Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2020/1795 E. 2022/1258 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ BOZMA ÜZERİNE
DOSYA NO: 2020/1795
KARAR NO: 2022/1258
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/11/2017
NUMARASI: 2015/1090 Esas, 2017/996 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın iptali
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
Dairemizce verilen kararın temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nce hükmün bozulmasına karar verilmesi üzerine, Dairemiz’ce açılan duruşmada bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davalı ile aralarında düzenlenen sözleşmeye göre davalıya ait AVM’de 12 adet sinema salonu ve l adet Bowling Salonunda “malzemeli işçilik” şeklinde havalandırma tesisatı işi ile … 21. ve 22. Kat … Ofisi binasında havalandırma tesisatı işlerini yaptığını, tarafların bu işçiliklere ilişkin yapılacak işlerde kullanılan “malzeme birim fiyatı” ve “işçilik birim fiyatı” üzerinde anlaşmaya vardığı, davacı şirket yapılan işlere ilişkin davalı şirkete fiyat teklifinde bulunduğu, mail yoluyla yapılan yazışmalar neticesinde davalı şirketçe kabul edildiği, davacı tarafa ödenmeyen hakkedişlere ilişkin olarak, … ilave havalandırma tesisatı işlerine istinaden … sıranolu 01.07.2015 tarihli 24.097.37 TL tutarında fatura, … ilave havalandırma tesisatı isleri ile … AVM sinema salonu ilave sarf malzemelerine istinaden 01.07.2015 tarihli 8.466,85 TL, 19.03.2015 tarihli … AVM sinema salonları malzemeli hakedişten kalan bakiyeye istinaden 01.07.2015 tarihli 84.788,99 TL tutarındaki faturaların 13.07.2015 tarihinde Noter kanalı ile davalı şirkete gönderildiği, davalı şirket süresinde fatura içeriğine itirazda bulunmadığı, bu işlerden bakiye alacağının ödenmediğini, yaptığı icra takibine de itiraz edildiğini belirterek davalı tarafın icra takibine yaptığı itirazının iptaline, takibin kalan bakiye 103.969,39 TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanması ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir Davalı vekili, davacının, … AVM’de ve … da bulunan … ofisinde üstlenmiş olduğu havalandırma tesisatı işlerinin bir kısmının montajını yaptığı, ancak davacı tarafın yapılan işlere ilişkin gerçek dışı ve afaki tutarlarda fatura bedelleri talep etmesi nedeniyle ve yapılan işin niteliği ile fiyatı noktasında çıkan anlaşmazlıkla ilgili uzlaşma sağlanamadığı, davacı tarafça icra takibinin dayanağı olan faturaların 13 Temmuz 2015 tarihli … yevmiye nolu ihtarname ekinde gönderildiğini; müvekkilinin 27.07.2015 tarihinde haberdar olduğu üç faturayı da kabul etmeyerek 03.08.2015 tarihinde karşı tarafa Üsküdar … Noterliği’nin … yevmiye nolu ihtarnamesi ile itiraz ve iade ettiği, davacı tarafından … AVM’de yapılan havalandırma tesisatı işinden 84.788,99 TL lik fatura bedeli kadar hakedişin ödenmesi istenmiş ise de öncelikle bu faturanın “kalan malzemeli hak ediş” olarak yanlış kesildiği, ilgili malzemelere ilişkin sevk irsaliyesinin dosyaya ibraz edilmediğini, yüklenici davacıdan istenen tüm işlerin malzemelerinin müvekkili tarafından karşılandığını, davacının … ‘da yapmış olduğu iş ve sarfedilen malzemelerin 10.06.2015 tarihinde kontrol edilerek talep edilebilir alacakları tespit edilerek gerçek hak ediş tutarı olan KDV dahil toplam 13.383,52 TL nin 06.08.2015 tarihinde davacıya ödendiğini belirterek davanın reddine, asıl alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre takip konusu faturadaki ürünlerin davacı tarafından temin edilerek davalının tasarrufundaki işyerlerinde kullanıldığı ve kullanılan ürünler ile fiili durumun örtüştüğü, fiatların kadri maruf olduğu, davacı tarafından kesilen faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olmayıp davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, her ne kadar faturalar davalı defterlerinde kayıtlı değil ise de yapılan keşif dinlenen tanık beyanları ve teknik bilirkişilerin raporlarındaki hususlar birlikte değerlendirildiğinde takip konusu faturadaki ürünlerin davacı tarafından temin edilerek davalının tasarrufundaki işyerlerinde kullanıldığı ve kullanılan ürünler ile fiili durumun örtüştüğü gerekçesiyle takip konusu miktara davalının yaptığı itirazın asıl alacak olan 103.969,39 TL üzerinden iptâli ile asıl alacak miktarının % 20’si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, bu karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizin 10/03/2020 tarih ve 018/512 Esas, 2020/351 Karar sayılı karar