Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2022/2439 E. 2022/1841 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2439
KARAR NO: 2022/1841
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/04/2022
NUMARASI: 2022/85 Esas, 2022/302 Karar
DAVA: Tanıma ve tenfiz
DAVA TARİHİ: 06/10/2020
BİRLEŞEN İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2021/350
ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA:
DAVANIN KONUSU: Tanıma ve tenfiz
KARAR TARİHİ: 02/11/2022
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkili ile Polikon – Karamaden adi ortaklığı arasında sözleşme imzalandığını, müvekkilinin yüklenici olduğu bu sözleşmedeki tüm edimlerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini ancak davalıların oluşturduğu adi ortaklığın kendilerine ıslak imzalı hak ediş belgeleri vermelerine rağmen ödemede bulunmadıklarını, Cezayir’den de paralarını kaçırdıklarını, yapılan yargılama sonucunda Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti Tipaza Yargı Meclisi Cheraga Mahkemesinin 03/05/2020 tarihli ve … numaralı kararının verildiğini ve kesinleştiğini belirterek; kararın tanınmasına ve tenfizine karar verilmesini istemiştir. Davalı Karamaden … Ticaret Limited Şirketi vekili, davacı şirketle müvekkili şirket arasında bugüne kadar hiç bir ticari ilişkileri bulunmadığını, davacıya hiçbir iş yaptırmadıklarını, böyle bir iş yapıldığına dair kendilerinde kayıtta bulunmadığını; müvekkili şirketin … AŞ ile kurdukları adi ortaklığın Cezayir’de ve Cezayir Konut Bakanlığına bağlı AADL idaresinden ihale yoluyla iş aldığını fakat teminat mektubu temin edemediklerinden dolayı bu teminat mektubunu alabilen … ve Sanayi Limited Şirketine 01/09/2014 tarihinde işi yazılı bir sözleşme ile devrettiklerini; adi ortaklığın hisselerinin yönetim sorumluluğunun tamamen … inşaata devrettiklerini; söz konusu adi ortaklığın Cezayir’de kayıtlı olduğunu; … İnşaat ve Sanayi Limited Şirketine devir işleminin de Cezayir yetkililerince onaylandığını, bu nedenle adi ortaklığın tek ortağı olan … ve Sanayi Limited Şirketinin sorumluluğunun söz konusu olabileceğini savunmuştur. Davalı … Taahhüt ve Ticaret Anonim Şirketi temsilcisi, aynı hususları tekrar ettiği ve sorumluluğun kendilerinde değil adi ortaklığın hisselerini devir alan … ve Sanayi Limited Şirketinde olabileceğini savunmuştur. Birleşen davada davacı vekili, yabancı mahkeme kararının davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi yönünden de tanınması ve tenfizini istemiştir.Birleşen davada davalı … Şirketi vekili, müvekkilinin adresinin Ankara’da olduğunu, MÖHUK 51. madde gereğince müvekkilinin Türkiye’deki yerleşim yeri Ankara olduğu için iş bu davanın Ankara’da açılması gerektiğini, yetki yönünden davanın reddi gerektiğini, zorunlu ara buluculuk dava şartının yerine getirilmemiş olduğunu; ayrıca müvekkiline husumet düşmediğini, tanıma ve tenfizi istenen kararda müvekkilinin isminin bulunmadığını; bu nedenle dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, tanıma ve tenfiz talep edilen kararda davalının … Karamaden adi ortaklığı olduğunu; bu adi ortaklığın Cezayir Şubesinin davalı gösterildiğini, bu nedenle söz konusu kararın Cezayir’de uygulanması mümkün iken dava açmakta davacının hukuki yararı bulunmadığını; tenfiz istenen kararda müvekkilinin mahkeme nezdinde temsil edilmediğini, bu nedenle kamu düzeni gereğince davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davada mütekabiliyet koşulunun bulunduğu, davacı tarafın karar ve eklerinin Türkçe tercümesini sunduğu, kararın orijinal ve apostilli şerhinin de sunulmuş olduğu, sunulan yabancı mahkeme kararı incelendiğinde, davalısının… adi ortaklığı olarak gösterildiği, bu adi ortaklığın Cezayir’de bulunan şube adresine tebligat çıkarıldığı, bu nedenle davalıların davayı takip etmemelerinden kaynaklanan bir sebebin kamu düzeni yapılamayacağı; söz konusu adi ortaklığın pay durumunun aşağıda açıklanacağı üzere her üç davalı şirkette