Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2023/347 E. 2023/262 K. 28.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/347
KARAR NO : 2023/262
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/01/2023
NUMARASI : 2023/20 Esas (Derdest)
DAVANIN KONUSU : İpoteğin kaldırılması
KARAR TARİHİ : 28/02/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sırasında verilen ara kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava; taraflar arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan ipoteğin kaldırılması talebine ilişkin olup; mahkemece davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen karara karşı davacı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur.Davacı vekili, taraflar arasında 18/06/2021 tarihinde Bakırköy 36.Noterliği’nde … yevmiye numaralı düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığında inşaat sözleşmesi akdedildiğini, yine Edremit 1. Noterliği’nin 16/09/2021 tarih ve … yevmiye numaralı ek sözleşme gereğince müvekkili şirketin, binanın imalatını bitirdiğini ve bağımsız bölümlerin kat irtifakı tapularını çıkarttığını, ancak sözleşmede inşaatın % 60’ı bittiğinde yüklenici müvekkili şirkete 2 adet bağımsız bölüm haricindeki tüm bağımsız bölümlerin şartsız ipoteksiz olarak davalı tarafından devredileceği yönünde madde olmasına ve müvekkili şirkete devredilmesi gereken bağımsız bölümler üzerine ipotek konulması şartı olmamasına rağmen, davalı yanın, dava konusu bağımsız bölümler üzerine devir esnasında ipotek koydurduğunu, davaya konu ipotek borcunun aslında olmayan haksız bir borç olduğunu, müvekkili şirketin İstanbul İli, Bağcılar İlçesi, Mahmutbey Mahallesi, …Parsel sayılı taşınmaz üzerinde kurulu …nolu bağımsız bölümlerdeki 1/2 hisseye sahip olduğunu, …nolu bağımsız bölümlerde ise tam hisse mülkiyet hakkına sahip olduğunu, müvekkili şirketin maliki olduğu bağımsız bölümler üzerinde, 03/11/2022 tarih ve …yevmiye nolu arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince ipotekli hisse satışı işleminden doğan 700.000,00 TL bedelli ve alacaklısı … olan ipotek kaydı bulunduğunu, müvekkili şirketin tamamı kendilerine ait olan kat irtifakı kurulmuş bağımsız bölümlerde dahi tasarruf hakkını kullanamadığını, eldeki davanın açılış tarihi itibariyle inşaatın % 99 oranında tamamlandığını ileri sürerek müvekkili şirket açısından telafisi imkansız zararlar doğmaması açısından davaya konu ipotek bedeli olan 700.000,00 TL’ nin teminat niteliğinde depo edilmesi suretiyle dava konusu İstanbul İli, Bağcılar İlçesi, Mahmutbey Mahallesi, …Parselde kayıtlı arsa niteliğindeki taşınmaz üzerinde kurulu … nolu bağımsız bölümlerindeki 1/2 hisse ile … nolu bağımsız bölümlerde ise tam hisse üzerindeki ipoteklerin tedbiren kaldırılmasına, müvekkil şirketin İstanbul İli, Bağcılar İlçesi, Mahmutbey Mahallesi … parsel sayılı taşınmaz üzerinde kurulu … nolu bağımsız bölümlerindeki 1/2 hisse ile … nolu bağımsız bölümlerde ise tam hisse üzerinde tesis edilmiş olan, 03/11/2022 tarih ve … yevmiye nolu ipotekli hisse devri işleminden doğan 700.000,00 TL bedelli ve alacaklısı … olan ipoteğin terkinine ve depo edilen 700.000,00 TL’nin davacı şirkete iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece 06/01/2023 tarihli ara karar ile, davacı vekilinin İstanbul İli, Bağcılar İlçesi, Mahmutbey Mahallesi, 2032 üzerindeki 1/2 hisse ile.. nolu bağımsız bölümlerde ise tam hisse üzerindeki ipoteklerin kaldırılması talebinin dava konusu olduğu, davanın esasını teşkil eder mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gerekçesiyle davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesiyle, taraflar arasında imzalanan 18/06/2021 tarihli ana sözleşme ve 16/09/2021 tarihli ek sözleşme gereğinca müvekkili şirketin, binanın imalatını bitirdiğini ve bağımsız bölümlerin kat irtifakı tapularını çıkarttığını, sözleşmede inşaatın % 60’ı bittiğinde müvekkili şirkete 2 bağımsız bölüm haricindeki tüm bağımsız