Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/608 E. 2022/150 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/608
KARAR NO: 2022/150
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/11/2018
NUMARASI: 2015/720 Esas, 2018/1023 Karar
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 26/01/2022
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılan 01/02/2015 tarihli Malkara içme suyu hattı projesi kapsamında gerçekleştirecek işler hakkında sözleşme uyarınca davalı firmanın sözleşmenin 7/e bendinde belirtilen 5 adet iş kaleminde sadece panoların temin edilmesini gerçekleştirip diğer edimlerini yerine getirmediğini, müvekkilinin davalının sözleşmede kararlaştırılan işin eksiksiz tamamlanması karşılığında davalıya 71.720,00 TL nakit ve her biri 60.000,00 TL bedelli … A.Ş Siteler İkitelli Şubesine ait 30/07/2015 ve 30/08/2015 keşide tarihli 2 adet çek verdiğinden bahisle söz konusu 2 adet çekten dolayı borçlu olmadıklarının tespiti ile %20 oranından az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ilişkinin kaynağının 01/02/2015 tarihli sözleşme olmayıp iş ilişkisinin asıl başlangıç noktasının 04/06/2014 tarihli sözleşme olduğunu, davacının bu sözleşmeden bahsetmemesinin sebebinin söz konusu ilk sözleşmedeki edimlerini yerine getirmemesi olduğunu, 04/06/2014 tarihinde Malkara İçme Suyu Hattı projesi kapsamında gerçekleşecek işler için iş bedelinin 270.000,00 TL artı KDV olarak kararlaştırıldığını ve davacının müvekkiline 240.000,00 TL tutarında çekler verdiğini, müvekkilinin de işe başladığını ancak davacı hakkında iflas ertelenmesi kararı alındığından vadesi gelen çeklerin hiçbirinin ödenmediğini, taraflar arasında yapılan görüşmeler sonrasında bu defa aynı iş için 01/02/2015 tarihinde yeni bir sözleşme yapıldığını müvekkiline de 40.000,00 TL nakit ile birlikte keşidecisi … olan İş bankasına ait 30/05/2015 ve 30/06/2015 vade tarihli her biri 60.000,00 TL bedelli çekler verildiğini müvekkilinin üstelendiği işe devam etmesine rağmen çeklerin vadesi geldiğinde ödenemeyeceğinin belirtilmesi üzerine çeklerin bankaya ibraz edilmeyip davacıya iade edilip bu defa keşidecisi … Ltd. Şti. olan …banka ait her biri 60.000 TL bedelli 30/07/2015 ve 30/08/2015 keşide tarihli müşteri çeklerinin verildiğini, 30/07/2015 keşide tarihli çekin vadesi geldiğinde yine ödeme yapılamayacağının belirtildiğini ve 32.000 TL tutarının bankadan yatırılıp geri kalan 28.000 TL si için de aynı müşteriye ait 18/11/2015 vadeli yeni bir çek verildiğini tüm bu yaşananlara rağmen 30/08/2015 vadeli çekin vadesi gelmeden önce davacının haksız olarak işbu davayı açtığını davacının hiçbir edimini yerine getirmediğini, yukarıda belirtilen durum dışında müvekkile bir ödeme yapılmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, Somut olayda, 04/06/2014/ tarihinde Malkara İçme Suyu Hattı projesi kapsamında gerçekleşecek işler için iş bedeli toplamı 270.000 TL + KDV olan sözleşme düzenlenmiştir. Sözleşme imzası ile birlikte iş yapılırken keşidecisi davacı olan …’a ait 30/09/2014 vadeli 3 adet her biri 40.000 TL bedelli, 30/10/2014 vadeli 3 adet her biri 40.000 TL toplam 240.000 TL tutarında çekler verilmiştir. Ancak davacı iflas erteleme talebinde bulunduğundan bu çeklere ödeme yapılmamıştır. Taraflar bu kere yeni bir sözleşme yapma konusunda anlaşarak 25/02/2015 tarihinde bankaya ibraz edilen çekleri davacıya teslim etmiştir. 01/02/2015 tarihinde yeni bir sözleşme imzalanmıştır. Davacı 40.000 TL nakit ile birlikte keşidecisi … olan …Bankasına ait 30/05/2015 tarihli 60.000 TL bedelli, … vadeli 60.000 TL tutarında çekler verilmiş, bu çekler davalı tarafından bankaya ibraz edilmemiş, bu çekler davacıya iade edilerek, davacıdan keşidecisi … Tic. Ltd. Şti. olan …a ait 2 adet olarak 30/07/2015 tarihli 30/08/2015 tarihli, 60.000 TL bedelli toplam 120.000 TL tutarında iki adet müşteri çeki verilmiştir. 