Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/369
KARAR NO : 2021/622
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/09/2020
NUMARASI: 2018/1215 Esas, 2020/524 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ : 24/03/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, yol ve bahçe bordürleri ile yağmur oluğu taşı yapım işini konu alan taşeron sözleşmesi kapsamında bakiye 42.823,43 TL hakediş bedelinin tahsili talebine ilişkin olup; mahkemece verilen ilk kararla, işin yapıldığının ispatlanamamış olması nedeniyle davanın reddine dair verilen hüküm davacı ve davalı yüklenici şirket vekilince vekalet ücreti yönünden istinaf edilmiş. Taraflar arasında düzenlenen 25.09.2012 tarihli sözleşme ihtilafsız olup, davacı yüklenici sözleşme konusu işleri tamamlayarak davalıya teslim ettiğini ileri sürerek 158.552,38 TL hakediş bedelinden ödenmeyen 42.823,43 TL’nin avans faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş; davalı iş sahibi ise, işin eksik tamamlanarak terk edildiğini, toplamda 59.000,00 TL ödeme yapıldığını belirterek davanın reddini talep etmiş, mahkemece verilen ilk kararla işin yapıldığının ispat edilememesi nedeniyle davanın reddine hükmedilmiştir. Mahkemece verilen kararın istinafı üzerine, Daire’mizce, dava ve sözleşmeye konu işin kısmen dahi olsa ifa edilmiş olduğu dosya içeriği ile sabit olduğu belirtilerek, imalatların yapıldığı yerlerde keşif yapılmak sureti ile yapılan işlerin miktarı ve bedeli belirlenerek bundan varsa davalı ödemeleri de mahsup edilmek sureti ile sonucuna göre karar verilmek üzere kararın kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece Daire’mizin kaldırma ilamı doğrultusunda inceme yapılmak sureti ile sözleşmenin ifa edildiği yerlerde talimatla yaptırılan keşif sonucunda alınan bilirkişi raporları ile davacı yüklenici tarafından yapılan işler ve bedeli usulünce belirlenmiş ve bundan ihtilafsız ödemeler düşülerek davacının talep edebileceği bakiye bedel hesaplanmış ve sonuçta belirlen bedele hükmedilmiştir.Davalı vekili istinaf talebinde özetle, davacı taşeronun iş değişikliğine uygun olarak edimini yerine getirmeyerek tek taraflı olarak işi fiilen bıraktığını, müvekkilinin toplamda 59.000,00 TL iş avansı niteliğinde ödeme yaptığını, davacının alacaklı olduğuna dair yeterli delil ileri sürmediğini, işlerin davacı tarafından tamamlanmış olduğunun kabulü ile hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu belirterek haksız ve hukuka aykırı tesis edilen yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/09/2020 tarih ve 2018/1215 Esas, 2020/524 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 2.362,87 TL nisbi istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 590,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.772,87 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere 24/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.