Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2021/1409 E. 2021/1810 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1409
KARAR NO: 2021/1810
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/06/2018
NUMARASI: 2016/467 Esas, 2018/677 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın iptali
KARAR TARİHİ: 06/10/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkili firma ile davalı arasındaki sözleşme gereği, müvekkilinin davalı firmanın inşaatını yaptığı binanın mekanik tesisatı ve doğalgaz tesisat işlerini yaptığını, müvekkili tarafından yapılması gereken işlerin bitirilerek davalı firma tarafından da kontrol edildiğini, sözleşme gereğince davalı firma tarafından hak edişlerden teminat kesintisi yapıldığını, teminat kesintilerinin ödenmemesi üzerine davalı firmaya Üsküdar … Noterliği’nin 26.10.2015 tarih, … yevmiye numaralı ihtarname gönderilmesine rağmen ödeme yapılmaması üzerine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının kısmi itirazı ile borcun bir kısmını ödediğini, müvekkilinin kendisinden beklenen imalatları ve davalı talepleri doğrultusunda ilave işlerin yapıldığını, işlerin yapılmadığına dair davalı tarafından da bir itiraz bulunmadığını, bu işlere ilişkin davalı yanca çeşitli ödemelerin de yapıldığını, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde bu hususun net olarak görüneceğini belirterek, davanın kabulü ile itirazın iptaline, icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında, 12.03.2013 tarihli mekanik tesisat işlerinin yapılması ve 02.01.2014 tarihli doğalgaz tesisat işlerinin yapılması amaçlı iki adet sözleşme imzalandığını, sözleşmeler gereği, tüm hak ediş ödemelerinin yapıldığını, davacının ihtarına, Bakırköy …Noterliğinin 09.11.2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile cevap verildiğini, müvekkili kayıtlarında davacı alacak tutarı olarak görünen 154.592,01 TL’nin ferileri ile birlikte icra dosyasına yatırıldığını, davacının, alacağın hangi alacak kalemlerinden kaynaklandığı konusunda beyanda bulunması halinde bu hususta cevap verme haklarının saklı tutulduğunu, davacının delil listesinde ticari defterlere dayanmaması nedeniyle davacının defterleri üzerinde yapılacak incelemeye muvafakatlerinin olmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının alacak talebinde bulunduğu işi mali inceleme ile değil, teknik açıdan inşaat bilirkişisi tarafından yapılacak keşif ile ispat etmesi gerektiğini belirterek, davanın reddine, kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davacı tarafın edimlerini sözleşme gereğince yerine getirerek davalı tarafa teslim ettiği, davalı tarafın ayıp ihbarında bulunmadığı, sadece garanti süresi dolmasından sonra kesin hakediş ve kabul yapılacağını bildirdiği; davalı tarafın ayıplı işlerin kendileri tarafından yaptırıldığı ve düzenlenen faturanın … Kargo aracılığıyla davacı şirkete tebliğ edildiği belirtilmiş ise de, … Kargo şirketinden alınan yazı içeriği itibariyle davalı tarafından davacıya düzenlenen faturanın tebliğ hususunun ispatlanamadığını; davalı tarafın ayıplı imalat için neler yapıldığı hususunda mahallinde keşif talebi olmaması ve ayıp ihbarının süresinde yapılmamış olması nedeniyle ispatlanamadığı; davalının davacı tarafa yemin teklifinden vazgeçtiği; davacı taraf ile davalı taraf arasında imzalanan sözleşme gereğince davacının edimini yerine getirerek faturalandırdığı, davalı tarafın herhangi bir şekilde ayıp ihbarında bulunmadığı, ayıp hususunun ispatlanamadığı anlaşıldığından davacının edimini yerine getirmiş olduğu ve düzenlenen faturların bilirkişi tarafndan yapılan inceleme neticesinde ticari defterlerde bulunduğu gerekçesi ile, davanın kabulü ile itiraz edilen 16.660,26 TL üzerinden itirazın iptaline, alacağın bilinebilir ve likit olduğundan %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; müvekkili şirket kayıtlarındaki davacı alacağının süresinde ödendiğini, dava konusu edilen 16.039,45.