Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2022/2760 E. 2023/25 K. 11.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2760
KARAR NO: 2023/25
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/06/2022
NUMARASI: 2021/1035 Esas, 2022/694 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
Birleşen İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/623 esas 2016/886 Karar sayılı dosyası;
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 11/01/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:Asıl dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli ve ilave işler bedeli alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali; birleşen dava ise cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kısmen kabul ve kısmen reddine, birleşen davanın kabulüne dair verilen karara karşı, birleşen dosyada davacı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur.Asıl davada davacı vekili, taraflar arasında düzenlenen 25/07/2014 tarihli sözleşme ile İstanbul TÜYAP Fuar alanında … Fuarı için fuar standının yapılması konusunda anlaştıklarını, davalı şirket tarafından fuar açılış gününe kadar sayısız değişiklikler istendiğini, tüm değişiklik taleplerinin davacı şirket tarafından eksiksiz yerine getirildiğini, davacı şirketin fuar organizasyon şirketinden 22/08/2014 tarihinde davalı şirketin isteğiyle değiştirilen proje için onay aldığını, ancak davalı şirketin bu tarihten sonra bile projede değişiklikler istediğini, işlerin davalı şirket tarafından kötü niyetli olarak özellikle geciktirilmeye uğraşıldığını, yapılan değişiklikler sonrasında fuara girişte ve yerleşmede sorun yaşanmadığını, aksine fuara nerdeyse ilk olarak davalı şirketin giriş yaptığını, davacı şirketin, TBK’nın 471. ve 472. maddelerine göre üstlendiği edimleri iş sahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa ettiğini, davalı şirketin fuarın bitiminden bir hafta sonra müvekkili davacıya ihtarname çektiğini, bakiye iş bedelini ödemediğini, başlatılan icra takibine itiraz edildiğini belirterek, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl davada davalı vekili, sözleşme gereğince davacı tarafa 25,000,00 TL avans ödemesi yapıldığını, fuarın açılış ve kapanış tarihlerinin 03/09/2014 – 07/09/2014 tarihleri olduğunu, organizasyonu gerçekleştiren … A.Ş.’nin başvuru yapılırken ön şart olarak fuar açılışından önceki tarih olan 25/08/2014 ile 29/08/2014 tarihleri arasında stand yapımına dair hazırlıkların bitirilmesini şart koştuğunu, davacının standı kendilerine peyderpey teslim ettiğini, standın tamamının ise 02/09/2014 tarihinde yani sözleşmede belirtilen tarihten 5 gün gecikmeyle teslim edildiğini, bu geç teslimden ötürü davalı şirketin muhasebe departmanın yalnızca açılıştan 1 gün önce çalışmaya başlayabildiğini, barkodlama işlemlerinin yetiştirilemediğini, fiyatlama kontrollerinin yapılamadığını, gecikme durumunun organizasyonu hazırlayan firma ile kendileri arasında sıkıntılar oluşturduğunu, … firması tarafından tenkit edildiği için aksaklıkları gidermek amacıyla bazı işleri farklı birkaç firmaya ihale ettiğini, bu işlerin birinin duvar paneli uygulamasını düzeltmek olduğunu ve 52.462,80 TL tuttuğunu, bir diğerinin boya işi olduğunu ve 4.130,00 TL tuttuğunu, … Mimarlık tarafından standın yetiştirilmesi konusunda sorunlar yaşandığı için alelacele teslim edildiğini, bu sebeble raflarda kırılmalar olduğunu, bu kırılmalar sonucunda ürünlerin zarar gördüğünü, prestij kaybı yaşadıklarını, sözleşmenin gecikmelere yönelik hükmünde yer aldığı üzere ”işin süresi sözleşmenin imzalanmasından itibaren başlamak üzere 28/08/2014 tarihinde saat 13:00’a kadar işverenin yerleşmesine mani olmayacak şekilde teslim edilecektir, yüklenici işi zamanında teslim etmez ise her saat için 5.000,00 TL gecikme bedeli ödemeyi kabul eder” ibaresinden yola çıkarak 600.000,00 TL gecikme bedelinin iade yükümlülüğünün doğduğunu, maddi