Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2020/1832 E. 2021/964 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1832
KARAR NO : 2021/964
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/12/2019
NUMARASI: 2014/1104 Esas, 2019/1322 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 20/05/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, bakiye bedel alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.Davacı taşeron, davalı yüklenici ile imzalanan sözleşme uyarınca üstlendiği bir kısım ince inşaat işlerini yaptığını belirterek davaya konu takiple ödenmeyen bakiye bedel alacağının tahsilini istemiş; davalı ise, işin eksik ve hatalı ifa edildiğini, yapılan işlerin karşılığının ödendiğini, eksik işler ve kusurlu imalatları başka kişilere tamamlattıklarını ileri sürmüştür.Mahkemece yargılama sırasında alınan bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davacı vekili tarafından usulünce istinaf edilmiştir.Davacı vekili istinaf itirazında, işin sözleşmesine uygun olarak tamamlanıp teslim edildiğini, eksik ve ayıplı imalat bulunmadığını, süresinde yapılmış bir ayıp ihbarının olmadığını, bilirkişi incelemesinin bizzat mahkeme hakimi ile yapılmadığını bu nedenle keşif mahiyetinde olmadığını, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli ve objektif mahiyette olmadığını belirterek kararın kaldırılarak davanın tümden kabulüne karar verilmesini istemiştir.Taraflar arasında imzalanan 12.07.2012 tarihli sözleşme ile davacı taşeron davalının yapımını üstlendiği inşaat projesinde bir kısım ince inşaat işlerinin yapımı üstlenmiştir. Davacı davaya konu takiple faturaya dayalı bakiye bedel alacağını istemiş; davalı ise, işin eksik ve ayıplı ifa edildiğini, yapılan işlerrin karşılığı ödemelerin yapıldığını ileri sürmüştür. Mahkemece yargılama sırasında alınan bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Davacı vekili diğer istinaf itirazlarının yanında, bilirkişi incelemesinin mahkeme hakimi ile değil bilirkişinin yetkilendirilmesi ile yapıldığını, bu nedenle keşif mahiyetinde olmadığını, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli ve objektif mahiyette olmadığını belirterek eksik ve hatalı değerlendirmeler içeren bilirkişi raporuna dayanılarak verilen kararın kaldırılarak davanın tümden kabulüne karar verilmesini istemiştir. 6100 sayılı HMK’nın 289/1 maddesi uyarınca keşfin mahkeme veya tahkikat hakimi tarafından bizzat yapılması gerekmektedir. Hakim bu yetkisini bilirkişiye devredemez .Yukarıda yapılan açıklamalar ve belirtilen yasal hükümlere göre somut olay değerlendirildiğinde, mahkemece hükme dayanak alınan rapor bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilerek usul hükümlerine aykırı bir şekilde yapılan inceleme sonunda alınmış olup karara esas alınması usul ve yasaya, hukuki dinlenilme hakkına aykırılık teşkil edeceğinden doğru olmamıştır.Bu durumda, keşfin bizzat hakim gözetiminde yapılarak alınacak bilirkişi raporuna ve sonucuna göre yeniden esas hakkında hüküm kurulmak üzere dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/12/2019 tarih, 2014/1104 Esas, 2019/1322 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere mahalli mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 20/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.