Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/578 E. 2019/407 K. 02.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/578
KARAR NO : 2019/407
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/10/2018
NUMARASI : 2018/747 Esas
DAVANIN KONUSU: Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti
KARAR TARİHİ : 02/04/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen ara karara karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, taraflar arasında imzalanan 2016 tarihli elektrik alt yapı dağıtım şebekesi yapım işlerini konu alan sözleşme kapsamında davalı tarafa verilen … Bankası Kozyatağı Kurumsal Şubesi tarafından verilmiş 25.08.2017 tarihli ve 435.000,00 Euro bedelli teminat mektubunun iptali talebine ilişkin olup; mahkemece istinaf incelemesine konu 22.10.2018 tarihli ara kararı ile teminat mektubunun paraya çevrilmesinin önlenmesine dair verilen tedbir kararında alınan teminat miktarının azaltılmasına yönelik talebin, tedbirin teminatı olarak alınan teminatın azaltılmasını gerektirecek bir durumla ilgili delil sunulmadığından bahisle talebinin reddine dair verilen karar davacı şirket vekilince istinaf edilmiştir. İhtiyatı tedbirin şartları 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 389/1. maddesinde genel olarak düzenlenmiştir. Bu yasa hükmüne göre, mevcut durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. İhtiyati tedbirde asıl olan, ihtiyati tedbire esas bir hakkın varlığı ve bir ihtiyati tedbir sebebinin bulunmasıdır. HMK’nın 390/3. maddesine göre, tedbir talep eden taraf, öncelikle tedbir istemine ilişkin dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır. Burada sözü edilen ispatın ölçüsü ise, “yaklaşık ispat” kuralına göre belirlenir. Yaklaşık ispat kuralının uygulanmasında hakim, iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğruluğunu kabul etmekle birlikte, aksinin mümkün olduğu ihtimalini de gözetmelidir. Bu nedenle, ihtiyati tedbire karar verilirken, haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan kural olarak teminat alınır. Geçici hukuki koruma kararlarından olan ihtiyati tedbir kararı verirken hakim, asıl uyuşmazlığı çözecek içerikte bir karar vermemelidir. Bununla birlikte, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesini ve ihtiyati tedbirin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur. Kanun koyucu, ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan hakime geniş bir takdir alanı bırakmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemeli ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararını verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Kanun’un öngördüğü ölçüde ispat edilememişse veya yaklaşık da olsa ispatı yargılamayı gerektiriyorsa ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. HMK’nın 389. maddesindeki şartların mevcut olması ve talep halinde ise hakim, ihtiyati tedbire davanın her aşamasında karar verebilir.İstinafa konu husus tedbir kararını teminen hükmedilen teminat bedelinin azaltılması talebinin reddine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nın istinaf yoluna başvurulabilen karar başlığında düzenlenen 341. Maddesi hükmü uyarınca ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerinin kabulü halinde, itiraz üzerine verilecek karar olarak sayma usulünce ve bunlarla sınırlı olarak belirtilmiş olup, tedbir kararında hükmedilen teminat kararlarına ilişkin istinaf başvuru yolu öngörülmemiştir. O halde, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 341. Maddesi gereğince REDDİNE, 2-Alınması gereken 44,40-TL istinaf karar harcından peşin alınan 35,90-TL’nin mahsubu ile bakiye 8,50-TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda KESİN olmak üzere 02/04/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.