bölümlerin şartsız ve ipoteksiz olarak davalı tarafından devredileceği kararlaştırılmasına karşın, davalının bağımsız bölümler üzerine ipotek koydurduğunu, müvekkilince inşaatın %99’unun tamamlandığını, ticari faaliyeterde bulunan müvekkili şirketin mülkiyet hakkına sahip olduğu taşınmazlar üzerinde tasarruf hakkını kullanamadığını ve ticari kayıp yaşadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı yüklenici, davalı ise arsa sahibidir. Taraflar arasında 18/06/2021 tarihinde Bakırköy 36.Noterliği’nde … yevmiye numaralı düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığında inşaat sözleşmesi ile Edremit 1. Noterliği’nde 16/09/2021 tarih ve … yevmiye numaralı ek sözleşme imzalanmış olup, bu sözleşmeler ile davacı şirket yüklenici sıfatıyla davalı arsa sahibine ait stanbul İli, Bağcılar İlçesi, Mahmutbey Mahallesi,… Parsel sayılı taşınmaz üzerine bina yapıp teslim etme işini üstlenmiştir.6100 sayılı HMK’nın onuncu kısmının birinci bölümünde düzenlenen ihtiyati tedbir müessesesi 389.madde başlığında “geçici hukuki korumalar” olarak vasıflandırılmış ve aynı maddenin birinci fıkrasında “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından yada tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir” şeklinde şartları belirtildikten sonra takip eden maddelerde bu konudaki talep verilecek karar ve içereceği hususlar, teminat, kararın uygulanması gibi sair hususlar da duraksamaya yer bırakmayacak şekilde takip edilmesi ve yapılması gerekli usul ve prosedür vazedilmiştir. HMK’nın 390/3. maddesine göre, tedbir talep eden, öncelikle tedbir istemine ilişkin dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır. Buradaki ispatın ölçüsü, “yaklaşık ispat” kuralına göre belirlenir. Yaklaşık ispat kuralı uygulanırken, iddianın doğruluğunu kabul etmekle birlikte, aksinin mümkün olduğu ihtimalini de gözetmelidir. Bu nedenle, ihtiyati tedbire karar verilirken, talebin haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan kural olarak teminat alınır. Geçici hukuki koruma kapsamında olan ihtiyati tedbir kararı verirken hakim, asıl uyuşmazlığı çözecek içerikte bir karar vermemelidir. Bununla birlikte, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesini ve ihtiyati tedbirin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur. İhtiyati tedbir kararı verilmesinde hakime geniş bir takdir alanı bırakılmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemelidir ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararını verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Yasa’nın öngördüğü ölçüde ispat edilememişse, ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. Anayasanın 141/3. Maddesine göre mahkeme ihtiyati tedbir isteminin kabulü ile ihtiyati tedbir kararı vermesi veya istemin reddine karar vermesi hallerinde kararında hukuksal gerekçe göstermek zorundadır. Yargıtay’ın, davanın ve uyuşmazlığın esasını halleder şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği yönündeki görüşü istikrar kazanmıştır. Anılan yasal düzenlemeler ışığında somut olay incelendiğinde; davacı vekilince dava dilekçesinde dava konusu İstanbul İli, Bağcılar İlçesi, Mahmutbey Mahallesi,…Parsel sayılı taşınmaz üzerinde kurulu…nolu bağımsız bölümler üzerindeki 1/2 hisse ile…. nolu bağımsız bölümlerde ise tam hisse üzerindeki ipoteklerin kaldırılması talep edilmiş, ihtiyati tedbir olarak da aynı hisseler üzerindeki ipoteğin tedbiren kaldırılması istenmiş olup, mahkemece, davanın ve uyuşmazlığın esasını halleder nitelikteki davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi dosya kapsamı ile usul ve yasaya uygun olmuştur.Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/01/2023 tarih ve 2023/20 Esas sayılı ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince REDDİNE,
2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-f bendi gereğince KESİN olmak üzere 28/02/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.