Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2022/1388 E. 2022/1023 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1388
KARAR NO: 2022/1023
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/03/2022
NUMARASI: 2022/83 Esas, 2022/82 Karar
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 24/05/2022
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; Müvekkili firma ile davalı firma arasında 28/04/2021 tarihli 25X60 Hatıl Üzeri Barınak sözleşmesi düzenlendiğini, sonrasında ise 12/07/2021 tarihinde bir sözleşme daha düzenlenerek ödemelerin ne şekilde yapılacağının düzenlediğini, buna göre 13/07/2021 tarihinde 62.500,00-TL bedelli, 15/08/2021, 15/09/2021, 15/10/2021 ve 15/11/2021 vadeli 4 adet senetin davalı tarafından müvekkili firmaya verildiğini, 27/07/2021 tarihinde ise 76.500,00-TL bedelli ve 15/12/2021, 15/01/2022 vadeli iki adet senetin davalı tarafından müvekkili firmaya verildiğini, müvekkili firma tarafından 18/11/2021 tarihinde … numaralı 558.140,00 TL bedelli fatura düzenlendiğini, senet alacakları mahsup edildikten sonra müvekkili firmanın 125.140,00-TL faturadan kaynaklı bakiye alacağı bulunduğunu, bu alacağa ilişkin olmak üzere Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takip başlattıklarını, senetlerden 15/11/2021 vadeli olan senet süresi içersinden ödenmediğinden Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında takibe konulduğunu, ihtiyati hacizle başlatılan takipte yapılan malvarlığı sorgusunda davalı şirket adına kayıtlı 7 adet araç kaydı bulunduğunu, daha sonrasında davalı şirket tarafından ödeme yapılması üzerine icra dosyası kapatıldığını, 15/01/2022 vadeli 76.500 TL bedelli olan senedin ödenmemesi üzerine yine Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında yapılan malvarlığı sorgusunda ise davalının 3 adet aracının kaydı bulunmakta olduğunu, yapılan fiili hacizde işbu davaya konu çadır inşaatının yapıldığı çiftliklerin, müştemilatın ve içindeki hayvanların ise BÜYÜKÇEKMECE … İCRA MÜDÜRLÜĞÜNÜN … ESAS SAYILI İCRA TAKİBİNE İTİRAZ TARİHİNDEN SONRA muvazaalı olarak üçüncü şahıslara devrinin yapıldığının tespit edildiğini, bu talepte bulunduğumuz tarih itibariyle de Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davalı tarafından ödeme yapılmadığını ve dosyadaki hacizlerin devam ettiğini, dolayısıyla mevcudunu eksiltme teşebbüsünde olan davalının, Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasındaki borcunu ödenmesi halinde müvekkilinin Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasındaki alacağının semeresiz kalma ihtimali olduğundan ve borçlunun kötü niyetli davranışlarının önlenmesi açısından ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiğini, bu nedenlerle borçlunun menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; somut olayda ihtiyati haciz talep edenin sunduğu belgeler alacağın varlığını ve muaccel zlduğunu yaklaşık ispata yeterli olmayıp, yargılamayı gerektirdiği, İİK 257. Maddede öngörülen ihtiyati haciz şartları oluşmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinafında, yaklaşık ispat için dosyada yeterli delillerin bulunduğunu, borcun muaccel olduğunu, davalının mal varlığını muvazaalı olarak elinden çıkardığını ve mal kaçırdığını, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı yüklenici bakiye iş bedelinin tahsiline yönelik ihtiyati haciz talep etmekte, davalı iş sahibi ise işin süresinde teslim edilmediğini, gecikme cezası alacağı bulunduğunu ve eksik imalat yapıldığını iddia ederek ihtiyati haciz talebinin reddini talep etmiş, mahkemece ihtiyati haciz talebinin yasal şartları oluşmadığından bahisle talebin reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince istinaf edilmiştir. İİK’nın 257. maddesinde rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, vadesi gelmemiş borçtan dolayı ancak borçlunun belirli bir yerleşim yerinin bulunmaması veya mallarını gizleme, kaçırma, kaçma gibi alacaklının haklarını ihlal eden eylemlerde bulunması halinde ihtiyati haciz kararı verilebileceği düzenlenmiştir. İhtiyati haciz talep eden taraf, öncelikle dilekçesinde dayandığı ihtiyati haciz sebebini belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır. Dosya kapsamı değerlendirildiğinde; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, tarafların iddia ve savunmalarına göre alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden, İİK’nın 257.maddesindeki şartlar ve yaklaşık ispat koşulu henüz gerçekleşmemiştir. Davalı taraf eksik imalat bedeli olduğunu ve gecikme cezası alacağı bulunduğundan bahisle 43.700 TL alacaklı olduğunu ve davacıya borcu bulunmadığını iddia etmekle, bu durumda tarafların iddialarının haklılık durumlarının açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Bu nedenle mahkemece dosya kapsamındaki delillerin değerlendirilmesi suretiyle davacının ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Yaklaşık ispat kriterleri ile sunulacak delillere göre talep halinde ihtiyati haciz şartlarının her zaman yeniden değerlendirilebileceği göz önüne alındığında davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/03/2022 tarih ve 2022/83 Esas, 2022/82 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 24/05/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.