ve manevi tazminat talep hakları saklı tuttuklarını, 25/07/2014 starihli eser sözleşmesine konu olan işin zamanında ifa edilmemiş ve ayıplı olarak teslim edilmiş olması nedeniyle, Türk Borçlar Kanunu kapsamında verilen yasal seçimlik haklarını kullanarak davacı şirkete bakiye iş bedelini ödemediklerini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Birleşen dosyada davacı vekili, taraflar arasında düzenlenen sözleşme gereğince davalı şirketin İstanbul Tüyap Fuar Alanında … Fuarı içinde yapılacak mobilya ve dekorasyon fuarına,işveren sıfatını taşıyan davacı şirket tarafından belirlenen alan içerisine, yüklenici sıfatını taşıyan davalı şirketin sözleşmede belirtilen sürelere uygun şekilde fuar standını yapmadığını, davacının zarara uğratıldığını, davalı şirketin gecikmesinden kaynaklı davacı şirketin işlerin süresinde bitirilmesi için fazladan masraf yapmak suretiyle harici firmalar ile anlaşarak fazladan bedel ödemek zorunda kaldığını, tüm bunların davalı şirketin işi süresine uygun şekilde hazırlayamaması ve teslim edememesinden kaynaklandığını belirterek, taraflar arasında akdedilmiş sözleşmeye göre belirlenen teslim tarihinin geciktirilmesinden doğan gecikme bedeli olarak 7.000,00 TL, ayıplı iş sonucu ortaya çıkan duvar paneli için ödenen 2.000,00 TL ve yine buna ilişkin boya için ödenen 2.000,00 TL ‘nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, asıl davada davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile, davalının Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 309.530,00 TL asıl alacak yönünden iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, davacının fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin alacak likit olmadığından reddine, davalı vekilinin kötüniyet tazminat talebinin koşulları oluşmadığından reddine; birleşen davada davanın kabulü ile; 11.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizini geçmemek üzere değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin hakkının saklı tutulmasına karar verilmiştir. Mahkeme kararına karşı asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş, Dairemizin 03.11.2021 tarih 2019/125 esas ve 2021/2043 karar sayılı kararı ile, asıl davada ilave imalatlar yönünden asıl iş bedelinin %35’i olabileceğine yönelik bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmiş ise de, bilirkişi tarafından ilave işlerin nelerden ibaret olduğu, bunların herbirinin bedelinin ne olduğu, sözleşme kapsamında mı sözleşme dışı iş olarak mı yapıldığı hususunda raporda herhangi bir inceleme ve açıklamanın bulunmadığı, bilirkişi tarafından öncelikle taraflar arasındaki sözleşmenin kapsamına hangi işlerin girdiğinin belirlenmesi, sonrasında yüklenici tarafça yapılan işlerin sözleşme kapsamındaki işlerden mi, yoksa sözleşme kapsamında bulunmayıp sözleşme dışı ilave iş niteliğinde mi olduğunun tespiti gerektiği, sözleşme kapsamına giren işlerin bedelinin sözleşmede 210.000,00 TL + KDV olarak belirlendiği, yapılacak işlerin birim fiyatlarının sözleşme ekindeki birim fiyat tablosunda yazıldığı, bu tabloda belirtilen iş kalemlerinin birim fiyatları ile miktarları çarpılmak suretiyle iş bedeli 250.894,50 TL olarak hesaplanıp, bu bedelden 40.894,50 TL iskonto yapılarak iş bedelinin 210.000,00 TL + KDV olduğunun kararlaştırıldığı, sözleşme kapsamındaki işlerin tamamının yüklenici tarafından yapılmış olması halinde sözleşmede belirlenen iş bedelinin hesaba esas alınması, eksik işler bulunması halinde söz konusu birim fiyatlar ve iskonto oranı dikkate alınarak hesaplanması gerektiği, sözleşme kapsamına girmeyen ilave işlerin ise, yüklenici tarafından yapılmış olduğunun tespiti halinde, yapıldığı tespit edilen bu ilave işlerin bedelinin, yapılan ilave iş miktarının sözleşme kapsamındaki asıl iş miktarına oranlanmak suretiyle hesaplanmasının hatalı olduğu, eser sözleşmelerinde sözleşme dışında kalan ilave işler yapıldığının tespit