ile davalının istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak davalının icra takibine itirazının 103.969,39 TL üzerinden iptâli ile takibin bu miktar üzerinden aynı koşullarda devamına, davacının icra inkâr tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiştir. Davalı vekilinin temyiz talebi üzerine, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 02.11.2020 tarih ve 2020/1800 Esas, 2020/2872 Karar sayılı kararı ile; dosya kapsamına göre davalının ilk derece mahkemesinde alınan bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde davacının imzasını taşıyan tahsilat makbuzunu da sunarak itirazda bulunduğunun anlaşıldığı, bu belgenin borcu söndüren belge niteliğinde olduğundan mahkemece belge konusunda davacının beyanı alınıp gerekirse sıhhati konusunda inceleme yapılarak davacının hesaplanan iş bedeli alacağından mahsubu gerekip gerekmediği değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken itiraz niteliğindeki bu belgeye göre araştırma yapılmaksızın eksik inceleme ile karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, açıklanan nedenlerle temyize konu Dairemiz kararının HMK 371. maddesi gereğince bozulmasına karar verilmiştir. Dairemizce duruşma açılıp, usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur. Dairemizce, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi tarafından verilen bozma kararı sonrasında, davacı şirket temsilcisinin duruşma sırasında alınan beyanında; …’deki havalandırma ile ilgili kanalların üretimi ve yerinde montajı işlerini yaptıklarını, bundan kalan alacağın tahsili için icra takibi yaptıklarını, davalı tarafça 27/09/2017 tarihli dilekçe ekinde sunulan 29/04/2015 tarihli fatura ve aynı tarihli toplam 40.000,00 TL çeke ilişkin tahsilat makbuzunun söz konusu işe ilişkin verilen malzemeler ve montajla ilgili olduğunu, cari hesap ekstresinde kayıtlı olduğunu beyan etmiştir. Dairemizce bozma ilamı gereğince, davalı tarafça 27/09/2017 tarihli dilekçe ekinde sunulan 40.000,00 TL bedelli fatura ve 2 adet 20.000,00 TL bedelli çeke ilişkin makbuzların dava konusu işle ilgili olup olmadığı, bu miktarın davacının hesaplanan iş bedeli alacağından mahsubu gerekip gerekmediği, buna göre davacı tarafın alacağı bulunup bulunmadığı hususunda 18/03/2021 tarihli duruşmadaki taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı da gözetilerek, önceki bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş; bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 29.06.2021 tarihli ek raporda, takibe konu fatura içeriklerinin incelenmesinde, bu işlemlerin ilgili mahalde yapılmış işlemler olduğu, bu bedellerin tutarlarının dosya içeriğine ve serbest piyasa koşullarına uygun olması ile kadri maruf değer taşıdığı, 29/04/2015 tarihli 40.000,0 TL tutarlı faturanın işin bir bölümü/başka bir kısmı için kesilmiş olabileceği belirtilmiştir. Davalı vekilinin itirazı üzerine, Dairemizce bu kez, mahallinde mahkeme hakimi refakatinde keşif yapılarak 29/04/2015 tarih ve … nolu faturada belirtilen işlerin dava konusu edilen 01/07/2015 tarihli ve …, … ve … nolu faturalarda belirtilen işlerin dahilinde kalıp kalmadığı, bu faturalardan ayrı olarak ayrıca mahallinde yapılıp yapılmadığının, söz konusu fatular ve eklerindeki iş kalemlerini ve miktarlarını gösteren belgelerdeki miktarlarla karşılaştırılarak tespit edilmesi, cari hesap ilişkisi içerisinde mahsup edilip edilmediği hususunun değirlendirilmesi, varılacak sonuca göre Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 02/11/2020 tarih ve 2020/1800 Esas 2020/2872 Karar sayılı bozma ilamında belirtildiği üzere davacının hesaplanan iş bedelinden mahsubu gerekip gerekmediği konularında bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 08/03/2022 tarihli ek raporda; dosya içerisinde bulunan yapılan iş kalemlerine ait belge bilgilerin incelendiği, dosyaya sunulan yapılan işlere ait ataşmanların yapılan işlere uygun ölçülere göre işlenmiş olduğu; keşif mahallinde davalı taraf yetkilisinin yapılan işlerin dosyaya sunulan ataşmanlarına göre teknik ölçülerine bir itirazlarının olmadığını belirttiği, yapılan inceleme sonucunda, yapılan işlerin toplam 105.753,66’TL + % 18 KDV 19.4035,66TL = genel toplam 124.789,31 TL olabileceğinin tespit edildiği; yapılan bu değerlendirmenin önceki bilirkişi raporlarına uygun düştüğü; 29/04/2015 tarihli 40.000,01 TL tutarındaki fatura bedelinin, daha önce ödenmiş olması nedeniyle 19/03/2015 tarihli … AVM sinema salonları malzemeli