30/07/2015 tarihli çekin olan 32.000 TL davacı tarafından bankaya yatırılmış geri kalan 28.000 TL için davalıya müşterisine ait 18/11/2015 vadeli 28.000 TL tutarında yeni bir çek verilmiştir. HMK 222/1,2,4 , HMK 218. HMK.190 ve 191 ve TBK. 470 maddesi gereğince değerlendirme yapılması gerektiği. davalı tarafın defter incelemesinde … defterleri üzerinde yaptırılan incelemede, davalının 180.000 TL’lik iş yaptığı, ancak ödenmesine ilişkin kabul mutabakatı ve fatura düzenlemediği, talimatla mahkemesinden alınan rapora göre, yapılan hizmet ve malzeme tutarı, 180.000 TL, taahhüt edilip yapılmayan eksik işlerin toplam tutarı, 107.000 TL olarak belirlenmiş, 05/12/2017 tarihli raporda, davacının ticari defter incelemesinde, davacı … tic. Ltd. Şti. tarafından davalı …San. Ltd. Şti’ yapılan EFT ve çek ödemeleri karşılığında 31/12/2014 tarihi itibari ile 249.609,32 TL alacağı olduğu tespit edildiği, tarafların itirazları neticesinde alınan 16/08/2018 tarihli bilirkişi raporunda, davacının 2015 yılına ait ticari defter incelemesi sonucunda 2015 yılına ait yevmiye defterinin tasdikinin şirketin iflası kararının yıl içerisinde alınmış olması nedeniyle 6102 sayılı kanunun TTK 64/3 sayılı madde gereğince süresinde onaylatılmamış olduğu, taraflar arasında yapılan 01/02/2015 tarihli Malkara İçme Suyu Hattı projesi kapsamında gerçekleştirilecek işler karşlığında davacı şirket tarafından davalı şirkete 2015 dönemine ait olmak üzere teslim edilmiş olan davaya konu 2 adet çek ile ilgili olarak 18.12.2015 tarihi itibarı ile 179.15.49 hesap kodu altında “Taşeronlara Verilen Avanslar Hesabı” adı altında düzenlenmiş olan Kapanış fişinde 174.329,32 TL. ödemenin yapıldığı, davacı … Tic. Ltd. Şti’ nin davaya konu iki adet çek ile ilgili olarak davalı … San. Ltd. Ştl.’ne borcunun bulunmadığı, HMK. 190- (1) maddesine göre, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa ait olduğu, aynı kanunun (2) nolu bendinde, kanuni bir karineye dayanan tarafın, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altında olduğunun düzenlendiği, Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı tarafın, kanuni karinenin aksini ispat edebileceği, davalı tarafından HMK 191. maddesine göre değerlendirme yapıldığında, ispat yükünü taşıyan tarafın iddiasının doğru olmadığı hakkında delil sunabileceği, karşı ispat faaliyeti için delil sunan tarafın, ispat yükünü üzerine almış sayılamayacağı, davacı şirketin iflası nedeniyle ticari defterlerin onaylatılmamış olduğunun tespitinin yapıldığı, bu durumun kendi kusurundan kaynaklanmadığı, davalı şirketin ticari defterlerinde ise ödenmeye ilişkin kabul mutabakatı ve fatura düzenlemediği, davaya konu 2 adet çek ile ilgili olarak 18.12.2015 tarihi itibarı ile 179.15.49 hesap kodu altında “Taşeronlara Verilen Avanslar Hesabı” adı altında düzenlenmiş olan kapanış fişinde 174.329,32 TL. ödemenin yapıldığı, davacı … Ltd. Şti’ nin davaya konu iki adet çek ile ilgili olarak davalı …San. Ltd. Şti.’ne borcunun bulunmadığı, davalının kötü niyetli olduğunun ıspatlanamadığından ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiğinden kötü niyet tazminatı isteminin de görülmediği gerekçesi ile; Davanın kabulü ile 30/07/2015 keşide tarihli 60.000 TL bedelli ve … seri nolu, 30/08/2015 keşide tarihli 60.000 TL bedelli ve … seri nolu çekler bakımından davacının davalı şirkete çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespitine, karar verilmiş, karara karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesi ile, mahkemenin; 13/11/2018 tarihli kararı ile davanın kabulüne karar verdiğini, ancak; dava konusu çeklerden biri olan … Siteler İkitelli Şubesi’ ne ait, 60.000 TL bedelli, 30/07/2015 tarihli, … seri no’lu çekin bedelinin, mahkemece tedbir ancak 06/08/2015 tarihinde verilebildiğinden, ve çekin vadesi tedbir tarihinden önce olduğundan ödenmek zorunda kalındığını, bu nedenle de bedeli ödenen işbu çek yönünden, çek bedelinin davalıdan iadesine/tahsiline karar verilmesini mahkeme’ den gerek 19/10/2018 tarihli UYAP’ tan gönderilen dilekçe ile gerekse de 13/11/2018 tarihli duruşmada sözlü olarak talep edildiğini, ancak mahkemenin bu istirdat