edilmesi halinde, bu iş kalemlerinden her birinin yapıldığı yıl mahalli serbest piyasa rayiç bedeli belirlenip hesaplama yapılması gerektiği, mahkemece bilirkişi kurulundan sözleşme kapsamındaki ve sözleşme dışı ilave işlerin bedelinin yukarıda belirtilen yöntemlere göre hesaplaması için ek rapor alınıp, sonucuna göre asıl iş bedeline sözleşme dışı ilave işler bedeli ilave edilip, kanıtlanan ödemeler düşülmek suretiyle yüklenicinin iş bedeli alacağının hesaplanarak, varsa bakiye iş bedeline hükmedilmesi gerektiği, öte yandan, birleşen dosyada yüklenicinin 12 saat geciktiği kabul edilerek, sözleşme gereği saati 5.000,00 TL’den toplam 60.000,00 TL gecikme cezası istenebileceği hesaplanıp, mahkemece davadaki talep miktarıyla bağlı kalınarak 7.000,00 TL cezai şartın tahsiline karar verildiği, sözleşmenin 9.maddesinde kararlaştırılan cezai şart düzenlemesi TBK’nın 179/2 maddesi kapsamında ifaya ekli cezai şart mahiyetinde olup, en geç ifa anında cezai şart alacağının talep edilmesi veya ifa sırasında cezai şart hakkının saklı tutulmuş olması gerektiği, dosya kapsamına göre işin bitirilerek teslimi anında iş sahibi tarafından cezai şart talep edilmediği gibi, cezai şart hakkının saklı tutulduğuna ilişkin itirazi kayıt da ileri sürülmediği, davalı-birleşen dosya davacısı tarafından Bakırköy 40. Noterliğinin 15.09.2014 tarih 24219 yevmiye numaralı ihtarnamenin ise işin tesliminden ve fuarın kapanmasından sonra gönderildiği anlaşılmakla, cezai şart istenmesinin koşulları bulunmamakta ise de, istinaf başvurusunda bulunan tarafın davadaki sıfatı göz önüne alınarak, bu husus aleyhe istinaf sebebi yapılmayıp, değinilmekle yetinildiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Dairemizin kaldırma kararı sonrasında mahkemece 16.05.2022 tarihli bilirkişi ek raporu alınmıştır.Yerel maahkemece 23/06/2022 tarihli karar ile, yüklenicinin iş sahibine fuar standı yaptığı, ayrıca iş sahibinden gelen talepler üzerine ek işlerin yapıldığı, ek işlere ve sözleşmele göre bedelin serbest piyasa koşullarında icra talep tarihi itibari ile toplam 308.085,00 TL olduğunun tespit edildiği, yüklenici … tarafından zayi olduğu iddia olunan mdf panellerin bedelinin serbest piyasa koşullarında icra talep tarihi itibari ile yaklaşık KDV dahil 30.000,00 TL olduğunun bilirkişi kurulunca tespit edildiği, ancak zayi olan panellerden iş sahibinin sorumlu olmadığı, düzeltmenin … tarafından uygulaması yapılan standın duvarlarının eğri olması sebebiyle kısıtlı zamanda düzeltilmesi amacıyla zaruretten yapıldığı, geç teslimden kaynaklı durumdan müştereken sorumlu olunduğu, geç teslimin en temel sebeplerinden birinin işverenin talep etmiş olduğu revizyonlar olduğu, revizyonlar sonrası 1 Eylül 2014 tarihinde tamamen teslim olunmuş olan standın ek iş gücü ile bilirkişi kurulu raporuna göre 12 saat öncesinde bitirilmiş olmasının mümkün olacağı ve 12 saatlik ekstra sürenin ürün dizilimi için yeterli bir süre olduğu, elbette bunun için … tarafından ekstra bir emek ve mesai gerekeceği, ancak yapılmış olan son revizyonlar ile tarihler karşılaştırıldığında sürenin daha da öne çekilmesinin mümkün gözükmediği, geç teslimden kaynaklı cezai şartın 5.000,00 TL x 12 Saat = 60.000,00 TL olduğu, … Mimarlığın ek işler adı altında talep edebileceği tutarın 85.285,00 TL olduğu, davacı yüklenici tarafından yapılan standın bir bölümünün ayıplı olduğu ve ayıbın ihbar süresi içerisinde davacıya bildirildiğinin tanık anlatımlarıyla sabit olduğu dikkate alındığında ayıbın giderilmesi için yapılan masrafların yükleniciden talep edilebileceği, stant duvarındaki eğriliklerin giderilmesi için dava dışı firmayla yapılan 52.462,80 TL tutarındaki ödemeden ve stanttaki boya işleri için yine dava dışı firmalara yapılan 4.130,00 TL tutarından olmak üzere toplamda 56.592,80.