Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2020/309 E. 2023/305 K. 20.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/309
KARAR NO: 2023/305
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/09/2019
NUMARASI: 2015/1266 Esas, 2019/637 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 20/03/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davacının sahibi bulunduğu Kocaeli İli, Gebze İlçesi, … sahası içerisinde bulunan … ada, … parselde bulunan taşınmaz üzerine fabrika ve idari binaların inşası için davalı ile 04/04/2013 tarihinde sözleşme imzaladıklarını, davacı yanca işin bitirilmesinden sonra binanın birçok yerinden yağmur, kar ve rüzgar neticesinde gizli ayıpların olduğu zeminde çatlamalar meydana geldiği, dış cephede açılmalar olduğu, binada çatıya çıkılacak merdiven yapılmaması gibi gizli ayıplar tespit edildiğini, söz konusu ayıpların birçoğunu davacının kendisinin onardığını, onarımını yaptığı bedellerin tazminin isteme zorunluluğu doğduğunu belirterek, tüm ayıpların tespitine, ayıpların giderilmesi için belirlenecek bedelin 60.000,00 TL’sinin ihtarname tarihinden itibaren faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davalının sözleşme kapsamından bulunan bütün işleri ve imalatları eksiksiz ve ayıpsız olarak yaptığını ve davacı tarafından işin teslim edildiğini, bilirkişi tespit raporunda yer alan ve giderilmesi gerektiği belirtilenler ile davacının dava dilekçesinde yer alan ve imalat hatası olarak nitelendirilen hususların birbiriyle örtüşmediğini, dolayısıyla tespit raporunda saptananlar dışında yer alan ve hiçbir surette davalının kusurundan kaynaklanmayan yersiz iddia ve taleplerle iş bu davanın kötü niyetli olarak açıldığını, davacı tarafından keşide edilen ihtarname üzerine davalı şirket yetkilileri davacıya ait fabriyaka eksik hususların tespiti ve düzeltilmesi için geldiklerini ancak içeriye alınmadıklarını, bu durum karşısında davalı tarafından karşı ihtarname keşide edilerek tespit raporunda yer alan birtakım tespitlerin imalat kusurundan kaynaklanması durumunda düzeltileceği cevabının bildirildiğini, ancak davacı tarafından kabul edilmediğini ve kendilerinin tazminat talebinden bulunacaklarının bildirdiklerini belirterek asıl davanın reddine karar verilmesini istemiş; karşı davasında ise, sözleşme ve ekleri kapsamında yer almayan davacı-karşı davalı tarafından ek olarak talep edilen bir kısım işler ve imalatların müvekkili tarafından yapıldığını ve bu hususlarda işçilik hizmetleri sağlandığını, yine ayrıca bu konularda ilave malzeme alımı yapıldığını belirterek, bu kapsamda davacı-karşı davalı şirketten fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 10.000,00 TL’nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, asıl davanın, taraflar arasında akdedilen 04/04/2013 tarihli eser sözleşmesine dayalı eksik imalat bedelinin tahsili istemine, karşı davanın ise taraflar arasında akdedilen 04/04/2013 tarihli eser sözleşmesinden kaynaklanan ilave iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkin olduğu, bilirkişi heyetinden alınan 18/05/2018 tarihli heyet raporu itibariyle asıl davada, dava konusu taşınmazda tespit edilen eksik ve kusurlu işlerin toplam değerinin 113.802,00 TL olduğu ve davacı-karşı davalının dava açmakta haklı ve hukuki yararının olduğu; karşı dava yönünden ise, her ne kadar davalı-karşı davacı tarafça ilave iş bedeli alacağı olduğu belirtilerek tahsili talep edilmiş ise de taraflar arasında imzalan sözleşmenin 3.maddesinde yer alan, uygulama projesine esas sözleşme ekinde, proje ve teknik şartnamede değişiklik olması veya görülen lüzum üzerine yaptırılmasına karar verilen işler çıktığı hallerde arsa sahibinin yazılı onayı olmadan ilave işler yapılamayacağı ve yüklenicinin arsa