adi ortaklıkta hissedar olduğu için artık davadan haberdar olmadıkları, kendilerini temsil ettiremedikleri şeklindeki savunmalarının da yerinde olmadığı, kamu düzeninin tebligat yönünden hukukumuza aykırı olmadığının kabul edildiği, öte yandan baştan … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile … Taahhüt ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından kurulmuş olan … adi ortaklığının %95 hissesinin bilahare … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından devir alındığı, söz konusu devrin Türkiye’deki ticaret siciline işlendiği; davalı şirketlerin cevap dilekçelerinde de bu hususun kabul edilmekte olduğu; Cezayir makamlarınca da bu hususun tescil edildiği; …İnşaat Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile … Taahhüt ve Ticaret Anonim Şirketlerinin de halen %2,5’er hisse ile adi ortaklığa ortak oldukları; tanınması ve tenfizi talep edilen kararda davalı olarak … adi ortaklığının yer aldığı ve böylece bu adi ortaklığın %95 hissesinin … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine diğer %2,5’erden toplam %5 hissesinin de kök dosyanın davalısı olan şirketlere ait olduğu, bu nedenle tanıma ve tenfizi istenen hükmün hem birleşen dosyanın davalısı tarafından hem de kök dosyanın davalıları tarafından tanınması gerektiği, zira her üçünün de bu hükümden sorumlu olacağı nazara alınarak, her ne kadar … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi yetki itirazında bulunmuş ise de, kök dosyanın davalıları ile adi ortaklık hükümleri gereğince müteselsil sorumluluklarının bulunduğu, kök dosyanın davalılarının adreslerinin de mahkeme sahasında olması sebebiyle birden çok davalının bulunduğu taktirde davalılardan birinin ikametgahında dava açılabileceği kabul edilmek suretiyle mahkemenin yetkili olduğundan birleşen dosyanın davalısının yetki itirazına bu nedenle itibar edilmediği, tanıma ve tenfizi istenen hükmün de MÖHUK gereği tanıma ve tenfiz şartlarını taşıdığı gerekçeleriyle, asıl davanın ve birleşen İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/350 Esas sayılı dosyasındaki davanın kabulü ile, Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti Tipaza Yargı Meclisi Cheraga Mahkemesinin 03/05/2020 tarihli ve … numaralı kararının tanınması ve tenfizine, tedbir talebinin dosya kapsamına nazaran reddine karar verilmiştir. Karara karşı, taraf vekillerince istinaf talebinde bulunulmuştur. Mahkemece, ihtiyati tedbir/ihtiyati haciz talebi yönünden ayrıca 16/09/2021 tarihli ara kararı oluşturulmuş olup, mahkemece, tanıma ve tenfize ilişkin kararın Türkiye’de uygulanabilmesi için kararın kesinleşmesinin gerekli olduğu, ancak henüz kararın kesinleşmediği, bu nedenle Türkiye’de uygulanabilirliğinin bulunmadığı, ihtiyati haciz ya da ihtiyati tedbir için kuvvetle muhtemel bir alacağın bulunması gerektiği, ancak henüz yabancı mahkeme kararının ilam niteliğinde bulunmadığı, yabancı mahkeme kararında kimin haklı olduğu konusunda da kararın içeriğine girilip inceleme yapılamayacağı gerekçesiyle, davacı tarafın asıl ve birleşen dosya davalıları yönünden istediği ihtiyati tedbir/ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkemece verilen ihtiyati tedbir/ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin karara karşı davacı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur. Dairemizin 27/01/2022 tarih ve 2022/123 esas, 2022/137 karar sayılı kararı ile, 492 sayılı Harçlar Kanununun “Yabancı Mahkeme İlamları” başlıklı 4. Maddesinde; “Yabancı bir mahkeme tarafından verilen ilamların tenfizi için açılacak davalardan, bu ilamlarda hükmolunmuş şeyin değeri, nevi ve mahiyetine göre (1) sayılı tarife gereğince harç alınır.” hükmünün öngörüldüğü, öte yandan Harçlar Kanununun 32. Maddesi gereğince, yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılmayacağı hükmünün düzenlendiği, buna göre, mahkemece dava açılırken nispi harç alınması veya maktu harcın dava değeri göz önüne alınarak Harçlar Kanununun 