-TL lik tutarın davacının ayıplı ve kusurlu imalatı nedeniyle 31.03.2015 tarihli gider faturası davacıya gönderilerek davacının hakedişinden kesildiğinden ödenmediğini, 23.05.2017 tarihli bilirkişi raporunda belirtilenen aksine alt işverenin yaptığı ayıplı işlerden sorumlu olması için ayıplı işe ilişkin kesilen faturanın karşı tarafa tebliği şartı aranmayacağını; davacının sözleşme kapsamındaki yükümlülüğünü ayıplı şekilde yaparak … nolu dairenin ısıtma tesisatında su kaçağına sebep olduğunu, dairenin tüm parke ve süpürgeliklerinin söktürülerek yeniden yaptırılmak durumunda kalındığını, sözleşmenin 36 ve 39. maddelerine göre davacının sözleşme ile ayıplı işlerinin hak edişinden kesileceğini peşinen kabul ettiğinden gider faturasına itiraz hakkının irdelenmesinin kabul edilemeyeceğini; teknik yönde keşif yapılmaksızın karar verildiğini, davacının kusurlu iş yapıp yapmadığının incelenmediğini; davacıya gönderilen faturanın … Kargo yoluyla gönderildiğine ilişkin gönderi numarası, gönderilen tarihin bildirildiğini, kargonun işini gereği gibi yerine getirmemesinin maliyetinin müvekkili şirkete çıkılamayacağını; bilirkişi raporu ile ticari defterlerinde davacının yükümlülüğünde olan imalat yerlerinin ayıplı yapılması nedeniyle yeniden imalat yapıldığına ilişkin faturanın tespit edildiğini, müvekkili şirket tarafından davacının ayıplı imalatı sebebiyle yaptırmak durumunda kaldığı bu bedelin sözleşmedeki maddeler kapsamında davacının hakedişinden kesilmesinin usul ve yasa gereği olduğunu; davacıya gerek e-mail yoluyla gerekse sözlü olarak ihtilaf konusu gider faturasına konu ayıplı işle ilgili bildirim yapıldığını, davacının ayıp ihbarının yapıldığını bildiğinden bu konuda bir iddiası olmadığından bu konuda tanık dinletilmediğini ve maillerin dosyaya sunulmadığını, mahkemenin bu hususu gerekçeli kararda belirtmesinin savunma hakkını kısıtladığını belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, TBK’nın 470 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan sözleşme gereği kesilen teminatların iadesine ilişkin olarak başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı tarafça istinaf yoluna başvurulmuştur. Davacı tarafça İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünde başlatılan takibe yapılan yetki itirazı üzerine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 171.252.27 TL asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı 176.572,82.-TL’nin tahsili için ilamsız takibe başlandığı, davalının yetkisiz icra dairesinde 154.592,01.-TL. ödeme yaparak kalan tutar ve ferilerine itiraz edildiği, takibin durduğu, açılan bu dava ile davalının takibe itirazının 16.660,26 TL üzerinden iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesi talep edilmiş, mahkemece alınan bilirkişi raporları sonrasında davanın kabulü ile itiraz edilen 16.660,26.-TL üzerinden itirazın iptaline, alacağın bilinebilir ve likit olduğundan %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Taraflar arasında, 12.03.2013 tarihli mekanik tesisat işlerinin ve 02.01.2014 tarihli doğalgaz tesisat işlerinin yapılması amaçlı iki adet sözleşme imzalanmıştır. Dosya kapsamından işlerin tamamlandığı; davalının, davacı yüklenicinin işi ayıplı yapması nedeniyle ayıplı işler bedelinin hakedişinden kesildiği ve ayıplı işin düzeltildiği yönünde beyanda bulunduğu anlaşılmaktadır. Dosyadaki bilgi, belge ve beyanlardan işin kusurunun giderildiği anlaşılmakla, mahallinde keşif yapılmasının dosyaya bir yarar sağlamayacağı sonucuna varılmıştır. Davalı şirket tarafından düzenlenen davacı alacak tutarından mahsup edilen, 31.03.2015 tarihli ayıp bedeline ilişkin faturanın davacıya tebliğ edildiği ispatlanamamış olup, söz konusu fatura davacı defterlerinde kayıtlı değildir. Eser sözleşmelerinde, kural olarak, sözleşme konusu işin yüklenici tarafından yapıldığının kabulü gerekir. Davalı iş sahibi, süresi içinde ayıp ihbarında bulunduğunu ve işi kendisinin tamamladığı iddiasını yasal delillerle ispatlayamamıştır. Mahkemece tüm dosya kapsamına göre icra takibine yapılan itirazın iptaline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/06/2018 tarih ve 2016/467 Esas, 2018/677 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 1.138,06 TL nisbi istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 284,51 TL harcın mahsubu ile bakiye 853,55‬ TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 06/10/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.