Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/61 E. 2021/1211 K. 21.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/61
KARAR NO : 2021/1211
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/10/2018
NUMARASI: 2016/910 Esas, 2018/982 Karar
DAVANIN KONU: İtirazın iptali
KARAR TARİHİ : 21/06/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı ,taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davacı vekili, taraflar arasında 25/02/2014 tarihinde tanzim edilen sözleşme gereğince müvekkilinin tüm edimlerini yerine getirdiği halde davalının iş bedelini ödemediği gibi, işi haksız ve gereksiz yere yavaşlatarak işlerin gecikmesine sebebiyet verdiğini, davalının işi aniden bırakarak müvekkilini zor durumda bıraktığını, boşa geçen her iş günü için müvekkilinin boş yere işçi ücreti ödemek zorunda kaldığını, bunun müvekkili tarafından tutulan ve işçileri tarafından imzalanan 26/06/2014 tarihli tutanak ile sabit olduğunu, davalının üzerine düşen edimini yerine getirmesi ve iş bedelini ödemesi hususunun gönderilen ihtarnameler ile ihtar edilmesine karşın davalı yanca bu yönde bir girişimde bulunulmadığını, bunun üzerine müvekkili tarafından davalı hakkında İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, taraflar arasında müvekkilinin yapımını üstlendiği … İstanbul Projesi Parsel 1. de bulunan AVM içindeki sinema salonları inşaatına ait kaya yünü asma tavan imalatlarının işçilik işi ile ilgili 25/02/2014 tarihli, ve yine müvekkili şirketin taahhüdü altındaki … Gebze genişleme projesi içinde alçıpan duvar asma tavan işlerinin tüm alçı levha, duvar, alçı levha ve metal asma tavan imalatlarının isçilik işi ile ilgili 05/03/2014 tarihli 2 adet sözleşme imzalandığını, IFF ile ilgili sözleşmenin 4.3 maddesi ile … İstanbul ile ilgili sözleşmenin 4.2. maddesinde; davacının projeyi ve şantiye koşullarını görerek, işin durması veya yavaşlaması halinde işçi sayısını azaltacağını taahhüt ettiğinin açıkça yazılı olduğunu, bu sebeple sözleşme birim fiyatlarının piyasa fiyatlarının üzerinde yüksek birim fiyatlarla imza altına alındığını, dolayısıyla davacının bu konuda bir mağduriyetinin olmasının mümkün olmadığını, davacının sözleşme kapsamında yapılan işçilik hizmeti ile ilgili geçerli hiçbir sebep yokken, müvekkilinin şantiye yetkililerine işi bıraktığını söyleyerek 25/04/2014 tarihinden sonra her iki şantiyeyi de terk ettiğini, her iki şantiyede müvekkilinin şantiye yetkililerinin davalı ve ekibine her konuda iyi niyetle yardımcı olduklarını, davacının her iki sözleşmenin 2. maddesinde anılan şantiyelerde her gün tam zamanlı formen görevinde bulunması taahhüdünü yerine getirmediğini, gelmediği günlerde davacının işçilerinin idaresinde müvekkilinin yardımcı olduğunu, buna rağmen sözleşmenin ilgili maddelerinde; şantiyede bulunulmadığı günler için kesilecek günlük ceza ile ilgili maddelerin işletilmediğini, davacının işi ani bir şekilde sebepsiz bırakması nedeniyle müvekkilinin son derece mağdur olduğunu, müvekkilinin davacının eksik ve kusurlu bıraktığı işleri kendisi tamamlamak zorunda kaldığından zararının büyük olduğunu, davalının müvekkili şirkete Kartal …Noterliği’nin 25/04/2014 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesini keşide ederek müvekkilinden 20.185,00 TL talep ettiğini, ihtarnameye Kadıköy … Noterliği’ nin 02/05/2014 tarih, … yevmiye nolu cevabi ihtarnamesi ile cevap verildiğini, bu ihtarnamelerden sonra; davacının talebi ile tarafların