Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2022/346 E. 2022/947 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/346
KARAR NO: 2022/947
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/10/2021
NUMARASI: 2019/469 Esas, 2021/599 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 17/05/2022
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; … İnşaatı Yapım İşleri Sözleşmesi akdedildiğini ve eki Teknik Şartname ile 23/06/2006 tarihli ek protokol bulunduğu belirtilerek, müvekkilinin sözleşme uyarınca davalı nezdinde doğan ancak ödenmeyen alacaklarının, hak ediş bedellerinin, bekleme tazminatı alacağının ve müsbet zararının olduğunu, bu hususlardan kaynaklı tazminat ve alacaklarının bilirkişi incelemesi ile tespit olunmasını belirterek belirsiz alacak davası mahiyetinde şimdilik 5.000,00-TL hak ediş alacağını, 5.000,00-TL bekleme tazminatı alacağını, 1.000,00-TL sözleşme uyarınca doğmuş alacak ve 5.000,00-TL müsbet zararın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte tahsilinin istendiğini, projenin başlamasının, davalı taraftan kaynaklanan nedenlerle geciktiğini, bu gecikmenin 82 günlük gecikme olduğunu, bu gecikmeden kaynaklı olarak bekleme tazminatı taleplerinin 4.100.000,00-TL olduğunu, sözleşme eki idari şartnamenin 45. maddesi uyarınca fiyat farkı hesaplaması şartları uyarınca mazot fiyat artış farkından kaynaklı alacak taleplerinin 229.342,90-TL olduğunu, davalı tarafça yol tamiratına kesildiği belirtilerek 13 nolu hak edişten yapılan 500.000 TL lik kesinti nedeni ile alacak taleplerinin 500.000,00-TL olduğunu, 01/06/2008-31/08/2008 tarihleri arasında yapılan 16.505 tonluk malzeme nakliye bedelinden doğan alacaklarının hak edişe bağlanıp faturalandırılmadığı ve ödemesinin yapılmadığından bahisle bu dönem hak edişlerinden kaynaklı alacaklarının 90.471,80-TL olduğundan bahisle bu miktar alacağın, bağımsız denetçi kuruluş … Limited Şirketi tarafından yapılan denetimler sonucu uygun görülen dolgu malzemesinden de 5 nolu hak edişte tümünün de uygun değilmiş gibi muamele ile yaptıkları kesintiler nedeniyle 586.702,00-TL alacaklarının bulunduğundan taleple belirtilen bu miktarda alacakları olduğu belirtilerek tüm bu alacak kalemlerinden dolayı taleplerin harçları ikmal edilerek temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili talep edilmiştir. Davalı vekilince, davacı alacaklarının dolgu inşaatına ilişkin sözleşmeden kaynaklı olduğu, eser sözleşmelerinde uygulanan beş yıllık zaman aşımı süresinin geçtiği belirtilerek davanın zaman aşımı yönünden reddinin istendiğini, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı, bu nedenle açılan davada hukuki yararın bulunmadığı savunmaları ile davanın usulden reddinin istendiği, ayrıca esas yönünden savunmalar ile davacının idari ve yargısal sebeplerle işe geç başlandığı ve bu nedenle zararların doğduğu iddialarının bu nedenle aylık 1.500.000,00-TL zarar doğduğu iddiasının kabul edilemeyeceğini, hak edişlere ihtirazi kayıt konulmadığını, hak ediş raporlarına itiraz edilmediğinden hak edişe bağlı alacakların talep edilemeyeceğini, iddia edildiği şekilde alacakların da mevcut olmadığını, 135.000 ton dolgu malzemesinin sözleşmeye uygun olmadığını, bu nedenle kabul edilmediğini, güzergahın bakım onarım işlerinin davacı yükleniciye ait olduğunu, Altınova Belediyesine söz konusu iş için yaklaşık 1.000.000 TL ödenmek zorunda kalındığını, bu