Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2021/3533 E. 2022/54 K. 12.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/3533
KARAR NO: 2022/54
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/10/2021
NUMARASI: 2021/409 Esas, (Derdest)
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 12/01/2022
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen ara karara karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davacı şirketin yatak, yorgan, baza gibi uyku ürünlerini üreten ve satan bir şirket olduğunu, iş yerinin çatışında tamirat yaptırmak için davalı … AŞ ile sözleşme imzaladıklarını, yüklenicinin çatı tamiri yaptığı sırada, 08/02/2021 tarihinde yangın çıktığını, yangın sebebiyle iş yerinde çok büyük zarar meydana geldiğini, yangının davalı yüklenici tarafından çatı tamiri başladıktan sonra, çatıda kullandıkları kaynak makinasından çıkan kıvılcımların etrafa sıçraması ve başka malzemeleri tutuşturmak suretiyle yangına sebep olduğunun itfaiye raporunda belli olduğunu, durumun aciliyetine binaen yangının ve dolayısıyla zararın kimden kaynaklandığının ve zarar miktarının tespiti için İstanbul Anadolu 12. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/17 D. İş sayılı dosyası ile delil tespiti talebinde bulunulduğunu, mahkemece yangın uzmanı, inşaat mühendisi, mimar ve elektrik uzmanından oluşan heyet verdiği raporda, yangının yüklenici firmadan kaynaklandığını tespit ederek davacı şirket zararının 14.872.068,00 TL olarak hesaplandığını, yangının itfaiye olay raporunda belirtildiği gibi işyerinin çatısında yürütülen kaynak işi sırasında çıkan kıvılcımların sıçraması ve sünger malzemesini tutuşturması nedeniyle çıktığını, binanın yapım ve bakımında eksiklik ile bu sebeplerden doğmuş bir zarar bulunmadığını, binanın çatısında çalıştıkları esnada yangın önlemini almadıkları ve kusurlu davranışlarından gerekli tedbir ve özeni göstermemeleri nedeniyle yangının meydana geldiğini, endüstriyel yangın ve patlayıcı maddeler uzmanı …’dan yangının nereden kaynaklandığına ilişkin rapor tanzim etmesini istediklerini, bilirkişi raporunda yangının karşı yandan kaynaklandığının tespit edildiğini, davalı çalışanları hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 2021/40734 numarası ile soruşturma yürütüldüğünü, soruşturma kapsamında alınan 21/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda da söz konusu yangın ve dolayısıyla meydana gelen zararların davalı kaynaklı olduğunun tespit edildiğini, alacaklarının hiçbir teminat altında bulunmaması ve şartlarının mevcudiyeti nedeniyle ihtiyati haciz talebinde bulunduklarını, İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 2021/297 D. İş – 2021/297 Karar sayılı ihtiyati haciz kararı verildiğini, ihtiyati haciz kararı ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip başlatıldığını, aynı gün esas takibe geçildiğini, takibin itiraz üzerine durduğunu belirterek, icra takibine yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/05/2021 tarih ve 2021/297 D.iş esas ve 2021/297 karar sayılı kararı ile; davacı alacaklının borçludan alacağı olan 2.600.000,00 TL’nin alınmasının temini bakımından vaki isteğinin İİK’nın 257/1.maddesi gereğince borçlu … AŞ’nin malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmiştir. İhtiyati haciz kararına karşı davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine, HMK 397/4 maddesi gereğince asıl davanın açılması ile tedbire yönelik itiraz hakkında mahkeme tarafından karar verilmesi gerektiğinden bahisle mahkemece 14.10.2021 tarihli duruşma açılarak itiraz incelemiş olup, mahkemenin 15.10.2021 tarihli ara kararı ile, yangın olayına ilişkin yürütülen 2021/40734 soruşturma sayılı dosyada İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi öğretim üyelerinden oluşan Prof.Dr. …, Prof. Dr. …, Prof. Dr. … tarafından hazırlanan bilirkişi raporu ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığının 13.10.2021 tarihli yazısının dosyaya yeni sunulmuş olması ve istinaf aşamasında bu delillerin değerlendirilmemiş olması nedeniyle yaklaşık ispat şartı ve ihtiyati haciz şartlarının oluştuğunun kesin olarak ispatlandığı iddiasının kabul edilmediği, HMK’nın 397/4.maddesi uyarınca tedbir dosyasının asıl dosyanın eki olup her aşamada mahkemece tedbire itiraz hakkında değerlendirme yapılması mümkün olmakla, İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/297 D.iş sayılı ihtiyati haciz kararına yapılan itirazın kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde, ihtiyati haczin kaldırılmasına görevsiz mahkemece karar verildiğini, görevli mahkemenin aynı konuda İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 2021/2211 esas 2021/1479 Karar sayılı ve 2021/2210 esas ve 2021/1578 karar sayılı kararları gereği ihtiyati haciz kararı veren mahkeme tarafından kaldırılması gerektiğini, İstanbul 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin görevsiz olduğunu, ihtiyati haczin kaldırılması kararının yasanın aradığı hiçbir şartı sağlamadığını, ihtiyati hacze itiraz kapsamında mahkemenin yapacağı inceleme ile kapsamı belli olduğunu, mahkemenin gerekçesinin oluşturan İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığında alınan bilirkişi raporuna ve sonradan itfaiyeden alınan yazıya dayandığını, aynı dosyada yangının karşı yandan kaynaklandığına dair raporlar bulunduğunu, İTÜ’den alınan raporun olay yerine gidip görmeden dosya üzerinden hazırlandığını, savcılık dosyasında alınan rapora istinaden verilen takipsizlik kararına itiraz edildiğini, mahkemenin ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verdikten birkaç gün sonra dosyanın 16. