Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2021/2809 E. 2021/1915 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2809
KARAR NO: 2021/1915
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/04/2021
NUMARASI: 2018/1183 Esas, 2021/367 Karar,
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ:19/10/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davalının sahibi olduğu … Ltd. Şti. ile dava dışı … arasında … Cad. No:… Büyükada İstanbul adresinde bulunan taşınmazın kiralanması hususunda 15.02.2016 tarihli kira sözleşmesi düzenlendiğini, kiraya konu taşınmazın bir tarafının kafe bir tarafının da kuyumcu olacak şekilde tadilatının yapılması için davalı ile müvekkilinin anlaştığını ve çeşitli tamirat ve tadilat işlerini yaptığını, daha sonra ekstra işler için teklifler yapılıp kabul edildiğini, ihtara rağmen davalının ödemesi gereken alacağı ödemediğinden Adalar İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin 63.528,77 TL asıl alacağın faiz ve ferileriyle birlikte devamına, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, taraflar arasında farklı işlere ilişkin olarak düzenlenen eser sözleşmelerinin … adi şirketi ile gerçek kişi … arasında akdedildiği, Adalar Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/72 esas sayılı dosyasında 09/11/2018 tarihli (1) nolu celsede davacı vekilinin dava konusu işin davalıya ait … Ltd.Şti için yapıldığı yönündeki beyanlarına istinaden ticaret mahkemesinin görevli olduğuna karar verildiği, İTO ve vergi dairesi cevabından davalı …’un gerçek kişi ticari işletme kaydının bulunmadığının anlaşıldığı, taraflar arasındaki sözleşmelerde … Ltd. Şti adına bir takım belgelere davalı …’un imza attığının anlaşıldığı, bu şirketin ortağının … olduğu, fakat icra takibinin tüzel kişiliği bulunan dava dışı şirkete yönlendirilmeksizin doğrudan …’a yönlendirildiği, itirazın iptali davasının da yine …’a husumet yönlendirildiği, 22/04/2021 tarihli (8) nolu celsede davacı vekilince davalının gerçek kişi olup, tacir sıfatı bulunmadığı, kendilerinin husumeti gerçek kişiye yönelttiklerini belirttiği, davanın eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası olduğu, husumetin doğrudan …’a yönlendirdiğinden mahkemeler tarafından husumetin yorum yapılarak re’sen değiştirilemeyeceği, davanın nispi ticari davalardan olmadığı, başlı başına eser sözleşmelerinde ticaret mahkemelerinin görevli olduğuna dair yasal hüküm bulunmadığından asliye hukuk mahkemesinde görülüp karara bağlanması gerektiği gerekçesiyle mahkemenin görevsizliği nedeni ile HMK.115/2 maddesi uyarınca davanın dava şartı noksanlığından usulden reddine, görevli mahkemenin İstanbul Adalar Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna, verilen kararın istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde mahkemeler arasında ortaya çıkan olumsuz görev uyuşmazlığının giderilerek yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın HMK.nun 21/1-c maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde, icra takibine konu sözleşmenin müvekkiliyle akdedilmediğinden davanın husumetten reddi gerektiğini, görevsizlik kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, sözleşmenin tarafının … Ltd.Şti olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Dosya kapsamına göre, … firması ile … arasında düzenlenen teklif formları şeklindeki sözleşmeler ile … mağaza ve kuyumcu ofis tamiratı, ekstra kudep düzenleme işleri, … kuyumcu üst kat tavan kaplama işi, … kafe 1.kat arka balkon sundurma işlerinin davacı tarafından yapılmasının kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki sözleşmeler niteliği itibariyle TBK’nın 470 ve devamı maddesinde düzenlenen birer eser sözleşmesidir. Davacı yüklenici; davalı ise iş sahibidir. Davacı tarafça, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için Adalar İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası üzerinden davalı …’a karşı 13/06/2016 ve 23/04/2017 tarihli sözleşmelerden kaynaklanan bakiye 62.000,00 TL asıl alacak ve 1.528,77 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 63.528,77 TL alacağın tahsilinin talep edildiği, davalı borçlu vekilinin 27/11/2017 tarihli itirazı üzerine takibin durduğu; davacı vekilince Adalar Asliye Hukuk Mahkemesinde itirazın iptali davası açıldığı ve mahkemece 09/11/2018 tarih ve 2018/72 esas, 2018/152 karar sayılı kararı ile, taraflar arasındaki sözleşmelerin … adi şirketi ile … Ltd.Şti adına … arasında akdedildiği, sözleşmelerin her iki tarafın işinin gereği ve şirket adına düzenlendiği, bu nedenle davanın asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği; dosyanın gönderildiği İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/04/2021 tarih ve 2018/1183 esas, 2021/367 karar sayılı kararı ile de sözleşmelerin davacı ile davalı gerçek kişi … arasında düzenlendiği, icra takibinde ve davada husumetin gerçek kişiye yönlendirildiği, İTO ve vergi dairesi kayıtlarına göre davalının tacir olmadığı, bu nedenle davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle, davanın usulden reddine, görevli mahkemenin İstanbul Adalar Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna, kararın istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde ortaya çıkan olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dariesine gönderilmesine karar verildiği ve mahkemece verilen karara karşı davalı vekilince istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır. İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün 23/03/2021 tarihli yazısında, kimlik bilgisi verilen … ile …’un 2016 yılından bugüne kadar gerçek kişi ticari işletme kaydının bulunamadığı bildirilmiştir. Kartal Vergi Dairesi Müdürlüğünün 11/08/2021 tarihli yazısında, mükellef …’nın 03/02/2014 tarihinden itibaren mağazalar için özel mobilya imalatı faaliyetinde bulunduğu, 2014-2/15 yıllarında işletme hesap özeti esasına tabi olduğu, 2016-2020 yılları arasında ise bilanço esasına tabi olduğu belirtilmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu maddede sayılan dava ve işlerin asliye ticaret mahkemelerince incelenerek karara bağlanacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda, davanın eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu ve davalının tacir olmayıp, davanın da TTK’nın 4. maddesinde sayılan dava ve işlerden olmadığı anlaşılmaktadır. Eser sözleşmelerinden kaynaklanan dava ve işlere asliye ticaret mahkemesi tarafından bakılacağına dair özel bir yasal düzenleme de bulunmamaktadır. Bu nedenle, davayı görüp sonuçlandırma görevi asliye hukuk mahkemesine ait olduğundan mahkemece davanın usul yönünden reddi ile dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi yerinde olduğundan, istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerden; 1-İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 22/04/2021tarih ve 2018/1183 esas, 2021/367 karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-b-1 Maddesi gereğince KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 19/10/2021