nedenle davaya konu edilen kesinti tutarının hak edişten mahsup edildiğini, mazot farkından kaynaklı taleplerin haksız kazanç elde etmeye dönük olduğunu, akaryakıtın indirimli alındığını, 16.505 tonluk dolgu malzemesi yönünden buna ilişkin yükümlülüğün yerine getirilmemiş olduğunu, 24 ve 25 nolu hak edişlere ilişkin alacak talepleri yönünden değişikliğin hangi tür imalatlara ilişkin olduğunun belirtilmemiş olduğu, kamyonların üçüncü kişilere malzeme taşıdığı, bu nedenle trafik cezalarının ödenmekten vazgeçildiği savunmaları ile davanın reddi talep edilmiştir. Mahkemece; 01/11/2017 tarihinde “…1-Davalının zamanaşımı savunmasının REDDİNE, 2-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜ ile, -Taraflar arasında 01/01/2006 tarihli … İnşaatı Yapım İşleri Sözleşmesi ve Eki Teknik Şartname doğrultusunda davacı tarafından yapılan işler karşılığı davacının, -Hakedişlerden ödenmeyen alacak kalemi için 111.433,50-TL, -Sözleşme uyarınca fiyat farkından kaynaklı 196.161,81-TL, -Trafik cezaları nedeniyle doğan müsbet zarardan kaynaklı 364.060,50-TL, olmak üzere toplam 671.655,81-TL alacağın 11/04/2009 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, -Davacının fazlaya dair talebinin REDDİNE,…” karar verilmiş, karar için istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Istanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 2018/79 esas ve 2019/1158 karar sayılı ilamı; “…Mahkemece, yapılan yargılama sonucu alınan bilirkişi raporu doğrultusunda sadece fiyat farkı, haksız kesinti ve trafik cezaları yönünden kısmen kabul kararı verilmiş diğer talepler yönünden ise gerekli ve yeterli inceleme ve değerlendirme yapılmadan sonuca gidilmiştir. Davacı yüklenici şirket vekili istinaf taleplerinde özetle, 82 günlük bekleme süresiyle ilgili olarak, Karamürsel ASHM’nin 2006/58 D.İş dosyasından aldırılan tesbit raporunun bulunduğunu, davalı tarafından gönderilen 02.04.2009/002871 sayılı ihtarnamede yürütmenin durdurulması kararı verildiğinin kabul edildiğini, sözleşmenin 7 ve 20. maddesine göre kullanılan güzergahlardaki yollarda oluşan zararlardan davalı taraf sorumlu olduğu halde bu nedenle kendilerinden haksız olarak kesinti yapıldığını 01.06.2008-31.08.2008 tarihleri arasında yapılan malzeme nakliyesi işi için hakediş düzenlenmediğini ve faturaya bağlanarak ödenmediğini, dolgu malzemesi kontrolünü yapan … İnşaat firmasının düzenlemiş olduğu tutanaklar dikkate alınmadan sanki 5 nolu hakedişe giren tüm malzemelerin tamamının niteliğine uygun değilmiş gibi değerlendirildiğini, İmar Planında ve projelerde yapılan değişikler nedeniyle Yalakdere mevkiinde yapılan imalatlarla ilgili düzenlenen 24 ve 25 nolu hakediş alacaklarının hükmedilmediğini, kamyon başı alınan 2,00 TL kantar ölçüm ücreti yönünden fatura düzenlenmesi aksi halde bedelinin ödenmesine ilişkin taleplerinin değerlendirilmediğini ileri sürerek kararın kaldırılarak davanın tümden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı iş sahibi vekili istinaf talebinde özetle, davanın zamanaşımına uğradığını, trafik cezalarından sözleşme 20’ye göre davacı yüklenicinin sorumlu olduğunu, kaldı ki davalı tarafça ödemelerin de yapıldığını, ödemeden tek taraflı olarak vazgeçilebileceğini, talep konusu cezaların yapılan işle ilgisinin kanıtlanması gerektiğini, kapasite üstü yük nedeniyle kesilen cezalardan, zaman, akaryakıt ve personel kazanç farkının mahsup