sahibinin yazılı izni olmadan yaptığı ilave işler için herhangi bir bedel artışı, fiyat farkı veya ek bir ödeme talebinde bulunamayacağına ilişkin hüküm ve ayrıca hükme esas alınan bilirkişi keyeti raporundaki, ek iş yapıldığına dair herhangi bir delil bulunmadığı gerekçesiyle, asıl davanın kabulü ile 113.802,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine; karşı davanın reddine karar verilmiştir. Davalı-karşı davacı vekili istinafında, davanın maktu harç ile açıldığını, davacının eksik harcı tamamlamadığını, 29.12.2015 tarihli dava dilekçede davacı vekilinin fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığını, ıslah ile arttırmasının mümkün olmadığını, talimat ile alınan bilirkişi raporu ile mahkeme tarafından alınan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğunu, karşı davaları yönünden bilirkişi heyeti delillerin bulunmadığını beyan ettiklerini ancak Gebze Asliye Hukuk Mahkemesinde alınan bilirkişi raporunda ek işlerin yapıldığı bedelinin 194.268,00 TL olduğunun tespit edildiğini, mahkemenin karşı davanın reddine yönelik kararının hatalı olduğunu, eksik hususların giderileceği davacı tarafa bildirilmesine rağmen davacı tarafından davalı tarafa eksikliklerin tamamlattırılmadığını bu sebeple kötü niyetli olduğunu, davacının alacaklı olmadığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davacının davasının reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Somut olayda, taraflar arasında düzenlenen 04.04.2013 tarihli sözleşme ile davacıya ait arsa üzerinde yaklaşık 1950 m2 alanlı depo ve sanayi binası ile 550 m2 alanlı idari bina ve 250 m2 bodrum inşaatı olmak üzere toplam 2750 m2 inşaat işinin yapılması kararlaştırılmıştır. Davalı yüklenici edimlerini tamamlayarak davacı tarafa teslim ettiğini ve ayrıca ek imalatlar yaptığını beyan etmiş, davacı taraf ise eksik imalatlar ve ayıpların bulunduğunu belirtmiştir. Mahkemece aldırılan bilirkişi raporu ile davalı yüklenicinin eksik bıraktığı işler bedelinin 178.161,36 TL olduğu, karşı davacının ek imalat bedellerin ise 194.268,00 TL olduğu bildirilmiştir. İtirazlar üzerine mahkemece yeni heyetten alınan bilirkişi raporuna göre, davalının eksik işler bedelinin 113.802.00 TL olduğu bildirilmiştir. Asıl davada dava dilekçesinde “başkaca ayıpların ortaya çıkmasına binaen davamızın kısmi dava olarak kabulü ile tüm ayıpların tespiti ile ayıpların giderilmesi için belirlenecek bedelin 60.000,00 TL’sinin ihtarname tarihinden itibaren faizi ile tahsiline” karar verilmesi talep edilmiş olup, bu talep kısmi dava niteliğinde olup, belirlenecek bedelin 60.000,00 TL’lik kısmı için dava açıldığından, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğunun ve ıslah ile artırılabileceğinin kabulü gerekmektedir. Davacı tarafından 08.08.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile, dava değeri 113.000,00 TL’ye çıkartılmıştır.Davalı yüklenici tarafından edimlerin eksik bırakılmış olduğu hususu alınan her iki bilirkişi raporu ile belirlenmiş olup, alınan son bilirkişi raporunda eksik işler bedeli 113.802,00 TL olarak belirlendiğinden, mahkemece bu bedel üzerinden asıl davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olmuştur. Ancak eser sözleşmelerinde belirsiz alacak davası açılamayacağı, kısmi dava açılabilecek olması sebebiyle, ihtarnamede miktar belirtilmediğinden kısmi davada dava ile istenen miktara dava tarihinden, ıslah ile istenen miktara ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken tüm alacağa dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi hatalı olmuştur. Öte yandan, asıl dava dilekçesinde istenen faizin cinsi belirtilmediğinden yasal faiz istendiği kabul edilmelidir. Bu nedenle, mahkemece dava dilekçesi ile istenen miktar yönünden dava tarihinden itibaren