Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2023/1301 E. 2023/895 K. 13.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1301
KARAR NO: 2023/895
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/06/2023
NUMARASI: 2023/62 Esas (Derdest)
DAVANIN KONUSU: Menfi tespit
KARAR TARİHİ: 13/09/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sırasında verilen ara kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava; taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit talebine ilişkin olup; mahkemece davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazının reddine dair verilen karara karşı davalı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur.Davacı vekili, müvekkili firmanın dizi-film vb çekimlerinde yapılacak olan dekor ve organizasyon işiyle ilgilendiğini, bu bağlamda … Platolarında bazı dizilerin dekor ve platolarını yaptığını, davalının ise … Platolarında da projeler bazında ihaleyi alan firmaya taşeron olarak hizmet veren …-… isimli şahıs şirketinin yetkilisi olduğunu, müvekkili firmanın … ile “…” sözleşmesini 23/08/2021 tarihinde imzaladığını ve yapılan anlaşma gereğince çekilecek olan dizi için sözleşmede yazılı olan tüm iş ve işlemleri tamamlamak üzere yükümlülüklerini yerine getirmek üzere işe başladığını, müvekkili firmanın bu bağlamda davalı olan …- … isimli şahıs firması ile iş ve fiyat listesinden de anlaşılacağı üzere “Dekoratif Strafor Kaplama Yapılması Duvar Plakaları ve Söveler (Malzeme, işçilik,makine çalışmaları ve tüm sarf malzemeler dahil) 20-26 kg/m3” işini yapmak üzere anlaştığını, bu kapsamda da müvekkili firma tarafından davalıya 2.102.500,00 TL ödenmesi hususunda tarafların anlaşma sağladığını ve işin davalı tarafa taşere edildiğini, müvekkili firma tarafından davalı tarafa ödenmesi gereken tutarın … tarafından müvekkili firmaya çıkarılan ödenek doğrultusunda ödendiğini ancak davalı tarafından metraj artışı olduğu iddiası ile ödemenin az olduğu belirtilerek müvekkilinden anlaşılan tutar haricinde haksız ve hukuka aykırı olarak fazla ödeme talep edildiğini, bunun üzerine; müvekkili firma tarafından yapılan inceleme ve denetlemelerde davalının söylediği şekilde hiçbir artış olmadığı ve buna bağlı olarak fazladan iş yapılmadığının da tespit edildiğini, bu nedenle müvekkili firma tarafından fazladan ödeme talebi reddedilerek anlaşma gereğince davalı tarafa ödenmesi gereken tüm tutarın ödendiğini ve herhangi bir alacak kalmadığını, davalı taraf alacağı olduğu iddiasını öne sürerek müvekkil firmaya iki adet fatura kestiğini ve müvekkili firmaya gönderdiğini, müvekkili firmanın da herhangi bir borcu olmadığından dolayı kesilen faturalara itiraz ettiğini ve Üsküdar … Noterliği’nden noter kanalı ile de davalıya iade ettiğini, davalı tarafın da iade edilen faturaları kabul ettiğini, müvekkiline ait firma olan “…” firmasının “dekor değişimi ve Sanatsal Uygulama Hizmeti” ihalesini aldığı başkaca bir hizmet işinde ihaleyi veren şahıslar tarafından müvekkiline zorluklar çıkartıltığını ve müvekkilinin hiçbir borcu olmamasına rağmen davalıya “200.000,00 TL” bedelli senet vermek zorunda bırakıldığını, müvekkilinin yetkilisi olduğu diğer bir firma olan … San. Tic. Ltd.Şti.’nin de kefil olarak senette yer aldığını, ancak müvekkilinin davalıya hiçbir borcu bulunmadığını, davalı tarafın ve … çalışanlarının haksız çıkar sağlamak amacıyla müvekkiline senet imzalatmak zorunda bırakılması ve diğer hususlara ilişkin olarak taraflarınca İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığında yapılan şikayet sonucunda 2023/21277 Soruşturma numarası ile soruşturma başlatıldığını, tüm sebeplerden dolayı, müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu olmadığından ve müvekkiline ve müvekkilinin yetkilisi olduğu ve dava konusu senette kefil olarak imzası bulunan … Turizm San. Tic. Ltd.Şti.’ye davalı tarafından açılması muhtemel olan icra takibinde müvekkilinin ve kefil olan şirketin herhangi bir hak kaybına uğramaması açısından “17/05/2022 düzenleme tarihli, 30/01/2023 vade tarihli 200.000,00 TL bedelli senet”e ilişkin olarak İİK’nın 72. Maddesi uyarınca %15 teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davacı müvekkilinin anılan senetten kaynaklı borcu olmadığının tespit edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece 01/02/2023 tarihli ara karar ile, dava dilekçesinin ekinde sunulan sözleşme ve görüşme kayıtları itibariyle ihtiyati tedbir talebi yönünden HMK’nun 390/3. maddesinde aranan yaklaşık ispatın oluştuğu gerekçesiyle davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile, İİK’nın 72/2. maddesi uyarınca dava değeri olan 200.000,00 TL’nin takdiren % 40’ı oranında nakdi yada teminat mektubu karşılığında 17/05/2022 düzenleme tarihli, 30/01/2023 vade tarihli, keşidecisi … -…, kefili … olan, 200.000,00 TL bedeli senedin İİK’nun 72/2. maddesi gereği davalı … – … tarafından dava tarihinden sonra icra takibine konu edilmesi halinde yargılama sonuna kadar icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davalı tarafından dava tarihi sonrasında yukarıda detaylı bilgileri yer alan dava konusu senedin takibine konulduğunun davacı tarafından bildirilmesi ve 80.000,00 TL tutarındaki teminatın da HMK’nun 393/1. Maddesi uyarınca bu kararın tebliğinden itibaren 1 haftalık yasal süre içinde ikmal edilmesi halinde ilgili icra müdürlüğüne müzekkere yazılmasına karar verilmiştir. Davalı vekili 13/02/2023 tarihli cevap dilekçesiyle, davaya konu edilen senedin illiyetten mücerret olduğunu, davacı yanın müvekkiline hitaben düzenlenen senetde alıcısının müvekkili olduğu düzenlenme tarihinin 17/05/2022 olan vade tarihinin 30/01/2023 tarihli olan borçlu ve kefilinin ise … – … ve … Turizm San. Tic. Ltd.Şti. olan 200.000,00 TL bedelindeki senedi nakden olarak düzenlediğini, ” senet sebepten mücerrettir” ilkesi gereği kıymetli evrakın, doğumuna sebep olan ilişkiden bağımsız ve soyut olduğunu, alıcının müvekkili olduğu ve borçlı ve kefilinin davacılar olduğu dava konusu senedin davacının hiç bir baskı altında kalmadan hür ve özgür iradesi ile nakden olarak düzenlendiğini, mahkemece söz konusu davaya ilişkin ara kararda davacılar tarafının beyanları doğrultusunda yargılamanın sonuna kadar icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, senedin illiyetten mücerret olduğu ilkeler ışığında müvekkilinin mağdur olmaması için ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar v erilmesini talep etmiştir.Mahkemece 01/06/2023 tarihli ara karar ile, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2023/21277 soruşturma sayılı dosyası, dava dilekçesi ekinde sunulan yazışmalar ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin mahiyetine yönelik sunulan kayıtlar dikkate alınarak ihtiyati tedbir için yaklaşık ispatıın bulunduğu ve ihtiyati tedbir şartlarının mevcut olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazının reddine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesiyle, yerel mahkemece verilen ihtiyatı tedbir kararının kanuna aykırı olduğunu, olayda HMK’nın 389.maddesindeki şartların oluşmadığını, yasa metninden de açıkça görülecegi üzere ihtiyati tedbir kararının ancak “uyuşmazlık konusu hakkında” verilebileceğini, para alacağına ilişkin uyuşmazlıklarda ihtiyati tedbir değil, İİK’nun 257. maddesinde düzenlenen ihtiyati haciz talep edilebileceğini, ihtiyati tedbir kararının ne sebeple verildiğinin anlaşılamadığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı yüklenici, davalı ise taşerondur. Dosya kapsamından davacı şirketin 23/08/2021 tarihinde asıl iş sahibi … ile “Dekor Değişimi ve Sanatsal Uygulama Hizmeti” sözleşmesini imzaladığı, akabinde de taraflar arasında davalı yanca Dekoratif Strafor Kaplama Yapılması Duvar Plakaları ve Söver ( malzeme, işçilik, makine çalışmaları ve tüm sarf malzemeler dahil) 20-26 kg/m3 işinin 2.102.500,00 TL bedel karşılığında yapılması konusunda anlaşma sağlandığı, davacı yanca iş bedeli olarak davalıya fazla ödeme yapıldığından bahisle yapılan icra takibine davalı yanca itiraz edilmesi üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu’nun 72/3. maddesinde, icra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği, ancak, borçlunun gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebileceği düzenlenmiştir. O halde, mahkemece somut olayda davanın icra takibinden sonra açıldığı gözetilerek ve HMK’nın 390/3.maddesi uyarınca yaklaşık ispat şartının gerçekleştiği gerekçesiyle İİK’nın 72/3.maddesi gereğince ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmuştur.Açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, tarafların iddia ve savunmaları ile tüm dosya kapsamına göre, davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazının reddine ilişkin mahkeme ara kararında, ileri sürülen istinaf sebeplerine göre usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, yaklaşık ispat kriterleri ile yargılama sırasında sunulacak delillere göre talep halinde ihtiyati tedbir şartlarının her zaman yeniden değerlendirilebileceği göz önüne alındığında, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmektedir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/06/2023 tarih ve 2023/62 Esas sayılı ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince REDDİNE, 2-Alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcından peşin alınan 179,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 89,95 TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-f bendi gereğince KESİN olmak üzere 13/09/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.