32. Maddesi gereğince nispi harç miktarına göre eksik kalan kısmının davacı tarafa tamamlatılması gerektiği, osya kapsamına göre, Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti Tipaza Yargı Meclisi Cheraga Mahkemesinde görülen ve tanıma ve tenfizi istenilen davada davalılar aleyhine 48.555.783,16 Cezayir Dinarının tahsiline hükmedildiğinden, mahkemece bu miktar esas alınarak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca Alım Satıma Konu Olmayan Dövizlere İlişkin Bilgi Amaçlı Kur Tablosundaki dava tarihindeki Cezayir Dinarı döviz kuru esas alınarak eksik nispi karar ve ilam harcının tamamlatılması için davacı vekiline kesin süre verilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Dairemizin kaldırma kararı üzerine yerel mahkemece, 21/04/2022 tarihli duruşmada eksik harcın 19/04/2022 tarihinde 49.457,81 TL nispi harcın davacı tarafça yatırıldığı, harç eksikliğinin giderildiği gerekçesiyle; davanın ve birleşen İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/350 esas sayılı dosyasındaki davanın kabulü ile, Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti Tipiza Yargı Meclisi Cheraga Mahkemesinin 03/05/2020 tarihli ve … numaralı kararının tanınması ve tenfizine, tedbir talebinin dosya kapsamına nazaran reddine karar verilmiştir. Davalılardan … Sanayi ve Tic. Ltd.Şti. vekili istinaf dilekçesiyle, davacı tarafın tanıma ve tenfiz istediği evraklardaki şirket unvanının … olduğunu, davalı şirketlerin unvanının farklı olduğunu, davalının Cezayir’de bir takım faaliyetlerde bulunmuş ise de, tanıma ve tenfizi istenen karardaki şirketin Cezayir’de vergi numarası olan bir şirket olduğunu, Türkiye’de böyle bir şirketin bulunmadığını ayrıca tanıma ve tenfize konu kararın ve dava dilekçesinin davalı şirkete tebliğ edilmediğini, savunma haklarını kullanamadıklarını, bu nedenlerle kararın kaldırılmasını, yeni bir karar verilmesini veya istinaf mahkemesinde davanın yeniden görülmesini talep etmiştir. Davalılardan … Taah. ve Tic. A.Ş. vekili istinaf dilekçesiyle, davacının dava dilekçesinde Polikon- Karamaden adi ortaklığı arasında sözleşme imzalandığını, davacının yüklenici olduğu bu sözleşmedeki tüm edimlerini yerine getirdiğini ancak adi ortaklığın kendilerine ıslak imzalı hakediş belgeleri vermelerine rağmen ödemede bulunmadıklarını ve Cezayir’den paralarını kaçırdıklarını belirterek adi ortaklık aleyhine tanınmasını ve tenfiz edilmesini talep eden karar aldıklarını kararın kesineştiğini belirterek talepte bulunduklarını, gerekçeli kararın kendilerine usulüne uygun tebliğ edilmediğini, 08/11/2021 tarihinde kararı haricen öğrendiklerini, yokluklarında verilen kararı kabul etmediklerini, istinaf taleplerinin kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Birleşen dosya davalısı … San. Tic. Ltd.Şti. Vekili istinaf dilekçesiyle; asıl davada müvekkili şirket yönünden hüküm kurulmadığını, gerekçeli kararda asıl davada kendilerine yer verilmediğini sadece birleşen davada davalı olarak gösterildiklerini, asıl davada dahili davalı sıfatı olmasına rağmen gerekçeli kararda müvekkili şirket yönünden hüküm kurulmamış olmasının usule aykırı olduğunu, sırf bu yüzden kararın kaldırılması gerektiğini, ayrıca yetki itirazında bulunduklarını, yetki itirazının davalılardan birinin ikametgahında dava açılabileceği kabul edilerek reddine karar verildiğini, oysa ki Cezayir Mahkemesi kararının davalısı olarak kabul ettiği adi ortaklığın adresinin Ankara olduğunu, dolayısıyla ortak yetkili mahkemelerin Ankara mahkemeleri olduğunu, yetki yönünden davanın reddi gerektiğini, davaya konu karar tercümeleri arasında çelişki olduğunu, zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediğini, ayrıca husumet itirazları bulunduğunu, tenfizi istenen karardaki davalının … olarak gösterildiğini, kararın çeviriye esas alınması halinde davanın adi ortaklık aleyhine dahi açılmadığını, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, yetki aşımı yapılarak verilen kararın