Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2021/2708 E. 2021/2183 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2708
KARAR NO: 2021/2183
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/03/2021
NUMARASI: 2021/42 Esas, 2021/246 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/11/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, borçlu aleyhine başlatılmış olunan İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra takip dosyasına, takip borçlusu olan davalı tarafından ileri sürülen haksız ve dayanaksız olan itirazın ve ferilere ilişkin olan itirazların iptal edilerek, icra takibine devam edilmesi talebini içermekte olup, icra takip borçlusu tarafından mezkur icra dosyasına yapılan itirazın haksız ,dayanaksız ve kötüniyetli bir itiraz olduğunu, müvekkili şirketin DSİ 7. Bölge Müdürlüğü’nden Samsun Terme İlçe Merkezi Taşkın Öteleme Köybucağı Depolama Tesisi İnşaatı İşi’ni aldığını ve söz konusu iş kapsamında, davalı taraf ile Alt Yüklenici Sözleşmesi imzaladığını, taraflar arasında alt yüklenici sözleşmesi gereğince cari hesap ilişkisi bulunduğunu, beyanla davanın kabulüne, davalıların borcun aslına, faizine, faiz oranlarına ve fer’ilerine yönelik tüm itirazlarının iptaline, takibin takip talebinde yazılı şartlarda İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası üzerinden takip talebinde yazılı şartlarla aynen devamına, haksız itiraz eden davalı aleyhine %20 ‘sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6.maddesinde “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” hükmü bulunmakta olup, vekil edeni şirketin dava açıldığı tarihteki adresinin … Mh. … Sk. No:… Çankaya/ANKARA adresi olduğundan, davanın Ankara Ticaret Mahkemelerinde açılması gerektiğini, bu nedenle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili Ankara Ticaret Mahkemelerine gönderilmesini talep ettiklerini, vekil edeni şirketin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığı, davacı Şirketten alacağı bulunduğunu, taraflar arasında “Samsun Terme İlçe Merkezi Taşkın Öteleme Köy Bucağı Depolama Tesisi İnşaatı” işine ait alt yüklenici sözleşmesi 17.04.2017 tarihinde imzalandığını, vekil edeni şirketin 31.12.2018 tarihi itibariyle davacı şirketten 285.641,85 TL cari hesap alacağı bulunmakta olup, davacının asıl yüklenici olması nedeniyle hakedişlerin de davacı adına düzenlemesi nedeniyle davacının borçları nedeniyle hakedişler üzerine konulan tedbir ve hacizler nedeniyle işin vekil edeni şirket tarafından fiilen yapılma imkanının ortadan kalkmış olması gerekse davacı tarafından işin tasfiye edilmesi nedeniyle taraflar arasında 2019 yılında herhangi bir cari hareket olmadığını beyana itirazın iptali davasının reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; HMK’nın 6. maddesi hükmü uyarınca kural olarak yasada aksine hüküm bulunmadıkça davanın açıldığı tarihte davalının ikametgahı sayılan yer mahkemesi yetkili ise de, icra takibine konu edilen bir para alacağı olduğuna göre, Türk Borçlar Kanunu’nun 89. maddesi gereğince para borcu alacaklıya götürülerek ödenmesi gereken borçlardan olduğundan, davacının yerleşim mahkemeleri de yetkili olduğu, somut olayda davacının yerleşim yeri adresi Avcılar / İstanbul olarak tespit edilmiş olup sözleşmenin ifa edileceği yer Samsun/Terme ve davalının yerleşim yeri adresi de Çankaya/Ankara olup davanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılması yetki kurallarına aykırı olup davalının seçimlik hakkını kullandığı Ankara Mahkemelerinin yetkili olması sebebiyle iş bu davaya bakmaya mahkemenin yetkili olmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde taraflar arasında düzenlenen sözleşmede yetki şartının bulunduğu ve İstanbul Mahkemelerinin yetkilendirildiği, kesin yetki şartının bulunduğu kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemelerin yetkisi 6100 sayılı HMK’nın 5 ilâ 19 maddeleri arasında düzenlenmiştir. HMK’nın 6. Maddesine göre genel yetkili mahkeme, davalı gerçek ya da tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Yerleşim yeri 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre belirlenir. TMK’nın 19. Maddesine göre gerçek kişilerin yerleşim yeri, sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir. Aynı Kanunun 51. Maddesine göre tüzel kişilerin yerleşim yeri ise, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yerdir. HMK’nın 10. Maddesine göre sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir. HMK’nın 17. Maddesine göre tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır. HMK’nın 18. Maddesine göre ise, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri konular ile kesin yetki hallerinde, yetki sözleşmesi yapılamaz. Yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı olarak yapılması, uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuki ilişkinin belirli veya belirlenebilir olması ve yetkili kılınan mahkeme veya mahkemelerin gösterilmesi şarttır. 6098 sayılı TBK’nın 89. maddesine göre, borcun ifa yeri konusunda aksine bir anlaşma yoksa, para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde; parça borçları sözleşmenin kurulduğu sırada borç konusunun bulunduğu yerde; bunların dışındaki bütün borçlar doğumları sırasında borçlunun yerleşim yerinde ifa edilir. Para borçlarının alacaklının yerleşim yerinde ifa edileceğine dair TBK’nın 89. maddesindeki kural salt para alacakları ile ilgili olup, eser bedeline ilişkin alacak istemleri yönünden uygulanamayacağı Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin yerleşik kararlarıyla da kabul edilmektedir. (bkz. Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 02/10/2015 tarih ve 2015/3705 esas, 2015/4747 karar; 24/03/2015 tarih ve 2014/3179 esas, 2015/1457 karar; 23/02/2015 tarih ve 2014/2485 esas, 2015/922 karar sayılı kararları) Somut olayda iki taraf tacir olduğu ve aralarında yetki sözleşmesi bulunduğu, bu sözleşmeye göre yetkili mahkemenin İstanbul mahkemeleri olarak belirlendiği görülmüştür. Kesin yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla mahkemece verilen yetkisizlik kararı usul ve yasaya uygun olmadığından kararın kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 23/03/2021 tarih, 2021/42 Esas, 2021/246 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE, 5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 23/11/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.