Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2021/3530 E. 2021/2503 K. 28.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/3530
KARAR NO: 2021/2503
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 20/09/2021
NUMARASI: 2021/585 Esas, Derdest
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 28/12/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati haciz talep eden davacı vekili talep dilekçesinde; davalı aleyhine başlatmış oldukları İstanbul … İcra … Esas sayılı takibe itiraz edildiğini, davalı tarafından yapılan itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili ile davalı arasında eser sözleşmesinden kaynaklanan ticari ilişki olduğunu, davalı tarafa müvekkilinin .. Mahallesi, … Sokak, No … kod … adresinde bulunan teras katın … cam kapatma işlerini yapıp teslim ettiğini, davalının sözleşme uyarınca ödemesi gereken bedeli ödememek amacıyla haksız itirazlarda bulunup bahsi geçen dairede ard arda su baskınının olduğunu ve bu baskınların sebebi olarak müvekkilinin terasta yaptığı montajı öne sürdüğünü, bu iddiaların asılsız olduğunu, müvekkili şirketin sağladığı hizmetin karşılığını alamıyor olması nedeni ile zararının söz konusu olduğunu, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişime ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veya tamamen imkansız hale gelebileceği endişesi bulunduğundan davalı adına kayıtlı taşınmaz ve araçlar bakımından ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, İİK’nun 257. Maddesi uyarınca ihtiyati hacze hükmedilebilmesi için vadesi gelmiş olan para borcunun rehinle temin edilmemiş olması gerekir. Öte yandan borcun vadesi gelmemiş ise borçlunun muayyen yerleşim yerinin bulunmaması veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisinin kaçmaya hazırlanması hallerinde de ihtiyati haciz kararı verilebilir. Davacının iddia ettiği gibi taraflar arasında akdedilen eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağının bulunup bulunmadığı, bulunması halinde miktarı veya alacağa ilişkin borçlunun itirazının haklı olup olmadığı hususlarının varlığı ancak yargılama sonunda belirlenebilecek durumda olduğundan, alacağın henüz muaccel olup olmadığı da tartışmalı olduğundan, dava konusu ihtilafta ihtiyati haciz koşullarının bulunduğundan söz edilemez. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için gerekli yasal şartların oluştuğu da ispat edilmemiştir gerekçesi ile İhtiyati haciz talebinin REDDİNE, karar verilmiş, karara karşı ihtiyati haciz talep eden davacı istinafa başvurmuştur. İhtiyati haciz talep eden davacı vekili istinaf dilekçesi ile, müvekkilinin, davalı ile eser sözleşmesinden kaynaklanan ticari ilişki nedeniyle alacaklı olduğunu, davalının sözleşme uyarınca ödemesi gereken ücreti ödemediğini ve ödememek için haksız itirazlarda bulunduğunu, yapılan itiraza konu olan zararın müvekkilinin yaptığı işlemlerden kaynaklı olduğu öne sürülmüş ise de müvekkilinin sadece montaj yapmış olup itirazlara konu zararların meydana gelmesine neden olacak herhangi bir eylemi olmadığını, müvekkilinin sağladığı hizmetin karşılığını alamıyor olması nedeniyle işinde sıkıntı yaşamaya başladığını, çalıştırdığı personellerin maaşını ödemekte zorlandığını, bu durumun müvekkilinin çalışanları ile sıkıntı yaşamasına sebebiyet verdiğini, ayrıca söz konusu borcun vadesinin gelmiş olması sebebiyle gerekli icra işlemleri yapıldığını, borcun herhangi bir rehinle temin edilmediğini, İcra ve İflas Kanunun 257. Maddesinde öngörülen şartların oluştuğunu, mahkemece talebin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını ve ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. İhtiyati haciz koşulları İİK’ nın 257. maddesinde belirtilmiştir. Bunun için vadesi gelmiş bir para alacağı olmalı ve alacak rehinle temin edilmemiş olmalıdır. 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için kesin ispat gerekmez, yaklaşık ispat için delil sunulması yeterli olup, alacaklının alacağın varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin olarak ispat etmesi aranmamaktadır. Somut olayda, ihtiyati haciz talep dilekçesine ekli olarak sunulan fatura örnekleri, ödeme dekontları alacağın varlığı ve muacceliyeti konusunda yaklaşık olarak ispata yeterli olmayıp, davalının taahhütlerinden kurtulmak amacıyla mallarını gizlediğine, kaçırmaya çalıştığına, kendisi kaçmaya çalıştığına bu amaçla alacaklının haklarını ihlal eden hileli davranışlarda bulunduğuna veya muayyen yerleşim yeri bulunmadığına dair herhangi bir belge sunulmamış olması karşısında şartları oluşmadığından ihtiyati haciz talebinin reddi kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/09/2021 tarih ve 2021/3530 Esas sayılı ihtiyati haciz talebinin reddine dair ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 28/12/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.