-TL tutarından davacının (birleşen davada davalı) sorumlu olduğu, davacı (birleşen davada davalı) .. Mimarlığın 25.000,00 TL peşinat almış olduğu ve sözleşme bedeli olan 247.800,00 TL’den bu peşinat tutarı düştüğü taktirde kalan meblağın 222.800,00 TL olduğu, ek işlere yönelik kabul edilen 85.285,00 TL’lik bedelin bu meblağ üzerine eklenmesi ile davacının (birleşen davada davalı) bakiye iş bedeli alacağının toplam 308.085,00 TL olduğu, bilirkişi kurulunun istinaf kaldırma ilamı doğrultusunda hazırladığı rapora göre sözleşmeye konu eksik iş bulunmadığı, ayıplı işin bulunduğu anlaşıldığından asıl davanın kısmen kabulü ile davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 308.085,00 TL asıl alacak yönünden devamına, birleşen dava dosyasında istinaf ilamına göre her ne kadar cezai şart talebinin yerinde olmadığı belirlenmiş ise de bu hususun istinaf sebebi yapılmaması nedeniyle birleşen davacı yararına kazanılmış hak oluşturturduğu, bu nedenle birleşen davada da talep ile bağlı kalınarak ayıp giderim bedeli ve cezai şart alacağı olarak istenen 11.000,00 TL’nin davadan önce temerrüt söz konusu olmadığından dava tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizini geçmemek üzere avans faizi ile birlikte davalı yükleniciden tahsili davacı iş sahibine verilmesi, alacak likid olmaması sebebiyle davacının icra inkar tazminat talebi ile davalının kötüniyet tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçeleriyle, asıl davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, davalının Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 308.085,00 TL asıl alacak yönünden iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, davacının, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin alacak likit olmadığından reddine, davalı vekilinin kötüniyet tazminat talebinin koşulları oluşmadığından reddine; birleşen davanın kabulü ile, 11.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizini geçmemek üzere değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin hakkının saklı tutulmasına karar verilmiştir. Asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili istinaf dilekçesinde, iş sahibi ile yüklenici şirket arasında İstanbul Tüyap Fuarında düzenlenmiş olan … Fuarı için davacı şirketin fuar standı yapma işlerini yürütmek üzere 25.07.2014 yılında sözleşme imzalandığını, yüklenici olan davacının yükümlüklerini yerine getirmediğini, davalı şirketin ciddi prestij ve maddi kayıplara uğramasına sebebiyet verdiğini, davacı şirketin TBK m.112 gereğince kusurun kendine yüklenemeyeceğine ilişkin bir belge sunmadığı gibi kusursuz olduğunu ispatlayamadığını, davalının katılacağı … A.Ş. organizatörlüğünde 03.09.2014 – 07.09.2014 tarihleri arasında düzenlenecek mobilya ve dekorasyon fuarına katılmak talebiyle başvuruda bulunduklarını, organizatör firma tarafından kabul edilen bu başvuruya ilişkin olarak ön şart, 25.08.2014 ile 29.08.2014 tarihleri arasında tüm hazırlıkların bitirilmesi olduğunu, davacı yüklenici ile sözleşmede de görülebileceği üzere işin teslim tarihi 28.09.2014 saat 13:00 olarak kararlaştırıldığını ancak yükleniciye sağlanan tüm kolaylıklara rağmen en geç 29.08.2014 bitirilmesi gereken stant yapım işini 02.09.2014 tarihinde bitirebildiğini, yüklenici tarafından yapılan işin dikkatsiz ve özensiz şekilde hazırlanması sebebiyle hazırlanan stantda eğilme, kırılma, dağılma gibi artı sorunlarla karşılaştıklarını, teslim ettikleri tarih 02.09.2014 tarihi olması sebebiyle teslim tarihinden tam olarak 5 gün gecikme ile iş teslimi özensiz şekilde gerçekleştirdiklerini, geç teslim sebebiyle ürünlerini dizilimi ve dekorasyon çalışmaları bitirilmeden fuara katılmak zorunda kalmaları sebebiyle prestij kaybına uğradıklarını, mahkeme kararında işbu gecikmelerin davalı şirket tarafından istenilen revizyonlar yahut ek işler nedeniyle yaşandığı şeklinde hatalı bir sonuca ulaştığını, dosya kapsamına sunulan hiçbir mail içeriği ek yahut yeni bir iş talebine ilişkin talepleri bulunmadığını, davacı tarafta ek iş