Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2020/1945 E. 2020/1537 K. 21.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1945
KARAR NO: 2020/1537
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/02/2020
NUMARASI: 2019/1590 D.iş -2019/1612 Karar
TALEP KONUSU: İhtiyati hacze itiraz
KARAR TARİHİ : 21/12/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sırasında verilen ek kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Talep, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının teminatı olarak verilen ihtiyati haciz kararına itiraz talebine ilişkin olup; mahkemece, karşı taraf vekilinin ihtiyati haciz kararına itirazının reddine dair verilen karara karşı talep eden tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Talep eden vekili, temlik alan karşı tarafın müvekkili şirket aleyhinde Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nden ihtiyati haciz kararı alarak Gebze …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile esas takibe geçtiğini, ihtiyati haciz kararına ve ödeme emrine karşı yaptıkları yetkiye ve borca itiraz üzerine dosyanın İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına gönderildiğini, yeniden gönderilen ödeme emrine itiraz ettiklerinden takibin durdurulduğunu, esas takibe geçildiği ve itiraz sonucu takip durdurulduğu için bu aşamadan sonra ihtiyati haciz talebinde bulunulmasında hukuki yarar bulunmadığını, müvekkili ile temlik eden … Ltd. Şti. arasındaki ticari ilişkinin temlik sözleşmesinin düzenlendiği ve ihtiyati haciz kararının verildiği tarih itibariyle sona ermiş olduğunu, müvekkilinin temlik edene bir borcunun bulunmadığını, temlik sözleşmesinin muvazaalı ve kötüniyetli olduğunu, temlik eden şirket yetkilisi …’ün, temlik alan karşı taraf …’in dayısı olduğunu, ihtiyati haciz talep dilekçesi ekinde sunulan hakediş belgeleri, mutabakat formları ve diğer belgelerdeki hiçbir imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, temlik eden şirket yetkilisi … ile temlik alan karşı taraf … hakkında gerçeğe aykırı belge düzenlemekten Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduklarını, ihtiyati haciz için mahkeme tarafından takdir edilen teminat miktarının da yetersiz olduğunu, karşı tarafın müvekkili şirketin tüm malvarlığına, alacaklarına, banka hesaplarına, araçlarına haciz koydurduğunu bu durumun müvekkili şirketi ekonomik olarak zora soktuğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Karşı taraf vekili, müvekkilinin temlik alacaklısı olduğunu, temlik edenle akraba- arkadaş- işçi- işveren ilişkisi olması veya olmaması durumunun temlik işlemi ile ihtiyati haciz kararı alınmasına engel bir hal olmadığını, talep eden borçlu şirketin temlik eden şirkete olan borç miktarının toplam 5.413.667,10 TL olduğunu, temlik eden şirket tarafından bu miktarın 2.318.183,16 TL’sinin müvekkiline temlik edildiğini, alacaklarının vadesi geçtiği halde ödenmediğinin e-faturalar, BA-BS formları ve hakediş belgeleri ile sabit olduğunu, ihtiyati hacizde aranan yaklaşık ispat şartının gerçekleştiğini, dava konusu alacak için başlattıkları icra takibine talep eden tarafça yapılan itirazın iptali için 28/01/2020 tarihinde İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde 2020/73 Esas sayılı dosya dava açtıklarını, dava dosyasının halen derdest olduğunu savunarak, talebin reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece duruşma açılarak verilen 03/02/2020 tarihli karar ile, ihtiyati haciz kararına itirazda gösterilen sebeplerin, İ.İ.K’nın 265. maddesinde gösterilen ihtiyati haciz kararına itiraz sebeplerinden olmadığı, talep eden tarafın hakediş belgeleri, mutabakat formları ve diğer belgelerdeki imzaların şirket yetkilisine ait olmadığı yönündeki iddialarının başka davaların konusunu oluşturabileceği, olayda ihtiyati haciz kararı verilebilmesi şartlarının bulunduğu ve alınan teminat miktarının yeterli olduğu gerekçesiyle, karşı taraf vekilinin İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/12/2019 tarih ve 2019/1590 D.