Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2021/2160 E. 2021/1516 K. 07.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2160
KARAR NO: 2021/1516
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/09/2019
NUMARASI: 2019/192 Esas
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 07/09/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sırasında verilen ara kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan edimlerin, yüklenici tarafından yerine getirilmemesi sebebiyle , davacı iş sahibinin uğradığı zararları tazmin amacıyla başlattığı takibe yapılan itirazın iptali talebine ilişkin olup; mahkemece davacı vekilinin ihtiyati hacize dair verilen ara karara karşı, davalı tarafça istinaf talebinde bulunulmuştur. Davacı vekili, taraflar arasında yapılan eser sözleşmesi uyarınca davalı yüklenicinin süresinde ve taahhüt etmiş olduğu edimleri yerine getirmemesi sebebiyle davacı eser sahibinin zararının olduğu, bu zararın tazmini , davalıya fazlaca ödenen bedellerin iadesi sebebiyle takip başlatıldığı, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında icra takibinde bulunulduğu, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın iptaline ve dosyaya sunulmuş olan 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/52 Değişik iş sayılı dosyası üzerinde alınan bilirkişi raporu ile tespit edilen eksik ve ayıplı işlerle ilgili alacağın temini bakımından ihtiyati haciz kararı verilmesini ve itirazın iptali ile takibin devamına asıl alacağın ticari avans faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkeme davacının talebi yargılamayı gerektirdiğinden ve ihtiyati haciz şartları oluşmadığı gerekçesi ile 17/09/2019 tarihli kararı ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermiştir. İhtiyati Haciz talebinin reddine ilişkin kararın istinaf edildiği ve dairemizce incelendiği, eksik ve ayıplı iş yönünden yaklaşık ispat koşulu gerçekleştiği ve tespit raporu ile belirlenen 306.780,00 TL ile sınırlı olmak üzere ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiği belirtilerek kararın kaldırılmasına karar verildiği ve mahkemenin bu karara uyarak ihtiyati haciz kararı verdiği görülmüştür. Davalı tarafından mahkemece verilen ihtiyati haciz kararına itiraz edildiği, itirazın reddi üzerine davalı tarafından istinaf dilekçesi verildiği, Dairemizce yapılan istinaf incelemesinde yerel mahkemenin istinaf incelemesine konu 15/01/2020 tarihli ara kararının ” ayrı bir gerekçeli karar” yazılarak ,gerekçeli kararın taraflara tebliği ile ,gerekli usuli işlemlerde tamamlandıktan sonra birlikte gönderilmesi için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verildiği, İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/192 Esas sayılı ara kararı ile gerekçe yazılarak ,gerekçesinde dosyadaki tespit raporu ve mahkememizin 2019/2097 esas sayılı kararı nazara alınarak davalı tarafın ihtiyati hacze yönelik itirazlarının reddine karar verildiği görülmüştür. Davalı taraf istinaf dilekçesinde; delil tespit raporlarının yaklaşık ispat için yeterli olmadığı, ayrıca delil tespitine dayanak bilirkişi raporunun davalı şirkete tebliğ edilmediği, HMK 402/3. Madde gereği delil tespitinin ne zaman yapılacağının bildirilmesi gerektiği, bilirkişi raporunun yaklaşık ispat koşulunu sağlamadığı ve usule aykırı olarak düzenlendiği, davalı şirketin mal kaçırma durumunun bulunmadığı, davalı şirketin davacı şirketten alacaklı olduğu, belirterek yerel mahkeme ara kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı iş sahibi , davalı ise yüklenicidir. İİK’nın 257. maddesinde rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, vadesi gelmemiş borçtan dolayı ancak borçlunun belirli bir yerleşim yerinin bulunmaması veya mallarını gizleme, kaçırma, kaçma gibi alacaklının haklarını ihlal eden eylemlerde bulunması halinde ihtiyati haciz kararı verilebileceği düzenlenmiştir. İİK 258.m. uyarınca ihtiyati haciz talep eden taraf, öncelikle dilekçesinde dayandığı ihtiyati haciz sebebini belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır. Dairemizce verilen karara uyularak verilen karar üzerine, ihtiyati tedbiri değiştirecek nitelikte ve davalı tarafın haklılığını ortaya koyacak yeni bir belge veya delil sunulmadığından davalı istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, tarafların iddia ve savunmaları ile tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket vekilinin ihtiyati hacze itirazın reddine ilişkin mahkeme ara kararında, ileri sürülen istinaf sebeplerine göre usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, yaklaşık ispat kriterleri ile yargılama sırasında sunulacak delillere göre talep halinde ihtiyati haciz şartlarının her zaman yeniden değerlendirilebileceği göz önüne alındığında, davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/09/2019 tarih ve 2019/192 Esas sayılı ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince REDDİNE, 2-Alınması gereken 59,30-TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 4,90-TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-f bendi gereğince KESİN olmak üzere 07/09/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.