Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2020/57 E. 2020/47 K. 14.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/57
KARAR NO : 2020/47
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/10/2019
NUMARASI : 2018/1122 Esas, 2019/753 Karar,
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 14/01/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacılar vekili, taraflar arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve kat karşılığı inşaat revize sözleşmesi gereğince davalıya teslim edilen bağımsız bölümler nedeniyle oluşan KDV alacağının tahsili için girişilen icra takibine itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamı ve icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiş, davalı vekili ise müvekkilinin tacir olmadığını, ticari amacının da olmadığını, asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece 30/10/2017 tarih ve 2017/922 esas, 2017/1194 karar sayılı kararı ile mahkemenin görevsizliğine karar verilmesi sonrasında Dairemiz’in 21/11/2018 tarih, 2018/2033 esas, 2018/1540 karar sayılı kararı ile taraflar arasında henüz dilekçelerin teatisi aşaması yapılmadan görevsizlik kararı verildiği gerekçesiyle kararın kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.Mahkemece yargılamaya devamla verilen 03/10/2019 tarih ve 2018/1122 esas, 2019/753 karar sayılı kararında da, görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, dosyanın İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiş, karara karşı, davacı vekilince, davalının tacir sıfatı bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiği, davalıya birden çok taşınmaz verildiğinden bunları satarak para kazandığı belirtilerek istinaf talebinde bulunulmuştur. Davacı yüklenici adi ortaklık ile davalı ve dava dışı diğer arsa sahipleri arasında Bakırköy …. Noterliğinin 02/02/2012 tarih ve… yevmiye nolu kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve Beyoğlu … Noterliğinin 13/10/2014 tarih, 17867 yevmiye nolu kat karşılığı inşaat revize sözleşmesi düzenlenmiştir. Davacı yüklenici adi ortaklık tarafından açılan davada davalıya teslim edilen bağımsız bölümler nedeniyle düzenlenen 17/11/2015 tarihli faturadaki KDV alacağının tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali, takibin devamı ve tazminat istenmektedir. Davacı yüklenici adi ortaklıklığın tacir olduğu ihtilafsızdır. Mahkemece yapılan araştırmada, İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğü’nün 05/03/2019 tarihli yazısında davalının 03/11/2011 itibariyle ticareti terk ettiğinden sicil kaydının kapatıldığı; İstanbul Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği tarafından verilen 05/03/2019 tarihli cevabi yazıda da davalının esnaf kaydı bulunmadığı belirtilmiştir. Dosya kapsamına göre davalının tacir veya esnaf olmadığı anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu maddede sayılan dava ve işlerin asliye ticaret mahkemelerince incelenerek karara bağlanacağı hükme bağlanmıştır.
Davanın kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu ve davalının tacir olmadığı, davanın da TTK’nın 4. maddesinde sayılan ticari dava ve işlerden olmadığı anlaşılmaktadır. Eser sözleşmelerinden kaynaklanan dava ve işlere asliye ticaret mahkemesi tarafından bakılacağına dair özel bir düzenleme bulunmamaktadır.
Bu nedenle, davayı görüp sonuçlandırma görevi asliye hukuk mahkemesine ait olduğundan yerel mahkemece görevsizlik kararı verilerek dosyanın İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmesi yerinde olmuştur.
Açıklanan nedenlerle, yerel mahkeme kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, davacı vekilinin istinaf talebinin reddine dair karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerden;
1-İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/10/2019 tarih ve 2018/1122 esas, 2019/753 karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 bendi uyarınca REDDİNE,
2- Alınması gereken 54,40-TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 10-TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-İstinaf isteyen davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK 353/1-a-3 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 14/01/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.