Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/522 E. 2021/1291 K. 28.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/522
KARAR NO : 2021/1291
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/10/2018
NUMARASI: 2016/1044 Esas, 2018/1083 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın iptali, Alacak
KARAR TARİHİ : 28/06/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Asıl dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine, karşı dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen karara karşı, davalı…karşı davacı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur. Davacı…karşı davalı vekili, taraflar arasında akdedilen 26/01/2015 tarihli sözleşme uyarınca müvekkilinin 349.000,00 TL+KDV bedel karşılığında mermer yapım işini üstlendiğini, müvekkilinin işi eksiksiz olarak tamamladığını, ancak davalı…karşı davacının bakiye 54.162,06 TL borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibinin davalı…karşı davacının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı…karşı davacı vekili, sözleşmeye konu malların müvekkilince yurtdışına ihraç edilecek mallar olduğunu, ancak davacı…karşı davalının edimini tam ve eksiksiz olarak yerine getirmediğini, bunun üzerine müvekkilince Kadıköy ….Noterliği’nin 31/08/2015 tarihli … nolu ihtarnamesi gönderilerek sözleşmenin 10.maddesi uyarınca kontrol edilerek reddedilen 74.030,68 TL kıymetindeki light emprador ürün ile 31.979,99 TL değerindeki dark emprador ürünün bedelinin ödenmeyeceğinin bildiridiğini ve sözleşmesinin 8.m. uyarınca geç teslim nedeniyle cezai şart talep edildiğini, takas-mahsup talepleri olduğunu savunarak, asıl davanın reddini ve karşı davanın kabulü fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla cezai şart alacağı için şimdilik 5.000,00 TL’nin ticari faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava istemiştir. Davacı…karşı davalı, davalı…karşı davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin edimini eksiksiz olarak ve süresinde yerine getirdiğini savunarak, karşı davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacı…karşı davalının kendi defterlerinde takip tarihi itibari ile 54.162,06 TL alacaklı durumda olduğu, davalı…karşı davacının da kendi defterlerinde takip tarihi itibari ile 36.810.73 TL borçlu durumda olduğu, kayıtlar arasındaki farkın davalı…karşı davacı tarafından düzenlenen 17.351,33 TL’lik reklamasyon faturasının davacı…karşı davalının defterlerinde kayıtlı olmamasından kaynaklandığı, davacı…davalı tarafından düzenlenen faturaların davalı…karşı davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmasının faturaya konu işin yapıldığına karine oluşturduğu, davalı…karşı davacı her ne kadar yapılan işlerin ayıplı olduğunu iddia etmiş ise de ayıp ihbar süresine riayet edilmediği ve ayıp iddiasının ispata elverişli delillerle kanıtlanamadığı, buna göre davacı…karşı davalının takip tarihi itibariyle sözleşme kapsamınca teslim edilen işin karşılığı 54.162,06 TL bakiye alacağının bulunduğu, davacı…karşı davalının takip öncesi işlemiş faiz talebinin haksız olduğu, alacağın likit olduğu, karşı dava yönünden TBK 179/2. maddesi uyarınca, ifaya bağlı cezai şartın istenebilmesi için alacaklının teslim zamanında cezai şart alacağını saklı tutması gerektiği, sözleşmeye konu malzemelerin davalı…karşı davacı tarafından herhangi bir ihtirazi kayıt ileri sürülmeden teslim alınarak taraflar arasındaki sözleşmenin sona erdiği, bu itibarla davalı…karşı davacının cezai şart talep hakkını kaybettiği gerekçesiyle, asıl davanın kısmen kabulüne, davalı…karşı davacının icra takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 54.162,06 TL miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin kısmen reddine, % 20 oranında icra inkar tazminatının davalı…karşı davacıdan tahsiline, karşı davanın reddine, karar verilmiştir. Davalı…karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde, ayıp iddialarının ispatlandığını, müvekkiline en son gönderilen siparişin fatura ve teslim tarihinin 10/07/2015 olduğunu, buna karşılık müvekkilinin 15/07/2015 tarihli reklamasyon faturasını düzenleyip davacı…karşı davalıya göndererek eylemli olarak ayıp ihbarında bulunduğunu, ayrıca müvekkilince gönderilen ihtarnamede de ayıplı ifada bulunulduğunun