edilmesi gerektiğini, akaryakıtı ucuza alan davacı lehine fiyat farkı bedeline hükmedilemeyeceğini, fiyat farkı icmalinin hangi kısımlardan kaynaklandığının incelenmediğini, taraflar arasında yapılan ibralaşmanın dikkate alınmadığını, YİGŞ 2.bölümünde taşıma sırasında kullanılan yollarda meydana gelen hasarlardan davacı taraf sorumlu olduğu halde ilgili belediyeye kendileri tarafından ödemeler yapıldığını, hakedişlere usulünce itiraz edlimediğinden alacak talebinde bulunulamayacağını, ayıplı imalat hususunun incelenip değerlendirilmediğini, taraflarca sunulan Uzman Görüşlerinin bilirkişi raporunda ve karar gerekçesinde değerlendirilmediğini belirterek eksik incelemeyle tanzim edilen bilirkişi raporuna itibar edilerek verilen kısmen kabul kararı hatalı olup kararın kaldırılarak davanın tümden reddini talep etmiştir. Taraflar arasında deniz dolgusu yapım işi nedeniyle götürü bedel usulünde yapılmış yazılı eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu uyuşmazlık dışıdır. YİGŞ’nin hakedişlerin düzenlenmesi ve bunlara itiraz prosedürü, geçici kabul, kesin kabul ve kesin hakediş raporunun düzenlenmesine ilişkin hükümler taraflar arasında düzenlenen sözleşme metninde aynen kabul edilmiştir. O halde, özellikle yukarıda belirtilen hususlarla ilgili ve sair iddia ve taleplerin sözleşme hükümleriyle birlikte değerlendirilmesi, tarafların iddia ve savunmaları kapsamında tarafların anlaşamadıkları vakıalar ilgili taraf delillerinin tümü toplanarak, her bir alacak kalemi yönünden ayrı ayrı inceleme ve değerlendirme yapılarak sonucuna göre her birisi hakkında kabul veya red gerekçesiyle birlikte olumlu veya olusuz bir karar verilmesi gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu bu anlamda yeterli inceleme ve değerlendirme içermemektedir. Denetlenebilir olmayan raporun karara gerekçe yapılması hatalı olmuştur. Davacının 13 nolu hakedişe itirazına (ihtiyazi kayıt) yönelik iddiası, işin 82 gün durdurulduğuna ilişkin delilleri (D.iş dosyası…) yürütmenin durdurulmasına ilişkin Danıştay’ın ilgili kararı, 24 ve 25 nolu hakedişlerin ödenmediğine yönelik iddiası, kamyon başına alınan kantar parasıyla ilgili iddiası, davalı tarafın ibralaşmaya ilişkin savunması ve diğer yönlerden de ileri sürülen iddialar ve yapılan savunmalar yeterince incelenip değerlendirilmemiştir. Yukarı yapılan açıklamalara göre, her bir kalem talep yönünden ileri sürülen iddialar ve yapılan savunmalar kapsamında, tarafların tüm delilleri toplanarak yeni bir bilirkişi heyetinden tarafların istinaf itiraz sebepleri de gözetilerek, sözleşme hükümleriyle birlikte inceleme ve değerlendirme yapılarak gerekçeli, denetlenebilir hüküm kurulmasına elverişli bir bilirkişi heyet raporu alınarak önceki raporla çelişkili olan hususlar da (olması halinde) giderildikten sonra sonucuna göre yeniden esas hakkında karar verilmesi için kararın kaldırılarak, dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir…” gerekçesi ile mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Mahkemece kaldırma kararı sonrası yapılan yargılamada, Bilirkişi tarafından yapılan değerlendirmede de 82 günlük bekleme tazminatı açısından taraflar arasında yapılan eser sözleşmesine göre bayındırlık eser sözleşmesine göre Yalova ili Altınova İlçesi … bölgesinde inşa edilecek tersanenin Bayındırlık Bakanlığı tarafından onaylanmış 1/1000 dolgu imar planı doğrultusunda gerçekleştirilecek