yasal faiz yerine ticari avans faizine hükmedilmesi de doğru olmamıştır. Karşı dava yönünden ise, her nekadar Gebze Asliye Hukuk Mahkemesinden talimat ile alınan bilirkişi raporunda karşı davacının sözleşme harici 1. Kat idari binanın bedeli için 187.500,00 TL ve sözleşme harici yürüme koridoru bedeli 6.768,00 TL olmak üzere toplam 194.268,00 TL alacaklı olduğu belirtilmiş isede, gerek sözleşmenin 2. Maddesinde tanımı yapılan sözleşme konusu itibariyle, depo ve sanayi binası ile idari bina ve bodrum inşaatı yapılmasının kararlaştırılması ve gerekse 4.4.2013 tarihli sözleşmenin 8.3 maddesinde ” … Yüklenici uygulama projeleri hazırladıktan sonra çıkabilecek metraj değişikliklerini öne sürerek her ne ad ve nam altında olursa başkaca bir ücret talep edemiyeceğini peşinen, gayri kabili rucu beyan kabul ve taahhüt eder” hükmü gereğince karşı davacı tarafından yapılacak ek iş bedellerin talep edilmeyeceği kabul edilmiştir. Bu durumda, mahkeme tarafından karşı davanın reddine karar verilmiş olması yerinde olmuştur.Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulü ile, yerel mahkeme kararının HMK’nın 353/1-b-2. bendi gereğince kaldırılarak, asıl davanın kabulüne, 113.802,00 TL’nin 60.000,00 TL’sine dava tarihinden işletilecek yasal faiziyle, 53.802,00 TL’sine ise ıslah tarihi olan 08.08.2018 tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karşı davanın reddine dair yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;A)1-Davalı-karşı davacı vekilinin asıl davaya yönelik istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE, karşı davaya yönelik istinaf talebinin REDDİNE, 2-İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/09/2019 tarih ve 2015/1266 Esas, 2019/637 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3- Asıl davanın KABULÜ ile, 113.802,00 TL’nin 60.000,00 TL’sine dava tarihinden işletilecek yasal faiziyle, 53.802,00 TL’sine ise ıslah tarihi olan 08.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, 4- Karşı davanın REDDİNE,
B) İLK DERECE YARGILAMASI YÖNÜNDEN Asıl dava yönünden; 1-Alınması gereken 7.773,81 TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.944,70 TL (27,70TL + 997,00TL + 920,00TL) harcın mahsubu ile bakiye 5.829,11 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 2-Davacı tarafından yapılan 27,70 TL başvuru harcı, 27,70 TL peşin harç, 997,00 TL tamamlama harcı, 920,00 TL ıslah harcı, 221,80 TL keşif harcı, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 150,00 TL taksi ücreti, 669,75 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 4.513,95 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 18.070,30 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, Karşı dava yönünden; 1-Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 170,77 TL harcın mahsubu ile bakiye 9,13 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN 1-Davalı-karşı davacı tarafından asıl dava için yatırılan 1.946,00 TL istinaf karar harcının hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde kendisine İADESİNE, 2-Davalı-karşı davacı tarafından asıl dava için yapılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı olan yargılama giderinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacı tarafa VERİLMESİNE, 3-Davalı-karşı davacı tarafından karşı dava için alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 135,50 TL istinaf karar harcının davalı-karşı davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 4-Davalı-karşı davacı tarafından karşı dava için yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 6-Gerek ilk derece gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa İADESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 20/03/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.