talebine ilişkin istemlerini ispat edemediğini, davacı yüklenici edimini peyder pey teslim etmiş ancaka ayıplar sebebiyle eksik ve ayıplı işler için 3.bir şirket ile anlaşmak zorunda kaldıklarını, bu sebeple hem ayıplı mal teslimi hem geç teslim ile temerrüde düşülmüş olması itibariyle gecikme bedeli hak ettiklerini ancak mahkemenin hatalı hesapladığını, imalatların ayıplı olduğu bilirkişi heyet raporuna itiraz edilmemesi ve ayrıca verilen kararı istinaf edilmemesi itibariyle davacının kabulünde olduğunu, davacı alacağı ayıp miktarında indirim yapılmamasının hatalı olduğunu, ayıp miktarının hesaplanmış olması sebebiyle toplam iş bedelinden indirilmesi gerekirken ayrıca ayıp miktarı itibariyle alacağın olduğuna ilişkin bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, mahkemenin ilk kararına dayanak oluşturan bilirkişi raporunda ilave işlerin oranın %35 olarak belirlenerek toplam 86.730,00 TL olarak kabul edilerek karar verildiğini, Bölge Adliye Mahkemesinin bu hesaplama yöntemini hatalı bulunarak kararı geri kaldırdığını, ancak mahkemenin aldığı ek raporda ilave iş bedelini 85.285,00 TL olarak belirlediğini, bu bedelin nasıl hesaplandığının belli olmadığını, bilirkişinin sadece iş kalemi ve türünü yazdığını, sadece tahmin usulü ile rapor hazırlandığını, hesaplamanın piyasa rayici yerine davacının işler için sunmuş olduğu fiyat teklifinin baz alındığını, fuar sonrasında tüm ürünler söküldüğünden yerinde inceleme yapılamadığını, fotoğraf üzerinden inceleme yapıldığını, oysa davacının yapmış olduğu işleri kesin ve net olarak ispat etmesi gerektiğini, bilirkişi heyetinin stand yerleşimi için 12 saat içinde yapılacağı ve bu süre için cezai şarttan indirim yapılmak suretiyle hatalı bir karar verildiğini, kendilerine iş teslimi yapılmadığını, dosyaya sunulan bir tutanak bulunmadığını, yapılan işi mevcut haliyle kabul etmelerinin mümkün olmadığını, fuara katılmaları gerektiğinden mecburiyetten standı kullanmak zorunda kaldıklarını, bu sebeple bilirkişi raporunda 12 saat üzerinden hesaplanan cezai şart miktarı ve istinaf ilamındaki cezai şart koşullarının oluşmadığı belirlemesinin hatalı olduğunu, İstanbul Tuyap … Fuarı için 20.08.2014 tarihinde toplam 8200 parça ürünün 8 kamyonluk bir nakliye aracında bekletildiğini, ürünlerin 1100 adet koli içerisinde toparlandığını, ürünlerin karma şekilde kolilere yerleştirilmiş olup sadece kolilerin fuar alanına taşınmasının 8 saat civarında sürdüğünü, taşınan kolilerin açılarak teker teker barkotlama yapıldığını, ortalama 8 saatte barkotlanan ürünler grubuna göre ilgili bölüme taşındığını, ürünlerin temizliğinin fuar alanında gerçekleştirildiğini ve ortalama 9 saatte temizlikleri biten ürünlerin dekorasyon ekibine devredilerek dekorasyon çalışmalarının tamamlandığını, 5-6 kişilik dekorasyon ekibinin ortalama 24 saat içerisinde bu çalışmaları ancak tamamlayabildiğini, ürün taşıma ve boşaltma için 24 kişilik ekibin 19-22 saat, ürün barkotlama ve gruplandırma için 14 kişilik ekibin 18 saat, ürün temizlik için 8 kişilik ekibin 9 saat, ürün dekorasyonu için 5 kişilk ekibin 24 saat çalıştıklarını, davalı şirketin 8 kamyonu 3 gün boyunca fuar otoparkında bekletmek zorunda kaldığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda standa ürünlerini yerleştirebilmesi için yeteri görülen 12 saatlik sürenin hesabının hatalı bir şekilde yapıldığını, bu sebeple davacı … Mimarlık’ın ödemesi gereken cezai şartın asıl gecikme süresinden hatalı olarak çok düşük bir şekilde tespit edildiğini, sözleşme gereğince geciktiği her saat başına 5.000,00TL’den toplamda gecikme süresi olan 5 gün ile çarpıldığında toplamda 600.000,00TL gecikme bedelinin tahsili gerektiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Taraflar arasında 29.07.2014 tarihli Tüyap fuar alınında … fuarı içinde yapılacak mobilya ve dekorasyon fuarında stand kurulmasına yönelik eser sözleşmesi düzenlenmiştir. Sözleşmede, toplam