bir araya gelerek; tüm hesapların görüldüğünü, kesin hak edişlerin hazırlandığını, taraflarca bu hak edişlerin karşılıklı mutabakat ile imzalandığını, her iki tarafça imzalanmış kesin hak ediş raporu ve hak ediş tutanaklarının suretlerini sunduklarını, bu suretle davacının müvekkilinden hiçbir hak ve alacağı kalmadığını, buna rağmen davacı yanca 03/10/2014 tarih, … nolu 42.940,00 TL bedelli dava konusu faturanın, Kartal …. Noterliği’ nin 31/10/2014 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile gönderildiğini, haksız ve mesnetsiz faturanın müvekkili yanca Kadıköy …. Noterliği’nin 04/11/2014 tarih ve … yevmiye nolu cevabi ihtarname ile iade edildiğini, bu kez davacı yanca müvekkili hakkında İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine iflas yoluyla takipte bulunduğunu, müvekkili tarafından icra takibine itiraz edildiğini, davacı yanca bu kez yaklaşık bir yıl sonra bu defa yine dava konusu fatura dayanak gösterilerek müvekkili aleyhinde İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla ilamsız takip yapıldığını, müvekkili tarafından takibe itiraz edildiğini, sözleşmelerin 4.3 ve 4.2. maddelerinde açıkça ve yoruma muhtaç olmayacak şekilde “Taşeron, şantiyede yapılacak işin projesini ve imalat yapılacak yerlerin tamamını görmüş olup, iş bitinceye kadar birim fiyat için fiyat farkı talep edemez. Yüklenici işin metrajını % 40 arttırabilir.ancak dilediği gibi azaltabilir.isin dilediği kısmını, dilediği imalat çeşidini bir başka taşerona verebilir. Taşeron bu durumu peşinen kabul ve taahhüt eder işin durması veya yavaşlaması sebebi ile işçilerin çalışmaması halinde gerekirse işçi azaltacaktır, ve hiç bir şart altında yükleniciden yevmiye v.b. fark talep edemez” şeklindeki düzenleme karşısında davacının işlerin yavaşlatıldığı şeklindeki bir olguya dayanarak müvekkilinden talepte bulunmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddine ve davacı hakkında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacı tarafın dayanağı olan 03/10/2014 tarihli, … numaralı 42.940,00 TL tutarlı fatura içeriğinin, 26.533,02 TL’ sinin 2 adet sözleşmeye ait hak ediş bedeli, 2.000,00 TL’sinin malzeme zayiat bedeli, 7.857,00 TL’ sinin işçilik bekleme bedeli ve 6.550,00 TL’ sinin %18 KDV bedelinden oluştuğu, 2 adet sözleşmeye ait hak ediş bedeli, taraflar arasında 30/06/2014 tarihinde …-Haziran 2014 hak edişi imzalandığı, buna göre toplam hak edişin 26.533,02 TL olduğu, bu hak edişe karşılık 31/05/2014 tarihine kadar davacıya 24.097,03 TL ödendiği, 06/06/2014 tarihinde maaş ödemesi olarak 270,66 TL, 15/06/2014 tarihinde yemek kesintisi olarak 40,00 TL, 21/06/2014 tarihinde banka havalesi ile 2.124,33 TL olmak üzere toplam 2.435,99 TL daha ödendiği, mutabakat belgesi altında “hesap kapanmıştır” ibaresinin yazılı olduğu, belgenin her iki taraf yetkililerince imzalandığı, davacının 2 adet sözleşme kapsamında yüklendiği edimini gereği gibi yerine getirmediği, sözleşmeleri haksız bir şekilde feshettiği, bu nedenle sözleşmelerin feshine kadar yapmış olduğu işlerin hak ediş bedellerini aldığı, tarafların bu yönde mutabık kaldığı, bu nedenle davanın davalıdan hakediş bedeli alacağının kalmadığı, malzeme zayiat bedeli, taraflar arasında tanzim edilen sözleşmelerde davacı taşeronun sadece işçilik yapacağının malzemenin davalı yanca karşılanacağının düzenlendiği, bu nedenle davacının malzeme zaiyat bedelini davalıdan istemesinin mümkün olmadığı, işçilik bekleme bedeli