Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2023/30 E. 2023/58 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/30
KARAR NO: 2023/58
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/09/2022
NUMARASI: 2021/972 Esas (Derdest)
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 18/01/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sırasında verilen ara kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davacı ile davalı arasında Beyoğlu … Noterliğinin 18.11.2016 tarih … yevmiye numaralı düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşığılı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davacının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmesine karşın davalının yükümlüklerini yerine getirmediğini, sözleşmenin 5.3 maddesinde davalının inşaat ruhsatının alınması takiben 30 gün içerisinde mobilize olarak şantiye kuracağı ve şantiyenin mobilizasyon süresinin tamamlanmasını takiben en geç 30 ay içerisinde sözleşme konusu yapıyı onaylı projesine göre inşa ederek davacı şirkete teslim etmek üzere kabul talebinde bulunacağının belirtildiğini, inşaat ruhsatının 30.06.2017 tarihinde temin edildiğini, 30.0.2017 tarihinde mobilizasyon sürecinin tamamlanmış olması, 30.01.2020 tarihinde de inşaatın tamamlanarak davacıya teslim edilmesi gerekmekteyken teslimin gerçekleşmediğini, davalının sözleşmeden kaynaklanan teslim yükümlülüğünü yerine getirmeyerek temerrüde düştüğünü, davalının teslim borcunu ifa etmediğinden davacı şirketin uğradığı zararları tazmin etmesi ve teslim yükümlüğünü yerine getirmesi gerektiğini belirterek, 30.01.2020 tarihinden itibaren gecikme tazminatı olarak 6.500.000,00 TL rayiç kira bedelinin tahsiline, davacı şirketin yapılan teslim edileceğine güvenerek 166 ve 169 numaralı bağımsız bölümler için ödediği site yönetim kurulum bedeli ve site ortak alan abonelik bedeli olmak üzere toplam 14.373,17 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 11.02.2022 tarihli dilekçe ile, dilekçe teaatisi aşamasının bitmesi beklenmeden taşınmazın teslime hazır olmadığının tespit edilebilmesi adına dava konusu taşınmazlarda keşif yapılmasını, davacı şirketin hak kaybına uğramasına engellemek amacıyla öncelikle teminatsız aksi kanaatte ise bir teminat karşılığında davalının borca yeter tutarda taşınır taşınmaz malları banka hesapları ile üçüncü kişi nezdindeki hak ve alacaklarına teminat karşılığında ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.Mahkemece, davacıya teslim edilmeyen taşınmaz nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemi ile huzurdaki davanın açıldığı, dosyada bulunan belgelerin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığı hakkında mahkemede kanaat uyandırmaya yeterli görülmediği gerekçesiyle, ihtiyati haciz talebinin ve mahallinde keşif yapılması talebinin reddine karar verilmiş, ara kararına karşı davacı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur. Dairemizin 27/04/2022 tarih ve 2022/1111 esas, 2022/889 karar sayılı kararı ile, taraflar arasında imzalanan sözleşme, dosyaya ibraz edilen … Danışmanlık A.Ş. firmasından 22.03.2021 tarihli değerleme raporu, Büyükçekmece 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/19 D.İş sayılı dosyasından delil tespit raporu, Büyükçekmece … Noterliği aracılığı ile 12.03.2021 tarih … yevmiye numaralı durum tespit tutanağı göz önüne alındığında, yaklaşık ispat şartının yerine getirildiğinin kabulü gerektiğinden, mahkemenin ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik kararının doğru olmadığı gerekçesiyle, yerel mahkeme ara kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Mahkemenin 03.06.2022 tarihli ara kararı ile, Dairemiz kaldırma kararı doğrultusunda, davacının ihtiyati haciz talebinin kabulü ile 6.514.373,00 TL alacak için %15 teminat yatırılması suretiyle ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir. Davalı vekili, mahkemece 03/06/2022 tarihli ara karar ile İhtiyati haciz için öngörülen yaklaşık ispat şartının sağlandığı gerekçesi ile İİK 257 ve devamı maddeleri gereğince 6.514.373,00 TL tutarınta ihtiyati haciz kararı veriğini, İİK. 266. Maddesi gereğince davalı tarafından dava değeri olan 6.514.373,00-TL tutarında nakit veye kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibraz edilmesi halinde ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına karar verildiğini, davalı şirketin