanan 14/04/2014 tarihli istisna sözleşmesinde yetkili mahkemenin belirlendiği buna göre İstanbul Anadolu ticaret mahkemelerinde görülmesi gerektiği, davanın esasına yönelik ise davacının alacak talebinin hukuki gerekçeden yoksun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.Mahkemece, asıl ve birleşen davada uyuşmazlık konusunun davacı ile davalılardan … arasında 14/04/2014 tarihinde imzalanan Elektrik Tesisat İşleri Yapım Sözleşmesi uyarınca sözleşmeye göre birim fiyatlı işçilik sözleşmesi kapsamında gerçekleşen imalatlara, sözleşme birim fiyatlarına göre davacının hakettiği işçilik tutarının ne olduğu, sözleşme dışı yapılan işlere ilişkin işçilik alacağı ile davalı … tarafından yapılan ödemelerden sonra kalacak alacak miktarı ile bu miktardan davalıların sorumlu olup olmadığı, olacak iseler miktarının ne olduğu hususlarından kaynaklandığı, dosyada alınan bilirkişi raporlarında, birleşen dava yönünden sözleşmenin nispiliği ilkesi gereği davalılara husumet yöneltilip yöneltilemeyeceğinin mahkemenin taktirinde olduğu, asıl dava yönünden ise davacı ile davalı … arasında götürü ücretli işçilik ücreti sözleşmesi bulunduğu, bu sözleşme kapsamında kesilen faturaların ödendiği, davacı tarafından düzenlenen davalının ticari defterlerinde yer almayan 6 adet ve toplamı 76.282,00 TL olan faturalardan kaynaklandığı, bunun davalının iş programını düzenleyememesine bağlı işin uzaması ve yeniden yapılması/tekrarlanması olduğunun iddia edildiği, ispat yükünün davacıda olduğu SGK kayıtlarına göre davacının bu iddiasını kanıtlayamadığı, yönünde kanaat bildirilmiş olup, mahkeme asıl dava yönünden davacının davasını ispatlayamadığından reddine; birleşen dava yönünden ise asıl iş sahibinin … A:Ş olduğu , ondan iş alan … A.Ş olup bu şirketinde bir kısım işleri davalı … ye taşere ettiği bu bağlamda …’nin elektrik işleri yönünden işbu davadaki davacı ile asıl davaya konu sözleşmeyi imzaladığı, sözleşmenin nispiliği ilkesinin esas olduğu, bu nedenle davanın sözleşmenin tarafı olmayan davalılara yöneltilemeyeceği, kanaatiyle birleşen davanın davalılar yönünden taraf sıfatı (pasif husumet) yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesiyle, dava talebinin davalılardan … ile yapılan Elektrik Tesisat İşleri Yapımı İle İlgili İstisna Sözleşmesi kapsamında yapılan işlerin davalılardan kaynaklı nedenlerden dolayı, davacının fazladan ödediği işçilik ücreti ödemesi nedeniyle uğradığı zararlardan şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın davacı tarafa ödenmesi olduğunu, mahkemece maddi zarar hesaplaması yapılmadığını, bilirkişiler tarafından ilgili belgelerin incelenmesi için kendilerine belgeleri iletme imkanı tanınmadığını, bilirkişi raporlarını kabul etmediklerini, işin 75 gün uzadığını ve bu uzamanın davalılardan kaynaklandığını, bu nedenle fazladan işçilik ücreti ödemek durumunda kaldıklarını, mahkemenin verdiği kararın usul ve yaya uygun olmadığını, hatalı kararın kaldırılmasını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur.Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır davacı yüklenici, davalılar ise asıl iş sahibi ile diğer taşeron şirketlerdir. Taraflar arasında davacı ile davalılardan … arasında 14/04/2014 tarihli Elektrik Tesisat işleri yapımı ile ilgili birim fiyatlı işçilik sözleşmesi akdedilmiştir. Davacı taraf sözleşmeye göre malzeme temini, davalı … tarafından karşılanmak suretiyle işçilik hizmeti vermeyi üstlenmiştir. Davacı şirket, davalı şirketin malzeme tedarikindeki düzensizlikten malzemeye zamanında ulaşamamasından ayrıca iş sahasında taşeron şirketlerin çalışması nedeniyle uygun çalışma ortamı sağlanamamasından kaynaklı iş süresinin