IFF ile ilgili sözleşmenin 4.3 maddesi ile … İstanbul ile ilgili sözleşmenin 4.2. maddesinde davacının projeyi ve şantiye koşullarını görerek, işin durması ve yavaşlaması halinde işçi sayısının azaltılacağını ve bununla ilgili herhangi bir fiyat farkı ve/veya yevmiye talep etmeyeceğini peşinen kabul ve taahhüt ettiğinden davacının davalıdan işçilik bekleme bedelini talep edemeyeceği, davalı yanca fatura kabul edilmese dahi taraflar arasında ihtilafsız olan hakediş bedelinin faturaya bağlanması sonucu kanundan doğan 4.775,94 TL KDV alacağının davacıya ödemesi gerektiği, davacı yanca 18.843,03 TL’ nin tebliğden itibaren 10 gün içinde ödenmesi talepli Kartal …. Noterliği’ nin 31/10/2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesine, davalı yanca aynı noterliğin 04/11/2014 tarihli, … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile cevap verildiği, dolayısıyla temerrüdün bu tarihten 10 gün sonra 14/11/2014 tarihinde gerçekleştiği, alacağın likit olmadığı, yargılama ile belirlendiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyasından yapılan takibe davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 4.775,94TL asıl alacak ve 743,11TL işlemiş faiz üzerinden devamına, asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likit olmadığından icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesiyle, müvekkilinin icra takip dosyasındaki harcamayı yapmasına davalı borçlu yanın sebebiyet verdiğini, bu hususun da dosyada mevcut ihtarnamelerden net bir şekilde anlaşılacağını, müvekkilinin şantiyenin durumunu görerek işi kabul etmesinin şantiyede daha sonra ortaya çıkabilecek yavaşlatmaları öngörebilmesi olarak yorumlanamayacağını, işin olağan akışına bakıldığında Borçlar Kanunu bakımından müvekkili açısından aşırı ifa güçlüğü oluştuğunu, bu anlamda müvekkilinin sözleşmenin devamını sağlayabilmek adına icra dosyasına konu ettiği işçi masraflarını, malzeme ücretlerini ve KDV’yi ödemek zorunda kaldığını, ilk 31/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda sayfa 6′ da; 2.436,03 TL’nin mutabakattan sonra ödendiğine ilişkin beyan yer aldığını, bunun doğru olmadığını, müvekkilinin hiçbir şekilde ödeme almadığını, yine aynı bilirkişi raporunda malzeme zaiyat bedelinin 2.000,00 TL ve işçilik bekleme bedelinin 7.857,00 TL olarak belirlendiğini, burada kastedilenin, diğer taşeronların ve yüklenicinin işi olağan akışı aşan şekilde geciktirmesi nedeni ile ve yine diğer taşeronların yapmış olduğu işlerin hatalı olması nedeniyle müvekkilinin yeniden malzeme alması ve yaptığı işlemi yeniden işçilere yaptırması anlamında olduğunu, bu hususun gerektiği gibi değerlendirilmeden rapor hazırlandığını, bir sonra alınan bilirkişi raporunda ise bu hususlara hiç değinilmediğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur.Davalı vekili istinaf dilekçesiyle, mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda, takip konusu fatura nedeniyle müvekkilinin davacıya borcunun bulunmadığı kabul edildiği halde faturanın KDV sinden sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı taşeron, davalı ise yüklenicidir.Taraflar arasında 25/02/2014 ve 05/03/2014 tarihli 2 adet sözleşme imzalanmıştır. 25/02/2014 tarihli sözleşme; davadışı iş sahibine ait ve davalınını yapımını üstlendiği İstanbul Sancaktepe … Projesi Parsel 1’de bulunan alışveriş merkezi içindeki sinema salonları inşaatına ait kaya yünü asma tavan imalatları işçiliklerinin projeye uygun olarak davacı taşeron tarafından yapılması işini kapsamaktadır.