İş Esas, 20191612 Karar sayılı karar sayılı kararı ile konulan ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. Karşı taraf vekili istinaf dilekçesiyle, ihtiyati haciz talep dilekçesi ekinde sunulan hakediş belgeleri, mutabakat formları ve diğer belgelerdeki imzaların müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, taraflar arasında ihtilaf konusu olan tüm faturaların karşı tarafça İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe konulmasına rağmen ihtiyati hacze konu 800.000,00 TL’ nin İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından takibe konulduğunu, karşı tarafın daha önce İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/1545 D. İş dosyası üzerinden 28.11.2019 tarihinde ve yine İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/1529 D.İş dosyası üzerinden 22.11.2019 tarihinde ihtiyati hacze konu alacağın tamamına dair ihtiyati haciz talebinde bulunduğunu, mahkemece bu taleplerinin reddine karar verildiğini, talep eden tarafça bu kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmadığını, akabinde İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/1590 D. İş sayılı dosyası üzerinden 13.12.2019 tarihinde tekrar talepte bulunulduğunu, talep edenin reddedilen ihtiyati haciz kararlarını mahkemeye bildirmediğini, ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığını, mahkeme tarafından takdir edilen teminat miktarının yetersiz olduğunu belirterek, yerel mahkeme ara kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Uyuşmazlık, TBK’nın 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser özleşmesinden kaynaklanmaktadır. Talep eden taşeron, karış taraf ise yüklenicidir. Temlik eden … Şirketi ile yüklenici karşı taraf şirket arasında imzalanan eser sözleşmesi ile temlik eden taşeron şirket, yüklenici şirketin ihale ile üstlendiği yerlerin ince işlerini yapma işini üstlenmiştir. Sultanbeyli …Noterliği’nin 31.10.2019 tarih, … yevmiye nolu temlik sözleşmesi ile temlik eden taşeron şirket tarafından eser sözleşmesi kapsamında tanzim edilen 15 adet fatura bedeli olan 2.318.183,16 TL alacak, talep eden …’e temlik edilmiştir. Temlik alan- talep eden taşeron …, İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurararak, delil olarak sunulan e- fatura, temlik sözleşmesi, hakediş belgeleri, mutabakat formları ve BS formlarına dayanarak yüklenici şirketten 2.318.183,16 TL alacaklı olduklarını ileri sürerek şimdilik 800.000,00 TL alacakları için yüklenici şirket aleyhinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiş, mahkemece 19.12.2019 tarih ve 2019/1590 D.İş Esas, 20191612 Karar sayılı kararı ile, sunulan delillerle yaklaşık ispat şartlarının oluştuğu kabul edilerek talebin kabulü ile, alacağın % 15’i oranında teminatın yatırılması halinde 800.000,00 TL ile sınırlı olmak kaydıyla, borçlunun menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarına ihtiyaten haciz konulmasına karar verilmiş, karşı taraf vekilince bu karara itiraz edilmesi üzerine duruşma açılmak suretiyle istinafa konu talebin reddine dair karar oluşturulmuştur. Mahkemece, talep dayanağı e- faturalar ve cari hesap mutabakatına ilişkin belgeler ve BS formları gereğince ihtiyati haciz kararı verilmesi için yaklaşık ispat koşullarının oluştuğu, takibe konu faturalarda sahtecilik yapıldığına ilişkin iddiaların açılmış olan itirazın iptali davasında incelenebileceği gözetilerek karşı taraf vekilinin ihtiyati hacze itirazının reddine karar verilmesi isabetli olmuştur. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme ara kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, karşı taraf vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/02/2020 tarih ve 2019/1590 D.iş, 2019/1612 Karar sayılı ek kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, karşı taraf vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-Karşı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-f bendi gereğince KESİN olmak üzere 21/12/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.