kaldırılması talebiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dosyanın incelenmesinde; asıl davanın tenfizi istenen Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti Tipaza Yargı Meclisi Cheraga Mahkemesince verilen kararın ilam niteliğinde olmadığı bir nevi ihtiyati haciz kararı niteliğinde olduğu anlaşılmakla MÖHUK ‘un 50/1 maddesinde yabancı mahkemelerce verilen ve kesinleşen ilamın Türkiye’de yetkili Mahkemece tenfiz edilebileceği hükme bağlandığından, somut olayda tanıma ve tenfiz kararı verilmesinin yasal şartları bulunmamaktadır. Öte yandan birleşen davada davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti Tipaza Yargı Meclisi Cheraga Mahkemesince verilen kararda taraf olarak görülmediği gibi bu karara esas alınan sözleşmenin de tarafı olarak görülmediğinden, davalı … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, asıl davada davalılar vekilleri ile birleşen davada davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, yerel mahkeme kararının HMK’nın 353/1-b-2. bendi gereğince kaldırılarak, asıl davanın reddine, birleşen davanın pasif husumet yokluğundan reddine dair yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiş, ayrıca ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen ara karara karşı da istinaf talebinde bulunulmuş ise de, davanın esas ve usul yönünden reddine karar verildiğinden bu taleplere ilişkin istinaf talebinin de reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)1-Asıl davada davalılar vekili ile birleşen davada davalı vekilinin istinaf taleplerinin KABULÜNE, İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen ara karar yönünden yapılan istinaf başvurusunun REDDİNE, 2-İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/04/2022 tarih ve 2022/85 Esas, 2022/302 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3- Asıl Davanın REDDİNE, 4-Birleşen davanın pasif husumet yokluğundan REDDİNE,
B) İLK DERECE YARGILAMASI YÖNÜNDEN Asıl dava dosyasında; 1-Alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan toplam 49.512,21 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 49.431,51 TL harcın kararın kesinleşmesini takiben ve istek halinde davacı tarafa İADESİNE, 2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 3-Davalı …San.ve Tic.Ltd.Şti tarafından yapılan 8,50 TL posta masrafı, 162,10 TL ilk istinaf başvurma harcı olmak üzere toplam 170,60 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …İnşaat Mad.San.ve Tic.Ltd.Şti’ne VERİLMESİNE, 4-Davalı … Taahhüt ve Tic.AŞ tarafından yapılan 162,10 TL ilk istinaf başvurma harcı yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş.’ne VERİLMESİNE, 5-Davalılar … Mad.San.ve Tic.Ltd.Şti ve… Tic.AŞ kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 237.977,97 TL nispi vekâlet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara VERİLMESİNE, Birleşen dava dosyasında; 1-Alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,3-Davalı tarafından yapılan 162,10 TL ilk istinaf başvurma harcı yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN1-Davalılar tarafından yatırılan istinaf karar harçlarının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa İADESİNE,2-Davalı Karamaden İnşaat Mad.San.ve Tic.Ltd.Şti tarafından yapılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı Karamaden … Ltd.Şti.’ne VERİLMESİNE, 3-Davalı … Taahhüt ve Tic.AŞ tarafından yapılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 66,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 286,70 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş.’ne VERİLMESİNE, 4-Davalı … San.ve Tic.Ltd.Şti. tarafından yapılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı … San.ve Tic.Ltd.Şti.’ne VERİLMESİNE, 5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 6-Gerek ilk derece gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa İADESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 02/11/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.