Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2021/94 E. 2021/678 K. 01.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/94
KARAR NO : 2021/678
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/02/2019
NUMARASI: 2012/58 Esas, 2019/144 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 01/04/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Asıl dava, alt yapı ve deplase işlerinin yapılması işini konu alan yazılı eser sözleşmesi ilişkisine dayalı alacak istemiyle başlatılan faturaya dayalı haciz yoluyla yapılan takiplere yönelik itirazın iptali ile icra inkar tazminatının tahsili; birleşen dava ise, avans alacağının tahsili için yapılan takibe yönelik itirazın iptali ile icra inkar tazminatı talebine ilişkin olup; mahkemece, asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince süresinde ve usulünce istinaf edilmiştir. Davacı/birleşen dosya davalısı taşeron, davalı/birleşen dosya davacısı ise yüklenicidir.Davacı taşeron faturaya bağlı hakediş alacakları ile sözleşme dışı ve ilave işler bedelinin tahsili amacıyla başlattığı takiplere davalı tarafından haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürmüş; davalı yüklenici ise, asıl davanın reddi ile birleşen davasına konu takiple avans alacağının tahsilini istemiştir. Mahkemece yargılama sırasında keşfen yapılan bilirkişi incelemesi sonucu alınan bilirkişi raporunu hükme esas alarak asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince istinaf edilmiştir. Davacı taşeron şirket vekili istinaf talebinde özetle; sözleşme dışı yapılan işler de tenzilatın söz konusu olamayacağını, davalı avans alacağının asıl davadan mahsup edilemeyeceğini, %5 ihtiyat kesintisinin birleşen davada mahsup edilmesi gerektiğini, Bakırköy 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/52 D. İş sayılı raporuyla belirlenen alacağın davalı avansından mahsup edilmesi gerektiğini, davalı çalışanı … davacının yetkili saha şefi olduğunu ve tuttuğu tutanakların geçerli olduğunu, bir kısım alacakların birleşen davayla talep edilen alacaktan mahsup edilmesi gerektiğini, reddedilen talepler yönünden kararın kaldırılarak davanın tümden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı yüklenici vekili istinaf talebinde özetle; dava konu takip dayanağı alacak kalemlerine esas alınan 30.07.2009, 01.08.2009, 14.09.2009, 08.08.2009 ve 30.03.2009 tarihli tutanakları imzalayan kişiler hakkında özel belgede sahtecilik iddiasıyla kamu davası açıldığını, bu nedenle Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2018/270 Esas, İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2019/9 Esas ve yinne İstanbul 56. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/613 Esas sayılı dava dosyalarının sonucunun beklenmesi gerektiğini, sözleşme harici iş olmadığını, ana sözleşmenin eki olan teknik şartnamenin A-4, C-4, D-1 hükmüne göre hafriyat işinin tamamının sözleşme kapsamında sayılması gerektiğini, havuzlu kavşak imalatı için öngörülen tenzilat oranını %30 olduğunu sahteliği iddia edilen tutanaklar mahkemece geçerli sayılmadığı halde bazı alacak taleplerinde dikkate alındığını, davacı yetkilisi … tarafıdan gönderilen e-mail ile toplamda 143.896,90 TL istendiği halde 2011/21344 takip sayılı dosyada 379.163,10 TL’nin talep edildiğini, sözleşme konusu projede kullanılan demirleri davalı … tarafından alındığı halde sanki davacı almış gibi hesaplama yapıldığını, elektrik işleri, malzeme, geçici işçilik, malzeme kullanımı, yakıt alımı, sözleşme harici kazı hafriyat nakliyesi ve dökümü işi için yapılan hesaplamalarda hatalı olarak fiyat farkının uygulanmadığını; birleşen dava yönünden ise, talepleri olmadığı halde davacı alacaklarının bu dosyadan mahsup edilmesinin hatalı olduğunu, kötüniyet tazminat taleplerinin reddi kararının yanlış olduğunu belirterek kararın kaldırılarak asıl davanın tümden reddine, birleşen davanın ise tümden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasında altyapı ve deplase işleri yapımını konu alan yazılı eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı taşeron şirket, davaya konu takiplerle faturaya dayalı alacak talebinde bulunmuş, davalı yüklenici ise davanın reddini savunmuş, birleşen davasına konu takip ile de avans ödemelerinin iadesini istemiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporuna itibar edilerek her iki davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplamalara dayanak yapılan bazı belge ve tutanaklarla ilgili bu belgeleri düzenleyen veya tutanaklarda imzaları bulunan taraf çalışanları hakkında belgede sahtecilik, emniyeti suistimal suçları nedeniyle Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemeleri’nin 2018/270 Esas sayılı dava dosyasında ceza yargılamalarının devam etmekte olduğu anlaşılmaktadır. Ceza yargılaması sonucunda dayanak belgelerin sahteliğine hükmedilmiş olması halinde eldeki davada dikkate alınmaları mümkün olmayacağından dava sonucunun beklenmesi zorunludur. O halde; açıklanan nedenlerle, sair istinaf sebepleri incelenmeksizin yerel mahkeme kararı ortadan kaldırılarak, Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2018/270 Esas sayılı ceza davasının kesinleşmesi beklenerek yukarıda belirtilen hususlarla ilgili yapılacak inceleme ve değerlendirme sonucuna göre yeniden esas hakkında hüküm kurulmak üzere dosyanın gereği için mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin usule ilişkin sebep nedeniyle KABULÜNE,2-İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/02/2019 tarih, 2012/58 Esas, 2019/144 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere mahalli mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Taraflarca yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendilerine iadesine,5-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 01/04/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.