hakedişten kalan bakiyeye istinaden … sıra nolu 01/07/2015 tarihli 84.788,99 TL tutarlı faturanın düzenlendiği; dolayısıyla yapılan işe ilişkin mükerrer bir faturalandırma bulunmadığı; 29/04/2015 tarihli ödemenin, aynı tarihli faturaya ilişkin olup dava konusu icra takibinin dayanağı olan faturalarla bir ilişkisi bulunmadığı; 29/04/2015 tarihli 40.000,01 TL tutarındaki fatura bedelinin, söz konusu işe ilişkin verilen malzemeler ve montajla ilgili olup, yapılan işler tutarı olan 124.789,31 TL’nin içerisinde kaldığı, kalan bakiyeye istinaden … sıra nolu 01/07/2015 tarihli 84.788,99 TL tutarlı faturanın düzenlendiği, yapılan işe ilişkin mükerrer bir faturalandırma bulunmamakta olup 29/04/2015 tarihli ödemenin, yine aynı tarihli faturaya ilişkin olduğu ve dava konusu icra takibinin dayanağı olan faturalarla bir ilişkisi bulunmadığı belirtilmiştir. Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı yüklenici tarafından bakiye iş bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine karşı itirazın iptali davası açılmıştır. Dosya kapsamında toplanan tüm deliller ve Yargıtay bozma ilamı sonrası alınan ek raporlar birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığı, mail yolu ile teklifin ve kabulün yapıldığı, davalı tarafından davacıya 06/08/2015 tarihinde 13.383.52 TL ödeme yapıldığı; davacı tarafın malzemeleri anlaşma gereği kendilerinin göndermesi gerekirken göndermedikleri ve kendi stoklarından kullandıklarını, iş sonunda malzemeleri istediklerini göndermemeleri üzerine …sıra nolu 01.07.2015 tarihli 8.466.85 TL tutarında faturayı düzenlediklerini beyan ettiği; Bakırköy … Noterliği’nin 13 Temmuz 2015 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi ile davacının davalıya “dava konusu faturaları ödemediği, hak ediş kalemlerine itiraz halinde birer elemanın görevlendirilmesi ile itiraz konusu işlerin açığa çıkacağının” ihtar edildiği; ihtarın 15/07/2015 tarihinde davalı şirket elemanı …’a tebliğ edildiği, davalının tebliğin yetkiliye yapılmadığı itirazında bulunduğu ancak mail yazışmalarının da bu kişi ile yapıldığı; Üsküdar … Noterliği’nin 03/08/2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalının davacıya “yaptığı işin KDV dahil bedeli 13.383.52 TL için yeni fatura kesilmesini, takip konusu üç faturanın kabul edilmediğini” ihtar ettiği; Dairemizce keşif yaptırılarak alınan ek bilirkişi raporunun karar vermeye yeterli ve denetime açık olduğu, takip konusu faturadaki malzemelerin davacı tarafından temin edilerek işyerlerinde kullanıldığı ve kullanılan ürünler ile fiili durumun örtüştüğü, fiyatların kadri maruf olduğu; davalı tarafça ibraz edilen 40.000,00 TL’lik tahsilat makbuzunun söz konusu işe ilişkin verilen malzemeler ve montajla ilgili olup, yapılan işler tutarı olan 124.789,31 TL’nin içerisinde kaldığı, kalan bakiyeye istinaden … sıra nolu 01/07/2015 tarihli 84.788,99 TL tutarlı faturanın düzenlendiği, yapılan işe ilişkin mükerrer bir faturalandırma bulunmamakta olup 29/04/2015 tarihli ödemenin, yine aynı tarihli faturaya ilişkin olduğu ve dava konusu icra takibinin dayanağı olan faturalarla bir ilişkisi bulunmadığı, davacının hesaplanan iş bedeli alacağından mahsubunun gerekmediği anlaşılarak davacının davasının kabulü ile, davalının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 103.969,39 TL üzerinden iptali ile, takibin bu miktar üzerinden aynı koşullarla devamına, dava konusu alacak yargılama ile belirlendiğinden ve likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın KABULÜ ile, davalının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 103.969,39 TL üzerinden İPTALİ ile, takibin bu miktar üzerinden aynı koşullarla DEVAMINA, 2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,3-Alınması gereken 7.102,14 TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.775,54 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.326,60 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 4-Davacı tarafından yapılan 1.775,54 TL peşin harç, 27,70 TL ilk masraf, 339,00 TL posta ve tebligat gideri, 4.100,00 TL bilirkişi ücreti, 793,70 TL keşif harcı toplamı, 405,00 TL araç ücreti olmak üzere toplam 7.440,94 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 13.827,09 TL nispi vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, 6-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE, Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı miktar yönünden HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.16/06/2022