dolgu inşaatı için yapılan ihalede davacı şirket 28.000.016,60-TL fiyat teklifi ile ihaleyi almış, 01/01/2006 tarihinde sözleşme imzalanmış, 03/10/2005 tarihindeki sözleşmeye ön izin verilmesi üzerine davacı tarafından dolgu inşaatına başlanmış, ancak idare tarafından ön izin sözleşmesinin 4. Maddesiyle 301 nolu Milli Emlak Genel Tebliğinin 3/2-c maddesine aykırı inşaa faaliyetlerinde bulunulduğu gerekçesiyle 02/02/2006 tarihinde inşaat durdurulmuş, alınan idari kararla 09/03/2006 tarihinde inşaata başlanmış, Danıştay 6. Daire Başkanlığı nezdinde imar planının iptaline yönelik açılan davada Danıştayın 08/02/2006 gün 2005/5259 esas sayılı yürütme durdurma kararı sebebiyle 09/06/2006 tarihinde inşaat durdurulmuş, inşaatın idari bir kararla gecikmesi nedeniyle taraflar arasında 23/08/2006 tarihinde “… Yapım İşleri Sözleşmesine “Ek Protokol” imzalanmış, yapılan protokole göre de taraflar yürütmeyi durdurma kararının verilen dosyada yürütmeyi durdurma kararının kaldırılması ya da davanın esastan kaldırılması karara bağlanması halinde imar planının hemen onaylanması akabinde yapım işinin hemen başlayacağı ve sözleşmenin geçerli olacağı, işin başlangıç tarihinden ikinci maddede belirtilen işin başlama sürecine kadar olan döneme ilişkin davalı tersane tarafından … İnş Ltd Şti ye 600.000,00-TL bedel ödeneceği, bu miktarın … şirketinin işin tekrar başlama tarihi olan tüm ve alacak tazminatı talebine ilişkin olduğu, … şirketinin tekrar işe başlamasından önceki döneme ait başkaca herhangi bir talepte bulunmayacağı, işin 31/12/2006 tarihinden sonraya sarkması halinde bu tarihten sonraki günler için ayrıca günlük bekleme tazminatının her iki firma tarafından düzenlenecek protokol ile belirleneceği karara bağlanmış, 03/11/2006 tarihinde yürütmenin durdurulması kararının kaldırılmasına karar verilmesi üzerine davacı şirket 07/11/2006 tarihinde tekrar inşaata başlamış, tersane sahaları dolgu ve tahkikat işleri bakımından 24/09/2007, tersane alanı kanalizasyon inşaatı ise 31/10/2007 tarihinde tamamlanmıştır. Taraflar arasında 23/08/2006 tarihinde imzalanan ek protokol ile işin başlangıç tarihi 31/12/2006 tarihinden sonraya sarkması halinde bu tarihten sonraki günler için günlük bekleme tazminatının her iki firma tarafından da düzenlenecek protokol ile belirleneceği karara bağlandığı, ancak bu konuda tarafların bir protokol yapmadıkları, bu nedenle davacı şirketin davalı işverene göndermiş olduğu ihtarnamede 05/01/2007 tarihi ile 28/03/2007 tarihleri arasında 82 gün daha işin durdurulduğunun bildirildiği ve bu 82 günlük bekleme tazminatının ek protokoldeki önceki dönemde belirtilen tazminat göz önünde bulundurularak, yani taraflar arasında kararlaştırılan 600.000,00 TL üzerinden hesaplama yaptırılmış, buna göre hangi tarihler arasında inşaat yapım işinin durdurulduğu tespit edilmiş, buna göre toplamda 111 gün işin durdurulduğu ve düzenlenen protokol ve sözleşmeye göre de bekleme tazminatı hesaplanmıştır. Taraflar 82 gün bekleme tazminatı talep etmiş olduğundan 111 gün üzerinden hesaplanan bekleme tazminatının günlük bekleme tazminatı hesaplanarak eldeki verilere göre davacı şirketin talep edebileceği tazminat bedeli olarak 398.918,52-TL belirlenmiştir. – Mazot fiyatı farkı açısından yapılan değerlendirmede ise taraflar arasında yapılan ihale edilen işler için uygulanacak tip idari şartnamesinin fiyat farkı ödemesi ve hesaplanma şartları