Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2021/1878 E. 2021/1938 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1878
KARAR NO: 2021/1938
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/02/2021
NUMARASI: 2020/167 Esas, 2021/150 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/10/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; müvekkili şirketin uluslararası alanda faaliyet gösteren bir mimarlık şirketi olan …nin Türkiye’deki iştiraki olup, mimarlık, iç tasarım, danışmanlık ve proje yönetimi konularında hizmet verdiğini, davalı şirketin ise spor salonları alanında faaliyet gösteren … isimli Almanya merkezli şirketin Türkiye iştiraki olduğunu, dava dışı … ile yine dava dışı … arasında imzalanan Planma Hizmetleri Sözleşmesi uyarınca bu gruba danışmanlık ve mimarlık hizmetleri sağlandığını, bu sözleşme kapsamında, davalı … Ltd. Şti tarafından … Alışveriş Merkezinde kurulan ve işletilecek olan spor salonuna ilişkin planlama ve koordinasyon faaliyetlerinin müvekkili şirket tarafından yürütülmesi karşılığında 140.000,00 Euro ödenmesi kararlaştırıldığını, müvekkili şirketin sözleşmedeki hüküm ve şartlar doğrultusunda … Avm’de davalıya ait spor salonuna ilişkin edimini ifa ettiğini, 7 ay sürmesi öngörülen sürecin davalı şirketin tasarım kararlarını vermekte gecikmeler yaşaması ve göndermesi gereken belgeleri süresinde göndermemesi gibi davalıdan kaynaklanan nedenlerle 12 aya uzadığını, müvekkili şirketin mimari projesini hazırladığı sözleşme konusu spor salonunun inşaatının, dava tarihi itibariyle halen devam ettiğini, müvekkili şirketin uzayan sürede işini görmeye devam ettiği gibi davalı şirket tarafından bu süreçte talep edilen güncellemeleri ve revizyonları da yerine getirdiğini, yine müvekkilinin davalı tarafından talep edilen sözleşme dışı işleri de üstlenerek yerine getirdiğini, müvekkilinin davalı şirketin projesinde çalışacak müteahhitlerin bulunması için ihale sürecini de davalının talebi doğrultusunda yürüttüğünü, davalı şirketin halihazırda müvekkili tarafından önerilen müteahhit şirket ile çalışmaya devam ettiğini, müvekkilinin edimini tam ve eksiksiz ifa etmesine rağmen davalı şirketin bu sözleşme karşılığında müvekkili tarafından kesilen 23/09/2019 tarih 050574 numaralı faturadan doğan 17.700,00 Euro tutarındaki borcunu ödemekten imtina ettiğini, sözleşme kapsamında yapılan işlerin bedelinin 50.000,00 Euro ‘luk kısmına ilişkin olarak … ve … numaralı faturalar düzenlendiğini,bu faturaların davalı şirketin onayıyla müvekkilinin Almanya’da mukim başka bir grup şirketi olan … firmasının kestiğini, … şirketinin bu alacağını 25/01/2020 tarihinde müvekkili şirkete temlik ettiğini, bahse konu temlik uyarınca bu meblağın da müvekkili şirkete ödenmesi gerektiğini,davalı şirketin müvekkilinden yapılmasını talep ettiği ekstra işler ve revizyonlar nedeniyle davalının ayrıca müvekkili şirkete 50.000,00 Euro + KDV tutarında bulunduğunu,davalı şirketin müvekkili şirket tarafından kesilen 06/02/2020 tarih ve … numaralı fatura mukabilinde ekstra işlerin bedelini de ödemekten imtina ettiğini,eldeki davanın açılmasından önce müvekkili şirketin davalıya Beşiktaş … Noterliği’nden 07/02/2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ederek fatura bedellerini üç gün içerisinde ödenmesini talep ettiğini, davalı şirketin ödeme yapmaktan imtina ettiğini, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili şirket tarafından davalı şirkete sağlanan hizmetler karşılığında kesilen 23/09/2019 tarih … numaralı faturaya konu alacağına istinaden şimdilik 5.000 Euro, … şirketi tarafından davalı şirkete kesilen … ve … numaralı faturalara konu ve müvekkili şirkete temlik edilen alacağına istinaden şimdilik 5.000 Euro, davalı şirketten kaynaklanan nedenlerle sürecin uzaması ve müvekkili şirket tarafından sağlanan ek iş ve revizyonlara istinaden kesilen 06/02/2020 tarih ve … numaralı faturaya konu alacağına istinaden şimdilik 5.000 Euro, olmak üzere şimdilik toplam 15.000 Euro tutarındaki alacağının fiili ödeme tarihindeki TL karşılığının, temerrüt tarihi olan 16/02/2020 tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi uyarınca işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili davanın yetkili olmayan mahkemede ikame edildiğini, dolayısıyla mahkemenin yetkisine ve yargı hakkına karşı itiraz ettiklerini, dava konusu taleplerin kaynaklandığı sözleşmenin 18/IV.maddesinde planlama hizmetlerinden