menkul kıymetler borsasında işlem gören halka açık bir şirket olduğunu, mahkemenin ihtiyati haciz kararı vermesi yönünde bir iradesinin bulunması halinde ise zaten dosyaya teminat mektubu yatıracağını, davalı şirkete süre tanınarak sunulan teminat mektubu sebebi ile haczin bu mektup üzerinde tatbiki mümkünken (ihtiyadi haciz kararı verilmesi gerektiğini asla kabul anlamına gelmemek kaydı ile), ihtiyadi haciz kararı verilerek davalı şirketin zorda bırakıldığını, halka açık davalı şirketin bütün banka hesaplarına, ilgili ilgisiz bankalara, tapu kayıtlarına hacizler konulduğunu, davalı şirketin teminat mektubu sunarak tüm hacizleri kaldırdığını, ihtiyati haczin kabulüne ilişkin 03/06/2022 tarihli bahse konu ara kararın 29/06/2022 tarihinde tebliğ edildiğini, işbu kararın usul ve yasaya aykırı olması sebebiyle reddedilmesi gerektiğini, İcra İflas Kanunun “ihtiyati haciz şartları” başlıklı 257. maddesinde aranan şartlar sağlanamadığını, yaklaşık ispata gerekçe gösterilen raporların davalının bilgi ve belgesine başvurulmaksızın, davacının sunduğu tek taraflı beyan ve belgeler doğrultusunda alındığını, objektiflikten uzak bu raporlara istinaden ihtiyati haciz kararı verilmesinin hukuka uygun olmadığını belirterek, ihtiyati haczin koşulları sağlanamadığından 03/06/2022 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece 16/09/2022 tarihli ara karar ile, ihtiyati haciz talep eden açısından ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı, ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından ileri sürülen sebeplerin İİK’nın 265.maddesinde belirtilen sebeplerden olmaması, kanunen belirlenen teminatın alınmış olması gerekçesiyle davalı vekilinin ihtiyati hacze itirazının reddine karar verilmiştir.Davalı vekili istinaf dilekçesinde, yerel mahkemenin 16.09.2022 tarihli ara kararında ihtiyati haciz kararına itirazın reddine karar verildiğini, verilen kararın aksine ihtiyati haciz kararına karşı itirazlarının yasada öngörülen usul ve süreye uygun olduğunu, mahkemenin ara kararına esas teşkil ettiği İİK 265/1 Maddesine göre; “Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir…” şeklinde düzenlemenin yer aldığını, bu sebebeple davalının kendisi dinlenilmeden verilen ihtiyati haciz kararına karşı, bir haciz yapılmadan ve kendisine bir haciz tutanağı da tebliğ edilmeden evvel mahkemece verilen 03.06.2022 tarihli söz konusu ihtiyati haciz kararının kendisine tebliğ tarihinden (29/06/2022) itibaren 7 günlük yasal süresi içinde (30/06/2022) itiraz ettiğini, bu itibarla mahkemenin İİK. 265. Maddesine yaptığı atıf ile usul şartlarının sağlanmaması gerekçesiyle vermiş olduğu ihtiyati haciz kararına itirazın reddine dair kararın hukuka aykırı olduğunu, kanun koyucu tarafından bahse konu yasal düzenleme ile ihtiyati haciz kararının uygulanmasına dair vadesi gelmiş ve vadesi gelmemiş borçlar bakımından ikili ayrıma gidildiğini, buna göre taraflar arasında akdedilen sözleşme çerçevesinde tarafların karşılıklı edimlerini yerine getirip getirmediği henüz tespit edilmeden bu konuda yaklaşık ispat dahi oluşmadan herhangi bir vadeden bahsedilmesinin mümkün olmadığını, taraflar arasında bir borcun olup olmadığı dahi tespit edilmemişken borcun vadesinden söz edilmeyeceğini, vadesi gelmeyen bir borca istinaden ihtiyati haciz kararı uygulanabilmesi için borçlunun muayyen yerleşim yerinin olmaması veya taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya hazırlanması, karşı tarafın haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunması halinde ihtiyati haciz kararı verilebileceğinin düzenlendiğini, davalı şirket gayrimenkul geliştirme işi ile iştigal eden hisseleri Borsa İstanbul’da kote, SPK denetiminde faaliyet gösteren bir Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı olduğunu, davalının sahip olduğu sermayesi, konumu ve itibarı dikkate alındığında vadesi gelmeyen borçlar için aranan ihtiyati haciz şartlarının sağlanmadığını, mahkemenin 03/06/2022 tarihli ihtiyati haciz kararının gerekçesinde, “…Taraflar arasında imzalanan sözleşme, dosyaya ibraz edilen … Danışmanlık A.Ş. firmasından 22.03.2021 tarihli değerleme raporu, Büyükçekmece 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/19 D.