Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2021/2897 E. 2021/1984 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2897
KARAR NO: 2021/1984
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/07/2021
NUMARASI: 2021/209 Esas, 2021/539 Karar,
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 02/11/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davalı vekili, müvekkilinin davalıya ait inşaatın mobilya işlerinin yapımını üstlendiğini, ayrıca davalıya ait konutun da lake işlerini yaptığını, iş bedelinin ödenmediğini, icra takibine itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini istemiş; davalı karşı davacı vekili ise asıl davanın reddi ile karşı davada zarar ve fazla ödemenin tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, davalı-karşı davacının gerçek kişi ticaret kaydının bulunmadığı, taraflardan biri için ticari sayılan işin değeri için de ticari iş sayılmayacağı, davalı-karşı davacının tacir olmadığı, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemelerinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, karara karşı davalı-karşı davacı vekilince istinaf talebinde bulunulmuş, Dairemizin 22/03/2021 tarih ve 2021/750 esas, 2021/585 karar sayılı kararı ile, dosya kapsamına göre davalı-karşı davacı şirket tacir ise de, davacı-karşı davalının tacir olup olmadığı anlaşılmadığından davada görevli mahkemenin belirlenebilmesi için davacı-karşı davalının tacir olup olmadığı hususunda ilgili tüm kurumlardan gerekli bilgi ve belgeler getirtilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Mahkemece Dairemizin kaldırma kararı gereğince araştırma yapılarak verilen 06/07/2021 tarihli karar ile, İstanbul Vergi Dairesi’nin yazısında davacı-karşı davalının beyan ettiği matrahların 213 sayılı VUK’nın 177. Maddesi gereği işletme hesabı hadlerini aşmadığından 2016-2020 takvim yılları arasında işletme hesabı esasına göre defter tuttuğunun bildirildiği, İstanbul Ticaret Odası kayıtlarına göre de davacı-karşı davalının gerçek kişi ticari işletme kaydı bulunmadığının bildirildiği, TTK’nın 19/2. Maddesine göre işin ticari nitelikte olmasının davayı ticari dava haline getirmeyeceği, davacı-karşı davalının tacir olmayıp esnaf olduğundan davanın HMK’nın 2. Maddesine göre asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle asıl ve karşı dava yönünden mahkemenin görevsizliğine, dosyanın İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Davalı-karşı davacı … Ltd.Şti vekili istinaf dilekçesinde, mahkemenin vergi dairesi cevabını esas alarak görevsizlik kararı verdiğini, ancak yazı cevabında müvekkilinin ticari kazanç mükellefi olduğunun belirtildiğini, buna göre müvekkilinin tacir sıfatı bulunduğunu, davacının malzemeli iş yaptığı iddiasının da nakdi sermaye unsurunun ağırlıkta olduğunu gösterdiğini, tacir sıfatının yalnızca ticaret odası kaydı veya tuttuğu defter türü ile belirlenemeyeceğini, şahsın gerçek ticari faaliyeti ve kazancının esas alınması gerektiğini, davanın asliye ticaret mahkemesinin görev alanına girdiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu maddede sayılan dava ve işlerin asliye ticaret mahkemelerince incelenerek karara bağlanacağı hükme bağlanmıştır. Davanın eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davalı-karşı davacı şirketin tacir olmasına karşın, mahkemece yapılan araştırma sonucu ticaret odası ve vergi dairesi cevapları göz önüne alındığında davac-karşı davalının tacir olmadığı, davanın TTK’nın 4. maddesinde sayılan dava ve işlerden olmadığı anlaşılmaktadır. Eser sözleşmelerinden kaynaklanan dava ve işlere asliye ticaret mahkemesi tarafından bakılacağına dair özel bir düzenleme de bulunmamaktadır. Bu nedenle, davayı görüp sonuçlandırma görevi asliye hukuk mahkemesine ait olduğundan mahkemece davanın usul yönünden reddi ile dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi yerinde olmuştur. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı-karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerden; 1-İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/07/2021 tarih ve 2021/209 esas, 2021/539 karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı-karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davalı-karşı davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-b-1 Maddesi gereğince KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 02/11/2021