Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2021/1558 E. 2021/1371 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA
KARAR NO : 2021/1371
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/05/2018
NUMARASI: 2017/4 Esas, 2018/469 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ : 08/07/2021
Dairemizin 22/03/2021 tarih 2018/1726 E., 2021/601 K. sayılı kararı ile verilen hükme ilişkin olarak davacı vekilince yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulmuş olmakla yapılan yargılama sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Yargılamanın yenilenmesi talep eden/davacı vekili, Dairemizin 22/03/2021 tarih 2018/1726 E., 2021/601 K. sayılı kararının, Anayasa’nın 48. maddesi ile TBK’nun 26. maddesi ışığında akdedilen sözleşmeye, tarafların sözleşme şartlarını belirlerken gösterdikleri iradeye ve amaçlarına, sözleşmenin tarafları bağlayıcılığına ve sözleşme imzalamanın sağladığı hukuki korumaya aykırı bir karar olduğunu, zira sözleşmenin 23. maddesinde sözleşmenin 26/08/2016 tarihinden itibaren yürürlüğe gireceğinin kararlaştırıldığını, buna rağmen verilen kararın taraflar arasındaki sözleşmenin başlangıç tarihine dair iradeye aykırı olduğununu, sözleşmenin 7.1 maddesinde “İşin başlangıcı sahanın işveren tarafından yazılı tutanak ile yüklenici’ye teslimi ile başlar. Yer teslim tarihi 20.09.2016 olarak planlanmıştır.” ifadesi yer almakta olduğunu, bu düzenlenmesinin sebebinin müvekkilinin işi gereği gibi ve eksiksiz olarak teslim süresinin, teslim süresinin başlangıcının belirlenmesi olduğunu, ancak Dairemizin kararı ile bu maddenin sözleşmenin başlangıcı olarak değerlendirildiğini ve 15.4. maddenin geçerliliği için bir ön şart olarak kabul edildiğini, bu durumun ise sağlanmak istenen hukuki korumayı ortadan kaldırmakta ve özellikle müvekkili aleyhine güçler ve menfaatler dengesini bozmakta olduğunu, sözleşmeyi tamamen davalı lehine davalıyı koruyan bir akit haline getirmekte olduğunu, ayrıca davalının kendi kusuru ile basiretli bir tacir gibi hareket etme yükümlülüğüne aykırı olarak ve en önemlisi sözleşmenin 7.1. maddesine aykırı olarak 20/09/2016 tarihinde yer teslimi yapmadığını, kendi hukuki himayesi ve müvekkilinin 100 günlük teslim süresinin başlaması için üzerine düşen edimi yerine getirmediğini, bu sebeple müvekkilinin 15.4. maddesinde güç ve menfaat dengesinin koruma amacı ile akdedilmiş olan cezai şarta hak kazandığını, ayrıca verilen karar ile Anayasa’nın 36.maddesi ile güvence altına alınan savunma haklarının da ihlal edildiğini, zira müvekkiline beyan hakkı verilmediğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu durumun HMK 375/1 maddesi kapsamında yargılamanın yenilenmesi sebeplerinden olduğunu ileri sürerek, yargılamanın yenilenmesi taleplerinin kabulü ile Dairemizin 22/03/2021 tarih 2018/1726 E., 2021/601 K. sayılı kararının kaldırılmasına, ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Karşı taraf/davalı vekili, davacının yargılamanın iadesi talepli dilekçesinde davanın esası hakkında hukuka aykırı hüküm verildiği iddiasında bulunmakta olduğunu, bu hususun yargılamanın iadesi değil, istinaf kanun yoluna başvuru sebepleri arasında yer almakta olduğunu, esasa girilmeden yargılamanın iadesi davasının reddi gerektiğini, ayrıca davacının yargılamanın yenilenmesi davasında kötüniyetli olması nedeniyle HMK 329.maddesinin uygulanmasını talep ettiklerini, esasa yönelik inceleme yapılması halinde ise verilen kararın hukuka uygun olduğunu savunarak, yargılamanın yenilenmesi talebinin reddini istemiştir.Dairemizin 2018/1726 Esas sayılı dosyası incelendiğinde, taraflar arasında akaryakıt ve LPG istasyonu yıkım yapım işini konu alan eser sözleşmesi bulunmakta olduğu, davacının davalının inşaatın başlaması için saha teslimini gerçekleştirmediğini, bu nedenle cezai şarta hak kazandığını ileri sürdüğü, davalının mücbir sebep nedeniyle edimini yerine getiremediğini savunduğu, ilk derece mahkemesince davalının mücbir sebep savunmasının haklı olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği, hükmün davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine Dairemizce yapılan inceleme sonucunda, Dairemizin 22/03/2021 tarih 2018/1726 E., 2021/601 K. sayılı kararı ile, sözleşme uyarınca cezai şart koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf talebinin kabulüne,HMK 353/1-b-2 m. uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine kesin olarak karar verildiği görülmüştür.HMK’nun 375.maddesinde yargılamanın yenilenmesi nedenleri tahdidi olarak sayılmıştır.HMK’nun 379.maddesi uyarınca, yargılamanın yenilenmesi talebi üzerine mahkeme tarafları davet edip dnledikten sonra ileri sürülen yargılamanın yenilenmesi sebebinin kanunda yazılı sebeplerden olup olmadığını kendiliğinden inceler. Bu koşul eksikse hakim davayı esasa girmeden reddeder.Somut olaya döndüğümüzde yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunan/davacı tarafın yargılamanın yenilenmesi sebebi olarak ileri sürdüğü hususlar, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin yorumlanmasına ilişkin olup, HMK 375.maddesinde tahdidi olarak sayılan yargılamanın yenilenmesi sebeplerinden değildir. Bu itibarla HMK’nun 379.m. uyarınca işin esasına girilmeden davanın reddine dair karar vermek gerekmiştir.Öte yandan yargılamanın yenilenmesini talep eden/davacı iş bu davada haksız ise de kötüniyetli olduğu ispat edilemediğinden, karşı taraf/davalının HMK 329.maddesinin uygulanması talebi haklı görülmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1- Davanın REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 3.375,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,5- Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın istek halinde yatıran tarafa iadesine, Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı miktar yönünden HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 08/07/2021