belirtildiğini, noter onaylı tespit raporları ile de ayıbın tespit edildiğini, ayrıca müvekkilinin cezai şart alacağının bulunduğunu, davacı…karşı davalının 90 gün geç teslim ettiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı…karşı davalı yüklenici, davalı…karşı davacı ise iş sahibidir.Davacı…karşı davalı üstlenmiş olduğu mermer yapım işini eksiksiz olarak tamamlandığını ileri sürerek bakiye alacağının ödenmesini istemiş, davalı…karşı davacı ise yapılan bir kısım işin ayıplı olduğunu, takas-mahsup talepleri olduğunu, ayrıca geç teslim yapıldığını savunarak asıl davanın reddini ve karşı davanın kabulü ile geç teslim nedeniyle cezai şart alacağının ödenmesini istemiştir. Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacı…karşı davalının … nolu son fatura dışında kalan son 4 faturaya dayalı olarak 54.162,06 TL asıl alacak ve 4.651,81 TL işlemiş faiz olmak üzere 58.813,87 TL üzerinden icra takibi başlattığı, takibin davalının yasal sürede yetkiye ve borca itirazı ile durduğu görülmüştür. Taraflar arasında akdedilen 26/01/2015 tarihli sözleşme incelendiğinde, dış çevre duvarı için ve iç mekanlarda kullanılacak mermer yapımı işi konulu olduğu, buna göre yüklenici tarafından şahit numunelerin işverene verilmesi ve işverence onaylanması sonrasında, proje ve şartnamelerle uyumlu üretileceği ve sevkiyat sırasında kırılmayacak şekilde ahşap kasalarda paketleneceği, paketlenen mamullerin işveren tarafından yönlendirilecek araçlara yüklenici tarafından istifleneceği, iş bedelinin 348.999,6 TL + moon cream toplamı olduğu, her sevkiyat için ayrı ihraç kayıtlı fatura düzenleneceği, Teslim Süresi, Gecikme Cezası ve Yeri başlıklı 8.m. uyarınca sözleşme onayının akabinde sipariş avansının ödemesinin gerçekleşmesi ile Ek-1 de verilen imalat ölçü ve detaylarına göre 6-7 hafta olduğu, yüklenicinin teslimatta belirlenen süreyi aşması halinde geciken her gün için sipariş bedelini %3’ü kadar ceza ödeyeceği, teslim yerinin yüklenicinin üretim tesisleri olduğu, Ürün Kalitesi ve İmalat Hatası Sorumluluğu başlıklı 10.m. uyarınca, …işverenin atayacağı bir bilirkişi ile üretilen malın %100ünü kontrol edeceği, anlaşılan seleksiyon dahilindeki ürünlerin kabul edileceği, uymayanların reddedileceği hususlarının düzenlendiği görülmüştür.Yine sözleşmesinin 14.maddesi uyarınca uyuşmazlık halinde İstanbul mahkemeleri yetkili kılınmış olmakla, davalı…karşı davacının icra dairesinin yetkisine itirazı haklı görülmemiştir.Eser sözleşmelerinde ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı hususu mahkemece re’sen dikkate alınabilecek bir hususu olmayıp, taraflarca ileri sürülmesi gerekir.Somut olayda davalı…karşı davacı icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde, davacı…karşı davalının eksik, ayıplı ve geç ifasından söz ederek borca itiraz etmiş olduğu halde, iş bu davadaki yargılama sırasında davacı…karşı davalı dava ve cevaba cevap dilekçelerinde ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı yönünde bir iddia ileri sürmemiş, bu iddiasını ilk kez bilirkişi raporu düzenlendikten sonra dile getirmiştir. Dolayısıyla bu aşamadaki iddiasının “iddianın genişletilmesi” kapsamında olduğu ve davalı…karşı davacı tarafça açıkça buna muvafakat edilmediği anlaşılmaktadır.O halde mahkemece bu husus gözetilerek, davalı…karşı davacı taraftan dava konusu ürünlerin nerede olduğu, inceleme için hazır edilip edilemeyeceği hususları sorularak, ürünler mevcut ise, mali müşavir bilirkişi yanına bir de konusunda uzman teknik bilirkişi eklemek suretiyle, ürünler üzerinde inceleme yaptırılarak bilirkişi raporu düzenlenmesi, ayrıca dosyada mevcut olmayan davalı…karşı davacının Kadıköy …Noterliği’nin 31/08/2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin tebliğ şerhli bir suretinin celp edilip incelenmesi ve tüm bunların sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davalı…karşı davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davalı…karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/10/2018 tarih, 2016/1044 Esas, 2018/1083 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davalı…karşı davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE,5-Davalı…karşı davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 28/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.