Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2020/1187 E. 2020/1069 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1187
KARAR NO : 2020/1069
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/10/2019
NUMARASI : 2019/474 Esas, 2019/49 Karar,
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 13/10/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili, taraflar arasında düzenlenen Kartal … Noterliğinin 05.12.2013 tarihli ve … yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Arsapayı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin 5. Maddesinde “Arsada çıkabilecek satın almaları arsa sahipleri üstlenecektir, Belediye borçları da arsa sahiplerine aittir, arsa sahipleri ödeyecektir” hükmünü içermekte olduğunu, dava konusu taşınmaza ilişkin belediyece satın alma bedelinin arsa sahipleri yerine müvekkilince toplam 125.560,00 TL olarak belediyeye ödendiğini, davalının müvekkiline ödemesi gereken 62.780,00 TL’nin tahsili için İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile yapılan icra takibine itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptaline takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, uyuşmazlığın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklandığı, bu sözleşmenin TTK’nun 4. maddesinde sayılan sözleşmelerden olmadığından davanın da mutlak ticari dava niteliği taşımadığı, davacı şirket tacir olmakla beraber, davalı …’in gerçek kişi olup tacir sıfatı bulunmadığı, davanın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili nispi ticari dava olarak nitelendirilmesinin de mümkün olmadığı, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle dava dilekçesinin HMK 114/1-c, 115/2 maddeleri uyarınca görev yönünden usulden reddine ve mahkemenin görevsizliğine, dosyanın İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde, davacının tacir olması ve işin ticari nitelikte bulunması nedeniyle davaya ticaret mahkemesince bakılması gerektiğinden yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu maddede sayılan dava ve işlerin asliye ticaret mahkemelerince incelenerek karara bağlanacağı hükme bağlanmıştır.Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup, davacı şirket tacir ise de davalının tacir olduğuna dair dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmamaktadır. Davanın TTK’nın 4. maddesinde sayılan dava ve işlerden olmadığı anlaşılmaktadır. Eser sözleşmelerinden kaynaklanan dava ve işlere asliye ticaret mahkemesi tarafından bakılacağına dair özel bir düzenleme de bulunmamaktadır.Bu nedenle, davayı görüp sonuçlandırma görevi asliye hukuk mahkemesine ait olduğundan mahkemece davanın usul yönünden reddi ile dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi yerinde olmuş, istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;1-İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 23/10/2019 tarih, 2019/474 esas, 2019/49 karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,3- Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 13/10/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.