Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2020/373 E. 2020/545 K. 02.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/373
KARAR NO: 2020/545
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/05/2019
NUMARASI: 2015/1174 Esas, 2019/595 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 02/06/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Asıl dava, yazılı eser sözleşmesine dayalı ödenmeyen bakiye bedelin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali; karşı dava ise, gecikmeden kaynaklı üretim kısıtlaması sebebiyle doğan zararın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece; asıl davanın 13.06.2017 tarihinde, karşı davanın ise 03.01.2019 tarihinde işlemden kaldırıldığı ve her iki davanın 3 ay içerisinde yenilenmediği belirtilerek HMK’nin 150/5 hükmü uyarınca asıl ve karşı davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar davalı-karşı davacı vekili tarafından karşı dava yönünden usulünce istinaf edilmiştir. Davalı-karşı davacı vekili istinaf talebinde özetle, 11.12.2018 tarihli duruşmada mazeretleri kabul edildiği halde yeniden belirlenen duruşma gününün taraflarına tebliğ edilmediğini, 03.01.2019 tarihli müteakip celsede ise mazeretlerinin reddi ile karşı davalarının işlemden kaldırılmasına karar verildiğini akabinde 21.05.2019 tarihli karar duruşmada işlemden kaldırılan karşı davanın süresinde yenilenmediği belirtilerek açılmamış sayılmasına karar verildiği, kararın açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Tüm dosya kapsamına göre; mahkemece, 11.12.2018 tarihli celsede taraf vekillerinin mazeretleri kabul edilerek, duruşma gününün talepleri gibi Uyap üzerinden öğrenilmesine karar verilmiş ve müteakip 03.01.2019 tarihli celse de ise karşı davacı vekilinin mazereti reddedilerek karşı davanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına hükmedilmiş ve 21.05.2019 tarihli duruşmada ise karşı davanın işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 ay içerisinde yenilenmediği belirtilerek davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İstinafa konu karşı davanın işlemden kaldırılmasına karar verilen oturumda karşı davacı vekilinin mazereti kabul edilerek duruşma gün ve saatinin talebi gibi Uyap’tan öğrenilmesine karar verilmiş ise de, talebi olsa dahi duruşma gününün taraf vekillerine tebliği yerine Uyap’tan öğrenilmesine şeklinde verilen karar 7201 sayılı Tebligat Kanunu’na ve usule aykırı olmuştur. Kanunda duruşma gününün Uyap’tan öğrenilmesine dair bir tebliğ usulü bulunmadığına göre, tebliğe bağlanan sonuç bu şekilde elde edilemez. O halde, usulsüz tebliğ ile belirlenen duruşma gününde davalı vekilinin mazereti de reddedilerek, karşı dava dosyanın işlemden kaldırılmasına dair verilen karar usul, yasa ve dosya kapsamına aykırı olduğundan kararın kaldırılarak esası incelenip sonucuna göre karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davalı-karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/05/2019 tarih, 2015/1174 Esas, 2019/595 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere mahalli mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davalı-karşı davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine, 5-Davalı-karşı davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı-karşı davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 02/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.