Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2019/438 E. 2019/328 K. 12.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/438
KARAR NO : 2019/328
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/12/2018
NUMARASI : 2018/659 Esas, Derdest
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ : 12/03/2019
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sırasında verilen ara kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili, müvekkili ile davalıların ortak girişimi arasında düzenlenen sözleşme ile, davalıların yüklenicisi olduğu …….. Sözleşmesi ……… alt yüklenici olarak müavekkilinin üstlendiğini, sözleşme gereğince kesilen nakdi teminatlar yanında 167.934,49 euro kesin teminat mektubu ve 27.080,98 euro avans teminat mektubu verildiğini teminat mektuplarının iadesi gerekmesine rağmen iade edilmediğini, işin bitirilerek teslim edildiğini, geçici kabul yapıldığını ve eksiklik bulunmadığını, nakdi teminatların yarısının geçici kabulden 10 gün sonra, diğer yarısının kesin kabulle iadesi gerektiğini, geçici kabul sonrası da nakdi teminatların iade edilmediğini, 07/05/2016 tarihinde yapılması gereken kesin kabulün yapılmayıp sürüncemede bırakıldığını, çekilen ihtarın sonuç vermediğini, teminat mektubunun iadesi şartlarının oluştuğunu belirterek, …. Bankası AŞ Topçular şubesine ait 05/12/2014 tarihli 167.934,49 euro bedelli kesin ve süresiz teminat mektubunun ve …… Bankası ……. Yıldıztepe şubesine ait 07/12/2014 tarihli 27.080,98 euro bedelli süresiz avans teminat mektubunun müvekkiline iadesine, düzenlenen mektupların iptaline, iadeye kadar geçecek süre için işleyecek komisyon bedellerinin her ay işleyecek en yüksek banka mevduat faiziyle beraber tahsiline, bu davada karar verilinceye kadar teminat mektuplarının paraya çevrilmemesi konusunda teminatsız olarak ihtiyati Davalılar vekili, sözleşmedeki kesin kabul prosedürü ve eksik işler listesine ilişkin yükümlülüklerin yerine getirilmediğini, sözleşmede tanınan garanti süresinin dolmadığından teminat mektuplarının iadesinin söz konusu olmayacağını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece 22/07/2016 tarihli tensibin 18. Maddesi ile : teminat mektubunun paraya çevrilmesinin önlenmesi talebinin yargılamayı gerektirdiği ve yargılama sonucunu belirler şekilde tedbir kararı verilemeyeceğinden ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili tarihsiz dilekçesinde, tedbir talebi konusunda verilecek kararın yargılama sonucunu belirleyecek nitelikte olmadığını, sözleşme konusu işlerin tamamlandığının tespit edildiğini, işin tamamlanarak idareye teslim edildiğini, geçici kabulünün yapıldığını, teminatların iadesi için şartların oluştuğunu, müvekkili için telafisi imkansız zararlar oluşacağını belirterek, teminat mektuplarının paraya çevrilmesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir. Mahkemenin 30/07/2018 tarihli (tefrik sonrası yapılan) tensibin 4 nolu ara kararı ile, dava konusu …… Bankası 05/12/2014 tarihli 167.934,49 euro ve …..Bankası 17/12/2014 tarih 27.080,98 euro bedelli teminat mektuplarının paraya çcvrilmcmcsi yönündeki ihtiyati tedbir talebinin %15 teminat mukabili kabulü ile, davacı vekilince davaya konu edilen 167.934.49 Euro bedelli ve 27.080.98 Euıo bedelli toplam 195.015,47 Euro’nun dava tarihindeki kur değeri üzerinden (14/07/2016 dava tarihi itibariyle 1 Euro = 3,214 TL) 626.779,72 TL’nin %15’ine tekabül eden 94.014,95 TL’nin nakdi ya da kesin ve süresiz teminat meklubu sunulması halinde anılan teminat mektuplarının paraya çcvrilmcmcsi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine karar verilmiştir. Davalı vekili 27/08/2018 tarihli dilekçesinde, usul ve yasaya aykırı olarak verilen ihtiyati tedbirin kaldırılmasına, bu talep kabul edilmez ise teminatın yükseltilmesine karar verilmesini istemiş, mahkemenin duruşmalı olarak yaptığı 06/12/2018 tarihli incelemesi sonucu verilen ara kararında, davalı tarafın ihtiyati tedbire itirazının teminat mektuplarının iadesi koşlları gerçekleştiği iddiası bulunduğundan ve davacının HMK 389 gereğince korunacak hukuki yararı dikkate alınarak reddine, teminat miktarına davacı tarafın yaptığı itirazın mevcut dosya kapsamına göre reddine, davalı tarafın teminat miktarına olan itirazın ihtiyati tedbir tarihi olan 30/07/2018 tarihinde uygulanan kur dikkate alınarak teminatın yeniden hesaplanmasına karar verilmiş, 18/12/2018 tarihli gerekçeli ara kararı ile de mahkemenin 30/07/2018 tarihli tensip ara kararı gereğince verilen ve 06/12/2018 tarihli celse ara kararı ile teminat miktarının yeniden hesaplanması yönündeki ara karar dikkate alınarak; ……. Bankası A.Ş. Topçular Şubesi’ne ait 05/12/2014 tarih …… nolu, 167.934.49 Euro bedelli kesin ve süresiz teminat mektubunun, …. Bankası Yıldıztepe Şubesi’ne ait 17/12/2014 tarihli 7… nolu 27.080.98 Euro bedelli süresiz avans teminat mektubunun paraya çevrilmemesi yönündeki ihtiyati tedbir talebinin %15 teminat mukabili kabulü ile; davacı vekilince davaya konu edilen 167.934.49 Euro bedelli ve 27.080,98 Euro bedelli toplam 195.015,47 Euro’nun 30/07/2018 tarihindeki kur değeri üzerinden (30/07/2018 tarihi itibariyle 1 Euro = 5.67 TL) 1.105.737,71 TL’nin %15’ine tekabül eden 165.860,65 TL’nin nakdi ya da kesin ve süresiz teminat mektubu sunulması halinde anılan teminat mektuplarının paraya çevrilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine karar verilmiştir. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde, mahkemece 30/07/2018 tarihinde verilen ihtiyati tedbir kararı gereğince bir haftalık süre içinde %15 teminat yatırılmadığından artık ortada ihtiyati tedbir kararı bulunmadığını, buna rağmen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine karar verilmesinin yerinde olmadığını, bir an için ihtiyati tedbir kararının mevcudiyetinden söz edilse bile dosyaya ibraz edilen ekstrenin davacının avans hesabında 27.080,98 euro borçlu bulunduğunun görüldüğünü, davacının bunun aksini ispat edemediğini, verilen ihtiyati tedbir kararının amaca hizmet etmediğini, davacının borçlu olduğu açık iken ihtiyati tedbire karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Dosya kapsamındaki belgelerden taraflar arasında……….Sözleşmesi ……… sistemlerinin taşeron tarafından yapımı konusunda sözleşme imzalandığı, işin bitirilerek 07/05/2015 tarihinde geçici kabulünün yapıldığı, ….. tarafından gönderilen cevabi yazılarda davacının prim borcunun bulunmadığı, vergi dairesi yazısından da vergi borcunun olmadığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafından sözleşme gereği davalıya ….. Bankası’nca düzenlenen 05/12/2014 tarihli ve 167.934,49 euro bedelli kesin teminat mektubu ile, …… Bankası’nca düzenlenen 07/12/2014 tarih ve 27.080,98 euro bedelli avans teminat mektubu verildiği anlaşılmaktadır. İstanbul Anadolu 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/129 D.iş sayılı dosyasında alınan 06/03/2015 tarihli tespit raporunda Metroray firması tarafından yapılan işlerin 234.969,79 euro olduğu; Gebze 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2015/3 D.iş sayılı dosyasında alınan 27/02/2015 tarihli raporda da , montaj işinin tamamlandığı, sistemin enerjilendirilmiş ve çalışır vaziyette olduğundan geçici kabul şartlarının oluştuğu belirtilmiştir. İhtiyati tedbirin şartları 6100 Sayılı HMK’nın 389/1. maddesinde genel olarak düzenlenmiştir. Buna göre, mevcut durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK’nın 390/3 maddesine göre, tedbir talep eden, öncelikle tedbir istemine ilişkin dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır. Buradaki ispatın ölçüsü, “yaklaşık ispat” kuralına göre belirlenir. Yaklaşık ispat kuralı uygulanırken, iddianın doğruluğunu kabul etmekle birlikte, aksinin mümkün olduğu ihtimalini de gözetmelidir. Bu nedenle, ihtiyati tedbire karar verilirken, talebin haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan kural olarak teminat alınır. Geçici hukuki koruma kapsamında olan ihtiyati tedbir kararı verirken hakim, asıl uyuşmazlığı çözecek içerikte bir karar vermemelidir. Bununla birlikte, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesini ve ihtiyati tedbirin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur. İhtiyati tedbir kararı verilmesinde hakime geniş bir takdir alanı bırakılmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemelidir ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararını verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Yasa’nın öngördüğü ölçüde ispat edilememişse, ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. Anayasanın 141/3. Maddesine göre Mahkeme ihtiyati tedbir isteminin kabulü ile ihtiyati tedbir kararı vermesi veya istemin reddine karar vermesi hallerinde kararında hukuksal gerekçe göstermek zorundadır. Somut olayda; davacı tarafça teminat mektuplarının iadesi ve alacağın tahsili ve teminat mektuplarının paraya çevrilmesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesi istenilmiş, mahkemece 30/07/2018 tarihli ara kararı ile teminat mektuplarının paraya çevrilmemesi yönünden ihtiyati tedbire karar verilmiş, davalı tarafın itirazı üzerine 18/12/2018 tarihli ara kararı ile de itirazın reddine, 30/07/2018 tarihli kur dikkate alınarak teminatın yeniden hesaplanarak 1.105.737,71 TL’nin %15’i olan 165.860,65 TL nakit veya teminat mektubu sunulması halinde teminat mektuplarının paraya çevrilmemesi yönünde ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir. Dava dosyasına sunulan deliller göz önüne alındığında, yukarıda anılan HMK’nın 389. Maddesindeki ihtiyati tedbir kararı verilmesi şartlarının oluştuğu sonucuna varılmıştır. Her ne kadar davalı vekilince, teminat yatırılmadığından ihtiyati tedbirin kalktığı ileri sürülmüş ise de, mahkemenin 18/12/2018 tarihli ara kararı ile de ihtiyati tedbire karar verildiği anlaşılmakla, yerel mahkemece ihtiyati tedbire ilişkin itirazın reddine karar verilmesi yerinde olmuştur. Açıklanan nedenlerle, yerel mahkeme kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;1-İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/12/2018 tarih ve 2018/659 Esas, kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 44,40 TL maktu istinaf karar harcından davalı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,3- Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-f bendi gereğince KESİN olmak üzere 12/03/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.