İşin toplam süresi 10 takvim günü olup; ödemeler, birim fiyat esasına göre aylık hakkedişler ile yapılacaktır. Hakedişten doğan alacağın %80’i bir sonraki ayın sonunda, kalan % 20’si ise işin sonunda tüm imalatların bitmesi ile yapılacak geçici kabule müteakip ödenecektir. Vergiler ve sosyal sigorta yükümlülükleri davacı taşerona aittir.Yanlar arasında imzalanan 05/03/2014 tarihli sözleşme ise, davadışı işverene ait …Sanayi ve Tic. A.Ş’nin Kocaeli Gebze ilçesinde gerçekleştireceği IFF Gebze Genişleme Projesi işi içinde Alçıpan Duvar&Asma Tavan işinin, tüm alçı levha duvar ve alçı levha ve metal asma tavan işçiliklerinin, sabit birim fiyat ile anahtar tesliminin davacı taşeron tarafından yapılması işini kapsamaktadır.İşin toplam süresi 90 gün olup; ödemeler, birim fiyat esasına göre aylık hakkedişler ile yapılacaktır. Hakedişten doğan alacağın %80’i bir sonraki ayın sonunda, kalan %20si’ ise işin sonunda tüm imalatların bitmesi ile yapılacak geçici kabule müteakip ödenecektir.Davacı yanca davalıya gönderilen Kartal .. Noterliği’nin 25/04/2014 tarihli, … yevmiye nolu ihtarnamesi ile her iki sözleşmenin de feshedildiği bildirilmiştir.Davacı taşeron tarafından davalı yüklenici hakkında İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında; 03/10/2014 tarihli, … nolu, 42.940,00 TL meblağlı açık hesaba dayalı fatura bakiyesine istinaden 18.843,03 TL asıl alacak ve 3.074,69 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 21.917,72 TL alacağın tahsili için 14/04/2016 tarihinde ilamsız takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmaktadır.Davacı yanca, takip ve dava konusu 03/10/2014 tarihli, … numaralı, 42.940,00 TL meblağlı faturanın içeriğinin, 26.533,02 TL’ sinin 2 adet sözleşmeye ait hak ediş bedeli, 2.000,00 TL’ sinin malzeme zayiat bedeli, 7.857,00 TL’ sinin işçilik bekleme bedeli, 6.550,00 TL’ sinin ise %18 KDV bedelinden oluştuğu , icra takip dosyasından davacının asıl alacak olarak talep ettiği 18.843,03 TL’nin dağılımının; 2.436,03 TL’ sinin hakediş bakiye ödemesi, 2.000,00 TL’ sinin malzeme zaiyatı bedeli, 7.857,00 TL’ nin işçilik bekleme bedeli ve 6.550,00 TL’sinin fatura KDV bedeli olduğu belirtilmiştir. Davalı yan, davacının mutabakat yapıldıktan sonra ödenen 2.435,99TL’yi kayıtlarına işlemediğini, tekrar talep etiğini, davacının faturada malzeme zayiat bedeli olarak 2.000,00TL talep etse de; malzeme zayiatının davacıya ait olmadığını, sözleşmesi gereği davacının sadece işçilik yaptığını, malzemeyi davalının verdiğini, davacının faturada işçileri beklediği için 7.857,00TL talep ettiğini, işçilerinin beklemesi gibi bir durum oluşmadığını, işi bırakıp gittiğini, ayrıca, IFF ile ilgili sözleşmenin 4.3 maddesinde, Rings İstanbul ile ilgili sözleşmenin 4.2 maddesinde; davalının projeyi ve şantiye koşullarını görmüş olduğunu, işin durması veya yavaşlaması halinde isçi sayısını azaltacağını ve bununla ilgili herhangi bir fiyat farkı ve/veya yevmiye talep etmeyeceğini peşinen kabul ve taahhüt etmiş olduğunun açık bir şekilde yazılıd olduğunu, bu sebeple sözleşme birim fiyatlarının piyasa fiyatlarının üzerinde yüksek birim fiyatlarla imza altına alındığını, davacının bu konuda bir mağduriyetinin olmasının mümkün olmadığını, davacının fatura KDV’si 6.550,00 TL’yi talep ettiğini oysa, faturasını iade ettiklerini ve kayıtlarında olmadığından böyle bir alacak kalemi oluşmadığını ileri sürmüştür.Yanlar