uzadığını, fazla personel çalıştırdığını, fazla personel çalışması ve daha uzun süreli çalıştırmasından kaynaklı işçilik ücreti ödemesi nedeniyle uğradığı zararın tazminini talep etmiştir. Asıl davada 2018/724 K. Sayılı 26/06/2018 tarihli karar ile Yetkisizlik kararı verilmiş, işbu karara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine Dairemizin 2018/1913 Es. 2018/1453 K. Sayılı 07/11/2018 tarihli kararı ile mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.Dairemizin kaldırma kararı sonrasında asıl ve birleşen dava ile ilgili esasa ilişkin yapılan yargılamada davacının ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelenmesi yaptırılmış olup, talimatla alınan bilirkişi raporunda; 2014 yılı defterinin açılış ve kapanış tastikini yasal süresi içerisinde yapmış olduğu, 2015 yılı defterlerinin açılış tastikinin yapılmış, kapanış tastidikinin yapılmamış olduğu, davacı tarafından kesilmiş olan 2014 yılına ait 13 adet faturanın yasal defterlerine kaydedildiği, davalı ile davacı arasındaki sözleşmeye göre aralarında ticari ilişki olduğu, davalının davacıya 43.761,00 TL borçlu bulunduğu, sonrasında davacının 2015 yılı ticari defterleride incelenmiş olup bu incelemede ise davalı ödemesinin 647.500,00 TL olduğu, davalıya düzenlenen 13 adet faturadan 11 adetin nakden tahsil edildiği, 2 adet fatura bedeli olan 31.666,00 TL’nin 2120 Alıcılar Hesabında” bulunduğu bu duruma göre davacının davalıdan 31.666,00 TL alacaklı olduğu davalı … ticari defterlerinin incelenmesinde ise 58.166,07 TL davacıdan alacaklı olduğu, uyuşmazlığın davacı tarafından kesilen 6 adet faturanın davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmamasından kaynaklandığı ve bunların toplam bedelinin 76.282,00 TL olduğu, buna göre davacının davalıya 58.176,07 TL borçlu olduğu tespit edilmiş olup, davacının sözleşme dışı yaptığı işe ilişkin herhangi bir delil bulunmadığı, davacı ile davalı … arasındaki sözleşmenin işçilik hizmeti olduğu, işçilik hizmetinin sözleşmede götürü ücret olarak kararlaştırıldığı, daha fazla işçilik ödemesi yapılmasına davalının sebebiyet verdiği hususunun dosya kapsamı ile kanıtlanamadığı, SGK kayıtlarına göre sözleşme süresi içerisinde davacının 2014 yılı Nisan ayında 7 aynı yılın mayıs ayında 4 kişi çalıştırdığının gözüktüğü, diğer aylarda çalışan gözükmediği, davacı tarafından kesilen faturaların davalı kayıtlarında yer almadığı, davalının iş programını düzenleyememesinden kaynaklı işin uzadığı, bu nedenle davacının fazla işçi çalıştırdığı ve uzayan sürede işçilere fazladan ödeme yaptığı iddiasını ispat edemediği anlaşılmakla asıl davanın reddine dair verdiği karar usul ve yasaya uygun olup, bu husustaki istinaf talebi yerinde görülmemiştir. Birleşen dava yönünden ise, sözleşmenin tarafı davacı şirket ile davalı … olup, diğer davalılar sözleşmenin tarafı olmadıkları gibi davacının iddia ettiği zarara sebebiyet verdiklerine dair herhangi bir delilin de dosyaya sunulmadığı, davada davalıların taraf sıfatı bulunmadığı anlaşılmakla mahkemenin bu yönde verdiği karar da usul ve yasaya uygun olup, davacının istinaf talebinin reddi gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/06/2022 tarih ve 2018/1386 Esas, 2022/498 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Asıl davada; davacıdan alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 189,15 TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Birleşen davada; davalıdan alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 189,15 TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 4-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 12/07/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.