başlıklı 45. maddesinde işin yapımı sürecinde mazot fiyatlarındaki farklarında %10’u aşan bir artış gerçekleştiği takdirde birim fiyatlarda %10’u geçen miktarda fiyat farkı uygulaması yapılacağının kararlaştırıldığı buna göre dosyada mevcut olan fiyat farkı icmal belgesine göre yükleniciye ödenen bedel hak edişlerden çıkartılmak suretiyle mazot fiyat farkı 196.161,81-TL davacı yüklenicinin alacaklı olduğu, – trafik cezaları açısından ise taraflar arasındaki sözleşmenin 7. Maddesinde malzemenin nakli esnasında oluşacak her türlü kaza, ceza, zarar ve kusurlardan yüklenicinin sorumlu olacağının bildirildiği, taşıma işleri yapılırken dolgu çalışmaları esnasında malzeme çeken araçlara vermiş oldukları zarara istinaden kesilen trafik cezalarının %50’sinin davalı iş sahibi tarafından karşılanacağı, davalı iş sahibi şirketin 05/05/2007 tarih 57 nolu yönetim kurulu kararının birinci maddesiyle belirlendiği, bu nedenle de davacıya davalı işveren tarafından ödenmesi gereken kamyon ve ocak ceza bakiyesinin 364.060,50-TL olarak hesaplanmıştır. -Davalı işveren tarafından 13 nolu hakedişte kesilen 500.000,00-TL’nin irdelenmesinde ise 18/09/2007 ve 68 sayılı yönetim kurulu ile yapılacak kesintiler için hazırlanan kesintiler icmali belgesinde 1.146.051,10 TL olarak kesinti yapılmasına karar verildiği, daha sonra bu miktarın 500.000,00 TL ye düşürülmesine karar verildiği, davalı yüklenici tarafından kesintiler icmali belgesinin altına ihtirazi kayıtla 13 nolu hakedişi 18/09/2007 tarihinde imzaladığı şeklinde şerhiyle imzaladığı, 01/01/2006 tarihinde taraflar arasında imzalanan işyerleri ve işin yürütülmesi başlıklı 7. maddesinin taşıma işleri başlıklı kısmında yüklenici firmanın yükümlülüklerini, yol güzergahının yüklenici tarafından tespit edileceğini, yol güzergahının ıslahına ilişkin her türlü prosedürün yüklenici tarafından gerçekleştirileceği taraflar arasında kabul edilmiştir. Kesintiler icmali belgesinde de dolgu amacıyla kullanılan yolların nihai bakım işleri için kesildiği belirtilen 318.750,00 TL taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine uygun olarak kesintisi yapılmış, yolların asfalt kaplaması işi için kesildiği belirtilen 438.744,60-TL bedelle ilgili olarak dosyada belge bulunmadığı ve bu konuda davalı tarafından da ispata yarar bilgi ve belge ibraz edilmediğinden davacı yükleniciden bu kesintilerin yapılmaması, dolguya uygun olmayan malzeme miktarı ile ilgili tutanaklar düzenlendiğinden ve dolguya uymayan malzeme miktarı da bilirkişi tarafından hesap edilmiş olmakla iş sahibi tarafından hak edişten kesilen 500.000,00 TL’den şartnameye aykırı dolguya uygun olmayan malzeme miktarı üzerinden yapılan hesaplamaya göre tespit edilen bedel farkı tespit edilerek davalı iş sahibinin 111.443,50-TL fazla kesinti yaptığı belirlenmiştir. Proje değişikliği nedeniyle gerçekleştirilen işler ile ilgili olarak da dosya içerisinde yeterli belge bulunmadığından ve davacı bu hususu da ispat edemediğinden buna ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinafında; 82 günlük bekleme sebebiyle yapılan tazminat hesabı hatalı ve eksik olduğunu, bu yönde ek rapor alınması talebinin varolduğunu, ek rapor alınmadığını, 23 ve 24 nolu hak edişler yönünden keşif talebinin varolduğunu, mahkeme kaldırma kararında keşif hususunda kaldırma gerekçesi olmaması sebebiyle talebinin reddedildiğini fakat tüm delillerinin değerlendirilerek