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/409 esas sayılı dosyasına birleştirilmesine kararı verildiğini, dosyaya sundukları güvenlik kamera kayıtları itibariyle yangının davalı personelin çalıştığı bölgenin hemen altından başladığının açık olarak belli olduğunu belirterek, mahkeme ara kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Dosya kapsamına göre, davacı tarafça aynı olay sebebiyle İstanbul 18.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/196 D. iş sayılı dosyası ile 2.000.000,00 TL üzerinden ihtiyati haciz talebinde bulunmuş, mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiş ve istinaf başvurusu üzerine Dairemizin 07.09.2021 tarih 2021/2210 esas ve 2021/1528 karar sayılı ilamı ile istinaf talebinin reddine karar verilmiş, davacı tarafça ihtiyati haciz kararı üzerine İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatılmış, takip borçlusunun itirazı üzerine davacı tarafça İstanbul 16.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/409 esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açılmıştır. Yine, davacı tarafça aynı olay sebebiyle İstanbul 15.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/297 esas sayılı dosyası ile 2.600.000,00 TL üzerinden ihtiyati haciz başvurusunda bulunulmuş, mahkemece talebin kabul edilmesi ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı ilamsız takip yapılmış, itiraz üzerine dava konusu mahkeme dosyasında itirazın iptali davası açılmış, ihtiyati haciz kararına itiraz üzerine yukarıda açıklandığı şekilde talep kabul edilerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına 14.10.2021 tarihinde karar verilmiştir. Mahkemece 18.10.2021 tarih 2021/459 esas ve 2021/692 karar sayılı ilamı ile dava dosyasının yukarıda özetlenen İstanbul 16.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/409 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2021/40734 soruşturma nolu dosyasında davalı yüklenici şirket çalışanlarına yönelik taksirle yangına neden olmak suçundan dolayı yapılan soruşturma neticesinde 12.10.22021 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. Davacı tarafından bu karara yönelik itiraz edilmiş, ancak dosyaya sonucu hakkında herhangi bir belge ve evrak sunulmamıştır. Kovuşturmaya yer olmadığına yönelik dosya kapsamında alınan bilirkişi heyet raporunun 7.4 maddesinde, “Çatı katı altındaki 2. Normal katında başlayan yangının tutuşma/ateş kaynağının, çatı katında yapılan işlerin neden olabileceği, yani … A.Ş firmasının çatıda yaptığı kaynak işleri sırasında düşen kıvılcım ve korun merdiven kovası/boşluğuna düşmesiyle orada depolanmış yatakların tutuşmasıyla ve … firmasının çalışanları tarafından dilatasyon işlemi sırasında LPG şaloma ile ısıtılan dilitasyon malzemesinin eriyerek dilatasyon boşluğuna düşerek yatakları tutuşturmasıyla çıkmasının teknik yönden her ikisinin mümkün olduğu, ancak olay günü bunlardan hangisinin etkili olduğunun somut olarak belli olmadığı…” şeklinde rapor düzenlenmiştir. Mahkeme kararının gerekçesini oluşturan, İBB itfaiye daire başkanlığının 13.10.2021 tarihli yazısında ” …8.2.2021 tarihinde meydana gelen yangın olayının ekiplerimiz tarafından söndürülme çalışmaları esnasında, binanın ön ceple orta merdiveninin çatıya açılan bölümünde yoğun duman ile birlikte alevli suretle yanma olduğu görülmüş olup, yangının merkezine ulaşmak ve dahile köpükle müdahale edebilmek amacıyla merdiven kovasının duvarları tarafımızdan kırılmış ve buna bağlı olarak trapez çatı kısmen açılmıştır. ” denilmektedir. Mahkemenin 15.10.2021 tarihli ara kararında dayanak olarak gösterilen İBB İtfaiye Daire Başkanlığının yazısı ve soruşturma dosyasındaki bilirkişi raporunun ihtiyati haciz verilmesine dayanak yapılan delilleri ortadan kaldırıcı nitelik ve netlikte olmadığı, yargılamanın devam ettiği, toplanacak deliller nazara alınarak talep halinde ihtiyati tedbir hususunda her zaman yeniden karar verilebileceği göz önüne alınarak, bu aşamada yerel mahkemenin ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına yönelik kararının hatalı olduğu sonucuna varılarak, yerel mahkeme ara kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme ara kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/10/2021 tarih, 2021/409 Esas sayılı ara kararının KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE, 5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 12/01/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.