keşif bedelinin 210.000,00 TL + KDV olduğu, avans olarak 25.000,00 TL nakit ödeme yapılacağı, işin sözleşmenin imzalanmasından itibaren başlamak üzere 28.09.2014 tarihinde saat 13.00’ e kadar teslim edilmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Fuar organizasyon görevlileri tarafından 29.08.2014 tarihinde saat 14:48’de, 30.08.2014 tarihinde ve 31.08.2014 tarihinde saat 17:20’de tutanak tutularak davacı yüklenici tarafından stand kurulma çalışmalarının devam ettiği, ancak kurulan stantlarda eğrilik olduğu belirtilmiştir. Yine 01.09.2014 tarihli tutanak ile saat 14:00-15:00 saatleri arasında, 30.08.2014 tarih saat 19:00-20:00 saatleri arasında, hediyelik bölümü kısmında duvara monte edilmiş sol köşedeki raflardan ortadaki rafın yerinden kurtularak devrildiği ve ürünlerin kırıldığı tutanak altına alınmıştır. Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasından, davacı şirketin davalı aleyhine 410.390,43 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçlu vekilinin süresinde borca itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğu anlaşılmaktadır. Sözleşme kapsamına giren işlerin bedeli sözleşmede 210.000,00 TL + KDV olarak belirlenmiş olup, yapılacak işlerin birim fiyatları sözleşme ekindeki birim fiyat tablosunda yazılmıştır. Bu tabloda belirtilen iş kalemlerinin birim fiyatları ile miktarları çarpılmak suretiyle iş bedeli 250.894,50 TL olarak hesaplanıp, bu bedelden 40.894,50 TL iskonto yapılarak iş bedelinin 210.000,00 TL + KDV olduğu kararlaştırılmıştır. Sözleşme kapsamındaki işlerin tamamının yüklenici tarafından yapılmış olması halinde sözleşmede belirlenen iş bedelinin hesaba esas alınması, eksik işler bulunması halinde söz konusu birim fiyatlar ve iskonto oranı dikkate alınarak hesaplanması gerekmektedir. Sözleşme kapsamına girmeyen ilave işlerin ise, yüklenici tarafından yapılmış olduğunun tespiti halinde, yapıldığı tespit edilen bu ilave işlerin bedelinin, yapılan ilave iş miktarının sözleşme kapsamındaki asıl iş miktarına oranlanmak suretiyle hesaplanması hatalıdır. Eser sözleşmelerinde sözleşme dışında kalan ilave işler yapıldığının tespit edilmesi halinde, bu iş kalemlerinden her birinin yapıldığı yıl mahalli serbest piyasa rayiç bedeli belirlenip hesaplama yapılması gerekmektedir. Dairemiz kararı doğrultusunda mahkemece 16.05.2022 tarihli ek bilirkişi raporu alınmış olup, bilirkişi raporu gereğince sözleşme kapsamı dışında yapılan ek işler bedeli olarak yeni cephe toplam maliyeti 59.885,00 TL, avize karkası eklentisi için 5.900,00 TL ve diğer işler bedeli 19.550,00 TL olmak üzere toplam 85.285,00 TL olduğu bildirilmiştir. Somut olayda, taraflar arasındaki sözleşme gereğince davacı yüklenici tarafından edimlerinin tamamlandığı ve ek işlerin yapılmış olduğu ancak yükleniciye verilen süre içerisinde edimini hazır edilmediği gecikmeye sebebiyet verdiği, edimlerinde yer alan duvar paneli yeniden yapılmak zorunda kalındığı ve boya yapılmak durumunda kalınmış olduğu anlaşılmaktadır. Mahkeme tarafından asıl ve birleşen davalar yönünden Dairemiz kaldırma kararı doğrultusunda alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre yerel mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmuştur. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı-birleşen davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/06/2022 tarih ve 2021/1035 Esas, 2022/694 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı-birleşen davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Asıl davada alınması gereken 21.045,28 TL nisbi istinaf karar harcından davalı-birleşen davacı tarafça peşin olarak yatırılan 5.261,32‬ TL harcın mahsubu ile bakiye 15.783,96‬ TL harcın davalı-birleşen davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,3-Davalı-birleşen davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 11/01/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.