Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2020/1455 E. 2021/212 K. 02.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1455
KARAR NO: 2021/212
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/01/2020
NUMARASI: 2014/857 Esas, 2020/69 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 02/02/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, bakiye bedel alacağının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından usulünce istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Taraflar arasında düzenlenen 01.03.2008 tarihli sözleşme ile davacı taşeron, davalı yüklenicinin Libya’da üstlendiği inşaatın katodik koruma sisteminin imalatı ve montaj işini yaptığı anlaşılmaktadır. Davacı, bakiye iş bedeli alacağını talep etmiş, davalı ise işin eksik ve ayıplı imalat edildiğini belirterek borcu bulunmadığını savunmuştur. Sözleşmenin anahtar teslimi götürü bedel olarak düzenlenmiş olduğu anlaşılmaktadır. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebeplerine göre taraflar arasında davayla belirlenen alacak tutarı konusunda uyuşmazlık olmadığı, ihtilafın davacı alacağından düşümü yapılan eksik ve ayıplı işler bedeli ile malzeme bedeline ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davacı, işi sözleşmeye uygun olarak tamamlayıp teslim ettiğini, eksik ve ayıplı imalat bulunmadığı iddia etmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporlarda 2010 yılında yapılan geçici kabul sırasında görünür olarak bir eksiklik olmadığı, 2013 yılında belirlenen eksik işlerin geçici kabulde tespiti yapılan işlerden olmadığı, zamanla ortaya çıkan hasarlara ve bozulmalara ilişkin olduğu ve bunların tesisin işlevsiz kalmasından, rutin bakım ve onarım işlemlerin zamanında yapılmamış olması ve muhtemel hırsızlık olaylardan kaynaklandığı, bunların gizli veya açık ayıp olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı, davalının talep edebileceği bir harcama, eksik ve ayıplı işler bedeli bulunmadığı, tarafların ticari defterler kayıtlarına göre davacının davalıdan 102.044,38 USD alacaklı olduğu belirtilmiştir. Mahkemece davalının tutanakla tespit edilen eksik işleri davacının namı ve hesabına dava dışı … şirketine yaptırdığı işler karşılığı ödediği 47.740 USD ile noksan işlere ilişkin yaptığı 21.895,92 USD’lik (malzeme bedeli) masrafın davacı alacağından (102.044,38 USD) mahsubu yapılarak kalan 36.408,46 USD’ye hükmedilmiştir. Eser sözleşmesinde aksi isbat edilmedikçe işin yüklenici tarafından yapılarak tamamlandığı kabul edilmektedir. Dosya kapsamından bedeli davacı alacağından mahsup edilen eksik ve ayıpların imalat hatasından kaynaklanmadığı sonradan ortaya çıkan ve kullanımdan kaynaklanan kusurlar olduğu bu nedenlerle davacının kusuru bulunmadığı halde mahkemece hatalı değerlendirme ile iş bedelinden mahsubu doğru olmamıştır. O halde, açıklanan nedenlerle, mahkeme kararı ortadan kaldırılarak davanın tümden kabulüne karar verilmek üzere yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A) 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, 2-İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/01/2020 tarih ve 2014/857 Esas, 2020/69 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Davanın KABULÜ ile, 102.044,38 USD’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
B) İLK DERECE YARGILAMASI YÖNÜNDEN 1-Dava ve ıslah tarihlerindeki miktarlar ve USD efektif satış kuru dikkate alınarak hesaplanan alınması gereken 33.445,89 TL nispi karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin olarak yatırılan 353,50 TL peşin harç, 8.885,71 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 9.239,21 TL’nin mahsubu ile bakiye 24.206,68 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 2-Davacı tarafından yapılan 353,50 TL peşin harç, 8.885,71 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 9.239,21 TL ve 378,50 TL posta ve tebligat gideri, 4.200,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 13.817,71 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına, 3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 41.530,96 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 4-Taraflarca yatırılan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine,
C) İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN 1-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının istek halinde ve karar kesinleştiğinde kendisine iadesine, 2-Davacı tarafından yapılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 39,75 TL posta gideri olmak üzere toplam 188,35 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, 3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 02/02/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.