arasındaki uyuşmazlık kalemleri bu şekilde belirlenmiş olup, uyuşmazlığın çözümü için mahkemece tarafların ticari defter ve belgeler üzerinde mali müşavir … tarafından yapılan inceleme akabinde hazırlanan 31/07/2017 tarihli bilirkişi raporunda; davacının 06/06/2014 tarihine kadar davalıdan 24.096,97 TL ödeme aldığı, takip konusu 465773 nolu 42.940,00 TL bedelli faturayı 03/10/2014 tarihinde tanzim ettiği ve davalı tarafın borcuna kaydettiği, bu kayıttan sonra davalıdan 18.843,03 TL alacaklı duruma geçtiği, 31/10/2014 tarihinde bu alacağını 128 kodlu şüpheli alacaklar hesabına virman yaptığı, 01/01/2015 tarihli yevmiye açılış maddesinde de 128 kodlu şüpheli alacaklar hesabında 18.843,03 TL bakiyenin aynen yer aldığı, davalının 2015 yılına ilişkin ticari defterlerini incelemeye sunmadığı, davalının incelenen 2014 yılı ticari defterlerinde; davacının faturası ve davalının ödeme makbuzlarının kayıtlı olmadığı, davacı yanca takip konusu 03/10/2014 tarihli, … nolu 42.940,00 TL bedelli faturanın davalı tarafa Kartal … Noterliği’nin 31/10/2014 tarihli, … yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalıya gönderildiği, aynı faturanın davalı yanca davacıya Kadıköy …Noterliği’nin 04/11/2015 tarihli, … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 8 gün içinde iade edildiği, sözleşmelerde malzeme zaiyatının davacıya ait olduğunun belirlendiği, bu nedenle 2.000,00 TL malzeme zaiyat bedelinin talep edilemeyeceği, sözleşmelerin 4.2 ve 4.3 maddeleri gereğince; davacının projeyi ve şantiye koşullarını görmüş olduğu, işin durması veya yavaşlaması halinde işçi sayısını azaltacağını ve bununla ilgili herhangi bir fiyat farkı ve/veya yevmiye talep etmeyeceğini peşinen kabul ve taahhüt etmiş olduğunun açık bir şekilde hüküm altına alındığı, bu nedenle davacının 7.857,00 TL ‘lik işçilik bedeli talebinin yerinde olmadığı, davacının faturasının süresinden sonra davalı tarafa gönderildiği, içeriğinin gerçeği yansıtmadığı gerekçesi ile davalı tarafından 8 günlük yasal sürede itiraz edilerek iade edildiğinden davacı tarafça KDV tutarının da talep edilemeyeceği, davacı tarafta söz konusu faturada her iki sözleşmeye ilişkin hak ediş tutarının 26.533,02 TL olarak gösterildiği, davalı vekili tarafından delilleri arasında sunulan belgelerden taraflar arasında 30/06/2014 tarihinde …-Haziran 2014 hak edişi imzalandığı, buna göre toplam hak edişin 26.533,02 TL olduğu, bu hak edişe karşılık 31/05/2014 tarihine kadar davacıya 24.097,03 TL ödendiği, söz konusu hak ediş altında davacı tarafa; 06/06/2014 tarihinde 270,66 TL maaş ödemesi ve 05/06/2014 tarihinde 40,00TL yemek kesintisi yapıldığı, ayrıca 21/06/2014 tarihinde banka havalesi ile 2.125,33 TL ödeme yapıldığı, bu şekilde davacıya 2.435,99 TL daha ödendiği, hakedişin altında ‘Hesap kapanmıştır’ ibaresinin yazılı olduğu, altının da her iki tarafın yetkilisinin imzalandığı , bu itibarla taraflar arasında imzalanan 2 adet sözleşme kapsamında davacı tarafın edimini gereği gibi yerine getirmediği, sözleşmeleri haksız bir şekilde feshettiği, sözleşmelerin feshine kadar yapmış olduğu işlerin hak ediş bedellerini aldığı, tarafların bu yönde mutabık kaldıkları, davacının takibe konu faturadan dolayı davalı taraftan bir alacak talep edemeyeceği, dolayısıyla takibin yerinde olmadığı belirtilmiştir.Yine mahkemece aldırılan ve hukukçu Prof. Dr. … ve muhasebeci … tarafından düzenlenen 06/04/2018 tarihli bilirkişi kurul raporunda, davacı taşeronun, sözleşmelerle