Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2023/1324 E. 2023/897 K. 13.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1324
KARAR NO : 2023/897
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/06/2023
NUMARASI : 2023/352 D.İş, 2023/352 Karar
DAVANIN KONUSU : İhtiyati tedbir
KARAR TARİHİ: 13/09/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda değişik işler esası üzerinden verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Talep eden vekili 13/06/2023 tarihli dilekçesiyle, müvekkili şirket portföyünde yer alan İzmir İli, Konak İlçesi, Mersinli Mahallesi’nde İzmir Alsancak Liman Arkası – Salhane bölgesinde 17.703,70 m² arsa alanlı parselde inşaat faaliyetlerin yürütüldüğü İzmir İki Konak Projesi’nde Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı modeline göre ana yüklenici ihalesi gerçekleştirildiğini ve en iyi teklifi veren İlk ve Kaf İş Ortaklığı ile 05/01/2018 tarihinde sözleşme imzalandığını, proje geliştirme ve inşaat faaliyetleri yürütülmesi için de 17/01/2018 tarihinde arsa teslimi yapıldığını, aleyhine ihtiyati tedbir talep edilen yüklenicinin ise bahsi geçen projenin inşaat ve yapı işinin gerçekleştirilmesi amacı ile kurulan bir adi ortaklık olup, ortaklardan İlk İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret AŞ’nin %51 hisse oranı ile ortaklığın idaresi ve temsili anlamında pilot ortak olduğunu, ana yüklenici ihalesi neticesinde yüklenici ile İzmir Konak Karma Projesi Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşi Sözleşmesinin imza altına alındığını ve projenin inşasına başlanması yönünde aksiyon alındığını, ancak yüklenici tarafın ilk olarak işe başlamada gecikmeye girdiğini, akabinde gecikmeli olarak başlayan faaliyetlerin adi ortaklığın ortakları arasındaki husumet ve hukuki süreçlerin projenin ilerleyişini yavaşlattığını ve en sonunda da durdurduğunu, yüklenici ortaklar…nşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret A.ş. ile …. Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd Şti. arasındaki husumetin yargıya taşınarak (İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/386 E. sayılı dosyası) adi ortaklığın feshinin talep edilmiş olması ve ortaklardan …Teknik Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd Şti.’ni adi ortaklık hisselerini üçüncü bir kişiye devir için ön sözleşme akdettiğinden bahisle çekilen ihtarname (Aliağa 2. Noterliği’nin 24/08/2022 tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesi) neticesinde şantiyenin adi ortaklık tarafınca iş ve işlemlerinin durdurulmuş olduğu (İzmir 38. Noterliği’nin 08/09/2022 tarih ve … yevmiye numaralı tespit tutanağı) göz önünde bulundurulduğunda, yüklenici iş ortaklığının işi yürütmede gecikmeye girmiş olması seebiyle işi zamanında gerektiği gibi teslim edemeyeceğinin açık olduğunu, halihazırda işe başlamada gecikmeye girmiş olmaları, covid-19 pandemisi ve inşaat sektöründe ekonomik dalgalanmalar dikkate alınarak iyi niyetlerle yükleniciye bir defaya mahsus süre verilmişse de yüklenici iş ortaklığının mevcut durumda işi bitiremeyeceğinin açık hale geldiğini, bu nedenlerle İzmir Konak Karma Projesi Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşi Sözleşmesinin müvekkili şirket tarafından haklı nedenle feshedildiğini ve fesih ihbarnamesinin yüklenici adi ortaklık ve ortaklarına Beşiktaş 26. Noterliği’nin 13/09/2022 tarih ve …yevmiye numaralı ihtarname ile bildirildiğini, İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/202 D.İş sayılı dosyası ile delil tespiti taleplerinin kabul edildiğini ve inşaatın geldiği seviyenin tespit ettirildiğini, gelinen noktada proje sahasında geçici iksa imalatlarının belli seviyede yapılmış olması ve müvekkili şirketin kurumsal itibarı açısından bir an evvel projenin kaldığı yerden devam edebilmesi adına yeniden proje inşasına başlanması gerektiğini, bu kapsamda müvekkili şirketin, projeyi yeniden ihaleye açtığını ve yeni yüklenici ile sözleşme imzaladığını, halen Adi Ortaklığın pilot ortağı olan İlk İnşaat’a ait malzeme ve iş ekipmanlarının sahayı işgal ettiğini, yine İlk İnşaat’ın güvenlik