Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2021/1600 E. 2021/1242 K. 22.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1600
KARAR NO : 2021/1242
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/04/2021
NUMARASI: 2021/240 Esas, (Derdest)
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 22/06/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sırasında verilen ara kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Dava dilekçesinde, davacı iş sahibi ile davalı yüklenici arasında yapılan sözleşme kapsamında, davalının yapmış olduğu bina cephe kaplaması işinde ayıplar meydana geldiği, bu ayıplar nedeniyle oluşan zarara ilişkin İstanbul Anadolu 9. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/12 D.İş sayılı dosyası üzerinden tespit yaptırıldığı, sonrasında buna dayalı olarak davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalı tarafça yapılan itiraz üzene takibin durduğu belirtilerek, itirazın iptaline karar verilmesi talep edilmiş, bu kapsamda, davalının mal varlığı üzerine öncelikle ihtiyati haciz konulması, aksi halde ihtiyati tedbir konulması talep edilmiştir.Mahkemece 14/04/2021 tarihli ara kararla, delil sunulmadığı ve bu aşamada yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediğinden ihtiyati haciz talebinin reddine, davanın konusunu teşkil etmeyen davalı malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulması talebinin de reddine karar verilmiştir.Davacı vekili istinafında, delil listesi ve delillerinin istinaf öncesi dosyaya sunulduğunu belirtilerek, bu deliller doğrultusunda yaklaşık ispat mevcut olduğundan ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesi talep edilmiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir.Davacı vekilince, reddedilen ihtiyati tedbir talebi yönünden bir istinaf itirazında bulunulmamış, sadece ihtiyati haciz talebi yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuş olduğundan, HMK’nın 355.maddesi gereğince Dairemizce sadece bu yönden bir istinaf incelemesi yapılacaktır.İhtiyati haczi düzenleyen İ.İ.K.’nın 257. maddesi uyarınca, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmemiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya 3. şahısta olan menkuller ve gayri menkul mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, borçlunun muayyen ikametgahı yoksa veya borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa, borcun vadesi gelmemiş olsa bile ihtiyati haciz istenebileceği düzenlenmiştir. İhtiyati haciz talep eden, öncelikle dilekçesinde dayandığı ihtiyati haciz sebebini açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır. Dosya kapsamı değerlendirildiğinde; 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, mahkemenin vermiş olduğu ara karar tarihi itibariyle dava dosyası henüz layihalar aşamasında olup, tarafların iddia ve savunmalarını ispatlayacak deliller tam olarak toplanmamış, İİK’nın 257.maddesindeki şartlar ve yaklaşık ispat koşulu henüz gerçekleşmemiştir. Bu nedenle mahkemece dosya kapsamındaki delillerin değerlendirilmesi suretiyle davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Her ne kadar davacı vekilince bu ara karardan sonra, istinaf dilekçesi sunulmadan önce, dosyaya dava dilekçesinde belirtilen birtakım deliller sunulmuş ise de, yaklaşık ispat kriterleri ile yargılama sırasında sunulacak delillere göre talep halinde ihtiyati haciz şartlarının her zaman yeniden değerlendirilebileceği göz önüne alındığında, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/04/2021 tarih ve 2021/240 Esas sayılı ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-f bendi gereğince KESİN olmak üzere 22/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.