üstlenmiş olduğu işleri tamamlamadan sözleşmeleri feshettiği ve işleri yapmayı bıraktığı, davacı taşeronun, sözleşmeleri feshetmesine gerekçe olarak, “davalı yüklenicinin işleri yavaşlattığını” gösterdiği, ancak sözleşmelerden birinin 4.2 nolu maddesinde diğerinin 4.3 nolu maddesinde; davalı yükleniciye “işleri yavaşlatma hakkı”nın tanındığı, davacı taşeronun işbu yavaşlatmalardan dolayı herhangi bir talepte bulunmayacağını taahhüt ettiği, bu nedenle davacı taşeronun, sözleşme konusu işleri tamamlamadan, sözleşmeleri haksız olarak feshettiği kanaatine varıldığı, sözleşmelerin feshedilmesinden sonra davacı ile davalı yetkililerinin bir araya gelerek sözleşmenin feshedildiği tarihe kadar davacı taşeronun yapmış olduğu işlerin bedelini içeren Haziran 2014 hakkedişini imzaladıkları, davacının sözleşmeleri feshettiği tarihe kadar yaptığı işlerin bedelinin miktarı hususunda mutabakata vardıkları, bu hakkedişte yazılı olan ve mutabakata varılan davacı/taşeronun iş bedeli alacaklarının ödendiği,faturada yazılı olan başka alacaklarının bulunmadığı, sadece faturada yazılı olan KDV alacağının bulunduğu kanaatine varıldığı, bu itibarla; davacının takip tarihi itibariyle davalıdan, 26.533,02 TL’ nin %18 KDV bedeli olarak 4.775.94 TL ana para ve 743,71 TL faiz olmak üzere toplam 5.519.65 TL alacağının olduğu belirlenmiştir.Yapılan bu açıklamalar ışığında mahkemece, delillerin doğru değerlendirildiği ve denetime elverişli 31/07/2017 ve 06/04/2018 tarihli bilirkişi raporları hükme esas alınmak suretiyle ve 25/02/2014tarihli sözleşmenin 4.2. Maddesi ile 05/03/2014tarihli sözleşmenin 4.3. Maddesi gözetilerek, davacı taşeronun, sözleşme konusu işleri tamamlamadan, sözleşmeleri haksız olarak feshettiği, sözleşmelerin feshedilmesinden sonra taraf yetkililerinin bir araya gelerek sözleşmenin feshedildiği tarihe kadar davacı taşeronun yapmış olduğu işlerin bedelini içeren …-Haziran 2014 hakkedişini imzaladıkları, davacının sözleşmeleri feshettiği tarihe kadar yaptığı işlerin bedelinin miktarı hususunda mutabakata vardıkları, bu hakkedişte yazılı olan ve mutabakata varılan davacı taşeronun iş bedeli alacaklarının ödendiği, bu itibarla davacının faturada yazılı başka alacağının bulunmadığı, davacının sadece faturada yazılı olan KDV alacağını talep edebileceği gerekçesiyle, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan, 26.533,02 TL bedelli fatura bedelinin %18 KDV bedeli olarak 4.775.94 TL ana para ve 743,71 TL faiz olmak üzere toplam 5.519.65 TL alacağı yönünden davanın kısmen kabulü ile alacak yargılama ile belirlendiğinden davacı yanın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi isabetli olmuştur.Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, taraf vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/10/2018 tarih ve 2016/910 Esas, 2018/982 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Davacıdan alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 23,40 TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davalı tarafça yatırılması gereken 377,00 TL nisbi istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 95,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 282,00 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,4-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde BIRAKILMASINA,5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a bendi gereğince KESİN olmak üzere 21/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.