Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2021/2914 E. 2021/2090 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2914
KARAR NO: 2021/2090
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/08/2021
NUMARASI: 2021/595 Esas, 2021/595 Karar,
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ:10/11/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda değişik işler esası üzerinden verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Talep, mimarlık sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tevdi için tevdi mahlli tayini, karşı tarafça icra takibine girişilmesinin tedbiren durdurulması, karşı tarafça talep eden şirkete fatura/iade faturası düzenlenmesine dair işlemlerin tedbiren dururulması, karşı tarafça düzenlenen iade faturasının davalı şirket kayıtlarına işlenmesinin durdurulması istemine ilişkin olup, mahkemece, şartları bulunmadığından bahisle tevdi mahalli tayini talebinin reddine, diğer taleplerin ise menfi tespit davası açılarak ileri sürülebileceği belirtilerek reddedilmiştir. Talep eden iş sahibi olup, taraflarca düzenlenen sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğini ileri sürmüş olmakla, bu durumda ilke olarak iadesini isteyebileceği bir bedelin tevdi mahalline depo edilmesinde hukuki yararı olmadığı gibi temerrüde düşürüldüğünden söz edilemeyeceğinden bu talep yönünden şartlar bulunmadığından bahisle mahkemece verilen red kararı doğru olmuştur. Öte yandan talep edenin borçlu olmadığını, bilakis alacaklı olduğunu iddia ederek karşı tarafça icra takibine girişilmesinin tedbiren durdurulmasına yönelik talebinde de haklı değildir. Zira İİK’nın 72. Maddesi hükmü uyarınca ihtiyati tedbir talebi ancak karşı tarafça menfi tespit davasının açılmasından önce veya iş bu dava açıldıktan sonra ileri sürülebilir, oysa somut olayda talep eden taraf borçlu olmadığını iddia etmektedir. Yine talep eden, karşı tarafça fatura/iade faturası düzenlenmesine dair işlemler ile karşı tarafça düzenlenen iade faturasının karşı taraf ticareti defter kayıtlarına işlenmesinin tedbiren durdurulması istenmiş ise de, fatura aynı zamanda Vergi Usul Kanununda düzenlenmiş, işin ifası kısmıyla ilgili bir belge olduğu gibi tek başına dava konusu da olamayacağından ihtiyati tedbir şartları bulunmadığı gibi talep edenin burada hukuki yararı da bulunmadığından buna yönelik verilen kararı da doğru olmuştur. O halde, mahkemece verilen karar usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olup, talep eden vekillerinin istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerden; 1-İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/08/2021 tarih ve 2021/595 D.İş, 2021/595 karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 10/11/2021