Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2020/203 E. 2020/184 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/203
KARAR NO: 2020/184
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/09/2019
NUMARASI: 2019/423 D.iş, 2019/433 Karar
DAVANIN KONUSU: İhtiyati haciz
KARAR TARİHİ : 05/02/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Talep, taraflar arasında imzalanan 25/04/2018 tarihli yazılı eser sözleşmesi gereğince iş bedelinin tahsilinin güvence altına alınması için mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmesine ilişkindir. Talep eden vekili, taraflar arasında Katı Atık Aktarma İstasyonu Yapımı işi kapsamındaki elektrik tesisatı yapımı işine ait malzeme, cihaz ve ekipmanların temini hususunda sözleşme akdedildiğini, müvekkili ile borçlu şirket arasında gerçekleşen ticari ilişki dolayısıyla borçlu şirketin müvekkili şirkete 538.382,15 TL borcu bulunduğunu, 18.01.2019 ve 22.01.2019 tarihli faturalara konu menkullerin borçlu şirkete teslim edildiğini, müvekkili şirketin alacağının başka herhangi bir teminatla karşılanmadığını, dayanak teşkil eden faturaların bizzat şirket yetkilisi … tarafından teslim alındığını, borcun muaccel hale geldiğini, borçlunun borçlarını ödememek için mal kaçırmakta olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, borçlu şirketin borcunun şimdilik 133.000,00 TL’lik kısmı için menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir. Mahkemece, 10/09/2019 tarihli karar ile ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiştir. Karşı taraf vekili, 04.10.2019 tarihli dilekçesi ile mahkeme kararına itiraz etmiştir. Mahkemece, duruşma açılarak verilen 21.10.2019 tarihli ek karar ile, davacının sunduğu faturalarda teslim alan kısmında teslime ilişkin imza bulunduğu, bu haliyle ihtiyati haciz talebinin yaklaşık ispat koşulunun sağlandığı, ihtiyati haciz talebinin yasal koşullarının bulunuduğu gerekçesiyle, karşı taraf vekilinin ihtiyati haczin kaldırılmasına yönelik itirazının reddine karar verilmiştir. Karşı taraf vekili istinaf dilekçesinde, davacı firmanın sözleşme gereğince yapması gereken işleri eksik yaptığını, belirlenen süre içerisinde işlerin teslim edilmediğini, İİK’nın 257. maddesindeki ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığını, müvekkili şirketin mal kaçırma ihtimalinin bulunmadığını savunarak yerel mahkeme ara kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Taraflar arasında 25/04/2018 tarihli yazılı eser sözleşmesi imzalanmıştır. Talep eden taşeron, karşı taraf yüklenicidir. Sözleşme gereğince davacı şirket, davalı şirketin üstlendiği Katı Atık Aktarma İstasyonu Yapımı işinde elektrik tesisatı yapımını üstlenmiştir. Talep eden vekili, sözleşme gereğince müvekkilinin edimini yerine getirmesine rağmen iş bedeline istinaden düzenlenen fatura bedellerinin karşı tarafça ödenmediğini ve karşı taraf şirketin mal kaçırma yoluna gittiğini belirterek ihtiyati haciz talebinde bulunmuş, mahkemece, talebin kabulüne ve bilahare itirazın reddine karar verilmiştir. İhtiyati haczi düzenleyen İ.İ.K.’nın 257. maddesi uyarınca, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya 3. şahısta olan menkuller ve gayri menkul mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği, borçlunun muayyen ikametgahı yoksa veya borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa, borcun vadesi gelmemiş olsa bile ihtiyati haciz istenebilir. İhtiyati haciz talep eden, öncelikle dilekçesinde dayandığı ihtiyati haciz sebebini açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır. Buradaki ispatın ölçüsü, “yaklaşık ispat” kuralına göre belirlenir. Yaklaşık ispat kuralı uygulanırken, iddianın doğruluğunu kabul etmekle birlikte, aksinin mümkün olduğu ihtimali de gözetilmelidir. Bu nedenle, ihtiyati hacize karar verilirken, talebin haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan kural olarak teminat alınır. Geçici hukuki koruma kapsamında olan ihtiyati haciz kararı verirken hakim, asıl uyuşmazlığı çözecek içerikte bir karar vermemelidir. Bununla birlikte, ihtiyati hacize karar verilirken tarafların çıkar dengesini ve ihtiyati haczin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur. Her somut olayda ihtiyati haciz şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemelidir. İhtiyati haczin şartları mevcut değilse, Yasa’nın öngördüğü ölçüde ispat edilememişse, ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmelidir. Somut olayda, dosya kapsamına göre, taraflar arasında imzalanan sözleşme gereğince ihtiyati haciz talep eden taşeron şirketin iş bedeli alacağının muaccel olduğu belirlenmiş değildir. İİK’nın 257. Maddesi gereğince ancak, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş muaccel alacaklar için ihtiyati haciz kararı verilebilir.Faturalarda teslim alan imzasının bulunması, tek başına alacağın muaccel olduğunu kabule yeterli değildir. Bu nedenle ihtiyati haciz konulacak derecede yaklaşık ispatın bulunduğundan söz edilemez. Yine karşı tarafın İİK’nın 257/2. Maddesindeki şartları taşıdığı da iddia ve ispat edilmiş değildir. Bu durumda, mahkemece itirazın kabulü ile, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, karşı taraf vekilinin istinaf başvurusun kabulü ile, HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince yerel mahkeme kararının kaldırılarak, Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılıp, yaklaşık ispat koşulu da değerlendirilerek talep eden vekilinin ihtiyati haciz talebi hakkında bir karar verilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Karşı taraf vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/09/2019 tarih, 2019/423 D.iş, 2019/433 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Karşı tarafça yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE, 5-Karşı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 05/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.