Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2020/141 E. 2023/8 K. 10.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/141
KARAR NO: 2023/8
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/09/2019
NUMARASI: 2016/892 Esas, 2019/736 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın iptali
KARAR TARİHİ: 10/01/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava; taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan fatura ve teminat kesintisi alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davacı vekili; davalı ortaklığın İSKİ ile yaptığı yağmur suyu kanal inşaatı işinin yapımı konusunda müvekkili şirket ile 03.01.2014 tarihli alt taşeron sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin edimini tam ve eksiksiz olarak yerine getirerek teslimleri yaptığını, davaya konu alacak olarak 02.03.2015 tarihli 23.192,90 TL, 23.02.2015 tarihli 78.551,96 TL, 21.07.2014 tarihli 128.117,58 TL’lik faturalardan kaynaklanan cari alacaklarının bulunduğunu, davalıların müvekkili tarafından keşide edilen faturaları ödemedikleri gibi kesilen teminatı da davacıya iade etmediklerini, faturalara süresinde itiraz edilmediğini, ödenmeyen fatura bakiyeleri, yapılan teminat kesintileri ve cari alacaklar nedeniyle davalılar aleyhine Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalıların itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek davalı-borçlular tarafından yapılan itirazın 200.807,88 TL’si fatura ve cari alacak 55.342,52 TL’si teminat kesintisi olarak 256.150,40 TL için iptali ile kötü niyet tazminatına karar verilmesi talep ve dava etmiştir. Davalı … AŞ vekili, taraflar arasında taşeron sözleşmesi imzalandığını, toplamda 1.106,835,28 TL ödeme yapıldığını, davacının işi yaparken Kağıthane İski hizmet binasınaki atıksu işsonu projeleri hatalı yapıldığından 50.295,14 TL zarara uğrattığını, Bahçelievler’de kazı çalışması esnasında yola zarar verdiği gerekçesi ile şirketlerine Belediye tarafından 49.225,00 TL para cezası yansıtıldığı, ayrıca cari hesap alacaklarının olduğunu beyan ederek davacının teminat talebinin haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.Davalı … AŞ vekili, müvekkil şirket ile İSKİ arasında 06.04.2012 tarihli sözleşme imzalandığını; davacı ile müvekkili arasında, bu sözleşme bünyesinde İSKİ’nin ana sözleşmesinin işverene vermiş olduğu ilişkin sorumluluk ve yükümlülüklerinin tamamını devrelarak ana sözleşme dahilinde ve teknik şartnamesi ve Projesine göre imalatların yapılması hususunda 03.01.2014 tarihli Taşeron Sözleşmesi imzalandığını; davacı tarafın müvekkili şirkete yapmış olduğu işin bedeli olarak bugüne kadar kesmiş olduğu fatura bedelinin KDV dahil toplam 1.123.494 TL olduğunu (%9 teminatı ödenmiş haliyle); buna karsılık müvekkili şirketin davalı şirkete toplamda 1.073.794,00 TL ödeme yapıldığını; müvekkili şirketin 49.700,00 TL (%5 teminatı ödenmiş haliyle) davacı şirkete fazla ödeme yaptığını; ayrıca 2 adet 50.000,00 TL ceza ile malzeme mutakabatı ve işsonu SGK farkının bu hesaba dahil edilmemiş olup buna ilişkin dava haklarının saklı olduğunu; davacının iddia ettiği gibi teminat bedelinin 65.000,00 TL olmayıp 58.255,00 TL olduğunu; sözleşmenin 8.5 maddesi gereğince teminatın çözülebilmesi için malzeme dengesi ve kesin hak edişin yapılması gerektiğini; henüz kesin hak edişin yapılmamış olması ve müvekkil şirketin teminat iadesi almamış olması sebebi ile davacının teminat talebinin haksız olduğunu; imalatın tamamlanarak idareye onaylanmak üzere İş Sonu Projesinin teslim edildiğini; İdare tarafından 24.06.2016 tarihli yazı ile, yapılan büro ve arazi kontrolları sırasında 3 ve 4 numaralı bacaların akar kotlarının doğru olmadığı ve bu bacalar arasında ters eğim olduğu tespit edildiği ve iş sonu projelerinin yeniden değerlendirilmesinin istendiğini; davacıya, Eyüp …Noterliğinin … yevmiye 06.07.2015 tarih sayılı ihtarnamesi ile idarenin yazısı ile birlikte hatalı imalatın giderilmesi aksi halde bu sebepten doğacak hertürlü maddi zarar yapılan sözleşmeye göre yansıtılacağının ihtar edildiği ancak davacı şirket tarafından cevap verilmediğini; İSKİ tarafından imalattaki hatalardan dolayı müvekkili şirkete yapılacak