Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2020/529 E. 2020/339 K. 10.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/529
KARAR NO : 2020/339
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/06/2019
NUMARASI : 2017/731 Esas
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 10/03/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sırasında verilen ara karara karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava, davalı tarafa borçlu olmadığının tesbiti, senetlerin iptali ve borçlu olmadığı halde ödenen paranın iadesi talebine ilişkindir.
Davacı vekili dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin gerçekte davalı şirketten herhangi bir mal veya hizmet alımı olmadığı halde Ortaklar Anlaşması’ndan önce davacı şirketin tek sahibi ve temsilcisi dava dışı…nün davalı şirket lehine muvazalı ve hileli yüksek bedelli zararlandırıcı işlemler yaptığı ve senetler düzenlendiğini belirterek, müvekkili şirketin maddi hukuk anlamında davalıya borçlu olmadığının tesbiti, davacı şirketin eski tek ortağı ve yöneticisi olan … tarafından olmayan bir borç için kötü niyetli olarak şirketi zarara uğratmak amacıyla düzenleyip davalıya verdiği toplam 10.615,564 TL bedelli muhtelif senetlere konu olan bir borcun bulunmadığına, dava tarihi itibariyle davalı şirket lehine düzenlenen toplam 7.599,922 TL bedelli 40 adet senedin iptaline, borç olmadığı halde dava tarihine kadar davalıya ödenen toplam 3.015.642,00 TL’nin iadesine, henüz ödenmemiş toplam 37 adet senedin tahsilinin, devrinin ve muhtemel icra takiplerinin durdurulması ile İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün…E. Sayılı dosyasında takibe konulan toplam 556.168,46-TL tutarındaki senetler yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili savunmasında özetle, davaya konu alacağın bir kısmının davalı şirket ortaklarından …na ait arsa satışı karşılığı verilen senetler olduğu, bir kısmının ise, arsa satılmadan önce davalı şirketler grubundan …Hizmet ve İnşaat Tic. Ltd.Şti. tarafından yapılan Genel Alt Yapı çalışmaları karşılığı, kalan kısmının ise bu arsaya davalı şirket tarafından yapılan inşaat nedeniyle verildiğini belirtilerek, davanın reddi ile %40 icra inkar tazminatı hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemesince 25.01.2018 tarihli ara kararı ile, davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen kararın davacı vekilince istinafı üzerine Dairemiz tarafından 27.03.2018 gün ve 2018/445 – 336 E/K sayılı kararı ile dosya kapsamı ve özellikle davaya konu senetler yönünden muhatapları aleyhinde dolandırıcılık ve sahtecilik suçları nedeniyle ilgili Cumhuriyet Başsavcılığında suç duyurusunda bulunulmuş olması dikkate alınarak ihtiyati tedbir kararı verilmek üzere kararın kaldırılmasına karar verildiği, bunun üzerine ilk derece mahkemesince Dairemiz kararına uygun olarak 20.04.2018 gün ve 2017/731 Esas sayılı ara kararı ile ihtiyati tedbir kararı verildiği anlaşılmıştır. Dairemiz kararına uygun verilen tedbir kararı sonrasında davalı tarafça verilen 17.06.2019 tarihli dilekçe ile karara itiraz edilmesi üzerine, mahkemesince istinaf incelemesine konu 18.06.2019 tarihli ara kararı ile, tedbir kararının İstinaf Dairesi kararı gereğince verildiği belirterek itirazın reddine karar verilmiştir. Davalı vekili gerek itiraz ve gerekse istinaf dilekçesinde, BAM kararından sonra alınan 19.02.2019 tarihli bilirkişi heyet raporu ile itiraz üzerine alınan 28.11.2019 tarihli Ek rapora dayanarak ve BAM kararında bahsi geçen suç duyurusu ile ilgili olarak 30.01.2019 tarihli kesin karar ile kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini belirterek tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.İlk derece mahkemesince Dairemiz kararına uygun olarak verilen tedbir kararına karşı davalı tarafça itiraz edilmiş ise de, Dairemiz kararı sonrasında verilen kararla tedbire ilişkin uyuşmazlık karara bağlanmış olup, davalı vekili tarafından yeni vakıalar ileri sürülerek (bilirkişi raporu, takipsizlik kararı) yapılan itiraz başvurusunun, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması yönünde yeni bir talep olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. O halde, Dairemiz kararına uygun olarak verilen karara yönelik istinaf talebinin reddine, iş bu karara karşı davalı tarafça verilen itiraz dilekçesinin yeni bir talep olarak değerlendirilerek, itiraz prosedürü uygulanarak sonucuna göre yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/06/2019 tarih ve 2017/731 Esas sayılı ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince REDDİNE,
2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-f bendi gereğince KESİN olmak üzere 10/03/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.