talebi hakkında herhangi bir karar vermediğini, bu nedenle mahkemenin kararını istinaf etme ve bedeli müvekkil tarafından davalı şirkete ödenmek zorunda kalınan dava konusu çeklerden biri olan; … Siteler İkitelli Şubesi’ ne ait, 60.000 TL bedelli, 30/07/2015 tarihli, … seri no’lu çekin bedelinin davalıdan iadesine/tahsiline karar verilmesini talep etme gereği doğduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; dosya içerisinde bulunan belgelerden taraflar arasında aynı işe ilişkin 04.06.2014 ve 01.02.2015 tarihli 2 adet sözleşme imzalandığı, müvekkili şirket tarafından sözleşme gereği işe başlandığı, bir takım işlerin yapıldığı, davalı tarafından sözleşme gereği verilen çeklerin defalarca bedeli ödenmeyerek yenileri ile değiştirildiğinin açık olduğunu, nitekim bu hususun mahkeme kararında da belirtildiğini, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde dosyaya sunulan 26.10.2016 tarihli bilirkişi raporunda müvekkili tarafından yapılan işler ve kullanılan malzeme tutarının 180.000 TL olarak belirtildiğini, müvekkilinin davacı için 180.000 TL bedelli iş yapmış olmasına rağmen bu güne kadar 72.000 TL aldığını, mahkeme kararında 16.08.2018 tarihli bilirkişi raporuna dayanılarak davacı ticari defterlerinde taşeronlara verilen avanslar hesabı altında düzenlenmiş kapanış fişinde 176.329,32 TL ödemenin yapıldığı gerekçe gösterilerek davanın kabulüne karar verildiğini, mahkeme huzurunda karar duruşmasında da belirttikleri üzere böyle bir ödemenin yapıldığına dair dosyaya tek bir belge sunulmadığını, kaldı ki davacı tarafın dahi ne dava dilekçesinde ve ne de sonraki açıklamalarında böyle bir ödemenin yapıldığı yönünde bir beyanı olmadığını, davacı tarafın sözleşme gereklerinin yerine getirilmediği gerekçesiyle tespit davası açmış olmasına rağmen mahkeme tarafından ödeme yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiğini, bu ödemeye ilişkin dosyaya ne bir banka ödeme makbuzu ve ne de her hangi bir tutanak ya da protokol sunulmadığını, her hangi bir ödeme belgesi olmaksızın sadece davacı şirketin ticari defterindeki kayda dayanılarak bu ödemenin yapıldığının kabulünün haksız, hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, kaldı ki ticari defter kayıtlarında çek ile yapılan ödemelerin dahi ödeme olarak kayıt edildiğine göre, bu ödeme kaydının, davacı tarafça müvekkiline verilen çeklere ilişkin kayıt dahi olabileceğini, nitekim yine dosyaya sunulan 05.12.2017 tarihli bilirkişi raporunda davacı şirketin 2014 yılına ait ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmış ve söz konusu dönemde davacı tarafça müvekkile verilen -dosyaya sunulan belgelerde sabit olduğu üzere- fakat bedeli ödenmeyip başka çekler ile değiştirilen çeklerin ticari defterlere ödeme olarak kaydedildiğini, her hangi bir ödeme belgesi ile doğrulanmayan davacı şirketin ticari defterlerindeki ödeme kayıtlarının gerçeği yansıtmadığını, bilirkişi raporunun sadece defterdeki kayda dayanmakta olup, bu kayda ilişkin her hangi bir ödeme belgesinin olup olmadığının bilirkişi raporunda belirtilmediğini ileri sürerek istinafa başvurmuştur, Dava, taraflar arasında imzalanmış olan 01/02/2015 tarihli Malkara İçme suyu hattı projesi kapsamında davalı tarafça yapılması kararlaştırılan işler için verilen çeklerden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, davacı iş sahibi (asıl yüklenici), davalı ise yüklenicidir (taşeron). Davacı iş veren, söz konusu sözleşme kapsamında belirlenen işlerin yapılması karşılığında davalıya 71.720 TL nakit ve davaya konu her biri 60.000 TL bedelli iki adet çekin verildiğini, davalının sözleşme ile kararlaştırılan işlerden sadece, ilk iş kalemi olan panoları temin ettiğini, montajını dahi yapmadığını, diğer kalem işleri yapmadığını belirterek çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespitini istemiş, mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılan davacı ticari defterlerine göre 18/12/2015 tarihi itibarıyla 179.15.49 hesap kodlu “Taşeronlara Verilen Avanslar Hesabı” adı