ödemeden 50.295,14 TL kesinti yapıldığını; davacı taraf sözleşmenin 1.10 maddesi gereğince vermiş olduğu zarara ilişkin müvekkili şirkete herhangi bir ödeme yapmadığını; davacının, sözleşme kapsamında yaptığı kazı çalışması sonrasında yola zarar verdiği Bahçelievler Belediyesince tespit edilerek 30.04.2015 tarihli kararı ile toplam 49.225,00 TL para cezasının müvekkili şirkete yansıtıldığını; sözleşmenin 11.9. maddesi gereğince davacının vermiş olduğu zararlardan kaynaklı para cezasını ödemesi gerekir iken müvekkili şirkete ödeme yapmadığını belirterek davanın reddiyle davacının icra inkar tazminat ödemesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; dosyadaki deliller ve taraf ticari defterleri üzerinde yapılan ve denetime elverişli olup hükme esas alınan 14/05/2018 tarihli Bilirkişi Raporu uyarınca da; dava konusu işin kesin kabulünün yapılmadığı, davalıların iddia ettiği zarar ve para cezasına ilişkin kendi defterlerinde delil yer almadığı, davacının 1.106.850,55 TL hakediş alacağından davalı tarafından yapılan 1.104.951,95 TL tutarındaki ödemelerin tenzili neticesinde, davacının 1.898,60 TL bakiye alacağının bulunduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 1.898,60 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine; asıl alacak 1.898,60 TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatına davalıların müştereken ve müteselsilen mahkum edilmesine; … A.Ş’nin kötü niyet tazminatı talebinin alacaklının kötü niyetli olduğu kanaati oluşmadığından reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; müvekkili şirket defterleri incelenmeden tek yanlı salt kabule dayalı eksik ve gerçeklere aykırı düzenlenen ve taraflar arasındaki ilişkiyi açıklamaktan uzak bilirkişi raporuna istinaden verilen kararı kabul etmediklerini; bilirkişi raporlarında da belirtildiği gibi söz konusu işe ait 13.10.2015 tarihinde Geçici Kabul, 07.06.2016 tarihinde ise Kesin Kabul yapıldığını; işin müvekkili tarafından eksiksiz bir şekilde tamamlanmasına rağmen mahkeme tarafından teminatı almaya hak kazanmadığı yönündeki karara katılmadığını; müvekkili ile davalılar arasında geçici ve kesin kabul yapılması gerekmediğini, sözleşmede buna ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığını, işin müvekkili tarafından yapılıp, davalıların oluşturduğu adi ortaklığa teslim edildiğini, adi ortaklık tarafından idareye teslim edildiğini, idare tarafından da herhangi bir hata veya eksiklik olmadığından işin geçici ve kesin kabulü yapıldığını; süreçlin eksiksiz tamamlandığını, müvekkilinin teminat ödemesine hak kazandığını; davalıların oluşturduğu adi ortaklığın İSKİ ye kestiği faturalardaki işlerin müvekkili tarafından yapıldığını; adi ortaklığın İSKİ ye kestiği faturaların istenerek, hangi iş kalemlerinin yapıldığının tespiti ile bunların maddi karşılığının bilirkişi tarafından tespit edilmesi ve sonrasında da sözleşmeye göre müvekkiline ödenmesi gereken bedelin tespit edilmesi gerektiğini; bu nedenle davalıların oluşturduğu adi ortaklığın İSKİ ye kestiği faturaların dosya içerisine alınması gerektiğini; müvekkili muhasebe sisteminden kaynaklanan hata veya eksiklikler nedeniyle davalının savunmasına defter ve cari hesaplarına geçerlilik tanınamayacağını; ispat hukuku çerçevesinde tarafların defter ve kayıtları arasında karşılaştırma yapılması, defterin açılış kapanış tasdiklerinin bulunup bulunmadığı, muhasebe ilkelerine göre kayıtların geçerliliği, şirketler arasındaki hak edişler, davalıların İSKİ ye yapmış olduğu hak edişler, dosya içindeki belge ve kapsama göre tespitlerin yapılması gerekirken bu hususta inceleme yapılmadığını; icmal ve hak ediş raporlarında alacaklarının sabit olduğunu belirterek kararının bozulması ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davacı tarafça, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı ilamsız icra takibi ile, 02/03/2015 tarihli 23.192,90 TL bedelli, 23/02/2015 tarihli 78.551,96 TL bedelli, 21/07/2014 tarihli 128.117,58 TL bedelli faturalardan kaynaklanan 229.862,44 TL fatura alacağı, 65.000,00 TL teminat kesintisi alacağı olmak üzere; 294.862,44 TL toplam alacağın tahsili için başlatılan takibe, davalıların yasal süresinde itiraz