kaynaklanan ihtilaflarda Berlin Mahkemelerinin yetkili olacağının kararlaştırıldığını, dava konusu sözleşmenin dava dışı … ile yine dava dışı … şirketi arasında yapıldığını, davalı şirketin sözleşmeyle bir ilgisi bulunmadığını ve hiçbir şekilde sözleşmenin tarafı olmadığını, dolayısıyla husumete ve taraf değişikliğine itiraz ettiklerini ve davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddini talep ettiklerini, davacı tarafından dava konusu sözleşme gereğince yapılması gereken işlerin eksik yapıldığını, yapılan uyarıların dikkate alınmadığını ve yapılmış olan işlerin de ayıplı şekilde yapıldığını, davacının dava dilekçesinde iddia ettiği gibi edimini tam ve eksiksiz ifa edip alacağa hak kazandığı iddiasının doğru olmadığını, davacının söz konusu sözleşme ile hak etmiş olduğunu iddia ettiği alacağın sözleşme tarafı şirkete fazlasıyla ödendiğini,davacının sözleşmeden kaynaklı hiçbir hak ve alacağı bulunmadığını, tüm bu nedenlerle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili Berlin Mahkemelerine gönderilmesine, mahkemenin yetkili olduğuna karar verilmesi durumunda davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davanın esasa girilmesi halinde yapılacak inceleme neticesinde davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme; taraflar arasında akdedilen sözleşme nin aslı Almanca olduğu, taraflarca sunulan tercümelerden davaya konu sözleşmenin başlığının “planlama hizmetlerine dair sözleşme” olduğu taraflarının … ile … şirketleri olduğu her iki şirketinde davada taraf olmadığı davacının …’in Türkiyedeki iştiraki davalının ise diğer akit olan Alman şirketin Türkiye iştiraki olduğu, davaya konu sözleşmenin 18/4. maddesi incelendiğinde yetki hususunun karara bağlandığı ve “yetki anlaşmasına ilişkin Alman usul kanunun 38/1 cümlesinde öngörülen yetki sözleşmesine ilişkin şartların var olması halinde yetkili mahkemenin inşaat işlerinin ağırlıklı olarak yapıldığı yer mahkemesi olacağı, görevlendirmenin konusu yalnızca planlama ise yetkili mahkemenin Berlin mahkemeleri olacağı..” hususunda tarafların sözleşmeye yetki şartı koydukları ,sözleşmenin incelenmesinde planlama hizmetlerine dair olduğunun başlığından ve içeriğinden anlaşıldığı, sözleşmenin birinci maddesinin sözleşmenin konusunun binaların genel planlaması olduğu ve bu planlamanın … Alışveriş Merkezinde bulunan inşaatın ana planlaması ile ilgili olduğu davalı vekilinin yasal süresi içinde verdiği cevap dilekçesinde usulüne uygun yetki itirazında bulunduğu, bu durumda öncelikle yetki itirazının incelenmesi gerektiği, taraflar arasındaki Planlama Hizmetlerine Dair Sözleşmenin 18/4. Maddesinde işin konusunu planlama hizmeti oluşturduğu takdirde yetkili mahkemenin Berlin Mahkemeleri olacağının açıkça belirlendiği, yetki itirazının bu nedenle kabulü Berlin Mahkemeleri yetkili olduğundan açılan davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Davalı istinaf dilekçesinde; Sözleşmenin 18/4 maddesine göre yapım işinin genel olarak uygulamaya alındığı yer mahkeme için başvuracak yer olduğu belirtildiği, uyuşmazlık konusu olayda sadece planlama hizmetinin olmadığı, yapım işinin de olduğu, davalı cevap dilekçesinde spor salonunun mimari projeye göre tasarlanıp inşası sonrası sözleşme tarafına teslimi yönünde beyanı olduğu, Türk mahkemelerinin yetkili olduğu, davalının yerleşim yeri Ataşehir sözleşmenin ifa yeri de Ataşehirdir. Yapılan iş sözleşmeye taraf olmayan davalı ve davacının arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanmakta faturalar bile kendileri arasında düzenlenlediği, davalının kendi ikametgahında açılan davanın Berlin mahkemeleri diyerek yetki itirazında bulunması TMK 2 ye aykırı olduğunu, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı taraf kararı süresinde istinaf etmiş ise de ; davacı vekilinin vekaletnamesinin süreli olduğu, sürenin 20/04/2020 tarihinde dolduğu anlaşılmakla davacı şirket vekilinden usulüne uygun olarak düzenlenmiş vekaletnamenin teminin ile ikmalen gönderilmesine, vekilce yeni vekaletname sunulmaması halinde önceki müteakip işlemlerin müvekkil şirkete tebliği ile usulü işlemlerin tamamlanması için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere; Yukarıda açıklanan eksikliklerin tamamlanması için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, Dosya üzerinden yapılan ön inceleme sonunda KESİN olmak üzere 19/10/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.