karar verilmesi gerektiğini, kantar ölçüm bedeli hesaplamaya katılması gerektiğini, alacak kalemlerinden malzeme bedeline karşılık ödenmeyen 135.000 TL hak ediş alacağı bilirkişi raporunda hesaplamaya katılmadığını, 13 nolu hak edişte kesintinin sebebi davalı tarafından ispat edilmediğini, 13 nolu hak edişten davacının 500.000 TL alacağı olduğunu, yeniden hesaplama yapılması gerektiğini, asıl alacak miktarına işleyecek faiz türü hatalı tespit edilerek karar verildiğini kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili istinafında; eser sözleşmesinden kaynaklı alacak istemleri 5 yıllık zaman aşımına tabi olduğunu, dava zamananışı dolduğunu, 82 gün bekleme tazminatının verilmesinin hatalı olduğunu, dosyaya bu konuda sunulan uzman görüşü mahkemece değerlendirilmediğini, davacıya 7 ay 20 gün süre verildiğini, davacı süre uzatım dışında talepte bulunmadığını ve düzenlenen hak edişlere de ihtirazı kayıt koymadığını, trafik cezalarına yönelik bilirkişi raporlarına itirazlar incelenmeden karar verildiğini, mazot fiyat farkı alacağının olmadığını, 500.00 TL davacının hak edişinden kesinti yapılması uygun olduğunu, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, dosyada bulunan 20/10/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre karar verilmiş, rapora karşı itirazlar karşılanmadan ve bu doğrultuda savunma hakkı kısıtlanarak ek rapor alınmadan karar verilmesi hatalı olmuştur. Mahkemece dosyada bulunan uzman görüşü de dikkate alınarak kaldırma kararında belirtilen hususlar incelenip değerlendirilerek ve rapora karşı itirazları da karşılar şekilde ek rapor alınarak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden bu yöndeki istinaf sebepleri de yerinde görülmüştür. Davalı tarafından ilk istinafında da zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de kaldırma kararınında mahkemece incelenmesi ve değerlendirilmesi gerektiği belirtilen vakaların sonuçlarına göre zamanaşımı süresine etkisi olabildiği ön görülerek inceleme dışında tutulmuş, bu kez yine davalı tarafından zamanaşımı itirazı ileri sürülmüş olmakla, önceki kaldırma kararınında tek tek belirtilen hususlar incelenerek sonuca göre zamanaşımı itirazının değerlendirilmesi gerektiğinden davalının bu yöndeki istinafı da yerinde görülmüştür. Her ne kadar mahkemece ara kararında önceki BAM kararında keşif yapılması ile ilgili bir belirtme yapılmaması sebebiyle keşif kararı verilemeyeceği yönünde karar oluşturmuş ise de; talep kalemlerinin niteliği ve özelliklerine göre gerekip gerekmediği mahkemece takdir edilmesi gerektiği halde BAM kararına atfen keşif talebinin reddine karar verilmesi hatalı olup, taraflarca düzenlenen hak edişlerin imzasız veya usulünce itirazı kayıtsız olduğu anlaşılmakla bu durumda keşif yapılmak sureti ile davacı iddialarının değerlendirilmesi gerektiğinden davacı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi de yerinde görülmüştür. Açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin istinaf taleplerinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Taraflar vekillerinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/10/2021 tarih, 2019/469 Esas, 2021/599 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Taraflarca yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE, 5-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 17/05/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.