etmesi üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı taşeron, davalı ise yüklenicidir. Davalılar ile İSKİ arasında 06.04.2012 tarihli Avrupa 1.Bölge 2011 yılı 3.Kısım Müteferrik Atıksu ve Yağmursuyu Kanal İnşaatı İşi sözleşmesi imzalandığı; taraflar arasında ise, ana sözleşme bünyesinde yapılacak olan tüm atıksu ve yağmursuyu İSKİ’nin ana sözleşmesinin işverene vermiş olduğu ilişkin sorumluluk ve yükümlülüklerinin tamamını devrelarak (çelişen hususlarda iş bu sözleşme esas olmak üzere) ana sözleşme dahilinde ve teknik şartnamesi ve Projesine göre imalatların yapılması hususunda 03.01.2014 tarihli Taşeron Sözleşmesi imzalandığı; işin numunelerine, Özel ve genel teknik şartnamelerine ISKI ve Bayındırlık teknik şartnamesiyle teknik gerekçelere uygun yapılacağı; 4.maddesinde, iş bedeli yüklenicilerin iş sahibihe verdiği teklifteki fiyatlara göre birim fiyat üzerinden yapılacağı, işverenin yapıcağı kesintilerin taşeronun alacağından düşüleceği; 8. maddesinde, işin teminatı olarak son hakedişin toplam tutarından %6 nakit kesileceği, işin bitiminde, taşeron tarafından yapılan işler sözleşme ve teknik şartnamelere uygun şekilde işverene ve idareye teslimi Taşeron yapacağı, ana sözleşmeye göre geçici kabulün akabinde, taşeron eksik ve kusurlu işlerini düzeltip idareye teslim ettikten sonra, aynı zamanda SSK dan da ilişiksizlik belgesi getirdikten sonra kesilen teminatın iade edileceği, kesin hesaba esas teşkil edecek malzeme dengesi İSKİ tarafından veya işveren tarafından onaylanmadan nakit teminat çözülmeyeceği, teminatın çözülebilmesi için malzeme dengesi ve kesin hakedişin yapılmasının şart olduğu düzenlenmiştir.Davacı tarafça, taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca edimin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilerek işin teslim edildiği belirtilip, teminat kesintileri ve cari alacakların tahsili talep edilmiş; davalı tarafça, henüz kesin hak edişin yapılmadığı ve müvekkili şirketin teminat iadesi almamış olması sebebi ile davacının teminat talebinin haksız olduğu, davacının hatalı proje ve kazı çalışması esnasında yola zarar verdiği gerekçesi ile şirketlerine para cezası yansıtıldığı, davalıya fazla ödeme yapıldığı savunularak davanın reddine karar verilmesi istenmiştir. Mahkemece, asıl i ş sahibi olan İSKİ’den taraflar arasında yapılan sözleşmeye göre hakedişlerin ve iş imalatları için ilgili belgelerin istendiği, davacının ticari defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle, davalı tarafın ticari defter kayıtlarının incelenmek suretiyle alınan bilirkişi raporu kapsamında karar verilmiş ise de; taraflar arasındaki sözleşmenin dayanağı asıl iş sahibi İSKİ’den ihale dosyasının tümü getirtilerek taraflar arasındaki sözleşmede belirtilen birim fiyatlar esas alınarak, mahallinde keşif yapılmak suretiyle, davacı alacağının hesaplanması ve davalı tarafça yapılan ödeme düşülerek sonuca gidilmesi gerekir.Ayrıca; 14/05/2018 tarihli bilirkişi raporunda İSKİ ile yüklenici adi ortaklık arasında 07/06/2016 tarihinde kesin kabul tutanağı düzenlendiği belirtildiğinden İSKİ’den malzeme dengesine ilişkin onaya dair tutanak veya işlem yapılıp yapılmadığı sorularak, varsa bir örneğinin istenmesi; sözleşmenin 8.maddesi gereğince ana sözleşmeye göre geçici kabulün akabinde, taşeron eksik ve kusurlu işlerini düzeltip idareye teslim ettikten ve aynı zamanda SGK’dan da ilişiksizlik belgesi getirdikten sonra kesilen teminatın iade edileceği, kesin hesaba esas teşkil edecek malzeme dengesi İSKİ tarafından veya işveren tarafından onaylanmadan nakit teminat çözülmeyeceği, teminatın çözülebilmesi için malzeme dengesi ve kesin hakedişin yapılmasının şart olduğu belirlendiğine göre, teminatın iadesi konusunda SGK ilişiksizlik belgesinin tamamlanması gerektiğinden belgenin düzenlenip düzenlenmediği davacı vekilinden sorulmak suretiyle sonucuna göre teminatın iadesi talebinin değerlendirilmesi gerekir.Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/09/2019 tarih, 2016/892 Esas, 2019/736 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE, 5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 10/01/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.