ve satış ofisi çalışanlarının sahadaki mevcudiyetini koruduğunu, sözleşmenin feshedildiği Eylül 2022 ayından itibaren müvekkil şirket tarafından defaetle şantiye sahasının boşaltılması ikazında bulunulmuşsa da (Üsküdar 17. Noterliği’nin 30/05/2023 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ve İlk İnşaat’ın 02/06/2023 tarihli cevabı) karşı tarafın sahayı terketmeyerek kötüniyetli olarak işlerin ilerleyişini engellediğini, seviye tespit tutanakları, yüklenici ortaklar arasında görülen adi ortaklığın feshi davası, delil tespiti talebi neticesinde tanzim edilen bilirkişi raporu ve Sözleşmenin 47. maddesi birlikte değerlendirildiğinde müvekkil şirketin işi bitirmede gecikmeye giren yüklenicinin sözleşmesini haklı nedenle feshettiğinin, yüklenicinin sahayı terk etmediği her günün müvekkil şirket aleyhine gecikme cezası doğduğunun ve inşai faaliyetlerin devam etmediği müddetçe şirketin prestij kaybı da dahil olmak üzere uğradığı zararın büyüdüğünün yazılı delillerle ispatlandığını, bu kapsamda müvekkili şirketin doğmuş zararların tazmini için aleyhine ihtiyati tedbir talep edilen tarafa karşı tazminat davası ikame edileceğini ileri sürerek HMK’nın 389 vd. madde hükümleri kapsamında müvekkili şirketin haklarına sahip olduğu, İzmir İli, Konak İlçesi, Mersinli Mahallesi’nde İzmir Alsancak Liman Arkası – Salhane bölgesinde 17.703,70 m² arsa alanlı parselde inşaat faaliyetleri yürütülen İzmir İki Konak Projesi’nin şantiye sahasının boşaltılmasına yönelik olarak ihtiyati tedbir taleplerinin öncelikle teminatsız kabulüne, mahkeme aksi kanaatte ise teminatlı olarak kabulü ile şantiye sahasının boşaltılarak müvekkili şirkete teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece 15/06/2023 tarihli karar ile, ihtiyati tedbir talebinde bulunan aleyhine fesih sonrası dava dışı yeni yüklenici ile yapılan sözleşme kapsamında yer tesliminin gerçekleştirilmemesi halinde gecikilen her gün için gecikme cezası öngörüldüğünün ileri sürülmesi karşısında gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi halinin mevcut olduğu, dosya içine sunulan belge ve bilgilerden davacının HMK’nın 390/3 maddesinde öngörülen yaklaşık ispat koşulunu sağladığı ve HMK’nın 389. maddesinde öngörülen tedbir şartlarının da mevcut olduğu, HMK’nun 392-(1) maddesi gereğince ihtiyati tedbir talep eden haksız çıktığı taktirde karşı tarafın ve 3.kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorunda ise de talep resmi belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebileceği, somut olayda aleyhine tedbir istenilen iş ortaklığının sözleşme kapsamında projenin inşasında bir kısım işin yapılmasından sonra davalı adi ortaklığın ortakları arasındaki iç ilişkiden kaynaklı inşaai faaliyetlerin durmuş olması, sözleşmenin bu nedenle feshedilmiş olması, dava dışı başka bir yüklenici sözleşmesinin yapılmasına aleyhine tedbir istenilen iş ortaklığının sebebiyet vermiş olması hususları hep bir arada değerlendirildiğinde teminat alınmasına yer olmadığı vicdani kanaatine ulaşıldığı gerekçesiyle taraflar arasında 05/01/2018 tarihinde “İzmir Konak Karma Projesi Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşi Sözleşmesi” kapsamında; İzmir İli, Konak İlçesi, Mersinli Mahallesi’nde İzmir Alsancak Liman Arkası – Salhane bölgesinde 17.703,70 m² arsa alanlı parselde inşaat faaliyetleri yürütülen İzmir İki Konak Projesi’nin şantiye sahasının davalı iş ortaklığı nam ve hesabına iş ortaklığının ortakları tarafından boşaltılması talebinin kabulüne karar verilmiş, kararın infazı İzmir 22. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile gerçekleştirilmiş, şantiye sahası 16/06/2023 tarihli haciz tutanağı ile davacı şirkete teslim edilmiştir. Davalı vekili 18/06/2023 tarihli itiraz dilekçesiyle; mahkemenin tedbir kararı vermeye yetkili olmadığını, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin halen ayakta olduğunu, olayda ihtiyati tedbir koşullarının mevcut olmadığını, sözleşmeden kaynaklı esas bakımından İzmir BAM 16. Hukuk Dairesi’nde 2023/1277 Esas sayılı, İzmir Bam 16.Hukuk Dairesi’nde 2023/1275 Esas sayılı ve İzmir 21.Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 2023/243 Esas sayılı dosyaların derdest olduğunu, tedbir taleplerinin esas hakkında dava açılan bu mahkemelerden istenebileceğini, tedbir kararının uyuşmazlığı esastan çözecek nitelikte olduğunu, bu nedenlere tedbir kararının hukuka aykırı ve haksız olduğunu belirterek mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.Mahkemece 03/07/2023 tarihli ek karar ile, aleyhine ihtiyati tedbir istenilen …İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından birden fazla açılmış dava bulunduğu gözetilerek görevsizlik kararı veren İzmir 6. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2023/568 Esas sayılı, İzmir 6. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2023/198 Esas sayılı dosyaları üzerinden verilen görevsizlik kararının istinaf incelemesi neticesinde belirlenecek görevli mahkemenin tayin ve tespitinden sonra veyahut İzmir 21. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2023/243 Esas sayılı dosyası üzerinden ihtiyati tedbir kararı verilebileceği gerekçesiyle davalının itirazların kabulü ile, mahkemenin 2023/352 D. İş sayılı, 2023/352 Karar sayılı ve 15/06/2023 tarihli; “Taraflar arasında 05/01/2018 tarihinde “İzmir Konak Karma Projesi Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşi Sözleşmesi” kapsamında; İzmir İli, Konak İlçesi, Mersinli Mahallesi’nde İzmir Alsancak Liman Arkası – Salhane bölgesinde 17.703,70 m² arsa alanlı parselde inşaat faaliyetlerin yürütülen İzmir İki Konak Projesi’nin şantiye sahasının davalı iş ortaklığı nam ve hesabına iş ortaklığının ortakları tarafından boşaltılması” şeklinde verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.Tedbir talep eden vekili istinaf dilekçesiyle, sözleşmenin, yüklenicinin işi zamanında bitirmeyeceğinin açık hale gelmesi sebebiyle haklı sebeplerle feshedildiğini, yüklenicinin, mülkiyeti Vakıf GYO’ya ait şantiye sahasını boşaltmamasının işin ilerleyişini durdurmak amaçlı olduğunu, yerel mahkemece taraf teşkili sağlandığını kabul edilmiş ise de ortakların süresi içerisinde birlikte hareket ederek itirazlarını dosyaya sunmadığını, dava şartı eksikliğinin sonradan muvafakat alınarak tamamlatılmasının mümkün olmadığını, dava konusu sözleşmenin İlk Kaf İş Ortaklığı ile akdedildiğini, adi ortaklığın ortaklarının zorunlu dava arkadaşı olduğunu, ortaklardan birinin tek başına sunduğu itirazların usulden reddinin gerektiğini,kaldı ki İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/386 Esas sayılı dosyasında adi ortaklığa 09/12/2022 tarihli ara karar ile temsil kayyımı atandığını, bu nedenle davacının tek başına adi ortaklığı temsil yetkisinin bulunmadığını,mevzuat hükümleri ve Yargıtay uygulamaları uyarınca ortaklığa temsil kayyımı atanmış olduğu hususları göz önünde bulundurulduğunda davalının tek başına itiraz yoluna başvurmasının usul hukukuna göre mümkün olmamakla birlikte esas yönünden inceleme yapılmaksızın itirazların reddinin gerektiğini, yerel mahkemenin bahsettiği derdest davaların, karşı tarafın aynı dava dilekçesi ile farklı mahkemelerde şansını denemek için arka arkaya, yetkisiz ve görevsiz mahkemede ikame ettiği, hiçbir hukuki altyapısı olmayan davalar olduğunu, bu davaların hiçbirinden ihtiyati tedbir talep etmelerinin usulen mümkün olmadığı gibi talep etmeye mecbur bırakılmalarının da yasaya aykırı olduğunu, bu davaların esas yönünden de talepleriyle ilgisinin bulunmadığını, kendi esas davalarının 15/06/2023 tarihli ihtiyati tedbir kararının uygulanması akabinde süresi içerisinde 26/06/2023 tarihinde İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/453 Esas sayılı dosyası ile ikame edildiğini, yerel mahkemece gerekçede her ne kadar İzmir 21. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2023/243 Esas sayılı dosyasından ihtiyati tedbir talep edilebileceği belirtilmiş ise de istinaf kanun yoluna başvurma tarihi itibariyle halen dava dilekçesinin müvekkiline tebliğ edilmediğini, ilgili davadan İlk İnşaat’ın itiraz dilekçesi ile haberdar olunduğunu ve vekaletname sunulduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Talep eden iş sahibi, karış taraf adi ortaklık ise yüklenicidir.Taraflar arasında 05/01/2018 tarihli İzmir Konak Karma Projesi Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşi Sözleşmesi imzalanmıştır.Talep eden vekili, karşı tarafa keşide ettiği ihtarnamede, yüklenicinin edimini yerine getirmemesinin akdin ifasını engellemek amacına yönelik davranışlar olduğunu, bu nedenle akdin kendileri tarafından çekilmez hale geldiğini belirterek sözleşmenin kendileri tarafından feshedildiğini belirtmiş, akabinde açılan eldeki dava ile sözleşmenin feshedildiğinden ve yeni bir yüklenici ile sözleşme yapıldığından bahisle davalı yanca şantiye alanının boşaltılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebinde bulunmuştur.Taraflarca akdedilen 05/01/2018 tarihli sözleşmenin tarafların yükümlülüklerini düzenleyen 10/4. maddesi ile; işin yürütülmesi sırasında ortaya çıkacak zararlardan yüklenicinin sorumlu olduğu, ayrıca bağımsız bölümlerin 3. kişilere satışı için gereken vekaletname ve yetki belgelerinin arsa sahibi tarafından yükleniciye verileceği, hasılatın paylaşımını düzenleyen 3/A-13. maddede; bağımsız bölümlerin tamamının satış ve pazarlama işlemlerinin yüklenici tarafından gerçekleştirileceği, satıştan elde edilecek olan hasılattan arsa sahibinin payına düşen meblağın en az ne kadar olacağının taraflar arasında yapılacak ayrı bir protokolle belirleneceği düzenlenmiş, sözleşmenin ” Satışı Yapılamayan Bağımsız Bölümlerin Paylaşımı” başlıklı 18. maddesinde; işin tamamlanmasını müteakip geçici veya kesin kabul tutanağının şirketin onay makamınca onaylandığı tarihe kadar satılamayan bağımsız bölümlerin taraflar arasında paylaştırılacağı hükmüne yer verilmiştir. Anılan sözleşme maddelerinin birlikte yorumlanmasından taraflarca akdedilen sözleşmenin “Ayni Paylaşım Koşulunu İçeren Gelir Paylaşımlı İnşaat Sözleşmesi” olduğu anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamından talep eden vekilince karşı taraf hakkında ihtiyati tedbir kararının uygulanması akabinde süresi içerisinde 26/06/2023 tarihinde İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/453 Esas sayılı dosyası ile esas davanın açıldığı anlaşılmaktadır.İhtiyati tedbir talebi, esas dava açılmadan önce esas davanın açılacağı görevli ve yetkili mahkemede ayrıca talep edilebileceği gibi, esas dava dilekçesi ile birlikte de yöneltilebilir. Ancak esas dava açılmadan önce yalnızca ihtiyati tedbir talebinde bulunmak için açılan davalarda ihtiyati tedbir talebinin kabul edilmesi halinde, esas davanın açılması için süre verilir ve verilen süre içinde davanın açılmaması halinde verilen ihtiyati tedbir kararı kaldırılır.Nitekim bu husus 6100 sayılı HMK’nın 390.maddesinde; “1-İhtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili mahkeme; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edebilir.” şeklinde düzenlenmiştir.O halde mahkemece yukarıda açıklanan kanun maddesi gereğince davacı vekilinin ihtiyati tedbirin kaldırılması kararına itirazının, asıl davanın açıldığı İstanbul Anadolu 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2023/453 Esas sayılı dosyasında değerlendirilmesi için dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu karşı tarafça açılan zilyetliğin korunması konulu dava dosyalarına bakan mahkemenin esas mahkeme olarak değerlendirilmesi, bu gerekçeyle konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ve davacı vekilinin itirazlarının reddine karar verilmesi dosya kapsamına göre usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Açıklanan nedenlerle, talep eden vekilinin istinaf talebinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme ek kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Talep eden vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/07/2023 tarih, 2023/352 D.iş, 2023/352 Karar sayılı Ek kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Talep eden tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE,
5-Talep eden tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 13/09/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.