Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2020/313 E. 2020/282 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/313
KARAR NO : 2020/282
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/10/2019
NUMARASI : 2019/638 Esas, 2019/889 Karar,
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 19/02/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı tarafça, davalı ile iş yerlerinin iç mimarisinin ve dizayn edilmesi hususunda anlaşma yapılarak iş bedeli olarak dava konusu çeklerin verildiğini, sözleşme tarihlerine göre teslim edilmesi gereken sürelerin üzerinden uzun zaman geçtiği ve davalının sözleşmeye aykırı hareket ettiği gerekçesi ile sözleşmedeki cezai şart gereği davacının davalıdan alacaklı olduğunu belirterek … sözleşme tarafı olması, …’ın da çek sahibi olması nedeni ile 30.08.2019 tarihli 10.000 TL meblağlı Niğde merkez … şubesinin … numaralı çeki, 30.08.2019 tarihli 25.000 TL meblağlı Niğde merkez … şubesinin … numaralı çeki, 31.08.2019 tarihli 30.000 TL meblağlı Niğde merkez … şubesinin 514404 numaralı çeki, 31.08.2019 tarihli 22.500 TL meblağlı Niğde merkez … şubesinin … numaralı çeklerine ilişkin davalı tarafa müvekkilin borçlu olmadığının tespitine, dava süresince davaya konu iş bu çeklerin HMK 389 vd. maddeleri ve İİK 72 uyarınca ödeme yasağı konulması ve icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi, teslim edilmeyen günlere ilişkin davalının ödemeyi kabul ettiği günlük 1.000,00 TL’den keşif ile yapılacak tespit sonrası hesap edilecek tutarın (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile) şimdilik 1.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece 29/08/2019 tarihli tensip ara kararı ile, davacı vekilinin tedbir talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile, davacılar her ne kadar ödemeden men yasağı talep etmiş ise de davanın mahiyeti dikkate alınarak dava konusu uyuşmazlık yargılamayı gerektirdiğinden (borcun olup olmadığı, çeklerin bedelsiz kalıp kalmadığı), tedbir verildiği taktirde, tedbir kararının, yargılama yerine geçeceğinden ve TTK 757. maddede iradesi dışında elinden çıkan hamile bu hak tanındığından ödemeden men yasağı talebi yerinde görülmeyip, ancak çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile İİK 72/2. maddesi gereğince bu kapsamda değerlendirme yapılarak dava konusu çeklerin bedellerinin %20’si üzerinden hesap edilecek nakdi teminat veya banka kesin ve süresiz teminat mektubu ibraz edildiğinde çeklerin icra takibine konu yapılmaması için ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından ödeme yasağına ilişkin istemin reddedilmesinin yersiz olduğu belirtilerek dava konusu çekler üzerinde ödeme yasağı konulması talep edilmiş, mahkemece 02/09/2019 tarihli ara karar ile; davacılar vekilinin dava dilekçesi ile ihtiyati tedbir talep edip, dava konusu çeklerin icra takibine konulmamasını ve bankaya ibrazında ödeme yasağı konulmasını talep ettiği, bu kapsamda mahkemece hazırlanan 29/08/2019 tarihli tensip tutanağı ile bu talepleri hakkında karar verildiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurularak; dava dilekçesinde davaya konu çekler hakkında ödeme yasağı isteminde bulunma sebebinin davalı tarafın üzerine düşen edimleri yerine getirmediği olduğunu, davalı ile tutulan tutanakta sözleşmenin süresinde bitmediğinin imza edildiğini, ödeme yasağı olmadığı takdirde bankaya ibraz edilen çeke karşılıksız kaşesi vurulması halinde yazdırılan çek neticesinde 1. müvekkilinin cezai sorumluluğunun doğacağını, 2. müvekkilinin tacir olup bankalar nezdindeki puanı düşerek ticari itibarı zedeleneceğini, eğer müvekkili banka hesabından çek ödenir ise de 1. davalı yanın sebepsiz zenginleşeceğini, 2. çekin ödenme ihtimalinde mahkemece %20 teminat alınarak verilen tedbir kararının da bir işlevi olmayacağını, tam tersi teminat yatıran müvekkilinin iyice mağdur edileceğini belirterek, kararın kaldırılarak davaya konu çekler hakkında ödeme yasağı konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.Somut olayda, davacı tarafça menfi tespit istemiyle dava açılmış, davalıya verilen çeklerin icra takibine konulmaması ve ödemeden men edilmesinin temini için ihtiyati tedbir kararı verilmesi istenmiş, mahkemece ödemeden men yasağı talebi yerinde görülmeyerek İİK 72/3 maddesi uyarınca tedbir kararı verilmiş ise de, her iki talep neticesi itibarıyla farklı olup, verilmesi koşulları ise aynı nedene dayanmaktadır. İİK 72/3 maddesi koşullarının varlığını tespit eden mahkemenin ödemeden men yasağı konusunda da çeklerin iyiniyetli üçüncü kişileri etkilememek şartı ile tedbir talebini de kabul etmesi gerekir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme ara kararının HMK’nın 353/1-a-6. bendi gereğince kaldırılarak, yukarıda belirtilen şekilde yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/09/2019 tarih, 2019/638 esas sayılı ara kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 19/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.