altında düzenlenmiş olan Kapanış fişinde 174.329,32 TL. ödemenin yapıldığı, davacı …Tic. Ltd. Şti’ nin davaya konu iki adet çek ile ilgili olarak davalı … San. Ltd. Şti.’ne borcunun bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece istinafa konu karar 16/08/2018 tarihli bilirkişi raporuna dayanılarak verilmiş ise de söz konusu bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. Bilirkişi raporunda davacı ticari defterlerinde davalıya 179.329,32 TL ödeme yapıldığı ve borcunun olmadığı kaydının bulunduğu belirtilmiş ise de, anılan bu ödemeye ilişkin dayanak belgeler konusunda bir açıklama bulunmamaktadır. Ayrıca davacı dava dilekçesindeki iddiasında davaya konu sözleşme kapsamındaki iş nedeniyle 71.720 TL nakit ödeme yaptığını, çek bedellerine karşı ödeme yapmadığını belirtmiştir. Davacı ticari defterlerinde dayanak belgeleri ile kanıtlanamayan tek taraflı ödeme kayıtlarına itibar edilerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Dava dilekçesinde belirtildiği ve mahkemece de tespit edildiği üzere, uyuşmazlık taraflar arasında imzalanan sözleşme gereğince yapılması öngörülen iş bedeline karşılık avans olarak verilen çeklerden dolayı, sözleşmede kararlaştırılan işin yapılmadığından bahisle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece sözleşme ile kararlaştırılan işlerin yapılıp yapılmadığı yapıldı ise ne kadarlık kısmının yapıldığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmak üzere Malkara Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmış olup talimat mahkemesince bu konuda bilirkişi raporu alınmış, davacı tarafça bu bilirkişi raporuna rayiç bedel konusunda itiraz edilmiştir. Mahkemede ara kararları ile, taraf ticari defterleri üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonucu alınacak rapordan sonra itiraz konusunda değerlendirme yapılmasına karar verilmiş ise de bu konuda değerlendirme yapılmadığı gibi, kararda da sözleşme kapsamında yapılan işe ilişkin alınan bilirkişi raporu değerlendirilmemiştir. Taraflar arasındaki sözleşme götürü bedel olarak düzenlenmiştir. Götürü bedel olarak yapılan sözleşmelerde yüklenicinin talep edebileceği bedel veya iş sahibinin varsa fazla ödemesinin belirlenmesi için öncelikle eksik ve ayıplı hususlar gözetilerek işin fiziki gerçekleşme oranı belirlenir ve bu orana sözleşme bedeli uygulandıktan sonra bulunacak tutardan kanıtlanmış veya kabul edilmiş ödemeler mahsup edilerek sonuca gidilir. Dava, sözleşme kapsamında kararlaştırılan işin tamamlanmamış olması nedeniyle, avans olarak verilen çeklerden dolayı borçlu olunmadığının tespiti olduğundan, taraf iddia ve savunmaları doğrultusunda taraflar arasında yapılan sözleşme ile yapılması kararlaştırılan işin bedelinin, davalı tarafça sözleşme kapsamında yapılan işlerin fiziki gerçekleşme oranı ve bedelinin tespiti ile var ise davacı tarafça yapılan ödemeler bilirkişi aracılığı ile tespit edildikten sonra davaya konu çeklerin bedelsiz kalıp kalmadığı, davacının çeklerden dolayı borçlu olup olmadığının tespiti gerekirken, tek taraflı davacı defterlerinde kayıtlı olan dayanağı belgeler konusunda açıklama bulunmayan ödeme kayıtlarına itibar edilerek davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.Ayrıca, kabulü göre de, dava sırasında davaya konu çeklerden birinin bedeli ödenmiş olup, ilgili çekle ilgili olarak dava istirdat davasına dönüşmüş olmasına ve bu konuda mahkemeye beyanda bulunulmasına rağmen bu konuda araştırma yapılmadan ve çek bedeli ödenmiş ise istirdat kararı verilmesi gerekip gerekmediği değerlendirilmeden karar verilmesi de hatalı olmuştur. Açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin istinaf talebinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/11/2018 tarih, 2015/720 Esas, 2018/1023 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Taraflarca yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendilerine İADESİNE, 5-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 26/01/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.