Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1437
KARAR NO : 2020/1058
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/08/2020
NUMARASI : 2020/164 D.İş, 2020/163 Karar
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 13/10/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen ara karara karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : İhtiyati haciz talep eden vekili, müvekkili yüklenici şirket ile davalı taşeron şirket arasında restorasyon uygulama işini konu alan yazılı taşeron sözleşmesi imzalandığını, davalı şirket tarafından işin yarım bırakıldığını, bu nedenle sözleşmenin taraflarınca feshedildiğini belirterek davalı tarafça kendilerine verilen 200.000,00 TL bedelli senet tutarınca ihtiyati haciz talebinde bulunmuştur. Mahkemece istinaf incelemesine konu 12.08.2020 tarihli ara kararı ile, talep dayanağı bonoların iş sahibi şirket tarafından avans çeklerine karşılık verilen teminat senetleri olduğu, senetler üzerinde vade tarihinin bulunmadığı, taraflar arasındaki ticari ilişkinin kapsamı ve tarafların edimlerini yerine getirip getirmedikleri hususunun yargılamayı gerektirdiği, delil tespit raporunun yaklaşık isbat bakımından yeterli görülmediği belirtilerek ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen karar talep eden vekilince süresinde istinaf edilmiştir. Talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle, davalı tarafından sözleşme ifa edilmeden yarım bırakıldığını, bu nedenle sözleşmeyi feshettiklerini, sözleşme kapsamında müvekkiline verilen bononun teminat senedi olmasının ihtiyati haciz kararı verilmesine engel olmadığını, mevcut delillerle müvekkili şirketin alacağının yaklaşık ispatı da açık şekilde kanıtlandığını belirterek kararın kaldırılarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. Tüm dosya kapsamına göre davacı yüklenici, işin davalı tarafça yarım bırakıldığını ve bu nedenle aralarındaki sözleşmeyi feshettiklerini belirterek sözleşme kapsamında işin teminatı olarak davalı taşeron tarafından verilen senetlere dayanarak ihtiyati haciz talebinde bulunmuş, mahkemece istinafa konu ara kararı ile senetlerin teminat senetleri olması, vade tarihlerinin bulunmaması, tarafların edimlerini yerine getirip getirmediklerinin saptanmasının yargılamayı gerektirmesi birlikte değerlendirilerek ihtiyati haciz talebi reddedilmiştir. Mahkeme gerekçesi, yaklaşık ispat ölçüsü ve henüz ortada muayyen ve muaccel bir alacağın bulunmaması birlikte değerlendirildiğinde verilen red kararı usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğundan davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/08/2020 tarih ve 2020/164 D.İş, 2020/163 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-f bendi gereğince KESİN olmak üzere 13/10/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.