İş sayılı dosyasından delil tespit raporu, Büyükçekmece … Noterliği aracılığı ile 12.03.2021 tarih … yevmiye numaralı durum tespit tutanağı göz önüne alındığında, yaklaşık ispat şartının yerine getirildiği…” denilmek suretiyle karar verildiğini, ancak söz konusu tespitlerin, davacının sunduğu evrak ve tek taraflı irade beyanları doğrultusunda, davalının bilgi ve belgelerine başvurulmaksızın objektiflikten uzak bir şekilde yapıldığını, işbu raporların 03/06/2022 tarihli ihtiyati haciz kararından yaklaşık 1,5 yıl önce hazırlandığını, bu raporlara isnat edilerek yaklaşık ispattın sağlandığına dair hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, dosya içeriğinde dava konusu edilen bağımsız bölümlerin tamamının hazır olduğuna dair noter tespit tutanağının mevcut olduğunu, Yargıtayın Yerleşik İçtihatları uyarınca ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için iddia edilen alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması gerektiğini, (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2008/4717E., 2008/6504K., 12/06/2008T. Kararı) taraflar arasında akdedilen 17498 yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Satış Vaadi ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi uyarınca davacının payına düşen bağımsız bölümleri teslim almasının davacıya defaatle bildirildiğini, sonuçsuz kalan bu bildirime nihayetinde 27/09/2022 tarihinde davacı tarafça riayet edildiğini ve taraflar arasındaki … numaralı sözleşmeye uygun bir şekilde teslime hazır olan 5, 28, 29, 30, 78, 79, 80, 94, 96, 97, 126, 127, 149, 150, 166, 167, 169 numaralı bağımsız bölümler sözleşmede belirlendiği şekilde tam ve eksiksiz olarak 27.09.2022 tarihinde davacı tarafça teslim alındığını belirterek, yerel mahkemece verilen 16.09.2022 tarihli ihtiyati haczin kararına itirazın reddine dair ara kararın ve 03/06/2022 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, davalı tarafça yatırılan teminat mektubunun iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinin bir türü olan kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit talebine ilişkindir. Davacı iş sahibi , davalı ise yüklenicidir.İİK’nın 257. maddesinde rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, vadesi gelmemiş borçtan dolayı ancak borçlunun belirli bir yerleşim yerinin bulunmaması veya mallarını gizleme, kaçırma, kaçma gibi alacaklının haklarını ihlal eden eylemlerde bulunması halinde ihtiyati haciz kararı verilebileceği düzenlenmiştir. İhtiyati haciz talep eden taraf, öncelikle dilekçesinde dayandığı ihtiyati haciz sebebini belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır.Taraflar arasında Beyoğlu … Noterliğinin 18.11.2016 tarih ve … yevmiye numaralı düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmıştır. Davalı tarafından 30.07.2017 tarihinde inşaat ruhsatının alındığı ve sözleşme gereğince inşaatın 30.01.2020 tarihinde teslim edilmesi gerektiğini ancak davalı yüklenici edimini süresinde teslim etmediğinden 30.01.2020 tarihinden itibaren gecikme tazminatı olan 6.500.000,00 TL ile, 166 ve 169 numaralı bağımsız bölümler için ödenen yönetim kurulum bedeli ile site ortak alan abonelik bedeli olan 14.373,17 TL’nin tahsilini talep etmiştir. Davacı 11.02.2022 tarihli dilekçesi ile taşınmazlarda keşif yapılmasını, davacı şirketin hak kaybının engellenmesi için teminat karşılığında davalının borca yeter tutardaki taşınır ve taşınmaz malları ile banka hesapları üzerine ihtiyati haciz talebinde bulunulmuştur. Mahkeme davacının ihtiyati haciz talebinin kabulüne; bu karara yönelik itirazın ise reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında imzalanan sözleşme, dosyaya ibraz edilen … Danışmanlık A.Ş. firmasından 22.03.2021 tarihli değerleme raporu, Büyükçekmece 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2021/19 D.İş sayılı dosyasından delil tespit raporu, Büyükçekmece … Noterliği aracılığı ile 12.03.2021 tarih … yevmiye numaralı durum tespit tutanağı göz önüne alındığında, yaklaşık ispat şartının yerine getirildiğinin kabulü gerektiğinden, mahkemenin ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi yerinde olmuştur. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/09/2022 tarih ve 2021/972 Esas sayılı ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince REDDİNE, 2-Alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 99,2‬0 TL istinaf karar harcının davalı alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-f bendi gereğince KESİN olmak üzere 18/01/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.